Galatasaray'ın Chelsea'ye elenmesi çok garipsenecek bir durum değil. Chelsea daha iyi bir takım, silah çeşitleri daha fazla ve en önemlisi: Takıma uygun bir teknik direktörü var. Galatasaray buraya kadar iyi getirdi, Real Madrid, Juventus ve Kopenhaglı gruptan çıkma başarısını gösterdi ve bu iyi Chelsea'ye İstanbul'da en az 45 dakika üstünlük kurdu.
Ancak Chelsea'nin artıları aynı zamanda Galatasaray'ın eksikleri. Bu takım Roberto Mancını'nın takımı değil, devre arasında yapılan 9 transferle de Mancını'nın takımı olmadı, keza dün sahada bu 9 transferin 1,5 tanesi vardı sahada. Bu da Galatasaray'ın en büyük sorununu ortaya koyuyor: kadro mühendisliği.
Didier Drogba ve Wesley Sneijder'i transfer etmek önemli hamleler ve Sneijder özelinde aynı zamanda bir başarıdır. Ancak Galatasaray, Sneijder ile birlikte oynayacak, Sneijder'in seviyesinde onunla alışveriş yapabilecek oyuncu almayacaksa, Hollandalı yıldızı gelecek sezon kadroda tutmanın bir anlamı yok. Sneijder sahada kendi seviyesinde yanlız kalıyor ve verimli olamıyor. Sneijder ile oyun anlamında anlaşan nadir oyunculardan biri Albert Riera'ydı. Galatasaray onu Burdisso'yu almak için gönderdi.
Hesap da şuydu; Riera biraz daha oynarsa sözleşmesi uzayacak ve bir yıl daha kalacak. Ancak yerine alınan ve bedava olmayan Burdisso henüz bir kaç kupa dakikası alabildi Galatsaray'da, dün ise yine 90 dakika yedekler arasındaydı. Futbol yöneticisi değilim ama bana pek mantıklı gelmedi bu hesap. Riera olsaydı Galatasaray'ı kurtarmazdı belki ama en azından bir çeşit olarak yedekler arasında olabilirdi ve en önemlisi Sneijder ile futbol teması kurabilirdi.
Felipe Melo gibi kalbur üstü bir oyuncu bile Sneijder ile aynı pas seviyesinde buluşamıyor. Alex Telles buna aday bir oyuncu ama o da henüz hazır değil. Selçuk İnan'dan bahsetmek ise oldukça güç. Potansiyel/verim açısından Galatasaray'ın bu sezon en verimsiz oyuncusu ve alternatifi olmadığı için her maç 90 dakika sahada tutuluyor. Ama dedik ya; kadro mühendisliği.
Roberto Mancini, "bir değil, bir çok adım atılması gerekiyor" diye konuştu maçtan sonra. Doğru bir yaklaşım, keza bir yıl önce çeyrek final oynayan Galatasaray gelişim göstereceğine bir yıl içinde geri gitti futbol ve düzen anlamında. Üstelik rakiplerinin en zor dönemlerinde. Galatasaray gelişmeli – yoksa bir yıl sonra aynı satırları tekrar yazmak zorunda kalabiliriz.