Galatasaray, Süper Lig'in 4. haftasında deplasmanda Adana Demirspor'u 4-1 mağlup etti. Spor yazarları, Adana Demirspor-Galatasaray maçını değerlendirdi. Uğur Meleke: "Gulliver devler Ülkesinde" | Michael Valkanis, bence elindeki kısıtlı malzemeyle gayet iyi işler çıkaran değerli bir teknik adam. Ancak Galatasaray’a karşı ilk yarıda idealizmle hayalperestlik arasındaki ince çizgide dans etti adeta. Kalite farkından, gerçeklerden biraz uzaktı. Defansını o öne çıkardıkça, Galatasaray uzun attı savunmanın sırtına. Barış Abdülsamet’e, Kerem Aktürkoğlu Manev’e üstünlük kurdular. Dries Mertens’in, Kerem Demirbay’ın kalite farklarıyla çok kolay getirdiler skoru 4-0’a. Son 4 günde Galatasaray’ın aldığı neticelere bakınca akla şöyle bir soru geliyor ister istemez: Galatasaray bu ligde Adana deplasmanında böyle bir oyun ve skor farkı yakalarken, İsviçre’nin sonuncusu Young Boys, Türkiye şampiyonunu iki maçta da nasıl mağlup ediyor? Tabii ki bu mesele, bir-iki paragrafla özetlenebilecek kadar basit değil. (HÜRRİYET) Engin Kehale: "Young Boys sonrası turistik Adana gezisi gibi bir maç" | Sarı kırmızılılar, maçtan önce nem ve saha zemininden çekiniyordu muhtemelen ama 45 dakikada ellerini kollarını sallayarak, sezon öncesi Avusturya’da zayıf bir alt lig ekibiyle hazırlık maçı yaparcasına farka gitmeyi başardılar. İlk 15 dakika Barış Alper Yılmaz’ın topla buluşma sayısı sıfırdı. Sonrasında ise bir gol attı, iki golün hazırlık aşamasında vardı. Metehan’ın Nelsson’un yokluğunda topla çıkma becerisi geçer not alsa da Okan Buruk kalesinde verdiği pozisyonlardan, takım savunması olarak pek mutlu değildir sanırım. Young Boys şoku sonrasında Adana’da takılmamak önemliydi Galatasaray için. Şimdi önünde yeni transferlerin geleceği, milli ara sayesinde maçta sakatlanıp çıkan İcardi’nin geri dönmesi için zaman bulacağı ve elverişli kura ile bir üst tura çıkmanın hedeflenebileceği bir Avrupa Ligi macerası var. Önümüzdeki bir ay, 2024-25 sezonu hedefleri için belirleyici dönem olacak. (HÜRRİYET) Levent Tüzemen: "Galatasaray Adana'da kendini buldu" | Devler Ligi'nden elenen Galatasaray'a Adana'da elde ettiği gövdeli galibiyet ilaç oldu. Milli maç arasında yeni gelen transferlerle Okan Buruk, yepyeni bir sistem ve yepyeni bir takım kurmak için çalışacak. Duyduğum kadarıyla Okan hocanın kafasında Sanchez, Abdülkerim ve Hermoso ile üçlü oynama fikri var. Adana'ya karşı sol bek oynayan Jelert, Kopenhag'da başarılı olurken Danimarka ekibi, üçlü oynuyordu. Sol bekte de yeni takımda Jakobs görev yapacak. Adana'nın ofsayt taktiğiyle oynaması Galatasaray'ın ekmeğine yağ sürdü. Özellikle defanstan atılan uzun toplar Barış'ın ve Kerem'in pozisyon üretmelerini ve gol bulmalarını sağladı. Okan hoca artık beklerde devşirme oyuncu oynatmamalı. Young Boys maçında Torreira'nın partneri olarak düşünmediği Kerem Demirbay temaslı oyunda çok etkiliydi. Barış'ın hırsı ve çalışkanlığı, Kerem'in kabına sığamaması Mertens'in oyun aklı, farkı getirdi. Batshuayi doğru pozisyon alıyor ama ofsayta düşmeme konusunda da özel çalışmalı. Çünkü Batshuayi gol atabileceği pozisyonları buluyor ama ofsaytı ayarlayamadığı için kaçırıyor. (SABAH) Bülent Timurlenk: "Önünde iki hendek var" | Taraftarın kırılan kalbini galibiyetler tamir eder, bu insanların kazandığında sevindikleri bir başka takımları yok. Yönetim de kifayetsiz iş bilmez profesyonelleriyle yolları ayırır, eylül bir başka olabilir G.Saray için… Ama bir büyük gerçek var. Takımı Okan Buruk'un arkasında. Dün Adana'da futbolcuların vücut dillerinden bunu çözebilmek için bir 90 dakika vardı. Montella'lı günlerden ibreti alemlik bir vakaya dönüşen ev sahibi karşısında sakatlandığı pozisyonda bulunduğu yer ile İcardi, çok adam kaçırsa da yine çok koşan Lucas, penaltı kurtaran Muslera ve futboluna bakan Kerem… Bunlar bu takımda sırtlarında taşıdıkları Buruk'a sırtlarını döndükleri gün hocaları maçı soyunma odasında kaybeder. Dün Buruk bu testten geçti ve şimdi önünde iki hendek var: Fenerbahçe derbisi ve evinde PAOK maçı… Maçtan bir gece önce otelde taraftarın yemek organizasyonu yapmasına izin veren yönetim ve sportif direktörün kamptan Dubois'i maç günü tarifeli uçakla İstanbul'a yollaması kimseyi şaşırtmamalı. Aynı başkanın birinci döneminde aynı profesyonelin faks makinesine ters taktığı A4 kağıdı boş haliyle karşı tarafa gitmiş, bu da G.Saray tarihine "Grosskreutz vakası" olarak geçmişti. (SABAH) Serkan Akcan: "Beklenti ötesi" | Bir kaleci, iki stoper hatasıyla 20. dakika dolduğunda Galatasaray 2-0’ı bulmuştu bile. Bu Okan Buruk’un bile beklentisinin ötesindeydi. Okan Buruk, pas örgüsüyle gitmek yerine kaleci ve stoperlerden çıkan uzun paslar üzerine çiziyor hücum setlerini. İlginçtir bu oyunu içeride dışarıda fark etmeksizin oynamakta kararlı. Elbette bu her zaman işe yaramıyor. Young Boys’a elenişin altında uzun pasların rolü yadsınamazken Adana Demirspor deplasmanında bu kadar kolay kazanmalarının mimarı bu toplardı. Kerem Aktürkoğlu’nun büyük bir kaleci hatası sonrası ağlara gönderdiği topu geriden uzun atan sağ stoper Metehan’dı. İkinci golde Muslera tarafından Barış Alper’in önüne indirilen uzun top maçın fişini çeken sekanstı. Bireysel hatalarla dolu bir 45 dakika izledik doğrusu. Galatasaray sadece 0,80’lik gol beklentisi istatistiğinden 4 gol birden çıkararak maçı neredeyse ilk yarıda bitirdi. Bu maç özelinde Okan Buruk’un işinin yaver gittiğini söylemek mümkün. Ne var ki, maç çok erken kopmuşken ve skor 5-0’a gelmişken Yusuf Demir başta olmak üzere gençleri daha erken sahaya atabilirdi. (FANATİK) Osman Şenher: "Galatasaray yara sardı" | Şampiyonlar Ligi’nden elenmek taraftarın, futbolcuların, yönetimin, herkesin psikolojisini bozdu. Yenilirsin ama daha iyi mücadele ederek, savaşarak...Galatasaray gücünden çok şey kaybetti. Bu yüzden dün geceki Adana Demirspor maçında alınan farklı galibiyet herkes için moral oldu. En azından Süper Lig’de puan kaybetmeden yoluna devam ediyor.Peki, farklı kazanırken istenilen o iyi futbolunu oynayabildi mi? Hayır! Okan Buruk’un işi hakikaten çok zor. Bu takımı nasıl toplayacak, geçen seneki kıvamına getirecek onu bilemiyorum. Bir de bir çok futbolcuda doymuşluk var. Hırslarını kaybetmişler. (MİLLİYET)