Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç, harcama limitleri konusunda Türkiye Futbol Federasyonuna (TFF) ve başkanı Nihat Özdemir'e sert eleştirilerde bulundu.
Kulüpler Birliği Vakfının Conrad İstanbul Bosphorus'ta gerçekleştirdiği toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Koç, harcama limitleri konusunda, "Köşeye sıkıştırılmış vaziyetteyiz. 64'ten 18 milyona inmek mümkün değil. Bizde sözleşmeler var. Yükümlü olduğumuz. Sen bana diyorsun ki 'Her şeyi çıkar, gerekirse çöpe at, değerlileri değersizleştir, hiçbir pazarlık gücün kalmasın', olmayacak duaya amin dememiz isteniyor. Oyunculardan kurtulman gerekiyor, onlar da bunu bilecek. Maaşlarını alarak ayrılmak isteyecekler." dedi.
Bunun düzeltilmesi gerektiğini kaydeden Koç, "İki senede yaptığımız ortada. Çok ciddi kaynak yarattık, borç ödedik. Doğru istikametteyiz. Ters istikamete gidersek o zaman ikaz edin." ifadelerini kullandı.
Nihat Özdemir'in Fenerbahçe'nin Türkiye Bankalar Birliği ile yapılandırma imzalaması gerektiği yönündeki ifadelerine değinen Koç, "Stratejik bir açıklama. Devre arasında sınırlı kabul ettiler. Haksız fiile sebebiyet vermekten ciddi hukuki sonuçlara neden olacak süreçteyiz. Herkese aynı şekilde muamele yapman gerekiyor. Bankalar Birliği ile imzalamış kulüplere nasıl davranıyorsan diğer kulübe de aynı şekilde davranman gerekiyor." diye konuştu.
Limitler konusunda yapısal sorunlar olduğuna dikkati çeken Koç, "Her kulübün borçlu olduğu düşünülerek ona göre ayarlanmış. En karlı kulüp en düşük limiti alabiliyor. Bu da düzeltilecek ama kurul talimat ne derse onu uygulamak zorunda. Talimatnameyi değiştirecek yer federasyondur. Onlar da kendilerine has yöntem geliştirmişler. İşlerine geldiğinde '21 kulübün imzası olsun' diyorlar. Tamam olsun da senin ne işin var. 19 kulüp kabul etti, 2 kulüp kabul etmedi olmayacak mı? Sabırlıyız ama hazırlıklıyız." diye konuştu.
Limitlere uyulmaması halinde uygulanacak yaptırımlardan birinin puan silme olduğunu hatırlatan Koç, "Bu sene lig bitti, bir takım bir puanla şampiyon oldu. Biten sezon inceleniyor, bir sıkıntı görülürse puan silmeye kadar cezalar var. Puan silme bir sonraki sezon uygulanıyor. Bir puanla şampiyon olmuşsun belki 3 puanın silinecek. Puan bir sonraki sezon siliniyor, burada da yapısal sorun var. Rekabet unsurları göz önünde bulundurup; işimize gelince omuz omuza vermek, işimize gelince oyun oynanırken kuralları değiştirmez düşüncesi bana göre son derece sığ bir mazeret şekli." ifadelerini kullandı.
"Komik şeyler"
TFF'nin Fenerbahçe'ye yönelik uygulamasının gerçekçi olmadığını belirten Koç, "Uygulanabilir değil, neresinden bakarsanız bakın kabul edilebilir de değil. Sadece bize has konu ana para bu sene hesaplamadan çıksın, zaten ödeyemiyorum. Nihat Bey (Özdemir) yok efendim 'Senin yerinde olsaydım imzalardım, ben kendi şirketimde imzalıyorum.' diyor. Ben de hazine garantili borçları imzalarım. Kendi şirketindeki bütün işler hazine garantili. Yahu sen 2010-2011 sezonunda şampiyonun kim olduğunu söyleyemiyorsun. Tamam yanlış ifade etmiş olabilir, onu bile söyleyemiyor. Bir de bunu haber yaptırıyor, komik şeyler. İnşallah aklı selim başarılı olacak ve Fenerbahçe'ye uygulanabilir bir limit çıkacak." diye konuştu.
Yapılandırmanın en önemli konu olduğunu anlatan Koç, "Bankalar Birliği, hiçbir mecburiyeti olmadan yapılandırma yapıp kulüpleri ayakta tutmaya çalışıyor. 5 yıl olmayacağını onlar da biliyor. Olması gereken 10 yıl. 2 veya 3 yıl ödemesiz model konusunda aynı sayfada olduğumuzu söyleyebilirim. Biz yapılandırmadığımız için doğal olarak ana para harcama limitine ekleniyor. Kulüpler borçları ödeyecek gelirleri üretiyorlar. Kendi bankamızda da çok yapıyoruz. 8-9 yıllık sözleşmeler, faiz indirim, faiz gelirin bir kısmını zarara atıp, hatta gerektiği zaman para verip yeni kaynaklar yaratıp müşteri borçlarını ödemesini sağlıyorsak; aynı şeyin futbol sektörüne de yapılması lazım. 10 yıllık yapılandırma şart. İnşallah olacak." ifadelerini kullandı.
Bir diğer önemli konunun kefalet maddesi olduğunu kaydeden Koç, "Kefalet maddesi var. Biz 4 ayrı yerden görüş aldık. Kendi kulübümüzün avukatları, banka işi olduğu için kendi bankamızın avukatı, şirket avukatı ve Türkiye'nin en önemli hukuk bürosundan görüş aldık. Birbirlerinden habersiz aynı görüşü yazdılar. Bankalar yanlış yorumladığımızı söylüyor. Buluşacağız göstereceğiz yorumlarımızı, onlar da kendi yorumlarını gösterecek. Mevcut bir yönetimden hiçbir şekilde kendinden kaynaklanmayan borçlara, sıkıntılara, mali yapılara tamamen kefil olmasını beklemek gerçekçi değil. Bazı kulüplerin imzalaması onların bileceği iş. Ben aptal mıyım, ben de banka yönetim kurulu başkanıyım. 250 milyonu almak varken yapmıyorsak bir nedeni var. Nedenleri sıraladığımızda 'Haklısınız.' diyorlar. İnşallah doğru yolu bulacağız." diye konuştu.
Mustafa Cengiz'e eleştiri
Galatasaray Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz'i de Türk futbolunun merkezinin sarı-kırmızılı ekip olduğu yönündeki ifadelerinden dolayı eleştiren Koç, "Türk futbolu bu kadar kötü durumdayken bunu söylemek övünülecek şey değil. Şu an dayanışma içinde olmamız gereken olağanüstü dönemden geçiyoruz. Hal böyleyken kulüplerin bu tip çekişmeler içinde olmasını üzüntüyle karşılıyorum. Ben bir camiayı temsil ediyorum, mecburen cevap vermek durumunda bulunuyoruz. Benim için Mustafa başkanın sağlığı her şeyden önemlidir. Kendisine de 'Başkanım siz sağlığınıza kavuşun ben şampiyon olmuş kadar mutlu olacağım.' dedim. Yine aynı noktadayım." ifadelerini kullandı.
Mert Hakan Yandaş'ın transferi
Mert Hakan Yandaş'ın transfer sürecine de açıklık getiren Koç, kendilerinin süreci düzgün yürüterek bunu tamamladıklarını söyledi.
Yeni transferin Galatasaray ile yaptığı temaslara değinen Koç, "İthamları bin nebze gülerek bir nebze üzülerek takip ettim işin doğrusunu söylemek durumundayım. Futbolcumuz da zan altında kalıyor. Burada etik olmayan tek şey vardır; mukavelesi olan oyuncuyla arkadan dolanıp, kulübün haberi olmadan anlaşmaya varmak. Bizde öyle bir şey söz konusu değil." değerlendirmesinde bulundu.
Mert Hakan'ın kendilerine kasım ayında önerildiğine dikkati çeken Koç, "O dönem şampiyonluğa oynuyorduk. Ligin 20. haftasına kadar şampiyonluğun en büyük adaylarındandık. Sivas çekiştiğimiz takımlardan biriydi. Böyle durumda görüşme söz konusu olamazdı. Galatasaray ile görüşmüş, anlaşma yapılmış. Neresinden bakarsanız bakın mevzuatımıza göre anlaşma yapmak kabul görmüyor. O anlaşmanın iki takım arasındaki maçtan birkaç hafta önce olduğu varsayılırsa o daha da enteresan durum. Mart döneminde pandemi süreci geldi, ligler durdu. Emre Belözoğlu ile konuştuk ve şampiyonluk adayı olmadığımızdan Mert Hakan ile görüşmesini istedik. Mert telefon görüşmemizde çok net duruş sergiledi. Sözünün olduğunu ve 10 Haziran'a kadar tutmak durumunda bulunduğunu söyledi. Karşı taraf sözünü tutmazsa konuşabileceğimizi iletti. Nitekim öyle oldu. Başka takımın özeli, konuşmam doğru olmaz. Biz ondan sonra süreci başlattık, çocuk da bir kere arkasına dönüp bakmadı." diye konuştu.
Türk futbolunda yönetici tavırlarının hep aynı olduğunu anlatan Koç, "Bizde de yaşandı. Bir oyuncuyu transfer edemiyorsan suçlamalar başlıyor. Oyuncunun karakteri konuşuluyor. Bize geliş şartları, daha önce konuştuğu şartlardan daha makul." değerlendirmesinde bulundu.
Mert Hakan Yandaş'ın Galatasaray yöneticileriyle yaptığı görüşmenin ifşa edilmesine değinen Koç, "Konuşmaları ifşa edildi. Bizim açımızdan bir şey yok. Ayıp olan, suç olan paylaşımı yapmak. Çocuk paragöz olmakla suçlandı. Vedat'tan (Muric) sonra sıkıntı yaratmış olabilir. Bizde de oluyor. İkinci kez bu durumun yaşanmış olması birazcık sıkıntıya, tartışmaya neden olmuş olabilir. Açıklamalarla bu sıkıntı giderilmeye çalışılıyordur." şeklinde konuştu.
"Transferler devam edecek"
Transfer çalışmaları hakkında da bilgi veren Koç, "Transferler devam edecek. İhtiyacımız var. Hem gelecekler hem gidecekler olacaktır." diye konuştu.
Trabzonsporlu Jose Sosa konusunda bir girişimin olup olmadığı sorusunu Koç, "Bana getirilen bir öneri yok, gelirse bakarız. Ama sınırlı olan cephanemizi iyi kullanmak durumundayız. Güçlendirmemiz gereken yerler var, onu da yapacağız." diyerek sözlerini tamamladı.