Spor yazarları, Spor Toto Süper Lig'in 28. haftasında oynanan Beşiktaş-Medipol Başakşehir maçını yorumladı. OYUN ÜSTÜNLÜĞÜ SONUCA YANSIMADI - Ali Ece (Fanatik) Beşiktaş, maça Kayserispor kupa maçında bıraktığı yerden devam ederek başladı. Bu kez gol kaçırma dalında rekor kırma rolünü Batshuayi yerine Kenan Karaman üstlendi. 17 ve 18. dakikalarda Kenan Karaman’ın yere yatarak “vuruş” daha doğrusu “vuramayış”ları Beşiktaş’ın hücum sürekliliğine ket vurdu. Can Bozdoğan’ın da hemen bir dakika sonra kaleciyle karşı karşıya kaçırdığı onun yeteneğindeki bir gence yakışmadı. 41’de ise Can Bozdoğan bu kez yeteneğini konuşturan bir asiste imza attı: Dar alanda kalabalık savunma arasında sergilediği oyun vizyonu ile çabukluğunu çok iyi sentezledi. Bir başka Alman altyapısı çıkışlı Güven de çok net bir vuruşla skoru 1-1’e getirdi. Devre sonunda Welinton sakatlandığında Önder hoca stopere hemen Necip’i almalıydı, devre sonunda yenilen golde hocanın geç kalması da etkili oldu, Beşiktaş geride eksik yakalandı. TARİHE GEÇEN KARAR - Bülent Tuncay (Karar) Geçen sezonun şampiyonu Beşiktaş ile bir önceki sezonun şampiyonu Başakşehir’i karşı karşıya getiren maçta, her ne kadar ikisi de başarı çizgilerini koruyamasalar da futbol açısından beklenti yüksekti. Nitekim yüksek tempolu ve gollü bir maç çıktı ortaya. Emre Belözoğlu yönetimindeki Başakşehir, Visca’nın gidişinin ardından yaşadığı bocalamadan sonra, iyi kapanan ve hızlı atağa çıkan kimliğine geri dönmeye başladığını gösterdi. Kanatlardan hızlı geldi ve Beşiktaş savunma göbeğindeki zaaflardan ilk yarıda iki gol üretmeyi başardı. Önder Karaveli ise Batshuayi yerine Güven’le başlamıştı, Can’ı da ilk 11’e almıştı. Siyah-Beyazlılar Kenan Karaman’la peş peşe bulduğu gol fırsatlarını kullanamazken ileride Batshuayi’nin yıpratıcı santrforluğunu aradı. Güven, Batshuayi gibi rakip savunmayı karıştıran koşular yapamadı ama Can’ın pasındaki gol vuruşu usta işiydi ve bir santrfordan da istenen sonuçta buydu. YİNE İYİ FUTBOL YİNE SONUÇ YOK - Güntekin Onay (Hürriyet) Beşiktaş, çok üstün oynadığı bir maçı daha kazanamadı. Beşiktaş’ın bu sezon artık klasikleşen, kronikleşmiş çok fazla pozisyon üretip 2 kez kalesine gelen rakipten gol veya goller yemesi senaryosuyla oynanan bir maç daha izledik. Tabii bu durumda Vida ve Josef gibi iki deneyimli ve defansif gücü yüksek oyuncunun eksikliği de önemli bir etken. Bu kadar iştah, tempo baskı ve pozisyon üreten siyah beyazlıların kalesine Başakşehir gibi güçlü ve kaliteli bir takım sadece 2 isabetli şut atabildi. KURTULUŞ GENÇLERDE - Cem Dizdar (Fanatik) Sahaya üç genç ile çıkan Beşiktaş, ilk devre boyunca ‘’pahalı, derinlikli, tecrübeli kadro’’ kadar pozisyon bulup onların kaçırdığı gibi kolay kaçırdı. Fırsat kollayan Başakşehir ise aradıklarını daha çok rakip savunmanın kenarlarındaki zafiyetlerden faydalanarak iki gol ile tamamladı devreyi. İki gol yemiş olsa da oyun Beşiktaş’ta ancak ‘’her an ve yüksek yüzdeli gol atabilme potansiyeli’’ ise Başakşehir’deydi. İkinci yarı başı Beşiktaş, Ghezzal’ın kullandığı sağ kulvarı ısrarla kullanıp üst üste tehlikeli bindirmeler yaparken rakibi öylece izliyordu olacakları. Nihayet kaçırdıkça kaçıran Kenan Karaman attı golü! Oyun da o golün ardından beklenenin aksine anlaşılmaz biçimde sönüverdi. HER ŞEY VAR AMA 3 PUAN YOK - Ali Gültiken (Sabah) Beşiktaş adına yine yazık diyebileceğimiz maçlardan bir tanesi daha geride kaldı. Bakıyoruz, oyun coşkusu var, oynama isteği var, kazanma arzusu üst seviyede ama bunlar galibiyet olarak sonuca yansımıyor. Maçın tamamına yakın bölümünü Beşiktaş kontrol etti. Başakşehir'in yarı sahasından çıkmadan oynamayı düşündü ki bunda da başarılı olduİkinci yarı Başakşehir'in, Beşiktaş kalesinde bir tane pozisyonu dahi yok. Bu görüntü aslında oyunun nasıl oynandığını gösteriyor. Fakat genelde şöyle bir sıkıntı var: Beşiktaş, skor avantajını yakalayamadığı için bir türlü oyunun psikolojik üstünlüğünü de elde edemiyor. Maçın başında 3 tane inanılmaz pozisyonlar var. Bunlar gol olmayınca rakibi de baskı altına alamıyorsunuz. BAŞAKŞEHİR KAZANDI - Attila Gökçe (Milliyet) Süper Lig’in hemen bütün takımlarında farklı stoper öyküleri var. Kimisi güven veriyor, kimileri de takımlarının uğradığı kayıplarda acemilik, beceriksizlik ve oyun görüşünün yetersizliğiyle acı çekiyor… Beşiktaş’ın stoperi Serdar Saatçi onlardan biri. Geçen hafta Türkiye Kupası’nda Montero’nun üst üste hatalarıyla Kayserispor’a yenilip elendikleri maçtan sonra Vida’nın sakatlığı da sürerken Serdar Saatçi’ye fırsat doğdu. Başakşehir maçında Welinton’la savunmanın göbeğini paylaştılar. Maalesef ilk golde Trezeguet’ye attığı top (ve gol) çevre kontrolündan uzak, panik halinde bir savurmanın sonucuydu… Bunu bir kenara not edelim… KRİTİK HATALAR AKŞAMI - Deniz Çoban (Fanatik) Maçın hakemi kritik pozisyonlarda sınıfta kaldı. Önemli kart ve faul hataları yaptı. Maçın 22. dakikasında Aleksic’in Teixeira’ya yaptığı faulde hakem oyunu devam ettirdi. Aleksic’in rakibine hamlesi acımasız ve yaralayıcıydı. Bu, çok net kırmızı kartı gerektiren bir pozisyondu. Maçın 27. dakikasında Ravil, kafa topu mücadelesinde dikkatsiz davranıyor ve topla oynayamayacağına rağmen rakibini bozuyor. Beşiktaş lehine penaltı verilse daha doğru olurdu. 55. dakikada Beşiktaş’ın golünden önce atağı başlatan Ghezzal, Trezeguet’e faul yaparak topu kazanıyor. Hakemin faul vererek Beşiktaş’ın golünü iptal etmesi daha doğru olurdu.