Mosturoğlu ve Koç'tan önemli açıklamalar

Fenerbahçe Asbaşkanlarından Şekip Mosturoğlu ile Ali Koç, katıldıkları televizyon programında önemli açıklamalarda bulundular. İşte o açıklamaların detayları...

NTV Spor 02 Nisan 2012 - 23:30

Fenerbahçe Asbaşkanlarından Şekip Mosturoğlu ve Ali Koç, TV8'de yayınlanan Bizim Stadyum'a konuk oldu.

Diğer kulüplerin isimlerin geçmesine rağmen, resmi evrağa kendilerinin daha fazla yansıdığını söyleyen Ali Koç, "Biz öne atıldık, diğer ciddi iddialar geri planda kaldık. Basında 19 maç, iddianamede 13 maç yer aldı. F.Bahçe ilgili şöyle, böyle yapıldı denildi. Tapelerin çoğu buharlaştı. TFF'nin tutumuna bakınca, 3 Temmuz'dan bu yana bize yaptıklarını görünce, Fenerbahçe taraftarının takımını neden sahiplendiğini anlamak zor değil" ifadelerini kullandı.

"ŞAMPİYONLAR LİGİ'NE GİTMEMİZ ENGELLENDİ"
Koç, "TFF'nin sürekli karar değiştirmesi, bizim de elimizi kolumuzu bağladı. Bir Avrupa'ya gidilecek denildi. Sonra vazgeçildi. Lig erken başlayacaktı, sonra da geç açma kararı alındı. Şampiyonlar Ligi'ne gitmemiz engellendi. 45 dakika sonra Trabzonspor'un gideceği açıklandı gibi çelişkiler bizi zor duruma soktu. Aydınlar döneminde çok fazla çelişki yaşandı. İşte bu başlatılan kampanya bizi zora soktu" diye konuştu.

"TFF KURALLARI BİLMEZDEN Mİ GELDİ?"
Ülke çıkarlarını ve menfaatlerini korumak varken, farklı bir yol tercih edildiğini söyleyen Koç, "UEFA'ya biz bunun içinden çıkamıyoruz. Gelin siz bu işe el atın dediler. Mesela Trabzonspor'un Şampiyonlar Ligi'ne gitmesi. TFF sonradan öğrendiğini söyledi. Kuralları açık. TFF, bir takımı göndermezse ikinci takım gider ama TFF bunu bile bilmediğini ifade etti" şeklinde konuştu.

"UEFA'YI TOPA TFF SOKTU"
Savunmalar gelince, UEFA'nın topa istenmeden TFF tarafından sokulduğunu ifade eden Ali Koç, "İnşallah en kısa sürede bu günleri geride bırakırız. Sadeece adil bir müdafa süreci istemiştik. Gereksiz bir ceza yedik ve bunun tahribatını yaşıyoruz. Benim için öncelik itibarımızın zedelenmesi. Maddiyat ikinci planda. Ben savunma hakkımı kullanmadan, TFF de elinde belge olmadan haksız yere men etti. Kim men etmişse, onlarla yargıda hesaplaşacağız" dedi.

"MEHMET ALİ AYDINLAR OLSA NE YAPARDI?"
Mehmet Ali Aydınlar'ın Ali Koç'u eleştirmesine yönelik açıklamalarına cevap veren Fenerbahçeli yönetici, "Kişiselleştirmeye gerek yok. Onun yerimizde olmasını isterdim. Acaba ne yapardı? Bizler kulüp sahibi değiliz. Binlerce üyenin oy verdiği şekilde yönetime seçilmiş kişileriz. Sportif kurumu yönetmekle mükellefiz. Hak etmediğimiz muamele sonrası Avrupa'dan men ediliyoruz. Transfer dönemi bitiyor. Maddi sorunlar yaşanıyor. Daha sonra CAS davası açılıyor. Cornu'dan gelen evrakta 'Bana böyle böyle dediler, delil yok' deniyor. F.Bahçe kendini çekecek, yoksa TFF çekecek. Şimdi Mehmet Ali Aydınlar ile yer değiştircez ya, peki kendisi ne yapardı? Bunu saklamalı mıydık?" diye konuştu.

MOSTUROĞLU: SIFIR TOLERANS NE DEMEK, KİMSE BİLMİYOR
Şekip Mosturoğlu, UEFA'nın Türkiye'de tabu olarak gösterildiğini ifade ederken; "Bizim UEFA ile olan davamız anormal gözüküyor; ancak onlara açılmış 500 dava vardır. Türkiye'de spor hukukçusu 5'i geçmez. Söylenenler kulaktan dolma bilgiler. Sıfır tölerasın ne olduğunu bile bilmiyorlar. Şike yaptığına dair bir karar varsa, sıfır tölerans küme düşürülmedir. Ortada kanıt yok, sıfır tölerans deniyor. Bilmeden konuşuyorlar. UEFA ve FIFA, kanaatle karar veremiyor. TFF nasıl veriyor peki? Maçların tamamı TFF tarafından tescil edildi. Maçta gözlemcisi, hakemi var. Nasıl kanaat kullanılıyor?" diye konuştu.

"11. MADDE BİZİM TASARRUFUMUZ DEĞİL"
Şike yasasının hazırlanmasında 11. maddede bahis şikesi olduğunu söyleyen Mosturoğlu, "Bütün hazırlık bahis ve şike kapsamında değerlendirilmesiydi. Sporda şiddet ve düzensizliğe dair bir komisyona katıldık biz. Tasarı haline gelince gördük ve ağır olduğuna kanaat getirdik. Faruk Özak'a 6 sayfa faks çektim. Bilgi kirliliği o kadar çok yaşanıyor ki, yasayı biz değil Yunus Egemenoğlu hazırladı. Fransa, Hollanda, Almanya gibi örnekler alındı. 11. madde bizim tasarrufumuz değil. 11. maddede ağır hapis cezaları öngörülüyordu. En ufak katkımız ve fikrimiz yoktu." dedi.

KOÇ: BİZİ UEFA MEN ETMEDİ, TFF MEN ETTİ
UEFA'nın F.Bahçe'yi 'siz çekmezseniz, ben çekerim' demediğini dile getiren Ali Koç, "Eğer biz gitmeyi kabul etseydik, tüm haklarımızdan feragat etmiş olacaktık. Akşam 5'e kadar süre istedik ve TFF ile görüştük. Sıfır tölerans diyoruz ya, Yunan ekibi UEFA Avrupa Ligi maçı oynarken, şike kanıtlanınca turnuvanın men edildi. Biz ise tam tersi bir muamele ile karşı karşıya kaldık. UEFA'ya kuraya katılacak takımlara bizi de eklemişti. Bir saat sonra TFF'nin kararı sonrası Fenerbahçe'yi turnuvalardan alma kararı verdi. 'TFF iradesi ve sorumluluğu ile alınmış bir karardır', dedi UEFA. Bizi buradaki arkadaşlar men etmiş. Trabzonspor'un Şampiyonlar Ligi'ne alındığını Aykut Hoca'dan öğrendim" şeklinde konuştu.

"FEDERASYONDAN SAÇMA SAPAN TEKLİFLER GELDİ"
F.Bahçeli futbolcuların toplanıp kendilerini çağırdığını ifade eden Koç, "Basın toplantısı yaptım, ardından. Bir kamuoyu baskısı sonrası, biz cezamız neyse çekelim, kılıcın kafamızda olmasından sıkıldık. Takımımız düzgün bir duruş örneği sergiledi. Krizi nasıl yönettiğimizi zaman içerisinde anlayacaksınız. Bizi tedbiren düşürün dedik. Zaten savunmamız dinlenmiyor bile. En azından verilecek bir ceza varsa çekelim diye düşündük. Yazı yazın dediler. Biz değil, onlar yapabilir bunu. Bize suçunuzu kabul edin falan dediler, saçma sapan şeyler dile getirdiler. Talebimizin reddedildiğini söylediler. Ben çıktım açıklama yaptım ve 21 gün ceza yedim" dedi.

"ÇETE SUÇLAMALARINI KALDIRAMIYORUZ"
Kendilerinin en çok ağırlarına giden noktayı Fenerbahçe'nin çeteyle ilişkilendirmesi olarak gösteren Koç, "Anlaması zor bir bağlantı bu. UEFA, ülkemde biri cezaevindeyse duçludur diyor. Ancak gel gör ki durum bizde böyle değil. Şu anda Metris'te suçlu yok. Başkanımızın tutukluluk hali kulübe büyük zarar veriyor. Camiamızın yerden yere vurulmasına izin verildi. Yargı başlamadan neler yaşandı hepimiz gördük. İddianmeye bakınca, ne kadar çelişkili ve ters şey varsa anında göze çarpıyor zaten. Emenike ve Sezer transferlerinin usulüne uygun olmaısna rağmen, iddianamede yer alması gibi onlarca şey sayabilirim. Bu yapılanları hak etmedik. İnsani açıdan bakınca, toplumsal açıdan muamelesi bu mudur? Öyle nefret tohumları ekiliyor ki, bu düzen nasıl düzelecek bilemiyorum." dedi.

"AZİZ YILDIRIM DÖNEMİNDE F.BAHÇE ÇAĞ ATLAMIŞTIR"
Geride kalan 13 yılda kulübün sportif ve ekonomik olarak büyük aşamalar kaydettiğinin altını çizen Ali Koç, "Sadece futbol değil, son 5 senede sportif açıdan inanılmaz ivme yakaladık. 5'te 5'i iki kez kaçırdık. Rakiplerin çok önünde bir performans sergilemekteydik. Fenerbahçe'nin 30 Haziran'da 71,25 TL olan hisse değeri, Ağustos ayında 34'e geriledi. Şimdi ise 50'nin üzerine çıktı. Borcumuz 347 milyon TL'den 250 milyon TL'ye düştü. Şu anki değerimiz 741 milyon dolar. Üç rakibimizin toplam değeri ise 750 milyon dolar. Aziz Yıldırım döneminde kulüp çağ atlamıştır. Başkanımız adaylığını koysa, başka adayın şansı yok gibi." şeklinde konuştu.

"AKIL YAŞTA DEĞİL BAŞTADIR"
Sayın Ünal Aysal'a teşekkür eden Koç, "Ben Kadıköy'de yaşanan olaylardan sonra yaptığım açıklamada bir çok şey söyledim. Sayın Ünal Aysal sadece bu seviyede cevap veriyorsa diyecek bir şey yok. Sayın Ünal Aysal'ın beni genç görmesi büyük iltifat. Akıl yaşta değil baştadır" ifadelerini kullandı.

"AİLEM DEVAM ETMEMİ İSTEMİYOR"
Ailesinin Fenerbahçe'deki görevine devam etmemesini istediğini dile getiren Ali Koç "Ailem doğal olarak devam etmemi istemiyor. Fenerbahçe benim şahsi aşkım. Yaşanılanlar korkacak bir şeyim olmasını gerektirmiyor. Bunun muhasebesini çok yaptım. Bende de bir delilik var. Ne yapacağım belli olmaz. Biz çok fazla göz önünde olması seven bir ailesi değiliz. Ne olursa olsun bizim ailemiz içerisinde de bazı fikir ayrılıkları var. Fenerbahçe'deki görevimden dolayı da fikir ayrılıkları oldu. Babam Beşiktaş ancak bütün maçların hepsini seyrediyor. Benim de Beşiktaş camiasına büyük bir sevgi ve saygım var. Aynı şekilde ben de Beşiktaş camiasında büyük bir saygı görüyorum. Vehbi bey hayatta olsaydı belki de ben bugün Fenerbahçe'de görev alamazdım" dedi.

"İSTEMEYE İSTEMEYE KATAR'A GİTTİ"
Ali Koç, Niang'ın takımdan ayrılma gibi bir düşüncesi olmadığını belirten Koç, "Niang çok karakterli bir futbolcu. Bu olay olmadan önce Diawara'yı transfer ettirmek istiyordu. Daha güçlü olmamızı talep ediyordu. Bir gün menajeriyle birlikte geldi. Dedi ki 'Bana teklif var.' 4 yıllık 18 milyon euro önermişler. Bizde de 9 milyon avroluk sözleşme var. İstemeye istemeye Katar'a gitti. Bu şartlarda tutamazdık" dedi.

"KENDİSİNDEN TALEP GELDİ"
Lugano'nun durumunun ise daha farklı olduğunu belirten Koç, "Sonuç olarak o da Uruguay'dan şampiyon olarak döndü. Her dönemde Lugano için bazı teklifler vardı ancak biz mümkün olduğunca onu elimizde tutmak istedik. Ancak bu kez kendisi tarafından bir talep gelince biz de ekonomik dengeleri göz önünde tutarak takımdan ayrılmasına izin verdik" diye konuştu.