"Galatasaray ölümü alırdı, kupayı alamazdı"

Mahmut Uslu ve sarı-lacivertli yöneticiler Mehmet Selim Kosif ile Metin Doğan, Kalamış'taki bir restoranda Fenerbahçe'yi takip eden gazetecilerle bir araya geldi.

NTV Spor 08 Ekim 2016 - 19:29
Haber Oluşturma: 08.10.2016 - 19:29 1.Güncelleme: 08.10.2016 - 19:40

Fenerbahçe Kulübü Genel Sekreteri ve Basın Sözcüsü Mahmut Uslu, Galatasaray'ın 2011-2012 sezonunda Kadıköy'de şampiyonluk kupasını kaldırmasıyla ilgili, "Ben yönetici olsaydım, ölümü alırlardı kupayı alamazlardı. Aziz Yıldırım olsaydı zaten böyle bir şey olmazdı." dedi.

Mahmut Uslu, burada yaptığı açıklamada, Galatasaray'ın 2011-2012 sezonunda elde ettiği şampiyonluk kupasını Kadıköy'de Ülker Stadı'nda kaldırmasıyla ilgili tepkisini dile getirdi.

Sarı-kırmızılıların Fenerbahçe'yle 12 Mayıs 2012'de 0-0 berabere kalarak şampiyon olduğu ve kupayı maçtan saatler sonra Kadıköy'ün çimlerinde almasını hatırlatan Uslu, "O zamanki yönetimde yoktuk. Ben olsam zaten o kupayı aldırmazdım. Net. Çünkü provakasyona alet oldu hepsi.Bizim gibi adam olsaydı, orada aldırmazdı kupayı. Biz ölürdük aldırmazdık, hiç tanımazdık kimseyi. Aziz Yıldırım veya ben olsaydım o kupayı aldırmazdık. Seyirciydim o zaman ben. Bütün ailem gaz yedi. Ben yönetici olsaydım, ölümü alırlardı kupayı alamazlardı. Aziz Yıldırım olsaydı zaten böyle bir şey olmazdı. Kupayı alacaksınız zaten aceleniz ne Anlaşmışsınız. Karanlıkta kupa alınır mı Ondan sonra ne oldu. Provakasyon var. Kimdi o zaman Galatasaray'ın CEO'su (Lütfü Arıboğan). Kim o adam. Araştırın bunu. Galatasaray'ın basket maçı finaline çıkmaması bile provakasyon. Ne var çıkacaksın, yüzde 49 da ihtimalin var, kazanabilirsin, koskoca Galatasaray. Bizim Abdi İpekçi'de yaşadıklarımızın yüzde 10'unu yaşamadılar. Yumruk yedik. Daha ne olacak. Tükürük yedik." dedi.

Konuyla ilgili konuşan sarı-lacivertli yönetici Metin Doğan ise o dönemde cezaevinde olan kulüp başkanı Aziz Yıldırım'ın açıklamalarını hatırlatarak, "Aziz Yıldırım o zaman cezaevinde maçtan iki gün önce 'kupayı kaybetsek bile olağanüstü bir mücadele verdik, şampiyonluğu kaybetsek bile alkışlarla veda etsin taraftarımız' mesajı verdi. Onlar ne yaptı, cenaze evimizde düğün yapmaya kalktılar." ifadelerini kullandı.

Sarı-lacivertli kulübün genel sekreteri Mahmut Uslu, 3 Temmuz 2011'de başlatılan şike davasına da değinerek, "Yönetici değildim o zaman ama 3 Temmuz olmasaydı Fenerbahçe her sezon şampiyon olacaktı. UEFA Şampiyonlar Ligi'nde de ilk 8'e girerdik." diye konuştu.

"BİZİM BİR ADAMLA PROBLEMİMİZ VAR"
Mahmut Uslu, Galatasaray Kulübünde başkanlık yapan tek kişi hariç kimseyle sıkıntı yaşamadıklarını dile getirdi.

Sarı-lacivertli kulübün genel sekreteri, Galatasaray Kulübünün eski başkanı Ünal Aysal'ı kastederek, "Galatasaray ile rahmetli Özhan Özaydın'ın yanı sıra Faruk Süren, Mehmet Cansun, Adnan Polat, kimseyle problemimiz yok. Hepsiyle dostuz. Bizim bir adamla problemimiz var. Duygun Yarsuvat ile de problemimiz olmadı. 'Bu ateşle üfleyerek sönmez' diyenle. Yangın ne oldu. Bizim arkadaşlarımız bir sene hapis yattı. Yangın söndü. Hiç kimseyle problemimiz yok." değerlendirmesinde bulundu.

GÖKHAN GÖNÜL HAKKINDA
Mahmut Uslu, sezon başında sözleşmesi biten ve Beşiktaş'a transfer olan eski futbolcuları Gökhan Gönül hakkında da değerlendirmelerde bulundu.

Gökhan Gönül'ün ayrılma kararı verdikten sonra tekrar Fenerbahçe'ye dönmek istediğini iddia eden Uslu, "Londra'dayız bir oyuncu transferi için. Aziz Yıldırım, Ali Yıldırım, ben ve iki kişi daha var, oturuyoruz. O sırada bu sağ bekten (Gökhan Gönül) bir telefon geldi. 'Ben gelmek istiyorum, gelebilir miyim ' dedi. Aziz Yıldırım'ı tam 1,5 saatte razı ettik. Aradık 'peki gel' dedik. Zaten başkanımız '2 milyon 250 bin avroya gelip imza atacaksın' demişti. 'Ben gelirsem ne olacak. Ben korkuyorum' dedi. O sırada Londra'da otelde lobideyiz. Başkan 'ne diyor' dedi. Aldı telefonu konuştu. 'Sen Fenerbahçe'nin oyuncususun kimse seni tehdit edemez' dedi. Buna rağmen insanlar hala 'Ben mutluluğa koştum' diyor. Çıkan haberler hepsi doğruydu. Yani 1 milyon 750 bin avroya mı transfer oldu o Aziz Yıldırım '2 milyon 250 bin veriyoruz gelirse gelir' dedi. Doğru mu Nasıl oluyor peki. Konuşmuyoruz, sustuk. Gökhan'a 2 milyon 250 bin avro Fenerbahçe verdi, Beşiktaş 1 milyon 750 bin avro. Demekki altta başka bir şey var. Ya aralık sonunda imzaladı, şimdi inkar ediyor ya da başka bir şey var. Ne var acaba, medya bulsun. Operasyon." dedi.

"DEVRE ARASI OYUNCU BULMAK ZOR"
Fenerbahçe Kulübü Genel Sekreteri Uslu, takıma takviye yapmak istediklerini ancak devre arasında transfer yapmanın zor olduğuna dikkati çekti.

İstedikleri "10 numara" transferlerinden birinin Ajax'a (Hakim Ziyech), diğerinin ise Paris Saint Germain'e (Hatem Ben Arfa) gittiğini aktaran Uslu, Salih Uçan'la da ilgili görüş bildirerek, "İstediğimiz bir adam Ajax'a gitti diğer PSG'ye. Ben Arfa'yı gönderselerdi düşünürdük belki. Son 3 maç Salih kötü oynadı. Kimseye ayrıcalık yapmıyor hoca. Hepsiyle konuşuyoruz, 'sabredin oynayacaksınız' diye. Oyuncu almayı düşünüyoruz ama devre arası oyuncu bulunması zor. Takım lideri eksiği yok. 1-0 geriye düştüğümüzde 10 pozisyona giriyoruz, 'ne yapalım' girmiyor. Futbolda 1-0 olunca herkes 4-6-0 oynuyor." şeklinde konuştu.

UEFA Avrupa Ligi A Grubu ilk maçında 1-1 berabere kaldıkları Ukrayna'nın Zorya takımıyla ilgili daha önce yaptığı açıklamaları hatırlatan Uslu, "Uluslararası seviye çok arttı. Ben, 'Zorya taş gibi takım' dedim. Herkes benimle alay etti. Ne oldu, Manchester United, zor yendi. Ukrayna Milli Takımı'nı yenemedin. 5-3 Ukrayna lehine olurdu maç. Futbol kolay değil." dedi.

"AZİZ YILDIRIM DOĞRU ÇIKTI"
Mahmut Uslu, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın zamanında söylediği sözlerin doğru olduğunun ortaya çıktığını anlatarak, "Biz, bir spor kulübüyüz. Spor kulübü olunca bu işler çok hassas. Her konuştuğumuz bize tesir ediyor. Politik bir ortamımız var. Biz, şimdi 'in'iz. 'Out' idik, 'in' olduk. Bizi artık herkes seviyor. Çünkü biz doğru çıktık. Aziz Yıldırım doğru çıktı." ifadelerini kullandı.

METE KALKAVAN'A TEPKİ
Mahmut Uslu, geçen hafta Spor Toto Süper Lig'de 1-1 berabere kaldıkları Osmanlıspor maçının hakemi Mete Kalkavan'a da tepki gösterdi.

Karşılaşmada Osmanlıspor lehine bir de penaltı veren Kalkavan'ın performansını değerlendiren Uslu, "Osmanlıspor'un aleyhinde konuştum mu Penaltıyı konuşmuyorum. Sen rakibe direnci vermeyeceksin hakem olarak Mete Kalkavan. Adam 6 tane aynı pozisyona 4 senede bizim lehimize olan şeyi çalmamış. Aleyhimiz 'tık' diye çaldı Mete Kalkavan. Sen orta sahada avantajı verdin, devam ettirdin, oyun durunca sarı kartı vereceksin. Direncini kıracaksın." şeklinde konuştu.

Fenerbahçe'nin 4 Nisan 2015'te Çaykur Rizespor maçı dönüşü takım otobüsünün uğradığı silahlı saldırıyı da değerlendiren Uslu, "Trabzon'da bir gün normal caddeden stada gidemedik. Tarladan, polislerin arasından mesele çıkmasın diye gittik. Bu kurşunu yedikten sonra düşünmüyoruz. Bu kurşundan sonra düşünmüyoruz. Ayıp ettiler. İnşallah yakalarlar. Herkes ölecekti." diyerek düşüncelerini aktardı.

"BİZ, SÜLEYMAN SEBA'NIN ADAMLIĞINI ÖZLEDİK"
Mahmut Uslu, Beşiktaş Kulübünün efsane başkanı Süleyman Seba'nın söylediklerine Fenerbahçe ve Galatasaray olarak "evet" dediklerini bildirdi.

Beşiktaş cephesinden yapılan "şike davasının kenar süsüydük" yorumuna tepki veren Uslu, "Beşiktaş Kulübü Başkanı olarak, Fetullah operasyonunda 'biz kenar süsüydük' diyorsan, olmaz. Böyle şey olmaz. Senin ikinci başkanın hapisteyse... 5 yıldızlı otele at gelir mi Serdal Adalı için bunu söylediler, yazıp çizdiler. Beşiktaş olarak sahip çıkacaksın. Daha önce 'Süleyman Seba'yı özledik' dedim. Şu andaki federasyon başkanı 'sana resmini yollayalım' dedi. Bak bak anlayışa bak. Biz, Süleyman Seba'nın adamlığını özledik. Ben federasyon başkan vekiliydim, Süleyman ağabey ne derse Galatasaray ve Fenerbahçe 'evet' diyordu. Öyle bir adamdı. Her ay kendisiyle beraberdik. Adam gibi adamdı. Biz Fenerbahçe'yiz. En büyük sivil toplum örgütüyüz. Biz ezildik, dimdik ayakta durduk. Buraya gelmemin en büyük nedeni Aziz Yıldırım'ın dimdik ayakta durmasıydı. Yoksa 'merhaba' demezdim. Bir daha gelmezdim. Bu insanlar da yönetime girdiyse onun için girdi." dedi.

"OBRADOVİC'LE 2-3 SENE ANLAŞMA YAPACAĞIZ"
Mahmut Uslu, sezon sonu sözleşmesi sona erecek Fenerbahçe Erkek Basketbol Takımı Başantrenörü Zeljko Obradovic ile devam edeceklerini vurgulayarak, "Obradovic'le ilgili başkanın açıklaması var. 2-3 sene anlaşma yapacağız. Fenerbahçe olarak basketboldan vazgeçme ihtimalimiz kalmadı artık. Çok iyi bir seyirci topluluğu var. Biz artık Avrupa'da hep final oynamak, şampiyon olmak istiyoruz. Voleybolda da aynı şeyi istiyoruz." dedi.

"B TAKIMLARI TFF 1. LİG'DE OLMASI LAZIM"
Mahmut Uslu, İspanya'da olduğu gibi büyük takımların gençlerinden oluşan B ekiplerinin TFF 1. Lig'de mücadele etmesi gerektiğini söyledi.

İspanya örneğini veren Uslu, "Türkiye'deki büyük kulüplerin hepsinin gençlerinin TFF 1. Lig'e sokulması lazım. İspanya gibi. Biz Almanya gibi olamayız. Bu uygulamada küme çıkmak yok ama düşmek var. Buna Türkiye Futbol Direktörü karar verir. Bunu 4 yıl önce anlattık. Almanya, amatörlere bağımlı bir havuz oluşturuyor. Bizde maalesef politika var. 3. Lig takımlarını kapatamıyorlar. Onun için oyuncu çıkmıyor. Almanya, Avusturya ve Belçika'da amatörlere dayanıyor. Biz, İspanya modelini uygulamalıyız. Bizde öyle bir şey yok. Bu projeye 5 sene emek verdim. Bunu uygulatmak için uğraştık, didindik ama maalesef yaptıramıyoruz. 3 Temmuz'dan sonra herkes kendi derdine düştü. Aziz Yıldırım hapse girmeseydi bu işleri çözerdi." dedi.

VERGİ KONUSU
Fenerbahçe'nin bütün kulüplerin menfaati için vergi konusunda 18 yıldır mücadele verdiğini aktaran Uslu, "Profesyonel kulüp olarak vergi veriyoruz. Biz, bunu ödemeyelim diyoruz. Bu vergiler biriksin. Amatör branşlara ne harcıyorsak yıl sonunda onu mahsup edelim. Biz, vergi indirimi istemiyoruz. Amatör branşlara yatırım yapalım. Bunu sadece Fenerbahçe değil, bütün kulüpler için istiyoruz. Mesela Trabzonspor'un 10 milyon lira vergi mi ödemesi lazım. O 10 milyonluk kısımla amatör branşlara yatırım yapsın ve sporcu yetiştirsin. Para olmadan amatör sporlara destek olmuyor. Biz de cebimizden amatör sporculara destek veriyoruz. Sponsorların haricinde bir kaynak yok. Biz de 'vergi vermeyelim. Bizi denetle. Üç kağıt yaparsak cezalandır.' diyoruz. Fenerbahçe Kulübü, olimpiyatlara giden sporcuların yüzde 50'sinin sponsoru. Eskiden cepten ödüyorduk ama ödeyemeyecek duruma geldik. Çünkü rakamlar büyüdü. ENKA ile atletizmde yarışıyoruz. Bize bir rekabet lazım. Neden Galatasaray ve Beşiktaş ile rekabet etmeyelim. Boksta devletin haricinde kimseyle rekabetimiz yok. Masa tenisinde yok. Masa tenisinin 1 yıllık gideri 1 milyon lira. Yılda 100 milyon lira vergi veriyoruz. Bununla tüm amatör branşları kendimize göre idare ederiz ama bize rakip lazım." şeklinde konuştu.