Fenerbahçe'nin eski başkanı Aziz Yıldırım, A Spor'a açıklamalarda bulundu. "Başkanlığı bıraktığımdan beri hiç konuşmadım. Konuşmayı da düşünmüyordum ama bugün konuşmam gerekiyor. Mecbur olduk konuşmaya Galatasaray, Aziz Yıldırım üzerinden Fenerbahçe yönetimine savaş açma şeklinde bir mantık yürütüyorlar; bu yanlış. Ben Fenerbahçeli değilim; Fenerbahçe'nin kendisiyim. Herhangi biri değilim. 20 sene hizmet ettim bu kulübe. Fenerbahçe için neler yaptığımı herkes biliyor. Gittim, Fenerbahçe için hapis yattım. Fenerbahçe yönetimiyle bir kavganız varsa, bunu böyle bir insan üzerinden yürütmek yanlış ve aptallıktır. Varsa sorunlarınız konuşursunuz ama Aziz Yıldırım'ı bu işlere katmayın. Katan taraf zararlı çıkar." "2017'de kongrede, Beşiktaş'a verilen iki şampiyonluğun yanlış olduğunu söyledim. 2014'ten başlayarak bir heyet oluşturuldu; bizim şampiyonlukların ne zaman olduğunu ve hangi isimle olduğunun tespitleri için. Bunlarla ilgili kamuoyu çalışmaları yapmak ve hukuka dayandırarak TFF'ye müraacat etmek üzere çalışma başlattık. 2017'de kongrede ben bunu söyledim. Benim zekamda insanlar olmadıkları için ne söylediğimi anlamıyorlar. '1959'dan bu yana sığmıyor iki şampiyonluk' diyordum. Niye sığmıyor? Yayın parası dağıtılırken şampiyonluğa göre para alıyorsunuz. O iki şampiyonluk buraya sığmıyor. Ondan önce şampiyonluğu vardır, onu tasdik edersin, hakkını verirsin. 2014'teki konuşmamda da söylüyorum. 'Fenerbahçe'nin aslında 28 şampiyonluğu var' diyorum. Galatasaray'ın burada yapması gereken 'Fenerbahçe bu parayı alsın mı almasın mı?' kavgasını yapması lazım. Yoksa Fenerbahçe şampiyon olmuşsa, bunun da müracaatını yapıyorsa, TFF tabii bunu tasdik edecek. Buradaki inceliği anlamak istemiyorlar. Çünkü zekaları yetmiyor. TFF bunu inceler, zaten şampiyon olmuşsa tasdik edecek ne yapacak? Yayın haklarını alacak mı almayacak mı esas nokta bu. Galatasaray, Beşiktaş'a verildiği zaman niye itiraz etmedi? Türker Arslan'ı dinliyorum. Fenerbahçe müracaat etmiş olsa, 2017'de ben bu açıklamayı yapar mıyım? Yalan söylüyorlar yalan. Ben hiçbir zaman müracaat etmedim; hazırlık yaptım. Benden sonraki yönetim devam etti, müracaat yaptı. Galatasaray adına utandım. Benim konuşmalarımı keserek, montaj yaparak yayınlıyorlar. Bütün konuşmamı yayınlarlarsa çalışma başlattığımı belirtiyorum zaten. Ben her zaman Fenerbahçe’nin yanındayım. Ben Fenerbahçe'nin bütün haklı olduğu davalarda Fenerbahçe'nin savunucusuyum." "Kendilerinin şampiyonluğu için dua edenin kim olduğunu herkes biliyor." "Buradan Ali (Koç) Bey'e de cevap vereceğim. Ben Fenerbahçe'ye hakimleri, savcıları üye yaparken, bunların bir kısmı Galatasaray'a üyeydi. O dönemde böyle bir örgüt ortada yoktu. Devletle iç içe olan kişiler vardı. Bunlar devletin memurlarıydı. Fenerbahçeli olduklarını ifade ediyorlardı. Savcılıktan 'suçu yoktur' kağıdı getirince üye yapıyorduk. Kimseyle de tavla oynamadım. Türkiye'de FETÖ ile ilk mücadele eden insanım." "Bütün Türkiye dinlesin. Bir maçtan sonra 'Aziz Yıldırım şike yapmadı ama Galatasaray şike yaptı hepimizin gözü önünde. Bu ülkeye şikeyi sokan Galatasaray. 8-0'ı unuttu mu herkes' diyorum. Mahkemeye verdiler. Mahkeme beraat verdi. Yani Galatasaray'ın şike yaptığı burada tescilleniyor. Ben bir şeylere karışmadım ama Galatasaray karışmış; deliller burada. Fenerbahçe, cumhuriyettir ama sporun cumhuriyetidir. Bu ülkede yaşayan insanların tek cumhuriyeti vardı, o da Türkiye Cumhuriyeti'dir." Yolsuzluk mu yapmışım? Namussuzluk mu yapmışım? Şerefsizlik mi yapmışım? Bunların hiçbiri ben de yok. Şike mi yapmışım? Hayır" "Hep borçtan bahsediliyor, kimse bıraktığım mal varlığını konuşmuyor. Fenerbahçeliler bölünmesin. Birlik-beraberlik içinde olsunlar. Kötü günler aşılır ama idare edenler de bu kulübü layık olduğu noktaya götürmek için akıllı strateji uygulasın ve çalışsın"