Spor yazarları, Türkiye Kupası 5. turunda Altay'ı 1-0 yenerek kupa dışına iten Beşiktaş'ı değerlendirdi. Ali Ece (Fanatik) - Batshuayi'den başlayalım: Kariyerli, belli özellikleri kaliteli bir oyuncu ancak bu Beşiktaş takımına uyumsuz bir parça gibi… Bazen çok etkileyici driplingler yapıyor, önde pres yapılınca dinamizmi ile toplar kapıyor, rakibe etkili basıyor. Lakin Beşiktaş takımca önde pres yapmayınca Batshuayi bir türlü doğru başlangıç pozisyonunu alamıyor, çok fazla ofsayta düşebiliyor. Altay maçında Batshuayi bu kez çok da pas hatası yaptı. Yine de son tahlilde mevcut kadroda Batshuayi'nin gerçek bir alternatifi yok. Genç Serdar'ın yanına lider stoper bulmak gerek, Montero 88 dakika iyi oynadığı bir maçın 2 dakikasında birisi hatalı geri pas diğeri topu tutmuş kalecisine çarpma olmak üzere 2 büyük hata yaptı, Altay’ın net pozisyonlara girmesine sebep oldu. Bir de kupada neden VAR yok? Rosier'in pozisyonuna bakmak gerekirdi. Güntekin Onay (Hürriyet - Birlikte oynama devamlılığı ve pratiği olan Beşiktaş gibi bir takımın, savunması sorunlu bir ekip karşısında gol pozisyonu bulamamasının nedenlerinden ilki ofansif bölgede statik kalmaları, diğeri de rakip ceza sahasında sayısal olarak çoğalamamaları. Bunların üstüne Oğuzhan ve Güven de çok fazla topla oynayınca rakip savunmanın dengesini bozma şansı kalmadı. Güven’in oyun kurgusunu geliştirmesi şart. Çok eksiği var. Daha hızlı düşünüp topu ayağından daha çabuk çıkartmalı. Topun değerini bilip, daha az kaybetmeli. Ancak ofansif bölgede sorunlar açık bir şekilde devam ediyor. Ayrıca takım boyunun ve bloklar arasındaki mesafenin kısalması da şart. Cem Dizdar (Fanatik) - Beşiktaş açısından görünen şu ki; takım yavaş yavaş eğlenmeye, oynamayı sevdiğini hatırlamaya başladı. 'Kazanma baskısı'ndan uzaklaşma, yedek kulübesiyle uyum, sahada olana ya da kenarda bekleyene saygı… Maç sonunda Önder Karaveli'nin bu memlekette futbolun en önemli fenomenlerinden Mustafa Denizli'ye saygı ve hürmetle sarılışı… Sonuç ne olursa olsun futbol kuşaktan kuşağa bilgiyle, öğrenmeyle, saygıyla geçiyor. Yani, 'Ah Güzel İstanbul'un' finalinde Haşmet İbriktaroğlu'nun (Sadri Alışık) sevgilisi Ayşe Goncagül'ün gelecek kaygısını (Ayla Algan) gidermeye çalıştığında söyledikleri gibi; "Korkma! Dünyada her zaman inanılacak sağlam şeyler bulunur." Ali Gültiken (Sabah) - Josef-Atiba-Oğuzhan'dan oluşan orta saha, oyunu hiçbir zaman elinden kaçırmadı. Maçın büyük bir bölümünde inisiyatifi elinde tuttular. Hem oyunu yönlendirdiler, hem de skoru belirlediler. Josef'in şutunu Atiba'nın tamamlaması güzel bir fotoğraf karesi oldu. Oğuzhan da aldığı şansların farkında ve iyi de oynuyor. Genç Serdar'ın da stoperde şans alması ve bunun üstesinden gelmiş olması Beşiktaş adına güzel bir kazanım. Ligin ikinci yarısında daha çok şans alacağını düşünüyorum. Beşiktaş açısından iyi de olur. Bazen işler sıkıntılı gittiğinde bu tür fırsatlar birçok yeni oyucuyu da Beşiktaş tarihinde vitrine çıkarmıştır. Sıkıntılı dönemlerin hediyesi de farklıdır.