FANATİK: BU TABLO YAKIŞMIYOR
Sarı-Kırmızılı kulübün önceki gün yapılan olağan divan kurulu toplantısında yaşananlar, uzun yıllar hafızalardan silinmeyecek türdendi. Güne damgasını vuran ne üyelerin eleştirileri ne de Başkan Adnan Polat'ın konuşmasındazaman zaman başvurduğu sert üsluptu. Adnan Polat ile Mehmet Helvacı gruplarını ayıran boş bir sandalye, bunların tümünün önüne geçti. Öyle ki, ortaya çıkan bu görüntü, bir zamanlar Doğu ve Batı Almanya'yı ikiye ayıran Berlin'deki Utanç Duvarı'ndan farksızdı. Aynı yönetim içinde böylesine bir ayrılığın olması, akıllara zarar bir sonuçtu. Ama dedik ya, o gün aynı yönetim kurulunda yer alan ve divan kurulu toplantısına katılan isimlerden Başkan Adnan Polat, Başkan Yardımcısı Yiğit Şardan, Muhasip Üye Taner Aşkın, Murat Yalçındağ, İbrahim Çağlar ve Selim Sayılgan boş sandalyenin bir yanındaydı, muhalifler Mehmet Helvacı, Vedat Eşkinat ve Doğan Yalçınkaya ise diğer yanında... Polat, yine bu üç ismi istifaya davet etti. Helvacı ise, yetkiyi genel kuruldan aldığını belirterek, görevini sonuna kadar sürdüreceğini yineledi. Taraflı tarafsız herkesin görüşü ise, 106 yıllık koskoca bir çınara, Galatasaray Lisesi'nin bağrından doğan bir kültür abidesine böyle bir görüntünün hiç yakışmadığıydı.
VATAN: KOMEDİ DÜKKANI
(GÖKMEN ÖZDEMİR)
İşte 1 Şubat 2011'deki G.Saray yönetim kurulu toplantısında yaşananlar. Başkan Polat'ın istifasını istediği Helvacı ve 2 arkadaşı “Biz istifa etmiyoruz.. Size karşı bayrak açtık” dedi ve tartışma çıktı.. Polat bu üç yönetici olmadan toplantıya devam etmek için “Toplantı bitmiştir” dedi.. Üçlü buna kanmadı, yerlerinde oturdu.. Saat 17:20'den 18:50'ye kadar koca yönetimde kahve sohbeti yapıldı, hiçbir gündem maddesi görüşülmedi.. Sonuçta sözünü geçiremeyen Polat mosmor bir suratla toplantıyı terketti!
AKŞAM: HAT KESİLİRSE FATURA 200 MİLYON DOLAR
Akşam, Galatasaray ile Türk Telekom arasındaki 'kriz'in derin detaylarına ulaştı.
1-Stat ismiyle ilgili ilk kriz İnan Kıraç'ın açıklamaları ile çıktı. 'Derin G.Saray' olarak bilinen Kıraç'ın bir gazeteye 'Ali Sami Yen ismi nasıl unutulur, Adnan Polat o stadın ismini Ali Sami Yen yapsın' açıklaması üzerine Galatasaray yönetimi çalışmalara başladı, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena olarak çözüm buldu.
2-Ancak Galatasaray, 15 Ocak'taki açılıştan 2 gün önce GSGM'ye TT Arena için 'Ali Sami Yen Stadı' ismiyle başvurdu. Bunu Eskişehir maçından önce öğrenen Türk Telekom yetkilileri olaya kırıldı, ihtarname çekip araştırma başlattı. Bunun üzerine Galatasaray, Ajax ve Sivasspor maçlarının aksine Eskişehirspor maçında skorboarddaki Ali Sami Yen Spor Kompleksi ifadesini kaldırdı.
3-Skorboard düzenlemesinden sonra Adnan Polat ile Ali Haşhaş geçen hafta Türk Telekom yetkilileri ile bir araya geldi. Polat, 'İşbirliğinden çok memnunuz' mesajı verdi. Ancak ne olduysa önceki günkü Divan'da oldu. Hem sponsorun hem üyelerin gönlünü rahat tutmak isteyen Polat, sert açıklamalar yaptı. Polat'ın 'Firmanın adını ağzıma almayacağım' sözleri Türk Telekom yetkililerini şoke etti.
4-Polat'ın sözlerine ise Telekom cephesinden aşırı tepki olduğu öğrenildi. Yetkililerin 'Kapı gibi sözleşmemiz var, G.Saray kılını kıpırdatamaz. Avrupa maçları dışında hiçbir şey yazamazlar. GSGM'ye bile Türk Telekom adı geçmeden Ali Sami Yen üst kullanım hakkı ismiyle başvurdular. Türk Telekom her türlü esnekliği sağladı. Ancak G.Saray'ın tavırları art niyetli' görüşünde oldukları iddia edildi.
5-Peki tüm bu tabloda anlaşma detayları nasıl? AKŞAM o bilgiye de ulaştı. Türk Telekom stat ismini kullanma karşılığında her yıl için 6.5 milyon dolar veriyor. Anlaşma 10 yıllık ve her sezon başında para ödeniyor. (G.Saray'ın gelecek yıllarda alacağı paraları başka alacaklara karşılık gösterdiği iddiası da var) Tabii G.Saray-Türk Telekom işbirliği sadece stat ismi ile sınırlı değil. Forma reklamı, GS mobile, GS net gibi önemli projeler de sözkonusu. Yani bu evlilikten G.Saray yıllık 20, 10 yıllık 200 milyon dolar gelir alıyor. Adnan Polat'ın içinde bulunduğu mali tabloda ise bu gelirden vazgeçmesi mümkün gözükmüyor. Üstelik iş mahkemelerinde Telekom'un tazminat alması da mümkün.
VATAN: TÜRK TELEKOM: BORÇLARINI BİZİM PARAMIZLA ÖDEDİLER
Son Divan Kurulu'nda başkan Adnan Polat'ın “Bir daha adını bile anmayacağım” dediği Türk Telekom'dan anında yanıt geldi.. G.Saray'a 10 yıllık Arena'daki isim hakkı için 50 milyon Euro, göğüs reklamı için de 25 milyon Euro veren Türk Telekom'un içinde konuşulanlarla başlayalım isterseniz.. Öncelikle üst düzey yöneticiler durumdan çok rahatsızlar ve “Ortada topraktan başka hiçbir şey yokken biz anlaşma imzaladık. Polat yönetimi borçlarını bizden aldıkları bu parayla ödediler. Başkanın bizi malzeme yapmasına çok üzüldük. Böyle yaparlarsa hiçbir sponsor kapılarını çalmaz” cümlelerini kuruyorlar..
SABAH: ALİ SAMİ YEN'E İTİRAZIMIZ YOK
Seyrantepe'de Türk Telekom'un sponsor olduğu stadyumda "Ali Sami Yen Spor Kompleksi" isminin de yer alması yönündeki tartışmaya "Türk Telekom'un artık adını anmayacağım" şeklinde bir açılım getiren Galatasaray Başkanı Adnan Polat'a, Türk Telekom'dan yanıt geldi. G.Saray ile 10 yıllık sponsorluk anlaşması bulunan Türk Telekom, "Anlaşmaya bizimle birlikte imza atan ortaklarımızdan sözleşmede anlaşılan şartlara aykırı sözler duymak bizleri son derece üzmüştür'' ifadesiyle Polat'ın sert çıkışından dolayı duyduğu rahatsızlığı ifade ederken "Ali Sami Yen"in ismi konusunda ise sarı- kırmızılı kulübe barış çubuğu uzattı. “Rahmetli Ali Sami Yen'e ve onun ismine Türk Telekom'un bir itirazının olması mümkün değildir” denilen açıklamada yer alan "Türkiye'nin 81 ilinde faaliyet gösteren, 34 binden fazla çalışanı ve Türkiye'nin en değerli markası olan Türk Telekom, henüz boş bir arazi konumundayken ve inşaatı bile başlamamışken bu stadyumun isim hakkı sözleşmesine imza atmıştır. Yaşananlar bu sözleşmenin şartlarının yerine getirilmesi için atılan adımlardan ve sözleşmeden kaynaklanan hakların korunması için yapılan çalışmalardan ibarettir. Karşılıklı iyiniyet ve güven çerçevesinde bir uzlaşmaya varılacağına inancımız tamdır" satırları, ilerleyen günlerde iki tarafın ortak bir noktada buluşacağı ve Ali Sami Yen'in isminin stadyumda yer alacağı şeklinde yorumlandı.
SERDAR ALİ ÇELİKLER / HABERTÜRK
...Polat'a soruyorum: Ege Seramik bir yere sponsor olsa; sponsor olduğu kurum da sizin Telekom'a yaptığınızı yapsa ne yaparsınız? Kurumu dava eder misiniz, etmez misiniz? Ege Seramik bir kuruma sponsor olsa kurumun sahibi de sizin şirketiniz için “Bir daha ağzıma almayacağım adlarını” dese ne hissedersiniz?
VATAN: ŞİŞENİN SORUMLUSU G.SARAY!
(YALIMCAN SARPYEL)
G.saray-Eskişehir maçında 10 yaşındaki Batuhan Sağır'ın kafasına isabet eden şişenin sorumluluları aranmaya devam ederken, sarı-kırmızılı kulübün büyük bir ihmale imza attığı ortaya çıktı.. Hem de bu ihmal resmi kayıtlarda da yer alıyor. Şöyle başlayalım.. Stadın açılacağı Ajax maçından itibaren Şemin isimli emniyet müdürü, G.Saray'a misafir takımın olduğu tribünün etrafına ağ takılması gerektiğini hatırlatır ve bunun şart olduğunu söyler.. BUNU neredeyse her gün hatırlatan İstanbul Emni yet Müdürlüğü, son olarak Eskişehir maçından 3 gün önce Türk Telekom Arena'ya gelir ve ağların takılmadığını görerek İl Spor Güvenlk Kurulu tutanaklarına durumu işler. Emniyet, o gün “Ağ yapılmazsa burada büyük sorunlar çıkar” diyerek yönetime rest çeker ve garanti alır. FAKAT maç günü görülür ki ağ takılmamıştır.. Asayiş o gün de raporunu tutar. Oysa G.Saray, 80 bin TL olan ağları taksa belki sorun çıkmayacaktı. Şimdi ise ihmalin sebebi olarak Arena'ya ceza gelebilir!
MİLLİYET: PFDK CEZA YAĞDIRDI
Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu, kulüp yöneticilerinin son günlerde verdiği beyanatlar nedeniyle ceza yağdırdı. Kurul, dün yaptığı toplantıda, Galatasaray Başkanı Adnan Polat'a basında yer alan sportmenliğe aykırı beyanları nedeniyle takdiren 7 gün hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına karar verirken, cezanın, uygulanmasının devam eden cezasının bitiminden itibaren başlatılacağını duyurdu. Galatasaray yöneticisi Murat Yalçındağ'ın 21 gün hak mahrumiyeti cezası ile cezalandırılmasına karar verilirken Beşiktaş Futbol Şubesi sorumlularından Serdal Adalı 30, siyah-beyazlı yönetici Cengiz Zülfikaroğlu da 15 gün ceza aldı. PFDK ayrıca Galatasaray'a 60, Beşiktaş'a da 5 bin lira para cezası kesti.
FANATİK: ÖLÜMÜNE OYNUYOR
GS TV'de yayınlanan “Son Pas” programına konuk olan Culio'nun ilk söyledikleri şu cümleler oldu: “Giydiğim forma için saha içinde ölebilirim. Elimden gelen her şeyi bu takıma vermek istiyorum!” Bu motivasyonunu tüm takım arkadaşlarına yansıtmak istediğini de kaydeden Culio, “Takım oyununda mutlaka hatalar olabilir. Ama birileri çıkıp arkadaşlarını motive etmeli” dedi. Ligde oynadığı 3 karşılaşmada da sarı kart gördüğünün hatırlatılması üzerine bu konuda şikayetçi olduğunu belirten Culio, “Futbol karakteri olarak savaşmayı seven biriyim. Ama geçmişe bakarsak hiç bu kadar sık kart görmemiştim. Kariyerim boyunca bu olmadı. Türkiye'de birebir mücadeleler üst düzeyde yaşanıyor. Bundan kaçamayız” açıklamasını yaptı. Yine de hakemleri fazla suçlamamak gerektiğini söyleyen Arjantinli, son olarak taraftarlara değindi. İlk maçına çıktığı an tüylerinin diken diken olduğunu kaydeden başarılı isim, “Böyle bir topluluk önünde oynamak gerçekten gurur verici bir olay. Şu ana kadar böyle bir taraftar hiç görmedim” dedi.
MİLLİYET: BU AŞK HİÇ BİTMESİN!
(NEVZAT DİNDAR)
Galatasaray, Teknik Direktör Hagi'nin talebi doğrultusunda Kewell ve Neill'in sezon sonunda bitecek sözleşmelerini uzatma kararı aldı. Sarı-kırmızılılar, Kewell'a 1, Neill'e 2 senelik imza attırmayı planlıyor
HÜRRİYET: BABADAN AL HABERİ
İngiliz ve İtalyan kulüplerinin G.Saraylı Lorik Cana'nın peşini bırakmadığını, futbolcunun babası Agim Cana da doğruladı. Arnavut oyuncunun menajeri Ceylan Çalışkan'ın önceki günkü gazetemizde yer alan, “Lorik, devre arasında Aston Villa'dan gelen teklifi kabul etmedi” sözleri üzerine açıklama yapan Agim Cana, “Oğlumun transferi konusunda yaz aylarında yeni bir gelişme yaşanabilir” dedi. Baba Cana şunları söyledi: “İtalya'dan Lazio ve İngiltere'den A.Villa, Bolton ve Fulham ocak ayında oğlumu istedi. Ancak Lorik devre arasında transfer yapmasının doğru olmayacağını düşündüğü için teklifleri geri çevirdi. Oğlum mayıs sonuna dek takımında kalacak. ”
AKŞAM: ALMEIDA KOVA'DAN GÜÇLÜ
Nihat Kahveci, Lig TV'ye verdiği özel röportajda, hedefinin en kısa zamanda sahalara 'Eski Nihat' gücünde dönmek olduğunu belirterek, 'Gençken insan daha çabuk toparlayabiliyor. Ancak kolay değil, dizimden 4 ameliyat oldum' diye konuştu. Yıldız oyuncu, geri döndükten sonra takımda yer bulup bulamayacağı sorusuna ise 'Ben iyi olursam dünyanın her takımında oynarım' şeklinde cevap verdi. Nihat yeni transfer Almeida hakkında, Real Sociedad'taki takım arkadaşı Darko Kovaçeviç'i hatırlatarak, 'Nihat-Kovaçeviç ikilisinden sonra Almeida-Nihat ikilisi de olabilir. Özellikleri birbirlerine çok benzeyen oyuncular. Almeida da sırtı kaleye dönük yanına iyi top indirebilen; kaleye sert ve isabetli vuruşlar yapabilen bir futbolcu. Şunu da söylemeliyim; Almeida, Kovaçeviç'ten bile daha kuvvetli' diye yorumladı. Tecrübeli yıldız, Avrupa'da başarılı olmanın ligde şampiyon olmaktan daha önemli olduğuna inandığını belirtirken, 'Kiev'i geçersek final yakın görünüyor. Ancak ayaklarımız yere basmalı' şeklinde yorum yaptı. F.Bahçe ile oynayacakları derbi mücadelesine 3 puan parolasıyla çıkacaklarını söyleyen Nihat, son olarak da hakemlere, 'Bize çalınan düdükler her takıma çalınmalı' diye mesaj gönderdi.
MİLLİYET: ‘BEŞİKTAŞ, MİLLİ TAKIM GİBİ ÖZEL'
(SERDAR SARIDAĞ)
Portekiz-Arjantin maçında forma giyen Quaresma, Milliyet'e özel açıklamalar yaptı. Siyah-beyazlı yıldız, “Milli takımdaki arkadaşlık ortamını kulübümde de yaşıyorum. Gelecek için ekip ruhunu oluşturmaya her geçen gün yaklaşıyoruz” dedi. “Milli maçları hem ülkem hem de formasını giydiğim kulüp için oynuyorum.” “Beşiktaş'ta tıpkı milli takımdaki gibi sıcak ve güçlü bir arkadaşlık ortamı var. İstanbul'da hiç yalnızlık çekmiyorum. Şampiyonluk şansımız azaldı, ancak kalan maçlarımızın hepsini kazanmak istiyoruz. Gelecek için amacımız öncelikle takım olmak ve buna her geçen gün daha çok yaklaşıyoruz” Ricardo Quaresma, “Ronaldo mu, Messi mi?” sorusuna ise “Bence farklı özellikleri olan oyuncular, ama benim için her zaman 1 numara Cristiano'dur” yanıtını verdi.
MİLLİYET: CERNAT'TAN ŞOK SÖZLER
(ULAŞ GÜRŞAT)
Karabük'ün Rumen oyuncusu, Beşiktaş'ın, Guti'nin forma giymediği maçlarda etkisiz kaldığını, ayrıca futbolcuların soyunma odasında kavga ettiğini söyledi. “Beşiktaş'ın problemleri var. Savunmaları kötü ve Guti'nin oynamadığı maçlarda etkisiz kalıyorlar. Son maçta soyunma odasından bağırışma sesleri geliyordu. Oyuncuların kavga ettiği barizdi. Takım içindeki atmosferin ve havanın çok kötü olduğunu söyleyebilirim. Bu durum Dinamo Kiev'in işine yarayabilir.”
SABAH: ERNST: ÇOK FAZLA ANTRENÖR VAR
(GALİP ERCAN ÖZTÜRK)
Beşiktaş'ın iki önemli oyuncusu Hilbert ve Ernst, Alman spor dergisi Sport Bild'e birlikte röportaj verdi. Türkiye'deki derbi maçlarının atmosferini iki oyuncu da mükemmel olarak değerlendirirken, Hilbert, "Fenerbahçe maçında öyle bir tezahürat vardı ki, birbirimizi duymamız imkansızdı. Cümlelerimiz o statta anlamsız kaldı" dedi. Türkiye'deki yaşamı değerlendiren Ernst, "Tesislerde kendi odamız var. Ama antrenör sayısı çok fazla, bu da gereksiz. Trafiğe takılıp geç kalan oyuncunun durumu normal sayılıyor. Ceza kesilmiyor" dedi. Hilbert, Ernst'e övgüler yağdırırken, "Beşiktaş'ta gerçek bir yıldız. O Türkler için tam bir kahraman. Almanya'da gördüğünden çok daha fazlasını Türkiye'de görüyor" diye konuştu. Ernst ise, "Yolda yürümeniz imkansız. İnsanlar çok sıcak, ama fotoğraf ve imza için de çok da talepkar" ifadelerini kullandı.
FANATİK: ARTIK AYAĞA KALKMALIYIZ
Hugo Almeida, Portekiz-Arjantin maçı sonrasında İspanya'nın Marca gazetesine çarpıcı açıklamalarda bulundu. “Beşiktaş ile iyi gittiğimiz söylenemez” diyen Portekizli yıldız, “Henüz lig bitmedi. Kalan maçlarda ayağa kalkıp, gerçek kimliğimizi göstereceğiz. İşe pozitif yönünden bakıp, çalışmalarımıza hız vermek amacındayız” ifadesini kullandı. Real Madrid Teknik Direktörü Jose Mourinho'nun kendisini istediğini doğrulayan 1.94'lük dev forvet, “Real Madrid'te oynamak her futbolcunun hayalidir. 26 yaşındayım. Bu hedefimi gerçekleştirmek için yorulmadan çalışmaya devam edeceğim” dedi. Lionel Messi-Cristiano rekabetini televizyondan izlediğini söyleyen Almeida, sözlerini şöyle sürdürdü: Hiç şüphe yok; Cristiano, Messi'den daha iyi. Her ikisi de büyük futbolcular, ama Cristiano daha iyi. Çünkü takımı için kader anlarında sonucu çok daha fazla belirliyor. Ayrıca Cristiano, Messi gibi yanında çok büyük bir takıma sahip değil. Arjantinli futbolcu, İspanya'yı dünya şampiyonu yapan bir Barcelona orta sahasına sahip. Cristiano, Barcelona'da oynasaydı Madrid'dekinden çok daha fazla gol atardı...
FANATİK: FENER'İN GELECEK PLANI: TAIWO
Andre Santos-Caner Erkin ikilisinin performansından memnun olmayan Fenerbahçe'nin, ara transfer döneminde gündemine gelen Marsilyalı Taye Taiwo için halen ciddi mesai yaptığı ortaya çıktı. Sağda Gökhan Gönül'den memnun olan Aykut Kocaman'ın, sol kanada da aynı etkinliği kazandırmak için belirlediği ilk ismin Nijerya Milli Takımı'nın da değişmezi olan Taiwo olduğu öğrenildi. Marsilya'nın teknik direktörü Didier Deschamps'la arasında soğuk rüzgarlar esen Taiwo da adeta görüşmeleri doğruladı. Önceki gece Nijerya'nın, Sierra Leone'yi 2-1 yendiği maçta 1 gol atan süper solak, ülkesinin gazetelerinden The Nation'a, “Haziran ayında sona eren sözleşmemi uzatmama kararı aldım. Menacerimle Avrupa liglerinde oynayan bir takımla görüşmelerimizi sürdürüyoruz” açıklamasını yaptı.
AKŞAM: AYNI ADAMDAN İKİ TANE ALMIŞ
Okan Üniversitesi Öğrenci Konseyi'nin organizasyonuyla düzenlenen 'Türk Sporuna Hizmet Eden Başarılı Spor Yıldızları' ödül töreni, birbirinden renkli anlara sahne oldu. 'Biliyorsunuz bu Karadenizliler olmasa çoğunuz gülemiyorsunuz' diyen Bakan Özak'ın konuşması sırasında bütün salonu kahkahaya boğan fıkraları ise şöyle: ŞİMDİ ben Trabzon'da kulüp başkanıyım. Bizden evvel Sadri Şener Bey, Şota ve Arçil'i aldı. Sonra biz de almak için uğraşıyoruz. Bunlar ikiz biliyorsunuz. Biri 19 yaşında. Aldık, alıyoruz, alacağız. Bir gün cuma namazına gittik. İmam hasta Trabzonsporlu, namaza duracağız, ben buradayım, Şenol Güneş burada, Ünal da burada. İmam döndü dedi ki; -Cemaati müslimin, safları sıklaştıralım. İmam beni gördü, dedi ki; -Şota, Arçil'i aldık mı? -O iş tamam, dedim. -Peki dedi, döndü 'Allahuekber' deyip namaza durdu. ONUN devamı da var. Şota-Arçil anne babalarından uzakta. Bir maç kötü, iki maç kötü, üç maç kötü, dört maç kötü, beşinci maç, arkadan biri bana bağırıyor; -Bu yönetim kurulu ne kadar gerizekalıdır. Aynı adamdan iki tane almış. İşin tuhaf tarafı; şimdi de iki tane aynı adamdan aldık. Polonya'dan, inşallah iyi çıkarlar.
AKŞAM: EMRE: ÇOK TAHRİK OLDUM
Karşılaşma sırasında tekmelere maruz kaldığını belirten Emre, 'Bu yüzden çok tahrik oldum. Bana yakışmayan hareket yaptım. Türk Milli Takımı kaptanına yakışmayan hareketti. Bu nedenle önce hocam ve takım arkadaşlarımdan, sonra bütün Türkiye'den özür diliyorum' dedi.
HÜRRİYET: ÖZRÜNÜ KABUL ETMİYORUM
59. dakikada kendisine sert giren Koo Ja Cheol ile tartışınca sarı kart gören Emre, sinirlerine hakim olamayıp 1 dakika sonra aynı futbolcuya tekme atınca ikinci sarıdan kırmızı kartı görüp oyundan atıldı. 2002 Dünya Kupası'ndaki üçüncülük karşılaşması sonrası el ele verdikleri pozlarla tüm dünyanın alkışını alan iki takım arasındaki dostluğa yakışmayan bu hareketi nedeniyle eleştiri alan Emre Belözoğlu, asıl büyük tepkiyi ay yıldızlı ekibimizin teknik patronu Guus Hiddink'ten gördü. Hollandalı çalıştırıcı, önce basın toplantısında milli takım kaptanına sert mesajlar gönderdi. “Bu olayı hiç doğru bulmadım. Hoşnut değilim. İtirazlar yapılabilir ama bunu kontrollü yapmamız gerekir. Emre Belözoğlu'nun olayından çok büyük ders aldık” diyen Hiddink, daha sonra yöneltilen, “Ceza verecek misiniz?” sorusuna, “Milli takım bir kişiye bağlı kalmamalı” diyerek, bu oyuncuyu milli takımdan çıkarabileceğinin sinyalini verdi. Guus Hiddink'in tepkisi bununla da bitmedi. Emre Belözoğlu, karşılaşma sonrası soyunma odasında, yaptığı hareket nedeniyle özür diledi. Ancak çok sinirli olan Hollandalı teknik adamın, “Sabah sizi kontrollü olmanız gerektiği konusunda uyarmama rağmen gereksiz yere kırmızı kart gördün. Sözümün dinlenmemesini affedemem. Bir milli takım kaptanı bu kadar kolay kart görmemeli. Özrünü kabul etmiyorum. Ben çalıştırdığım takımlarda böyle kolay kart gören oyuncular görmek istemiyorum” diyerek, tecrübeli futbolcuyu terslediği öğrenildi.
CEM DİZDAR / MİLLİYET
Bir avcı titizliğiyle aradığı rakibini iki kere kıstırıp tekmelemeye uğraştı Emre Belözoğlu sahada. Hakem ikincide çekti ‘kırmızı kartı', gönderdi duşa. Kimse anlamadı neden yaptığını, öfkesinin kime olduğunu... Fatih Terim döneminde basın tribününe kol hareketi çeken, Kadıköy'deki olaylı İsviçre maçında rakip takıma kafa göz dalmaya giden ekibin arasında olan Belözoğlu'nu hiçbir şey olmamış gibi sineye çekti bu ülke. Şimdi kimileri “Olmadı kaptan” diye şaşırmış görünüyor. Evet, Belözoğlu bu memleketin topa en iyi vuran oyuncularından. Ancak oyunu ‘kirleten birinin' sırf başarı uğruna bu denli baş tacı edilmesi hayatta karşı çıkılması gereken diğer acımasızlıkların boy vermesine de yaramıyor mu sizce? ...Sizi bilmem ama ‘oyununu temizleyene' kadar Emre Belözoğlu'nun milli takıma alınmasına gönlüm razı gelmiyor. Onsuz kaybedeceğimiz şeyler varsa da kazanacaklarımız daha kıymetli diye düşünüyorum.
HÜRRİYET: KADIN HAKEME KÜFÜR EDİNCE
Voleybolda Kadınlar CEV Kupası'nda mücadele eden G.Saray Medical Park, önceki gün karşılaştığı Avusturya temsilcisi Post Schwechat'a, Sırp sporcusu Ivana Djerisilo'nun kader anlarındaki akıl almaz hareketleri ve maçın kadın hakemi Zakharova'nın hassasiyeti sonucu elendi. Deplasmanda oynadığı ilk maçı 3-2 kaybeden G.Saray, Burhan Felek Salonu'ndaki rövanşı aynı skorla kazanınca, turu geçen takım altın set ile belirlendi. 14-9 geriye düşen sarı kırmızılılar, inanılmaz bir performansla 14-14'lük eşitliği yakaladı. Daha sonra Avusturya takımı 1 sayı daha alıp skoru 15-14'e getirdi. İşte ne olduysa bundan sonra oldu... Ivana Djerisilo bu sayıya itiraz etti. Rus kadın hakem Zakharova da, “Sen git, kaptanın gelsin” karşılığını verdi. Bu cevapla çileden çıkan Sırp sporcu, Zakharova'ya Rusça küfür etti. Hakem de sarı kartı gösterince, P.Schwechat otomatikman bir sayı almış oldu ve seti 16-14 kazanıp, turu geçen taraf oldu. G.Saray Kaptanı Arzu Göllü, hakeme, “Maçı bu şekilde bitiremezsiniz. Altı set boşuna mı oynandı?” diye isyan etti, ancak Zakharova, “Oyuncunuz benimle böyle konuşamaz. O nedenle maçı bitirdim ve buna hakkım var” dedi.