Spor yazarları, Trabzonspor - Ankaragücü ve Fenerbahçe - Yeni Malatyaspor maçının ardından ne yazdı? DENİZ ÇOBAN | FANATİK - Ankaragücü’nün beraberlik golünün geldiği penaltı kararı tartışmaya açıktı. Trabzonlu oyuncu rakibiyle mücadele ederken, kolu doğal olarak açılıyor ve topu görmüyor. Beklenmedik şekilde top kolunun üzerine düşüyor. Bu sırada kolu omuz hizasının üzerinde. Oyun kuralları kitabında: “Kollar omuz hizasının üzerinde iken top kolla buluşursa, bu durum genellikle ihlal olduğu anlamına gelir” diyor. Genellikle ifadesi bu pozisyonda yaşanan ayrıntıları barındırıyor yorumu yapılabilir. Bu penaltıya skandal bir penaltı diyemem ancak burada penaltı verilmemesinin daha doğru olduğu fikrindeyim. SERKAN AKCAN | FANATİK -  Nwakaeme ve Ekuban Trabzonspor’un şampiyonluk şansını yükselten oyunculardı, onlar yokken sıradan bir takıma dönüşüyor Bordo- Mavililer. Alanya’dan sonra Ankaragücü’ne de puan kaybeden Trabzonspor için işler iyiye gitmiyor. Eğer Başakşehir Galatasaray’ı yenerse şampiyonluğu büyük oranda kolaylar. İSKENDER GÜNEN | SABAH - Ekuban ve Nwakaeme gibi top üçüncü bölgeye geldiği zaman pozisyon üretme becerisi olan iki isim sakatlıkları yüzünden yok. Sezon başından beri kolay gol üretme becerisi olan takım için en önemli sorun. Abdülkadir Ömür de kendisinden beklenen performansı göstermediği için duran toplardan başka pozisyon ne yazık ki yok. Şampiyonluğa oynayan bir takım iki oyuncusundan yoksun olduğu zaman kenardan katkı yapabilecek isimleri yoksa dünkü sonuç normal. 3 aylık futbola verilen ara ve lig ile kupa maçları göz önüne getirildiğinde sakatlıkların ortaya çıkabileceği gerçeği var. 3. dakikada gelen golden sonra maçın çok rahat geçmesi beklenirken sorunlar ortaya çıktı. Orta alanda Sosa uzun bir aradan sonra tempo olarak düşük, Ndiaye fiziksel olarak mücadele gücü yüksek ama top kullanmada sorunları olan isim… Abdülkadir Ömür ortaya çıkması gereken futbolcu ancak gerekli yeterlilikte hâlâ değil. İlk yarıda da Sörloth yalnızları oynadı.İkinci golü bulup rahatlamadığınız zaman küme düşme hattının içerisinde olan Ankaragücü gibi takımların doğaldır ki mücadele gücü artacaktır.  CEMAL ERSEN | MİLLİYET - Geçen haftaki Alanyaspor beraberliğinden sonra “yeni normale” dönüşün kolay olmayacağı belli idi. Final için geri sayım devam ederken yaşanacak başka bir iş kazası, Trabzonspor’u şampiyonluk yarışının dışına itebilir ve vuslat başka bahara kalabilirdi. Dolayısıyla rakip lig sonuncusu Ankaragücü de olsa, maçı kayıpsız atlatmak gerekiyordu. Olmadı, yapamadı Trabzonspor.Her türlü olumsuzluğu bir kenara koyuyorum. Yarışın içinde kalacaksanız, bu tip maçları ne pahasına olursa olsun kazacaksınız. Bunu beceremezseniz tıpkı 2010-11 sezonunda kendi sahanızda yitirdiğiniz puanların bedeli gibi, geçmişinize bakıp ağıt yakarsınız.Kendi göbeğini kesemeyen takım devre dışı kalır. Trabzonspor çok büyük bir avantajı elinin tersi ile itti. Kimse maça dair bahane üretmesin. Rakip kümede kalma savaşı veriyor ve elinden gelen her şeyi yapacak. Üstelik uzatmalar dahil son 17 dakikayı on kişi oynamışken. Yenemiyor iseniz, aynaya bakacaksınız!Hakem mi? Böylesi zor bir maçı en az hata ile yönetti. Kimse Ankaragücü’nün penaltısına itiraz edemez. ERMAN TOROĞLU | SABAH -  Trabzonspor'un bir pozisyonunda hakem ve VAR'dakiler "ele" bakmaya uğraştılar. Bulamayınca Sörloth'un ofsaytını buldular. O pozisyonda, ofsayta o kadar bakmak neydi, anlayamadım? Ne alakası var? Pozisyonun içinde herhangi bir şeye etkisi yok ki Sörloth'un! Nasıl veriyorsun ofsaytı? Masa başında işler dönüyor! Ankaragücü 11'e 11 oynasa belki de galibiyetle ayrılırdı bu maçtan. Özellikle bu maçta Trabzonspor'un hakeme fazla söyleyeceği bir şey yok zannederim. Kendi oyuncularına ve teknik adamlarına bakmaları lazım. BÜLENT TİMURLENK | SABAH - Yaşanan sakatlıklar, cezalı oyuncular hele bir de puan kaydedilen haftanın ardından yokuş gibi görünen düz yollar… Geçen sezon Başakşehir'in kafasını nasıl dik tutamadığını gördük. Dün Trabzonspor, Alanya beraberliğinin ardından 3.5 aydır forma giymeyen Sosa'nın da 11'i ile erken gol bulursa kafası rahat olur, vitesi yükseltir diyordum. Fazlasıyla erken buldular golü. Nwakaeme olmayınca ceza sahasına yapılan orta sayısı da elbette düşüyor. Dün 1-0'ın ardından Ndiaye'nin getirdiği topta önce Abdulkadir Parmak, ikincisinde de Guilherme ile rakibinin fişini çekebilirlerdi. Avrupa'da biz ve Almanlar dışında simetrik fikstür oynatan yok. Yani birinci haftada oynadığınızla 18. haftada oynamıyorsunuz İspanya'da, İtalya'da ve İngiltere'de. Fikstür çekilirken Trabzonspor, Başakşehir'i takip ediyordu. Geçen hafta öne geçtiği maçı kaybeden ve canının derdinde olan Ankaragücü doğal olarak takip eden bir sonraki maça daha hırslı çıktı. Abdülkadir Ömür iki haftada toparladı. Sosa, büyük tecrübe ve kendini hazır hissetmediğinden tedirgindi.İkinci yarının ilk çeyreğinde Trabzonspor iki farkı bulmalıydı. Kalesini gole kapatamama alışkanlığı rakipleri hep oyunun içinde tuttu sezon boyunca. Ankaragücü'nün golünden sonra Hüseyin Çimşir'in eli kolu bağlıydı, hücumu tazeleyecek adamı olmadığından sarı kartlı oyuncuları kenara aldı. Trabzon bugün galibiyetini beklediği Galatasaray'ı haftaya İstanbul'da devirmek zorunda. MEHMET DEMİRKOL | FANATİK - Fenerbahçe çok ağır, çok plansız hücum ediyor. Hiçbir oyun ezberleri yok. Töre oyundan atılana kadar net bir pozisyona girmeden sadece tek isabetli şutla oynadılar. İzlemesi gerçekten zor bir oyun bu. Yorumlamak ise çok sıkıcı. Temel sorun alan boşaltmakta ve pas vermekte hep bir an geç kalmanın sonucunda ortaya çıkan kümülatif zaman. Fenerbahçe 6-7 saniyede kat edeceği boş alanı saliselerle geç kaldığı ve rakip oraları doldurduğu için 1 dakikada ve tehdit yaratmadan kat ediyor. Sonra topu kaybediyor, geri koşuyor. Zaman ve enerji kaybı. Ayrıca rakip yürekleniyor. Futbolda 1. ve 2. bölge ezbere oynama 3. bölge ezber bozma yeridir. GÜRCAN BİLGİÇ | FOTOMAÇ - Ali Şansalan... Maçın hakemi... Uzun zamandır böylesine kötü yorumlar görmedim. Benzer pozisyonların birini devam ettirip, ötekini "oyna" diyen standart kayması bir yana; Töre'ye gösterdiği iki sarı kartta da yanlışı vardı.Ve elbette kaptan Emre'nin yüzüne temas olmayan pozisyonda, hakemi karta yönlendiren "artistik" çabası da var. Futbolu bıraktığı sezonda büyük oyuncu olmasının yanında, agresifliği ile hatırlanacaktı belki."Hepsi yapıyor, ne var ki" diye düşünen de olabilir aranızda. Tek söyleyeceğim; 37 yaşına gelmiş Emre Belözoğlu; herkes değil.Kazınırken kaybettiği maça baktığımızda Malatyaspor'un neden düşme hattında olduğunu anladık.Bu oyuncularla, bu kadar yavaş düşünen akıllarla, ayağındaki topu kaptıranlar, yanındakine pas veremeyenleri gördüğümüzde de Fenerbahçe'nin bugünkü durumunun nedeni ortaya çıktı bir kez daha. ÖMER ÜRÜNDÜL | SABAH - Dün ilk yarıda F.Bahçe'de en iyi performans defans bloğundaydı. Düşme tehlikesi yaşayan Malatya, kontrollü anlayışa itibar ederek öncelikle savunma güvencesini oluşturmak için alan daraltıyor, ani ataklarla da pozisyon bulmaya çalışıyordu. İkinci yarıda F.Bahçe riskleri artırınca ilk yarının aksine Malatya'dan arka arkaya tehlikeli ataklar geldi. Tam istedikleri ortamı bulmuşken Gökhan'ın kırmızı kartıyla sayısal eksikliğe düştüler. Sonra F.Bahçe oyunu domine etmeye başladı, kısa sürede de güzel bir gol attılar. Ama futbol ilginç bir oyun, 10 kişi oynayan ve tek farklı skor dezavantajında olan Malatya, iki duran topla üstün duruma geçtiler. Ama F.Bahçe'den çok kısa sürede karşılık geldiği gibi bir de son saniyede galibiyet golünü buldu. 90 dakika sahada pek görünmeyen Ozan Tufan uzatmada iki önemli gole imza attı!Bir paragraf da Deniz Türüç için açmak istiyorum. Trabzonspor kupa maçında çok güzel bir gol attı. Sonra oyundan çıkarılırken tepki verdi. O hırsla futbolcu bir tepki verebilir, ancak böyle tepki veren bir oyuncunun, bir sonraki karşılaşmada mutlaka olumlu bir şeyler yapması lazım. İki maçta da Deniz sahada yokları oynadı.Ali Şansalan'ın Gökhan'a gösterdiği ikinci sarı çok büyük bir hakem hatasıydı. Bilhassa ikinci sarının yoruma açık olmaması lazım. Bu pozisyonun yorumu dahi yoktu. Emre'nin dümene geçmesi takımın etkinliğini ciddi bir şekilde arttırdı. EMRE BOL | FOTOMAÇ - Sanırım şu tribündeki karton taraftarlar, Fenerbahçe için sahadakilerden daha faydalı! "Hedefimiz yok" düşüncesiyle artık ruhları tatile çıkmış Fenerbahçeli bazı futbolcular gelecek sezon acaba çubukluyu giyebilecekler mi?Son zamanlarda maaş indirimi yaparak Fenerbahçe'de kalabilmek moda oldu! Üstelik bir de kahraman muamelesi görüyorlar! Benim paramla 5 kuruş etmeyecek olanlar...Bu forma ağırdır, herkese nasip olmaz. Ama nedense maaş indirimi yapanlara hep nasip oluyor!Merak ettiğim bir konu var.Yahu koskoca Fenerbahçe'nin alt yapısında oynayarak geliştirilmesi gereken tek bir oyuncu yok mu?As takım sahaya çıkınca ne oluyor sanki?.