MEHMET DEMİRKOL (FANATİK) - Maçın hemen tamamı Göztepe yarı sahasında geçti.. Ve İrfan Can net kurtarış yapmadı. Bu Ünal Karaman’ın Göztepe’si açısından büyük başarı. Oyunu mükemmele yakın kilitlediler. Gerçi Fenerbahçe de kendisini kilitlemeye pek meyilliydi. Öncelikle Mesut, Sosa, Pelkas gibi inceci oyuncuları bu zemine çıkarmak başlı başına bir zaaf. Bu kadar önemli transfer yapıp onları bu zımparaya çıkarmak korkunç bir plansızlık. Açık ki, savunma yapmak isteyen rakiplere verebileceğiniz daha iyi bir hediye olamaz. Oyun gücü yoktu. Oyuncu gücü de bu kaosta eridi. Göztepe çok zorlanmadan hak ettiği bir galibiyet aldı. Bunun asıl büyük sebebini görmek lazım: Fenerbahçe çok gergin. Daha maç başlamadan bir kavgayı yaşıyor. Bunu bu yönetim kadrosu yapamaz. Kendi en güçlü olduğun yere tutunman şart. Fenerbahçe’nin bu kadrosunun neşeye ve pozitif enerjiye ihtiyacı var. Bu gerginlik bu kadroyu bozuyor.
GÜRCAN BİLGİÇ (SABAH) - Erol Bulut'un hamlelerinde taktik veya sistem değil, sadece aynı pozisyona; başka oyuncu yerleştirmek vardı. Çözüm üretmeyen pozisyonlar üzerinden, performans ile farklılaşmanın peşine düştü. Artık kaosa düşmüş bir maçta, uzun stoperlerini bile santrfora gönderebilirdi... Beşiktaş'ın maçsız, G.Saray'ın üç puanla geçirdiği bir hafta, böyle bir durumda "risk" için biçilmiş kaftandı halbuki. Aynı zamanda takıma katılması beklenenlerin, formayı kimden alacakları için de sıkı bir test oldu. Şimdi hesaplar yeniden yapılacak. Beraberliğin iyi sonuç olduğu Trabzon deplasmanı için "kazanmak" zorundalar. Bu yaraları "beraberlik normal sonuç" denilen maçlardan üç puanla çıkmadan saramazlar. Fenerbahçe'nin şampiyonluk yolu, bu baskıyı doğru yönetirse açık kalır. Yoksa kendi paniklerinde boğulurlar.
ERMAN ÖZGÜR (FANATİK) - Oyunu önde oynama niyetiyle başlayan Fenerbahçe, Göztepe’nin çabuk çıkışlarına karşılık vermekte zorlandığı ilk 10 dakika içinde verdiği 2 pozisyondan birinde golü yedi. Üstelik korner attığı, hücumda olduğu bir pozisyonda Caner’i ligin en çabuk forvet oyuncusu Halil Akbunar ile baş başa bıraktığı için. Dakikalar ilerledikçe Fenerbahçe topa sahip olduğu için rakibi kadar bozuk zeminlede mücadele etti. Yine de topla oynama işini çözmüş görüntüsü ile daha çok duran toplardan etkili olan Fenerbahçe, Szalai ile, akan oyunda ise Sosa ile gole yaklaştı. Sırasıyla Pelkas, Gökhan, Sinan ve Samatta’yı oyuna almasına rağmen yan topları yüksek konsantrasyonla çok başarılı oynayan Göztepe’ye karşı ne duran toptan ne de akan oyundan pozisyona giremedi. Takımı organize etmesi konusunda en çok bel bağlanan Mesut Özil de yakın savunmadan kurtulamayarak arkadaşlarının kötü performansına ayak uydurunca kaçınılmaz son geldi.
ŞANSAL BÜYÜKA (MİLLİYET) - Süper Lig’de irili-ufaklı 250’den fazla maç oynandı. Tek takımın bile daha 60 metreden atılan pasla topu ve rakibini kaçırıp gol yediğini görmedik. Çünkü böyle bir gol bu haftaya kadar hiç olmadı. Ligin dibine temel atan takımlar dahil, 60 metreden atılan topla gol yemediler. Kısa bir verkaç olabilir, rakibi kaçırırsın, hadi 3-5 metreden bir ara pas olur kaçırırsın, Allah aşkına 60 metreden atılan top savunmanın arkasına bırakılır mı, bu topla rakip kaçırılır mı, böyle bir gol yenir mi? TFF’yi suçluyorsunuz, kabul... Yayıncıyı suçluyorsunuz, kabul... Rakipleri suçluyorsunuz, kabul... Hepsi kabul... Ama bir gerçeği daha kabul etmeniz, etmemiz gerekiyor; şampiyon adayları Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor arasında en kötü futbolu Fenerbahçe oynuyor. Bu da kabul mü? Bence kabul...
SERDAR ALİ ÇELİKLER (HABERTÜRK) - Hiç merak etmeyin sevgili Fenerbahçeliler. Şampiyonluk ümidiniz sakın kaybolmasın. Erol Bulut'a inanıp güvenmeye devam edin! Sportif Direktör Emre Belözoğlu ne kadar doğru bir karar vermiş Bulut'u getirmekle! Hatta bizim gibi birkaç kendini bilmeze rağmen PANİK HAVASI VARMIŞ GİBİ davranmayarak Erol Bulut'la devam etmesi müthiş bir ferasetti! Fenerbahçe evinde 5. ve bence son kez kaybetti! Bundan sonra kaybetmez! İrfan Can ve Gustavo geldiğinde bu takım harika bir takım haline gelecek! "İyi oyun" dediğiniz şey ZATEN BİR ALGI OYUNU'dur! İyi oyun diye bir şey yoktur, kazanmak vardır! Göztepe karşısında olmadı ama iş kazası olarak görmek lazım! Erol Hoca'nın bugün rezil bir gününde olan, son 20-25 dakikada artık yürüyemez hale gelen Mesut'u oyundan çıkaramayacağını falan düşünmek safsatadan ibarettir! Camiayı karıştırmak isteyenlere göz yummayın! Cisse geçen sene 22 gol atmış büyük bir futbolcu! Onu da attı içeri, şahane bir sezon geçiren Samatta'yı da! Thiam'ı oyundan aldığı için eleştirmeyin, sakattır muhtemelen! "F.Bahçe'de frikikçinin kim olduğu da belli değil" diyenler tamamen ALGICI'dır! Sinan Gümüş çok iyi bir transfer olduğunu bir kez daha belli etti! Keşke Lemos da olabilseydi! Ha bu arada #seninleyizmerthakanyandaş .. Hiç kafaya takmayın! Her şeyin çok güzel olacağına inanın! Fenerbahçeliler böyle 'Pembe Gazete'ye ihtiyaç duyuyorlar. Gerçekleri acımasızca söyleyenleri "Hain" diye "Algıcı" diye "İş bilmez" diye eleştiriyorlar, suçluyorlar.
İLKER YAĞCIOĞLU (TAKVİM) - Geçen hafta Karagümrük maçının özellikle ilk devresindeki gibi topa sahip olup oyunu rakip sahada oynayacak bir Fenerbahçe bekliyordum. Aslında oyun tam anlamıyla böyle oldu. %70'e %30 gibi büyük bir farkla Fenerbahçe topa sahip olan takımdı. Peki ne üretti derseniz... Cevap neredeyse 'sıfır pozisyon' olur. Bu kadar korner attığı, bu kadar rakip ceza sahasında topla buluştuğu bir maçta Fenerbahçe'nin puan kaybetmesi akıllara şu soruyu getirdi; acaba devre arası mevcutlardan çok daha golcü bir forvet alınsa daha iyi olmaz mıydı? 1-0 geride olduğu maçta rakip de bütün hava toplarını almışken geçen sezonun gol kralı Cisse'yi 87'de oyuna almak neyin düşüncesiydi onu da anlamadım..
DENİZ ÇOBAN (FANATİK) - Hüseyin Göçek çok tedirgindi. Bu da normal. 25 hafta büyük maç almamıştı. Karşılaşmanın son bölümünde, Sinan Gümüş’e yapılan harekette, elin kafaya veya yüze gelmesi fauldür. Sarı kart konusunda yorumlar değişiyor. Sezon başından beri buna benzer pozisyonlarda en az 10 kez penaltı verildi. Bu tartışmasız, çok açık bir penaltı. Video hakemin de devreye girmesi lazımdı.