Samsunspor Teknik Direktörü Hüseyin Eroğlu, Türkiye Futbol Federasyonu tarafından düzenlenen 2022-2023 sezonu Fair Play ve Sosyal Sorumluluk Ödülleri Töreni'nde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
"LİGDE HEDEFİMİZ İLK 10"
Süper Lig'de ilk 3 hafta sonunda 1 puanda olduklarını hatırlatan tecrübeli teknik adam, "İlk 3 haftada 1 puanımız var ama birçok maçı kazanma pozisyonuna geldik. Yeni bir takımız. Gün geçtikçe daha iyi olacağımızı düşünüyorum. Oyuncularıma güveniyorum. Önümüzdeki süreçte Samsunspor'u yukarı taşıyacağız. İlk 10 hedefimiz var. Bunun için elimizden geleni fazlasıyla yapacağız. Bu potansiyel, Samsun'da fazlasıyla var. Samsun bir futbol şehri. Geçen sezon geldiğimizde Samsunspor'u 11 yıl aradan sonra Süper Lig'e, hak ettiği yere getireceğimizin sözünü vermiştik. Şimdi de söz veriyoruz. Samsunspor'u rakiplerin zorlandığı bir deplasman haline getirmek, oynadığı futbol ve taraftarıyla Türk futboluna değer takan bir takım izletmek istiyoruz." diye konuştu.
Hüseyin Eroğlu, Transfer çalışmalarının sürdüğünü belirterek, "Süreç 15 Eylül'de bitiyor. Bir taraftan maçlarımıza odaklandık diğer taraftan transfer çalışmalarına devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"MIDTSJÖ'YE İLGİLİMZ OLDU, SÜREÇ DEVAM EDİYOR"
Galatasaray'ın Norveçli orta saha oyuncusu Fredrik Midtsjö ile ilgilendiklerini dile getiren Eroğlu, "Midtsjö'ye ilgimiz olmuştu. Süreç devam ediyor ancak birçok oyuncuyla temasımız ve görüşmemiz var. Aramıza katılacak oyuncular tabii ki olacak." değerlendirmesinde bulundu.
Kariyerinde hiç disiplin kuruluna sevk edilmediği için en centilmen teknik direktör ödülüne layık görülen Eroğlu, şunları kaydetti:
"Futbol çok önemli ve değerli. Teknik adamların en önemli görevi futbolun değerini korumak ve artırmak. Bu ödüllerin artması toplumsal olarak da değerimizi yukarılara çekecektir. Benim için çok anlamlı bir ödül. 2006'dan beri antrenörlük yapıyorum. Anlık dil ve fair play benim için çok değerliydi. Çok başarılar elde ettim, Türk futboluna birçok yetenekli genç hediye ettim. Onlara da ilk günden itibaren kazanmak için oynamalarını ama rakibe, hakeme, taraftara saygıyı öğrettim. Bir aile kültürüm var. Ne mutlu ki çocuklarıma böyle bir ödül alan bir baba mirası bırakacağım. Fair play'e ne kadar çok dikkat edersek ülke futbolunun prestijini artırmış olacağız. Maçların hepsine kazanmak için çıkacağız ama sonuçta bir oyun. Karşımızda bir rakip var, düşmanımız değil. Bu tip ödüllerin verilmesi Türk sporu adına çok anlamlı. Bu ödülü aldığım için çok gururlu ve mutluyum."