Çebi, AA muhabirlerine yaptığı açıklamada, Kulüpler Birliği yönetimi olarak TFF yöneticileriyle daha önce bir görüşme yaptıklarını hatırlatarak, "TFF yönetimiyle yaptığımız toplantıdaki gündem maddelerimizden biri yayıncı kuruluşun pandemiden dolayı bir türlü oturmayan kontrat şekli. İkincisi küme düşme ilgili sayı kaç olacak, ligde kaç takım devam edecek? En önemlisi de yabancı sayısı konusuydu. Biz o toplantıda düşüncelerimizi bildirdik. Değerlendireceklerini ve bizimle bir daha görüşeceklerini söylemelerine rağmen maalesef alelacele bir açıklama yaptılar. Bu bizi rahatsız etti. 'Böyle düşünüyoruz dediniz ama değerlendirmeyi böyle yapacağız' deselerdi daha iyi olurdu. Tabii ki alınan karara saygı duyacağız, duymayabiliriz de, ama bu düşüncenin paylaşılmasında fayda vardı." dedi.
Yabancı oyuncu sayısı konusuna iki taraftan bakmak gerektiğini vurgulayan Çebi, "Sahaya çıkıyorsunuz 11 yabancı oynuyor. İçinde bir Türk oyuncu yok, İstiklal Marşı okunuyor. Bu da hoş tablo değil. Diğer taraftan da bu tür konularda da bir anda karar vererek geçiş yapamazsınız, süreç ister. Çünkü yapılmış kontratlar var. Geçen sene bu konuda en çok zorlanan kulüplerden biri olduk. Bazı yabancı oyuncuları kadroya dahi alamadık. Ocak ayında bir değişiklik yaptılar ama beyhude, bize faydası olmadı." diye konuştu.
"Biraz olsun hoşgörü ve anlayış bekliyoruz"
Kulüpler Birliği Vakfı olarak Süper Lig'e yeni çıkmış takımları beklediklerini anlatan Çebi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu takımlar yeni tescil edilecek. Bir de seçimi olan kulüp var. Oradaki başkanlarının netleşmesini istiyoruz ama görünen o ki mevcutlarla Kulüpler Birliği olarak toplantıyı yapıp pazartesi günü federasyon başkanına ve yönetimine, oradan çıkacak kararımızı iletmek istiyoruz. Farklı görüşler var. A kulübü '14’ün tamamı oynasın', b kulübü '16 olsun', c kulübü '8 yerine 10 olsun', bir de '14 olsun ama 10'u sahada olsun' düşüncesi var. Diğerlerin görüşlerini almadığım için Kulüpler Birliği Başkanı olmam nedeniyle fazla fikir beyan etmek istemiyorum. Ama basit olarak şunu söylemek istiyorum; milyonlarca avro verdiğiniz insanları sahaya çıkarmamak da hoş bir şey değil. Şu krizde, ekonomide yaptığınız sözleşmeler var. Oyuncu 'git' dediğinizde gitmiyor. Hemen hemen her konuda pandemiden kaynaklanan sıkıntılar var. Biraz olsun hoşgörü ve anlayış bekliyoruz."
Kulüplerin harcama limitleri
Kulüplerin harcama limitleri konusuna da değinen Çebi, "Özellikle bu sezondan kaynaklı TFF'den hoşgörü talebi var. Bakalım sonuç nereye gelecek." ifadesini kullandı.
Şampiyonlar Ligi'nde oynamalarından dolayı Beşiktaş için harcama limitleri konusunda kolaylık beklediği yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Çebi, "Limitlerimizi çok geriye çekiyorsunuz. Bu sene daha da çekecekler, bunu yapmayın. Özellikle Beşiktaş için hiç yapmayın, hatta torpil yapın. Çünkü biz ülke puanı açısından önemli şeyler yapmak istiyoruz. Zaten buna mecburuz. Bu bizim vazifemiz." değerlendirmesinde bulundu.
Kulüpler Birliği Vakfının dertlerinin büyük olduğuna dikkati çeken Çebi, şunları söyledi:
"Yabancı oyuncu konusu; lig kaç takımla oynanacak, kimisi '4 düşmesin 3 düşsün', kimisi '2 düşsün' diyor. İster istemez herkesin bir bakış açısı var. Bütün mesele doğru olanı yakalayarak ve federasyonla işbirliği halinde yaparak bu işleri götürmek. Bizim dediğimiz de doğru olmayabilir. Biz de her zaman doğruyu söylemeyebiliriz. Ne de federasyonun 'dediğim dedik' tavrı doğru olmaz."
Harcama limitler konusunda bir kolaylığın sağlanması ile ilgili umutlu olup olmadığı sorusuna Çebi, "Şampiyonlar Ligi'nde olmamızdan kaynaklanan limit artışı bir evvelki seneden geri geleni bile karşılamıyor, bilmiyorum izah edebildim mi? Dolayısıyla sıkıntı orada büyük. Umarım aşarız. Biz derdimizi anlattık, anlayacaklarını umuyorum ama biz de onları anlamalıyız. Onların içinde de bize para veren bankalar ve yetkilileri var. Para harcayarak geri getiremediğiniz zaman, size para veren müesseseler zor durumda kalıyor. Onların da devlete, kamuya, mevduat sahiplerine verdiği hesap var. Ortak bir yol bulmalıyız. Ne uçup kaçalım ne bizim gırtlağımıza nefes alamayacak şekilde bassınlar. Ortada bir yol bulmamız lazım. Ne onların dediği ne bizim dediğimiz. Bize bıraksalar biz uçmak istiyoruz, onlara bıraksak onlar da 'oturun yerinizden kalkmayın' diyor. O zaman ortada bir yerde buluşacak şekilde oluşacak politikayı doğru buluyorum. Onlara da bunu ilettik." şeklinde yanıtladı.