Gençlerbirliği'nin Olağanüstü Seçimli Genel Kurulu, Türkiye Karayolları Genel Müdürlüğü'nün Halil Rıfat Paşa Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.
Seçime tek aday olarak giren Niyazi Akdaş, kulübün yeni başkanı seçildi.
Niyazi Akdaş, 31 Temmuz'da yapılan seçimde aday olmamış ve başkanlığa Talip Çankırı seçilmişti. Bu seçimden kısa süre sonra tekrar olağanüstü genel kurul kararı alındı ve eski başkan Niyazi Akdaş, tek aday olarak katıldığı seçimde katılım gösteren 290 delegenin 234'ünün oyunu aldı.
▶ FUTBOL HABERLERİ
Genel kurulda, Talip Çankırı yönetimi faaliyet ve denetim açısından oy çokluğuyla ibra edildi. Olağanüstü genel kurulun gündemdeki 12. maddesi "Seçilecek yönetim kuruluna ihtiyaç duyulması halinde 7405 sayılı Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu'nun 20.maddesinin (5) numaralı bendinde hükme bağlanmış bulunan ek bütçe yapma, borçlanma ve uygulama yetkisinin verilmesi." ise yeterli çoğunluğun olmaması nedeniyle oylamaya sunulamadı. Bu maddenin oylanması için yasa gereği, kulüp üyelerinin üçte ikisinin genel kurula katılım göstermesi gerekiyor.
Niyazi Akdaş'ın yönetim kurulu asil listesinde şu isimler yer alıyor, Kubilay Güvenç, Mehmet Soylu, Sinan Aydın, Osman Sungur, Emine Toprak, Ahmet Gültekin Bakkaloğlu, Murat Karahan, Sezgin Özkan, Cem Karakaşoğlu.
"Kulüp bana borçlandı ama geri talep etmiyorum"
Genel kurulda bir konuşma yapan Niyazi Akdaş, üst üste yapılan kongrelerden dolayı üyelerden özür diledi.
Akdaş, kısa bir aradan sonra tekrar başkan olmasıyla ilgili süreci şöyle anlattı, "Başkanlık dönemimde kulübü hiçbir borca sokmadım ve 2021-2022 döneminde harcamalar tarafımdan karşılanmıştır. Geçmiş borçlarla ilgili 36 milyon lira ödedim. Borç azaldı ama kurdan dolayı lira olarak miktarı azalmadı, belki de arttı. Bir de borç yer değiştirdi. Kulüp bana borçlandı ama ben de bu borcu kulüpten talep etmiyorum. Ne icra ne de temdit koydum. Diğer alacaklarla beraber, kulüp şirketleşince hisse olarak alacağım ve borç kapanmış olacak."
Bir önceki döneminde transfer tahtasını açmak için uğraştıklarını aktaran Akdaş, "Transfer tahtasının açılması için katkı verecek kurum ve kuruşların çekimse davranması sonrası kongre kararı aldık. Bu sürede finansal çare bulma çabalarımız devam etti. Kongremizde transfer tahtasının açılması için 40 gün süre vardı. Yeterli bir süreydi. O kongrede camianın önünü açmak için aday olmadım. O dönemde kendi yönetim kurulu arkadaşlarımdan bir bölümü aday olmaya karar verdiler. Talip (Çankırı) kardeşim bu görevi özveriyle kabul etti ama onun belli bir siyasi yüzü de vardı. Ben de kendisini destekleyeceğime söz verdim." diye konuştu.
📊 SPOR TOTO 1. LİG PUAN DURUMU
Gençlerbirliği'nin menfaatini düşünen herkesin yanında olduğunu dile getiren Akdaş, şirketleşmenin önemine vurgu yaparak, şunları kaydetti: "Burada şirketleşmeye taş koymak, sosyal medyada yazıp çizmek kulübe ne fayda getirir. Sonuç olarak insanlar beziyor. Ben enayi miyim? Bunca para yatırdım, geri de istemiyorum. Daha da yatırmam gerekiyor ama sosyal medyada bir küfür etmedikleri kalıyor. Yapmayın, insanın hevesini kırmayın. Talip Bey'in yönetimine hiç karışmadım. Ne zaman maddi yardım isteseler elimden geldiği kadar yardım etmeye çalıştım. Bugün dahi başka aday çıksaydı, aday olmayacaktım. Kimse aday olmasa, 15 gün sonra bir genel kurul daha yapılacaktı. Bir aday daha çıkmasaydı kayyuma giderdi kulüp. Ben kendimi attım ortaya. Bu kulübü kayyumun eline bırakmamak için aday oldum. Elimden geldiği kadar çalışacağım. Şirketleşme olduğu zaman futbol branşı her şeyiyle şirkete devrolacak. Bu şirketin yüzde 51'i kulübün geri kalan yüzde 49 hisse de yatırımcılarının olacak. Ben Gençlerbirliği'nin malına göz diken bir adam değilim, göz dikenin de gözünü oyarım. İlk seçildiğimiz gün İlhan Cavcav'ın mezarına gittik. Rahmetli çok iyi bir arkadaşımdı. Onun mezarında 'Gençlerbirliği'ni eski günlerine getirmeye çalışacağım.' diye söz vermiştim. Tekrar diyorum, yemin ederim çalışacağım."
Metin Diyadin'in istifasından sonra Spor Toto 1. Lig'de yer alan kırmız-siyahlı takım için teknik direktör arayışında olduklarını belirten Akdaş, "Takımımızdan hocamız da ayrıldı. Ayrılmasın diye uğraştım. Herkesin paralarını vereceğimizi söyledim. Hepsini de ödedik ama ayrıldı. 'Niye ayrıldın?' dedim, 'Ben ayrılacağım, şampiyon takım çalıştıracağım.' dedi. Peki arkadaş, güle güle. Takımımız mevcut kadroyla aile ortamında çalışıyor. Tahtayı açıp yeni transfer yapana kadar da bu kadroyla gitmeye mecburuz. Maddi olarak alacaklar ödenecek ve takımımızdaki bu ahenk sürecek. Yeni teknik direktör arayışımız var. İsim vermeyeceğim." değerlendirmesinde bulundu.