Fenerbahçe Başkan Aziz Yıldırım, transferle ilgili ezeli rakipleri Galatasaray'a gönderme yaptı. Başkan Yıldırım, üstü kapalı olarak Sarı-Kırmızılıların Drogba ve Sneijder transferlerini eleştirdi.
Yıldırım, Fenerbahçe Dergisi'ndeki yazısında; "Tüm Fenerbahçeliler bilmelidir ki, bu transferler, son kuruşuna kadar vergilendirilmiş olup; hiçbir şekilde manipülasyonla elde edilen gelirlere dayandırılmamış; Fenerbahçeli'nin alın teriyle gerçekleştirilmiştir. Fenerbahçe'nin büyüklüğünü bilen, tercih sebebi "büyük paralar" olmayan futbolcularla kadromuzu kuvvetlendirdik" ifadelerini kullandı.
Sivasspor maçı sonrası taraftarın protestosuna da değişnen Başkan Yıldırım; "Fenerbahçe'nin değerlerini sabote eden bu düşünceyle olan mücadelemiz sonuna kadar sürecek" dedi.
Aziz Yıldırım'ın açıklamalarının tam metni şöyle:
"Büyük Fenerbahçeliler;
Sizlerle yeniden birlikte olmanın, bu vesileyle sizlere yeniden ulaşabilmenin sevinci ve gururu içindeyim.
Öncelikle yarıştığı her branşta şampiyonluklardan başka düşüncesi olmayan Fenerbahçe Spor Kulübü sporcularına, çalışanlarına, tüm emekçilerine ve siz büyük Fenerbahçe Taraftarına teşekkürlerimi sunar, bu tarihi hedeflerde başarılar dilerim.
Bu sezonun bizim açımızdan çok önemli ve çok anlamlı olduğunu biliyorum. Kaldırılacak her kupanın, kazanılacak her zaferin şampiyonluklardan çok daha fazla anlam taşıdığının farkındayım.
Ara transfer döneminde takımımıza önemli takviyeler yaptık, bunlarla gurur duyduk, her Fenerbahçeli de bu transferlerle gurur duymalıdır. Tüm Fenerbahçeliler bilmelidir ki, bu transferler, son kuruşuna kadar vergilendirilmiş olup; hiçbir şekilde manipülasyonla elde edilen gelirlere dayandırılmamış; Fenerbahçeli'nin alınteriyle gerçekleştirilmiştir. Fenerbahçe'nin büyüklüğünü bilen, tercih sebebi "büyük paralar" olmayan futbolcularla kadromuzu kuvvetlendirdik. Şampiyonluk için parıltılı isimleri değil, nasıl çarptığını bildiğimiz yürekleri seçtik...
Armamızın yarıştığı branşların tamamındaki zafer odaklı hedeflerimizin yanı sıra pek çok önemli proje için de çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürmekteyiz. Görev süremiz içerisinde mutlaka bitirmek istediğimiz bu projeler Fenerbahçe'nin geleceği niteliğindedir.
Her kıtada adımızın ve bayrağımızın temsili hedefine uygun olarak, Şenliköy'de, üyelerimizin yararlanabileceği, çok büyük bir sosyal tesis yapma hazırlığı içindeyiz. Bir diğer projemiz Kurtköy'de Fenerbahçe'nin tüm birimlerini içine alacak devasa boyutlardaki 'Büyük Fenerbahçe Kompleksi'dir. Ayrıca, ihalesi haziran ayında yapılmak suretiyle, Kenan Evren Lisesi'nin yerine otel ve iş merkezinden oluşacak ve kulübümüze çok büyük bir gelir getirecek bu proje de yine önemli projelerimizden sadece bir diğeridir. Bununla birlikte, bizden önceki yönetimlerin Dereağzı'nda kurmayı planladığı FenerLand Projesi'ni hayata geçireceğiz. Bu proje camiamızın gurur kaynağı olacaktır. Zira burada inşa edilecek 'yaşam merkezi' ve deniz tarafında yapılacak olan sosyal aktivite alanları hiçbir kulüpte yer almayan imkanları, taraftarlarımızın ve üyelerimizin hizmetine sunacaktır.
Fenerbahçe Spor Kulübü olarak, asıl gurur kaynağımız, bu projeleri hayata geçirirken, devlete hiçbir külfet yüklemeksizin, hiçbir vergisel imtiyaz kabul etmeksizin sadece Fenerbahçe'nin dinamiklerinden yola çıkabilmek konusundaki yeterliliğimizdir.
Unutulmamalıdır ki, Fenerbahçe Spor Kulübü bugün itibariyle devlete 75 milyon vergi tahakkuk ettirebilecek ekonomik nitelikte gücü olan emsalsiz büyüklükteki bir camiadır. Yeri gelmişken bu gücü yaratan, siz büyük Fenerbahçe taraftarına şükranlarımı sunarım. Bugüne kadar verdiğiniz ve vereceğiniz destek, bizlerin, yegane gücü olmuştur ve olacaktır.
Bununla birlikte, sizlerden önemle dikkat etmenizi istediğimiz husus, bizlere bu desteği koşulsuz hissettiren sizlerin, Fenerbahçe üzerindeki söz söyleme hakkını kimsenin suistimal etmesine izin vermemenizdir.
Bilinmelidir ki, Fenerbahçe'yi hukuk dışı operasyonlarla, yanlı, yanlış ve kurgu haberlerle ve türlü masabaşı oyunlarla yıkamayacaklarını anlayanlar, şimdilerde gözlerini Fenerbahçe'nin kendi değerlerine dikmiştir. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı ve Yönetimi ile Büyük Fenerbahçe Taraftarı arasındaki bağı koparma amacı güden bu düşüncenin yeni hedefi, Fenerbahçe taraftarı ve taraftar oluşumlarıdır.
Kuruluşlarında açıkça imzam ve katkım olan ve her suretle Fenerbahçe'nin menfaatleri doğrultusunda tasarruflarda bulunması beklenen bu oluşumlarla, Fenerbahçe Başkanı ve Yönetiminin sorun yaşadığını / yaşayacağını düşünmek düpedüz cehalettir.
Dolayısıyla Fenerbahçe'ye katkı sağlama düşüncesiyle hareket eden her bir taraftar ve taraftar oluşumu, bizler için önemli olmanın ötesinde ayrılmaz parçamız niteliğindedir. Buna karşın unutulmamalıdır ki, bunun tek istisnası Fenerbahçe'nin bekaasıdır. Bizim sorunumuz Fenerbahçe'nin taraftar oluşumları ile değil olsa olsa Fenerbahçe'yi rant kapısı olarak gören bu oluşumların başındaki birkaç kişi ile ilgilidir. Bu kişilerin tribünlerde korku salarak gerçek Fenerbahçeliler'i sindirme ve yönlendirme düşüncelerinin hayata geçirilmesine asla izin verilmeyecektir.
Fenerbahçe Başkanı ve Yönetiminden istediklerini alamayan bu meczupların hedeflerinin ne olduğu açıktır. Bununla birlikte, bu hedeflere ulaşmak için, tribünlerdeki kasıtlı ve planlı eylemlerle Fenerbahçe'ye verdikleri zararlar da ortadadır. Ulusal ve uluslararası müsabakalarda muhatap olduğumuz tüm cezalar bu menfaat odaklarının neden olduğu garabetlerdir. Ancak, geneli temsil etmeyen ve şahsi menfaatleri uğruna Fenerbahçe'nin değerlerini sabote eden bu düşünceyle olan mücadelemiz sonuna kadar sürecektir. Bu oluşumlar hukukun eksiksiz uygulanması ve devletin desteğiyle Türk futbolundan bir an evvel silinecek ve her ne pahasını olursa olsun bunun öncülüğünü de Fenerbahçe Spor Kulübü yapacaktır.
Bir çift sözümüz de bu oluşumları destekleyenlere...
Fenerbahçeli olduğunu iddia edenlerden yegane beklentimiz, Fenerbahçe genel kuruluna azami saygı göstermeleri, başkan ve yönetici olma düşüncelerini yine bu meclis huzurunda açıklamalarıdır. Cami avlularında satın almaya kalkıştıkları kişiler eliyle mevcut Fenerbahçe yönetimini devirerek, göreve talip olmak gerçek Fenerbahçelilik değildir. Bilinmelidir ki satın aldıkları bu kişileri, kendileri göreve geldikleri takdirde, sair menfaatlerle aynı şekilde karşılarında bulacaklardır.
Fenerbahçe'nin geleceği bizim için her şeyin üzerindedir. Bu geleceğin teminatının tek bir ifade ediliş şekli vardır; kurumsallık. Bugüne kadarki yönetim şekillerinin değişmesini gerektiren husus yetersizlik değil Fenerbahçe'nin büyüme hızı ve hacmidir. Üretimin, kontrolün ve denetimin uzman ve profesyonel kadrolar denetimiyle yapılagelmesinden kaçınmak çağın aklını inkar etmektir. Bu nedenle, Fenerbahçe Yönetim Kurulu kurumsallık konusundaki kararlılığını tartışmaya dahi açmamak suretiyle bu konudaki hamlelerini süratle hayata geçirecektir.
Bekliyoruz... Yine engel olmaya çalışacaklar, yine saldıracaklar ve yine önümüzü kesmeye çalışacaklar.
Ama... Biliyoruz... Doğrular idare, acizler şikayet ve namustan yoksun olanlar iftira ederler.
Bu yüzden biz sesimizi yükseltmedik… Hep sözümüzü yükseltmeyi tercih ettik…
Biz, Fenerbahçe'yi layık olduğu şekilde temsil ettik, bundan sonra da öyle yapacağız. Hiç yılmadık; en önemlisi hiç vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Yaşam devam ettikçe ve dünya döndükçe Fenerbahçe yalnızca Fenerbahçeliler tarafından yönetilecek ve her şey tartışılır hale gelse de bir tek Fenerbahçe'nin büyüklüğü tartışılmayacaktır..."