Gaziantep FK kalecisi Günay Güvenç: Ligin en çok kurtarış yapan kalecisiyim

Gaziantep Futbol Kulübü'nün tecrübeli file bekçisi Günay Güvenç, ligin en çok kurtarış yapan kalecisi olduğunu belirterek, "Ama istatistikler kurtarışların zorluğunu yazmıyor, o nedenle kalecinin performansını göstermiyor" dedi.

NTV Spor 11 Aralık 2020 - 11:47

Süper Lig'in 12'nci haftasında deplasmanda Medipol Başakşehir ile karşılaşacak Gaziantep FK çalışmalarına devam etti. Kulüp tesislerindeki antrenmanda kırmızı-siyahlı takım ısınma ve çabukluk hareketleri ile kondisyon çalışmaları yaptı. İdmanın son bölümünde ise çift kale maç oynandı.

İdman öncesinde Gaziantep FK'nın deneyimli kalecisi Günay Güvenç, Demirören Haber Ajansı'na  konuştu.

"İSTATİSTİKLER KURTARIŞLARIN ZORLUĞUNU YAZMIYOR..."

İstatistiklere fazla önem vermediğini vurgulayan Günay Güvenç, şunları dedi:

"Ligin en çok kurtarış yapan kalecisiyim ama ben her zaman, geçmişte de söyledim, istatistiklere bakmayan ve fazla önem vermeyen bir kaleciyim. Çünkü o istatistikler gerçeği yansıtmıyor. Bir kalecinin gerçek performansını yansıtmadığını düşünüyorum çünkü o kurtarışın zorluğu hangi derecede yazmıyor, sadece kurtarış olarak görünüyor. O yüzden istatistiklere fazla önem vermiyorum. Ben her maç elimden geleni takıma yardım etmek için yapıyorum, bu benim işim. Gaziantep FK'da 3'üncü sezonuma girdim, bu yıl kontratımın son senesi. Buraya geldiğimde böyle olacağını düşünmemiştim. Çok güzel çok organize bir kulübe geldiğimi gördüm. Geldikten sonra zaten PTT'de şampiyon olduğumuz sezondan sonra, kulübün hak ettiği yerde devam ediyoruz diyebilirim. Sözleri yerine getirilen, iyi yönetilen bir kulüp. Ben bu kulübün parçası ve kaptanı olduğum için özellikle kendimle de gurur duyuyorum. İnşallah kulüp daha uzun seneler Süper Lig'de kalır ve daha çok büyük başarılara imza atar."

"TÜRK FUTBOLU İÇİN UZUN VADEDE PLAN YAPILMALI"

Türk futbolunda kaleciler konusunda geç kalınmış bir sisteme girildiğini dile getiren Güvenç, "Bence geç kalınmış bir sisteme girdik özellikle kaleciler konusunda. Türk oyuncular, sahada olan oyuncular konusunda biraz geç kaldık diye düşünüyorum. Biraz daha üstünde durulması gerektiğini düşünüyordum. Milli takımımız için, Türkiye futbolu için en önemlisi ya da en önemli noktalardan biri buydu. Şimdi yavaş yavaş kulüpler Türk oyuncularımıza da önem vermeye başladı. Dediğiniz gibi kalecilerde de ön planda olan kaleciler var. İsim vermek istemiyorum, zaten herkes biliyor. Bence Türkiye'nin geleceği için, Türk futbolu için uzun vadede plan yaparsak daha doğru karar olur. Çünkü bizim Türkiye Milli Takımı olarak, Türkiye futbolu olarak Avrupa'da da daha büyük işler başarmamız lazım. Bu kaliteye sahibiz ve imkanlarımız var" ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE KUPASI'NDA EN İYİ NOKTAYA GİTMEK İSTİYORUZ"
Hedeflerinin Ziraat Türkiye Kupası'nı kazanmak olduğunu kaydeden 29 yaşındaki eldiven, "Şimdi kime sorarsanız kupa hedefimiz var der çünkü o turnuvaya katılan herkes o hedefle katılır. Biz gidebileceğimiz en iyi noktaya kadar gitmek istiyoruz ve zaten bunun kararını verdik. Yeni bir takım değiliz artık. Tabii aramıza birkaç oyuncu katılıyor her zaman ama adaptasyon sürecini atlattık diyebiliriz. İlk başlarda hocanın sistemine ayak uydurmaya çalıştık, şimdi başarıyoruz. O yüzden hedefimiz tabii ki orada kazanmak. Süper Lig'e yeni çıkmış bir kulüp, yeni oyunculara sahip olan bir takım fazla önemsemeyebilir. Süper Lig'in daha önemli olduğunu herkes biliyor. Biz o süreci atlattık ve istediğimiz en yüksek yere gelmek istiyoruz" diye konuştu.

"BENİ EN ÇOK ZORLAYAN FORVET CISSE OLDU"
Kendisini en çok zorlayan forvetin bu sezon Fenerbahçe'de oynayan Papiss Cisse olduğunu açıklayan Günay Güvenç, "Beni zorlayan forvet geçen sezon özellikle Cisse olmuştu. Alanyaspor'da oynarken çok zorlamıştı. Çünkü oyun tarzı çok farklı. Ne zaman önüne çıkacağı belli olmuyor. Çok takip etmek lazım futbolcuyu gözden çıkarmamak için ama ligimizde çok sayıda kaliteli forvet olduğunu düşünüyorum" şeklinde konuştu.

"GAZİANTEPLİLERLE ARAMDA BAĞ OLUŞTU"
İlk maçtan sonra Gazianteplilerle arasında bir bağ oluştuğunu ve şehir ile iç içe olmaya çalıştığını belirten Günay, şunları söyledi:

"Geldiğim günden beri aslında ilk maçtan sonra bir bağ oluştu. Sadece benimle taraftar arasında değil; şehirle, yönetimle, kulüple ve ailem de burada, onlar da kendilerini burada inanılmaz şekilde rahat hissettiler. Ben Gaziantep'e gelirken hiç ön yargılı gelmedim çünkü ben de doğuluyum. Bir de Gaziantep'in güzel olduğunu daha önce gelmemiştim maçlara ama çok duymuştum. Taraftarla ve performansımla gelen bir şey bu. Taraftarlar beni başta o yüzden sevdi ve sonra da beni tanımaya başladılar, belki sevgileri o zaman daha çok arttı. Her zaman taraftarla iç içe, şehir ile iç içe olmaya çalıştım. Hiç kendimi farklı bir insan olarak görmedim, hayatımda hiç öyle biri de olmayacağım. Benim ayaklarım hep yere bastı. Biz hepimiz biriz, ben futbolcu olabilirim ama beni sizden ayıran bir şey olmaz, sadece o yüzden öyle bir şey olamaz benim gözümde. Çok güzel bağ oluştu, skorlar da geldi, her şey güzel gitti. Onlara desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum, sadece bize değil takıma verdikleri destekten dolayı. İnşallah en kısa zamanda şu pandemi dönemini atlatırız yine taraftarlı futbola döneriz diye diliyorum. Biz takım olarak sezon başı aramızda konuştuk hedef olarak sonra takım olarak karar verdik ki hedefimiz her maç olsun. Biz her maça konsantre, iyi hazırlanarak çıkalım, elimizden geleni verelim. Bazen kaybedersin kazanırsın hiç sorun değil ama savaşma anlamında, özveri anlamında her şeyi verdikten sonra yenilsen de maçtan sonra aynaya bakıyorsan her şeyi doğru yapmışız demektir. O şekilde çıktık bütün maçlarımıza ve bu sene de aynı şekilde devam ediyoruz. Hedefimiz, geçen sene sekizinci bitirdik diye bu sene altıncı, beşinci bitirmek öyle futbolda yok ne yazık ki bu çok ucuz bir matematik olur ama tabii kafamızda geçen sene yakaladığımızın bir tık üstüne çıkmak var. Biz maç maç giderek takım olarak en iyi yerde bitirmek istiyoruz."

"MAÇTAN ÖNCE TOTEM YAPARIM"
Maçlardan önce totem yaptığını anlatan Günay Güvenç, "Maça çıkmadan önce totemim var. Altıpas çizgisinden topu üst direğe atmaya çalışırım ve bunu her zaman yapıyorum çünkü bana gerçekten uğur getiriyor. En az üç kere vurduğum maçların yüzde 90'ını kaybetmedik. Tabii şans işleri yine de içimde öyle bir şey oluştu, o yüzden onu hep yapıyorum ve takım için şans getirdiğini düşünüyorum" dedi.