RÖPORTAJ: SÜLEYMAN TETİK
Beşiktaş'ta iyi performans sergilemekle taraftarın kalbini kazanmak arasında ince bir çizgi var. Roberto Hilbert, siyah-beyazlı formayı giydiği süre boyunca istikrarıyla dikkat çekerken taraftarların da kalbini kazanmayı başarmıştı.
2010 yazında Stuttgart'tan Beşiktaş'a transfer olan Hilbert hem sağ kanatta hem de sağ bekte özveriyle görev yaptı ve üç sezon Beşiktaş için savaştı.
Bernd Schuster döneminde takıma transfer edilen Alman futbolcu 'feda sezonu' olarak adlandırılan 2012-13 sezonunun sonunda ise takımdan ayrıldı ve Leverkusen'in yolunu tuttu.
Futbol kariyerini 2019'da altyapısından çıktığı Greuther Fürth'te noktalayan Hilbert, bugünlerde ise aynı takımda antrenörlük yapıyor.
NTV Spor'a konuşan 37 yaşındaki Alman antrenör, Beşiktaş'ın bu sezon sabra ihtiyacı olduğunu düşünüyor. Hilbert eski takım arkadaşları Necip Uysal ve Oğuzhan Özyakup'un halen Beşiktaş forması giymelerinden ise oldukça memnun...
Beşiktaş'ta Sergen Yalçın'la futbolcu ya da antrenör olarak çalışma imkanınız olmadı. Geçen sezonki başarı hakkında ne düşünüyorsunuz? Dışarıdan onu nasıl tanımlarsınız?
"Sergen Yalçın geçen sezon düşük bütçeyle harika bir iş çıkardı. Herkes Beşiktaş'ın finansal problemlerle uğraştığını biliyordu. Kadroyla alakalı birçok probleme çözüm üretti. Başarılıydı ve şampiyon da oldu. Herkes yeniden şampiyonluk bekliyor ancak artık yeni bir sezon oynanıyor. Diğer takımlar da bu mücadele için kendilerini hazırladılar. Taraftarların ve kulübün biraz daha sabırlı olması gerekiyor. Takıma ve Sergen Yalçın'a daha fazla kredi vermeleri gerekiyor, zaman tanımaları gerekiyor. Sezon sonunda iyi bir yerde olacaklarına inancım tam."
Beşiktaş'ta hem sağ kanat hem de sağ bek oyuncusuydunuz. Geçen sezon Rosier ve Ghezzal performanslarıyla senin bölgelerinde dikkat çekti. Onlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
"İki oyuncu da büyük kalite. Kendi pozisyonlarında çok iyi performans sergiliyorlar. Beşiktaş'tayken Ricardo Quaresma ile sağ kanatta birlikte oynuyorduk. Tabii ki ikisi farklı tarzlar, farklı kaliteler. Bana göre Ricardo ile oynadığımız sağ kanat, Süper Lig tarihinin en iyi sağ kanatlarından biriydi."
Vodafone Park açıldığından beri Beşiktaş burada Galatasaray'a kaybetmedi. Bu kez ne olur?
"Umarım bu seri bu maçtan sonra da devam eder. Beşiktaş'ın Vodafone Park'ta Galatasaray'a karşı kazanacağını umuyorum ama bildiğiniz gibi derbiler her zaman farklıdır. İyi hazırlanmak zorundalar. Galatasaray çok iyi bir takım ve Beşiktaş'ın dikkatli olması gerekiyor. Ne olacağını göreceğiz, umarım Beşiktaş kazanır."
Beşiktaş'tan ayrılalı 8 yılı geçti. Geçen yıllara rağmen eski takım arkadaşlarınız Necip Uysal ve Oğuzhan Özyakup hâlâ Beşiktaş'ta oynuyorlar. Onlar için neler söylersiniz?
"Ozzy ve Necip'in hâlâ Beşiktaş'ta oynamasından dolayı gerçekten çok mutluyum. Necip zaten bence çoktan bir Beşiktaş efsanesi oldu. Oğuzhan'ın da en iyi performansına dönmesini umuyorum, bence kariyeri çok daha iyi olabilir çünkü çok yetenekli bir futbolcu. Necip için üzüldüğüm tek bir konu var. Kalitesine rağmen milli takımda çok fazla oynamadı. Necip'siz Beşiktaş farklı bir takım olurdu."
Türkiye Milli Takımı, Stefan Kuntz yönetiminde yeni bir sayfa açtı. O da sizin gibi eski bir Beşiktaşlı. Kuntz'un teknik direktörlüğü hakkında neler söylersiniz? Türkiye aradığı başarıya onunla ulaşabilir mi?
"Stefan Kuntz gerçekten çok iyi bir teknik direktör. Hem futbolcu hem teknik direktör olarak futbolda çok fazla tecrübesi var. Türkiye için oynayan birçok futbolcu gelişimini Almanya'da tamamladı. Bence federasyon bu hamleyle doğru bir karar verdi ve iyi bir yola girdi. Alman disiplini konusunda takıma dokunuşlar olacaktır. Türkiye'de insanların şu anda sabra ihtiyaçları var. Çünkü milli takım konusunda çok fazla çalışma gerekiyor. Bunlara zaman tanımaları gerekiyor. Türkiye'de ve yurt dışında çok fazla yetenekli Türk futbolcu var. Belki de ihtiyaçları olan şey biraz disiplin ve maçlar kazanmak. Türkiye bu şekilde gelecekte başarılı olacaktır."
Stuttgart için önemli izler bırakmış biri olarak, Ömer Faruk Beyaz hakkında neler düşünüyorsunuz?
"Ömer Faruk çok önemli bir genç yetenek. Kendisini geliştirebilir, kendi yolunu bulabilir ve umarım Almanya'da kendisi için doğru yolu bulur. Avrupa'nın en üst liglerinden birinde iyi bir kariyere başladı. Bence çok başarılı olmak için iyi bir disiplin gerekli, disiplini çalışmayla desteklemeli ve bence gerçekten iyi bir kariyeri olacak."
Şu anda neler yapıyorsunuz? Gelecek için futbolda neler hedefliyorsunuz?
"Şu an Fürth II'de yardımcı antrenörlük yapıyorum. Çok yetenekli futbolcularla çalışıyorum, küçük gruplarla birebir çalışıyorum. Onları profesyonel kariyerlerine geçiş için hazırlıyoruz. Hedefim Avrupa'nın en üst liglerinde teknik direktörlük yapmak. Planım, hedefim ve odak noktağım tamamen bu. İşimi seviyorum, işimden keyif alıyorum ve her gün en iyisini vermeye çalışıyorum. Benim işim futbol. Umarım hedeflerime ulaşırım. Belki bir gün Beşiktaş'ı da çalıştırırım. Göreceğiz..."
Son olarak derbi öncesi Beşiktaş taraftarına ne söylemek istersiniz?
"Siz de bilirsiniz, Türkiye'deki tüm röportajlarda bu soru son sorudur ve ben de her zaman aynı yanıtı veririm. Onları hâlâ çok seviyorum ve çok saygı duyuyorum. Bana saygı duydular, onlarla aramda özel bir sevgi hissettim. Sosyal medyada ilgilerini hâlâ görebiliyorum. Almanya'da sokakta gezerken de Türklerden bu saygıyı görüyorum. Yalnızca Beşiktaş değil Galatasaray ve Fenerbahçe taraftarları da aynı şekilde... Gerçekten çok minnettarım. Beşiktaş'ta oynarken her şeyi doğru yaptım. Beşiktaş'ta oynamaktan gurur duyuyorum ve çok seviyorum."