Trabzonspor'un Gana asıllı İtalyan futbolcusu Caleb Ekuban: "Bizim takımımızın ismi Trabzonspor. Bu nedenle katıldığı her organizasyonda en iyisini hedefler. Ligi ve kupayı en iyi noktada tamamlamak istiyoruz. Sezon sonu olduğunda Trabzonspor Kulübü beni görüşmek için çağırırsa çok mutlu olurum"
Ekuban, Trabzonspor dergisindeki röportajında, teklif aldığında büyük bir kulübe ve iyi oyunculardan kurulu bir takıma transfer olacağını anladığını aktardı.
Karadeniz ekibine katkı vermek için geldiğini anlatan 24 yaşındaki futbolcu, "Türkiye'ye geldikten sonra beni en çok ligin kalitesi şaşırttı. İngiltere'ye benzeyeceğini tahmin ediyordum ama hem teknik hem taktik hem de mücadelenin beklediğimden daha üst düzeyde olduğunu gördüm. Futbolcuların bu ligde yer alabilmesi için birçok açıdan iyi ve kendilerini hazır tutmaları gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Ekuban, iyi bir takımlarının olduğunu vurgulayarak, "Sezon içinde bazı talihsiz sakatlıklar oldu ancak bunlar futbolun içinde var. Sakatlanan arkadaşlarımızın yerini alan oyuncular da çok kaliteli. Sahaya çıkan, o formayı giyen herkes hocamızın ne istediğini, sahada ne yapması gerektiğini çok iyi biliyor. Bu nedenle şanslıyız. Bizim takımımızın ismi Trabzonspor. Bu nedenle katıldığı her organizasyonda en iyisini hedefler. Ligi ve kupayı en iyi noktada tamamlamak istiyoruz. Futbolcular olarak bunun bilincindeyiz ve hedefimiz belli." değerlendirmesini yaptı.
"LİG BİTİNCE KONTRAT KONUSU GÜNDEME GELECEK"
Kişisel olarak en büyük hedefinin maksimum seviyede takımına katkı vermek olduğuna değinen ve kulüpteki geleceğiyle ilgili konuşan Ekuban, şunları kaydetti:
"Kendi performansımı an itibarıyla yüzde 60'Iarda görüyorum. Çünkü yavaş yavaş alışıyorum. Kafamda atacağım gollerle ilgili bir sayı yok. Sadece çok çalışıyorum. Lig bitince kontrat konusu gündeme gelecek. Sezon ortasında böyle konuları asla düşünmem. Çünkü Futbol oynuyoruz ve futbol bir bilinmezler oyunu. Her gün farklı bir gelişme yaşanabilir. Bundan dolayı işime motive olmuş durumdayım. Sezon sonu olduğunda Trabzonspor Kulübü beni görüşmek için çağırırsa çok mutlu olurum. Çünkü Trabzon'da çok mutluyum ve bu takımda olmak çok iyi hissettiriyor. Kulübüm benden memnunsa devam etmek isterim. Yine vurgulamam gerekirse benim önceliğim her zaman çok çalışmak ve işimi düzgün yapabilmek."
"HOCAMIZIN EN BEĞENDİĞİM ÖZELLİĞİ TUTKUSU"
Caleb Ekuban, teknik direktör Ünal Karaman ve takımdaki arkadaşlıkla ilgili olarak ise "Hocamızın en beğendiğim özelliği tutkusu. Bence onu diğerlerinden ayıran en önemli özellik bu. Onun yüzüne baktığınızda size samimiyetini ve tutkusunu aktarabiliyor. Farklı diller konuşsanız da bunu anlayabiliyorsunuz. Takımdaki arkadaşlık da gerçekten mükemmel. Herkes birbirini anlamaya ve yardım etmeye gayret ediyor. Yaptığımız işten birlikte zevk almaya çalışıyoruz." şeklinde görüş belirtti.
Trabzonspor'da kazanılan maçların ardından oynanan kolbastı ve taraftarlarla ilgili de açıklamalarda bulunan Ekuban, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kolbastının gerçekten harika olduğunu söylemeliyim. Hatta tüm bunları arkadaşlarımın görmesi için sosyal medya hesaplarımdan paylaşımlar yaptım. O anlarda şehrin ve takımın nasıl bütünleştiğine tanık oluyorsunuz. Umarım bu dansı her maç sonrası yaparız ve taraftarlarımızla bütünleşiriz. Taraftarlarımız gerçekten harika. Bizi müthiş bir şekilde destekliyorlar. Hatta örnek vermem gerekirse Başakşehir maçında geride olmamıza ve maçın sonları gelmesine rağmen desteklerini kesmediler. Hep arkamızda durdular. Bu durum takımlarını ne kadar sevdiğini ortaya koyuyor. Ayrıca harika koreografilere imza atılıyor. Gerçekten çok etkileyici. Özellikle Fenerbahçe maçında şaşkına döndüm. Büyüleyiciydi. Biz hafta içi antrenman yaparken taraftarlarımız da bunlar için çalışıyor. Bu da şehir ve takımın nasıl bir bütün olduğunu gösteriyor."
ONAZİ İLE KARIŞTIRILMASI
Taraftarlar tarafından genelde Onazi ile karıştırıldığını belirten ve Trabzon'da başından geçen ilginç bir olayı da anlatan Ekuban, şu ifadeleri kullandı:
"Bir salı günüydü. Trabzon'da bankaya gittiğimde Trabzonspor formasının üstüne ceket giyen birisini gördüm. Onu görünce çok şaşırmıştım ve o gün maçımızın olup olmadığını düşünmeye başladım. Çünkü İtalya'da insanlar formayı sadece maç günleri giyerler. Ertesi gün bankaya gittiğimde aynı kişinin bu kez farklı bir formamızı giydiğini gördüm. İnsanların takımlarına karşı aşkı tarif edilebilir bir şey değil. Ayrıca Trabzon'da sıkça yaşadığım bir durum daha var. Taraftarlarımız beni genelde Onazi ile karıştırıyor. İlk zamanlar Onazi olmadığımı anlatıyordum ama sonraları hiç bozmadan Onazi gibi davranmaya devam ettim."