Beşiktaş Kulübünün eski Divan Kurulu başkanı Yalçın Karadeniz, 17 Eylül'de yapılacak divan kurulu başkanlık seçiminde yeniden aday olduğunu açıkladı.
Karadeniz, InterContinental İstanbul Otel'de düzenlediği basın toplantısında, 119 yıllık Beşiktaş Kulübünün 17 Eylül'de divan kurulu başkanlık seçimi olacağını hatırlatarak, "En büyük Beşiktaşlı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kulübü olan Beşiktaş'ımızın 120'nci, cumhuriyetimizin ise 100. yılında kulübümüzün her branşında şampiyonluklara ulaşması en büyük temennimdir." dedi.
Karadeniz, yola "gelenekten gelen yenilikçiyiz" sloganıyla çıktıklarını da belirterek, "Bu süreçte 1981-1984 ruhunu ve heyecanını yaşarken, yarım bıraktığımız değil, herkesin bildiği gibi yarım bıraktırdıkları çalışmalarımıza devam etmek için 'Sadece Beşiktaş' diyerek arkadaşlarımla birlikte aday olduğumuzu açıklamaktan gurur duyuyorum." ifadelerini kullandı.
Yeniden aday olmasının gerekçesi
Geçmiş yıllarda divan kurulu başkanlığı yapan Karadeniz, neden yeniden aday olduğu konusuna değinerek, "Hukuksuzluğu yıkmak ve hukuku egemen kılmak istiyorum. Kulübün menfaatlerini korumak. Divan kurulumuzu daha etkin ve daha üretken hale getirmek. Camiamızın çıkarları doğrultusunda yol gösterici çalışmalara önderlik etmek. Kulübümüzün anayasası olan tüzüğü bir daha ihlal ettirmemek. Özellikle başta kulüp yönetim kurulu olmak üzere tüm kurullarla eşgüdüm içinde olup anlık hislere kapılmadan olası yanlışları kulübümüz geleneklerine bağlı kalarak saygın bir şekilde ifade edebilmek, yetkimiz dışında kalan durumlarda yetkilileri birlik beraberlikle harekete geçirmek. Üyelerimizi ayırım yapmaksızın kucaklamak." dedi.
Adaylık için çok yoğun mesai harcadığını ve kulübe her konuda katkılar sağlayacak projeler ürettiklerini kaydeden Karadeniz, "Unutmadığımız geleneklerimizi geleceği taşımak ve daha da yüceltmek adına arkadaşlarımızla beraber bu yola baş koyduk. 18 Eylül sabahı divan kurulunun üzerinde yepyeni bir güneş doğacak ve 'Sadece Beşiktaş' diyenler olarak diyoruz ki; büyük Beşiktaş'ın onurlu divan kurulu üyeleri, yüreklerinizi yüreklerimizin yanına koyun ve bizlere güç verin." şeklinde konuştu.
Birlik ve beraberlik içinde Beşiktaş için gerekenlerini yapacaklarına inancının tam olduğuna da işaret eden Karadeniz, Beşiktaş üyelerini seçimde oy vermeye de davet etti.
"Layık olamayacaksak bu makamlar bizlere haram olsun"
Bir gazetecinin, mali sıkıntıyı dile getirdiği için daha önce kulüpte disiplin cezası verilerek seçimlere giremediğinin hatırlatılması üzerine Karadeniz, "Detaylarına girmek istemiyorum. Bu konuyu bir daha yaşatmak istemiyorum. Herkesin gözü önünde cereyan etti çünkü. Sadece istediğim, yapanın yanında kar kalmasın zihniyetinde, gereğini kim yapacaksa onların yapmasıdır. Hiçbir art niyet beslemeden bunun, geleceğimize ışık tutması açısından yapılmasını her zaman talep ettim ve devam edeceğim. Beşiktaş'a doğru hizmet etmeyi onlara bırakmak en büyük mirastır diye düşünüyorum. Beşiktaş'ın malına, mülküne, parasına kim göz koyarsa Allah onların belalarını versin, çocuklarından çıksın. Bu kadar şey söylüyorum. Beşiktaş'ın bir kuruşuna halel getirecek bir pozisyonda bu Yalçın Karadeniz aynı diklikte, babam olsa önünde duracak. Bu bir meydan okuma değil, asla. Beşiktaş bugün bunu yaşarsa (mali sorun) evvela bu yanlışı ikaz edeceğim. Sesimi duyurmaya çalışacağım. Yapamıyorsam sizlerden yardım isteyeceğim ve bağıracağım. Dün yaptım, bugün yapmam gibi bir şeyin içinde olmam. Eğer layık olmayacaksak bu makamlar bizlere haram olsun." dedi.
Beşiktaş'ın bugünkü durumuyla ilgili borcunun aşırı olduğunu ve bunun nasıl ödeneceğinin bilinmediğini aktaran Karadeniz, çok zor olan bu durumda herkese önemli görevler düştüğünü söyledi.
"Önemli olan birlik ve beraberlik"
Divan kurulu başkan adaylarından Tevfik Yamantürk'ün Beşiktaş'ın borcuyla ilgili "ödenmeyecek bir borç değil bu" dediği hatırlatılarak, ne düşündüğü sorulan Karadeniz, "Tevfik Yamantürk rakibim olarak göreceğim insan değil. Arkadaşımdır da, ama konuşurken dikkatli konuşmak lazım. İki dönem başkanıyla birlikte çalıştı. Bu iki dönemde Beşiktaş tarihinin en büyük borçlanmasına gitti. O zaman demezler mi, 'siz ne yaptınız, ne söylediniz, önlediniz mi' diye. Sürçü lisan var diye düşünüyorum. Onu yermek için de konuşmuyorum. Onun korkusu var, ben ona örneğim. 4 tane ibrasızlığı var. Korku da yok şimdi. Kınama yok. 'Ne yaptınız' diyen yok. Ben de diyeyim, 'mücadele edeceğim' diye. Bunlar günü kurtarmaya yönelik popülist yaklaşımlardır diye düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Karadeniz, her yeni gelenin geçmişi kötüleyerek hareket etmemesi gerektiğini vurgulayarak, "Dün beni ihraç eden camia bugün beni bir yere getirmeye çalışıyor. Önemli olan da bu birlik ve beraberliktir. Bu kadar borcun olduğu yerde boş konuşmakla bir yere varılmaz. Herkesin kendi üzerine düşeni yapması lazım. 'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın' dememek lazım." ifadelerini de kullandı.
Kulübün hakiki sahiplerinin genel kurul üyeleri olduğunu belirten Karadeniz, "Üyelerin bilmemesi gereken ne olabilir. Bu yüzden bana ceza veriliyor. 'Yalçın Karadeniz kulübün borcunu çok göstermek suretiyle Beşiktaş'ın değerini düşürmüştür' diyor. Sen disiplin kurulusun, yorum yaparak nasıl ceza veriyorsun? Beşiktaş'ın hisselerinin yüzde 49'u satılmış, yüzde 51 duruyor. 'Bu hisseler, genel kurul karar almış dahi olsa satılamaz' diyor. Bunlar tekrar cereyan ederse hak, hukuk, adalet ve birlik olmaz. Benim davamın devam ettiği yerde mahkemeden müzekkere çıktı, 'Yalçın Karadeniz'e verilen kınama cezasını ilk genel kurulda oylayın' diyor. Bu konuyu birinci maddeye almadılar, 15. maddeye aldılar. Ben kulübümü şikayet etmemek adına mahkemeye gitmedim." diye konuştu.