Ömer Üründül (Sabah) - Beşiktaş ise uzun süre maç öncesi düşündüğü planların hiç birini sahaya yansıtamadı. Ancak 30. dakikada ev sahibinin sürekli rakip defansı hırpalayan sprinter santrforu Dicko sakatlanıp çıkınca Beşiktaş rahatladı, oyunu kontrol altına aldı.İkinci devreye Sergen Yalçın, NKoudou'nun yerine Larin'i alarak başladı.Kanadalı oyuncu da ilk 10 dakikada ciddi şekilde Gaziantep defansını zorladı. Ama sonuca gidemedi. Bütün bunlara rağmen bana göre ilk yarının en çaılşıkan isimlerinden biri olan Nkoudou çıkmamalıydı.Beşiktaş baskıyı arttırırken, rakip de iyi direniyordu. Bu arada sahneye Sergen Yalçın çıktı. Hazır olmayan, arkadaşlarını tanımayan iki yeni transferi, Teixeria ve Batshuayi, birden sahaya sürdü. Ve de bir anda saha içi dengeleri tersyüz oldu. Artık oyunu domine eden Gaziantep idi. Bir tanesi yüzde yüzlük pozisyonda Jefferson altı pastan bomboş durumda topu auta attı. Diğerinde de kaleci Ersin'in başarılı kurtarışı vardı. Sonuçta puanlar paylaşıldı.
Ali Ece (Fanatik) - İlk 45’i zeminle beraber daha da kötü hale getiren diğer faktör ise Ümit Öztürk’tü: Kendisi San Marino-Cebelitarık maçını bile yönetse, tansiyonu yükseltebilir, oyuncular arasında kavga çıkmasına sebep olabilir. Çünkü Vida ve Tosca’nın sarı kart gördüğü pozisyondaki gibi Ümit kardeşimizin verdiği kararları sahadaki oyuncular bile haklı olarak anlamakta zorlanıyorlar. 45-60 arasında ilk yarıya göre daha iyi bir Beşiktaş vardı. Nsakala’ya çok geçmiş olsun, o anda Necip’in “sağlık kademesi”ne girişi çok değerli. Ambulans ise mümkünse oyuncular çağırır çağırmaz gelmeli, burada eleştirim ambulans görevlilerine değil sisteme: İnsan sağlığı her şeyden değerli!
Atilla Gökçe (Milliyet) - Bu maçın kazananı Erol Bulut umduğunu, istediğini ve beklediğini aldı... Beşli savunma, üçlü orta alan, ileride çift santrfor Dicko ve Figueiredo… Gaziantep FK, Beşiktaş’ın oyununu bozdu, pas hatlarını kesti, alanı kapattı, zamanı daralttı ve Sergen Hoca’nın saat gibi kurulu düzenini bozmayı başardı. Ghezzal ve Rosier, istedikleri gibi top kullanamadılar. Santrfor Kenan’a servis yapamadılar. Aynı biçimde N’Sakala- N’Koudou kanalı da beklenen etkiyi sağlamadı.Oyunun tıkanmış halinde iki şut gördük, Ghezzal ve N’Koudou, topu kaleci Günay’ın üstüne vurdular. Gaziantep FK, kalabalık savunmasında ve orta alanında pres yaparak kazandığı topları ileri taşıyıp pozisyon oluşturmaya çalıştı. Ancak Dicko’nun 32’de sakatlanıp yerini Kenan’a bırakmasıyla Figueiredo da yalnız ve etkisiz kaldı. Bir de şunu tespit edelim: Atiba eski Atiba değil... Yaşından dolayı geç form tutabilir… Belki de tutamaz, bilmiyoruz… Salih ve Kenan da henüz Beşiktaş oyuncusu olamadılar, normaldir, bekleyelim..Sergen Hoca’nın 68’de Batshuayi, Teixeira ve Gökhan Töre hamlesi çok radikal bir hamleydi. Verimsiz oyun zorunlu olarak takımda birbirini henüz tanıyamamış oyuncuları bir araya getirdi. Ya tutarsa kararı…
Cem Dizdar (Fanatik) - Her konuda münakaşa etmeyi marifet sayıp futbol oynamayı sadece ‘kazandı/kaybetti’ basitliğine indirgeyen Süper Lig’in klasik ilk devrelerinden birini daha izledik! Kaleyi düşünmedikleri için kaleyi de göremeyen iki takım orta sahada birbirleriyle ‘al ver’ oynayıp dururken bizde öylece bakıp durduk olan bitene. Devre sonuna doğru iki oyuncuya çıkan sarı kart hadisesi de olmasa biz izleyenler herhangi bir hareketlilik görmeyecektik! Beşiktaş ikinci devreye Larin ile başlayınca Ghezzal’in kısa süreli pasörlüğü devreye girdi de top Antep kale önünde görünmeye başladı. Ancak Antep oyunun ritim kazanmasına izin vermedi ve ‘oyunsuz oyun’ için dengeyi yeniden kurdu! Beşiktaş için geriye kalan çözüm oyuncu değişikliğinin getireceği belirsizlikti...
Erman Özgür (Fanatik) - Futbolun en güzel detayı golün mucizelere kaldığı bir ilk yarı izledik. Beşiktaş, oynamayı sevdiği pas oyunu önce Atiba’yı yeterince devreye sokamadığı, sonra geriden çıkarken çok fazla pas yaptığı, son olarak da Gaziantep takımının müdahaleli savunması yüzünden yapamadı. Hücumda N’Koudou ve Ghezzal devreye giremeyince pozisyonsuz, kısır ve keyifsiz bir oyun oldu. 2. yarıya Sergen Yalçın, Larin hamlesi ile başladı. Vites artıran Beşiktaş, ceza sahası içerisine çok daha kolay gelmeye başladı. Ancak bu hareketliliğin kahramanı Larin; Ghezzal ve Rosier’in asistlerini gol yapamadı. Sergen Yalçın, oyunu aldı ama skoru alamayınca son bölümde Batshuayi, Teixeira ve Gökhan Töre ile en güçlü hamlelerini yaptı. Fakat Nsakala’nın rahatsızlığı, ikinci yarının başındaki yüksek temponun devam etmesinin önüne geçti. Kartal, Larin ve Atiba’nın kaçırdığı fırsatlara kurban giderek beraberliğe üzülen taraf oldu.