Trendyol Süper Lig'in 25. haftasında Fenerbahçe sahasında Alanyaspor ile 2-2 berabere kaldı ve liderliği Galatasaray'a kaptırdı. Spor yazarları Fenerbahçe-Alanyaspor maçını değerlendirdi. Uğur Meleke: "Orta sahada alternatif Lincoln olamaz mıydı?" | Dün Alanya karşısında özellikle ilk yarıda Fenerbahçe’nin topa yüzde 70 sahip olmasına rağmen yalnızca 0,57 gol beklentisi yaratabilmesinin altında bu sebep vardı. Fred’siz dönemde İsmail-Krunic’li orta saha bir ikinci-üçüncü bölge bağlantı zafiyeti yarattı. Dzeko bu yüzden sürekli derine-bağlantıya gelmek zorunda kaldı. Dün uzunca bir süre sol taç çizgisinden oyun kurmaya kalktığını gördük Dzeko’nun. İnsanın aklına ister istemez şu soru geliyor bu noktada: Orta saha orijinli Lincoln Henrique kadroda tutulamaz mıydı? Lincoln hem pas yüzdesi yüksek, hem de aynı zamanda asist ve şut silahı olan yetenekli bir futbolcu. Bence pekala Fred’in yokluğunda 8 numara alternatifi olabilirdi Lincoln. (HÜRRİYET) Faik Çetiner: "Hesapta olmayan darbe" | İsmail Kartal’a tek sorum olacak: Bugüne kadar yüzüne bakmadığın Kent’i 5 dakika kala neden oyuna aldın? Hem de gole ihtiyacın varken, Dzeko’yu çıkartarak! Bana komik geldi, ya sizlere? Sonuç mu? Bu beraberlik şampiyonluk yolunda hesapta olmayan ağır bir darbe oldu. Kusura bakmasın ama giden çok önemli 2 puan İsmail Kartal’a yazar. (FANATİK) Cem Dizdar: "Gergin ve telaşlı" | Bir gün önce Galatasaray’ın maçı kazanmış olmasının yarattığı gerilime yenik düşmüş bir Fenerbahçe vardı sanki ilk yarı sahada. Rahat olmak için onlarca istatistik üretmişken bu kadar gergin olmayı başka gerekçeyle açıklayamıyorum çünkü... Alanya’nın neyi nasıl yapacağı muamma değil. Ancak golde Fenerbahçe’nin kendi ceza sahası içinde 4’e üç yakalanmasını da açıklamak epey zor! Hele ki uluslararası tecrübe Çağlar’ın ‘kayarak müdahale edeceğim’ derken kendini oyun dışı bırakmış olmasını!.. Gerçi maç içinde ikinci golü bulan Alanya gollerden gayrı ikiden daha fazla golle burun buruna gelmedi değil. İkinci devrenin başlamasıyla gerginliğin gereksiz olduğu net biçimde anlaşılmış olmasına rağmen durumu sürdüremedi Fenerbahçe. (FANATİK) Erman Özgür: "Gerilim filmi" | Alanyaspor’a 2 puan bırakan Fenerbahçe bu sezon kaybettiği 11 puanın 9’unu Kadıköy’de yitirdi. Kadıköy’ün rakipler için zor olması gerekirken, tabela sıkıştığında tribünlerin futbolcularını baskı altına aldığı gerçeğiyle bir kez daha yüzleşti İsmail Kartal. Kendisinin de bu durumdan nasibini aldığı bir geceydi doğrusu. Kruniç’i değil İsmail’i oyundan alması yerine Batshuayi’yi sokarak merkezi boşaltması, peşinden oyuncunun kendisinin bile ummadığı anda Ryan Kent’i sahaya sürmesi şaşırtıcıydı. Sezonun kalan bölümü İsmail Kartal ve futbolcuları için gerilim filmine dönebilir. Nitekim Galatasaray’ın kazandığı her hafta benzer baskıyı yönetmek zorunda kalacaklar. (FANATİK) Deniz Çoban: "Cengiz atılmalıydı, penaltı yanlış!" | İlk yarının uzatma dakikalarında çıkan gerginlikte Cengiz sarı kart görmüştü. Hemen bir dakika sonrasında Cengiz’in kolu, Balkovec’in yüzüne geldi. Bu kontrolsüz faul karşılığında, Cengiz ikinci sarı kartı görerek, oyundan atılmalıydı. 47’de Fenerbahçe lehine çalınan penaltıda hakemin hatalı karar verdiğini düşünüyorum. Djiku’nun yerde kaldığı pozisyonda, Alanyaspor savunmasının faulü gerektiren bir müdahalesi yoktu. (FANATİK) Ömer Üründül: "Travmalara neden olabilir" | Bu puan kaybı bundan sonrası için çok ciddi travmalara neden olabilir. Çünkü hem oyun iyi değil daha da önemlisi lider yabancılarda fiziki düşüş devam ediyor. Dzeko biraz daha gayretliydi, güzel bir gol attı ama o da güçlü değil. Tadic yürüyerek oynuyor ama 90 dakika sahada. Szymanski ise uzun zamandır ortalarda yok. Krunic ise takıma beklenen katkıyı vermekten şimdilik uzak. İsmail Kartal'ın da kafası çok kar-ı şık. Hadi çift santrfora döndün, neden tekrardan tek santrfora geçiyorsun. Hakem Çağdaş Altay'ın verdiği penaltı kararı tam bir eyyamcılıktı. (SABAH) Gürcan Bilgiç: "Rakibin tuzağına düştüler" | Tam bir sınav akşamıydı aslında. Kendi sahasındaki 9. puan kaybını yaşadı Fenerbahçe. Baskı altında oynarken, doğru karar alma, sakin olma karakterinin sınavını verdiler ilk olarak.Pozisyona girmeye niyetli olmayan bir rakibin, önde baskı tuzağında kaldılar. Rakibin ritim arttığı anda sürekli sakatlık uydurarak tempoyu düşürmesini de seyrettiler. Böylesine gerginlik içinde hakem arkadaşların pusuda olduğunu bilerek çıktılar muhtemelen sahaya, ne itiraz ettiler ne de kışkırtmaya karşılık verdiler. Hâlbuki final görmeliydiler her maçı. Dolayısıyla seyirciyi de sahanın içine çekemediler. Onlar vazgeçince, seyredenler de oturdu yerinde. Yani; Fenerbahçe taraftarı da sınavı yine geçemedi. Takımın en ihtiyacı olduğu son bölümde "mırıltılarla" seyrettiler sahayı. Sonuç; yarıştaki iddialar kaybolmaz. G.Saray da kaybedecek çünkü. Ayağa kalkmak için, geçmiş sezonlardaki hataları yapmadan, algıyı doğru yöneterek yola devam etmek şart. (SABAH)