İngiltere Premier Ligi ekiplerinden Arsenal ve Chelsea formaları da giyen eski Çekya Milli Takımının Petr Cech, futbolculuk kariyeriyle ilgili açıklamalar yaptı. Halen Chelsea'de danışmanlık pozisyondaki Cech'ten yıllar sonra Galatasaray itirafı geldi. Chelsea'nin resmi internet sitesindeki köşesinde değerlendirmeler yapan Petr Cech, kariyeriyle ilgili konuştu. İngiltere'deki maçlara alınmayla ilgili Chelsea'nin gerekli prosedürleri tamamladığını söyleyen Cech kalecilikle ilgili olarak, "Tarihsel olarak insanlar sahanın kenarında oturur ve kalenin arkasında duyurdu.  Taraftarın arkamda olmasına alışkındım. Arkamdaki ve çevremdeki atmosferi kolayla duyabiliyordum. saha Futbolculuk kariyerimde sahaya odaklanmıştım. Kale atışı için topu almaya gittiğinizde, top dışarı çıktığında karşınızdaki insanları fark ediyorsunuz. Kaleci bir penaltıyı kurtardığında en ünlü tezahüratı alıyorsunuz. Bu da futbolun bir parçası" dedi.  Her zaman sahaya odaklı olduğunu kaydeden Petr Cech, "Taraftarı susturmanın kolay bir yolunu bulurdum ve sahada olana konsantre olurdum. 14 yaşından beri sahaya odaklanma yolunu bulurdum ve saha çizgileri içerisindeki şeylerle ilgilenirdim" ifadelerini kullandı. Maçlarda taraftarların seslerinin bireysel olarak duyulduğunu buna karşın genel atmesferin hissedildiğini kayededen Cech, "Portsmouth'ta her zaman oynamayı sevdim. Her ne kadar ligin en kötü statlardan biri olsa da, bir orta geldiğinde kale ağzında bir tepeye koştuğun hissini veren bir tümsek vardı. Atmosfer her zaman harikaydı. Davul çalıyordu ve taraftarlar takımlarını desteklemekten asla vaz geçmezdi. Özel bir çekiciliği vardı" diye konuştu. Daha sonra 80-90 bin kişilik büyük stadyumlar yapıldığını kaydeden Cech şöyle devam etti, "Wembley inanılmazdı. FA Cup finalleri gibi maçların atmosferleri heyecan vericiydi. Buradaki maçlardan her zaman zevk alırdım. Bunların ötesinde, İngiltere'ye geldikten sonra her statta oynamak zevkliydi. İnsanlar futbol konusunda tutkuluydu ve gelip takımlarını desteklemeyı seviyorlar." Chelsea stadında hatırladığı en iyi atmosferler konusunda ise Petr Cech, "Eleme gruplarına kaldığımızdaki Şampiyonlar Ligi maçlarını her zaman severdim. Atmosfer artardı. Herkes bir eşleşme olduğunu bilirdi; ancak ligde 37 maç daha vardı. Bu da gerginlik ve yüksek tansiyon yaratırdı" ifadelerini kullandı. 2013-14 yıllarında Galatasaray ile karşı karşıya gelen Petr Cech, bu maçla ilgili çarpıcı ifadeler kullandı. Cech, "2014 senesinde Didier Drogba'nın Galatasaray'da oynadığı dönemde, onlarla karşılaştık. Taraftarların, top rakipteyken şiddetli bir şekilde ıslıklama gibi bir alışkanlığı ve anlayışı vardı." "55 bin kişinin bir anda hep birlikte ıslıkladığını hayal edin, bu gerçekten çok gürültülü bir şey. Bunu bir uçağın yanında oturmaya benzetiyorum. Yanındaki arkadaşın ne söylediğini bile anlayamıyorsunuz. Maçta iletişim çok önem arz ediyor. Çığlık çığlığa bağırmanın bir anlamı yoktu" açıklamalarını yaptı. Chelsea'de forma giydiği dönemlerle ilgili konuşan Petr Cech, Stamford Bridge yaşadıkları duyguları dile getirdi. Stadın her zaman müthiş bir atmosfere sahip olduğunu ifade eden Cech, "Şampiyonlar Ligi maçların inanılmaz bir atmosferde oynanırdı. Taraftarlar size ayrı bir motivasyon sağlardı. "Benim Chelsea ile ilk eleme maçlarım Barcelona ve Bayern Münih gibi dev takımlara karşı oldu. Bu benim için çok özeldi. Çok heyecanlıydım ve büyük takımlara karşı kalemi koruyacaktım. Harika yıllardı." dedi