2022 Dünya Kupası Elemeleri G Grubu maçında Türkiye A Milli Futbol Takımımız, mutlaka kazanması gereken maçta Ülker Stadı’nda ağırladığı Norveç ile 1-1 berabere kaldı. Karşılaşmaya iyi başlayıp golü de erken bulan Milliler, kalan bölümde oyunu Norveç'e teslim ederek 1 puana razı oldu. İşte karşılaşma ile ilgili spor yazarlarının görüşleri... ALİ ECE - FANATİK | Teknik direktörümüz kim olursa olsun öne geçer geçmez oyun tempomuzun üç vites birden düşmesi çok büyük sorun. Haziran 2021’den beri sadece saman alevi gibiyiz, skoru artırarak korumak yerine sürekli ezbere topun arkasına geçiyoruz. Aslında Milli Takımımız yetenekleri kadar değil ülkedeki futbol yönetimi kadar verimli, asıl mesele bu. Tabii ki Kuntz’a zaman tanıyalım ama önce futbola yabancı kişiler ülke futbolundan bir an önce el çekerse Kuntz’la başarılı olma şansımız artabilir. GÜNTEKİN ONAY - SPOR ARENA | Ne yazık ki final niteliğindeki bir maçta evimizde rakibi baskı altına bile alamadık. Üstelik golü kaçıran da 90+5’te Norveç oldu. Ayağımıza kadar gelen bu fırsatı lehimize çevirebilmek için hiç bir şey yapmadığımız bir maç oldu. Artık ipler elimizde değil. Kazanıp rakiplerimizin takılmasını beklemekten başka çaremiz yok. Stefan Kuntz’un ilk sınavında risk almayan ve fark yaratmayan bir teknik adamlık sergilediğinin de altını çizelim. ÖMER ÜRÜNDÜL - SABAH | Ne yazık ki her zamanki gibi hücum girişimlerinde plan program yoktu. Rakip savunma iyi yerleşti. Burak'ı hiç kıpırdatmadılar. Kerem'den olumlu bir katkı gelmeyince Cengiz de iki aksiyonun dışında etkili olamayınca gol atmamız tesadüfe kalmış. Kuntz'un yaptığı hamleler de işi değiştirmedi. Ama bana göre Cengiz hariç doğru hamlelerdi. Sonuçta ne yazık ki ikincilik şansımız artık çok az bir ihtimale kaldı. Her zaman vurguluyorum, senelerdir belli bir sistemimiz olmadığından bu rahatsızlığı en aza indirecek kadro istikrarımızı sağlayamamamızdan hangi maçta ne yapacağımız çok bilinmeyenli bir denklem. CEM DİZDAR - FANATİK | Ülke futbolu 'beyaz sayfa' açmayı sever. Bu süreç de onlardan biri! Sorunlar ise üç aşağı beş yukarı aynı; güç problemi, belirli kalıpları oynayamama illeti, beceriye takımdan fazla bel bağlama hastalığı ve kolektif bilinç yoksunluğu. Hepsi düzelir ama teşhisi doğru yapıp tedaviye bir an önce başlamak koşuluyla. Bilinir, erken teşhis hayat kurtarır! İyileştirilmesi gereken çok önemli bir 'hastalık' daha var; faul ya da penaltı almak için yapılan 'ucuz gösteriler'. Özellikle ekrandan açıkça belli oluyor ve iyi durmuyor! SERKAN AKCAN - FANATİK | Dünya Kupası'na katılım için en gerçekçi hedefimiz grubu ikinci bitirip Play-Off’u zorlamaktı. Ne var ki, Norveç’e karşı öne geçmemize rağmen oyunu tutamayıp maçı 1 puanla bitirmek bizi büyük ihtimalle üçüncülüğe yapıştıracak gibi görünüyor. Norveç savunmasına karşı çok erken başlayan yüksek şiddetli baskı Kuntz’un en önemli silahı oldu. Norveç'in hocası hafta başında 'her 100 kornerde 1 gol atıyoruz. Bunu geliştirmeliyiz' diye teknik ekibine takviye yaparken, bize karşı üçüncü kornerde golü buldu. Ozan Tufan Milli Takım'da banko oynar diye bir kural yoksa Berkan Kutlu çok daha formda ve formayı o hak ediyordu. Kuntz’un kariyerden önce son 3 aylık performansa bakması gerekirdi. Milli Takım'da en formda futbolcular oynamalı. ŞANSAL BÜYÜKA - MİLLİYET | Halen, kendi sahamızda Letonya, Karabağ, Norveç‘e 6 puan kaybetmemize rağmen ikinci olma şansımız matematiksel olarak var. Mantık olarak var mı derseniz, bana göre yok... Haaland , Sörloth gibi iki “kıyamet golcüsünün” olmadığı Norveç karşısında ancak bir gol atıp bir pozisyona giriyorsan, kader maçında bu kadar etkisiz kalıyorsan, ne işimiz var Katar‘da...