Vural Ak, 11-13 Haziran tarihlerinde Formula 1 Türkiye Grand Prix'sine ev sahipliği yapacak Intercity İstanbul Park'ta AA'ya açıklamalarda bulundu.
Kasım ayında koşulan yarışta söyledikleri her şeyin gerçekleştiğini belirten Ak, "Farklı şeyler söylediğimiz için önce bir alerji oluştu ama sonra hepsi kabul etti. Lewis Hamilton burada şampiyonluğunu ilan etti. Ondan sonra verdiği tüm röportajlarda karşılaştığı çetin yarış koşullarını referans vererek Türkiye Grand Prix'sinin hayatının en güzel yarışı olduğunu söyledi." ifadelerini kullandı.
Haziran ayındaki yarışın da büyük heyecana sahne olacağını dile getiren Ak, "Arkadan sıkı gelen takımlar var. Pistimizin asfaltı yeni. Sıcak hava daha yüksek lastik tutuşu oluşturacağı için yüksek hızlı bir yarış olacak. Haziranda yağmur yağmazsa muhtemelen bir tur süresi, 7-8 saniye kadar azalacak. Bu da bir Formula 1 yarışında çok önemli bir süre. Bu kadar hızlanınca da başka sürprizlere açık olacağız. Ben Red Bull takımından sürpriz bekliyorum. Max Verstappen, Lewis Hamilton'ı çok sıkıştırıyor. Seyircileri çok eğlenceli bir yarış bekliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Kasım ayındaki yarışın dünyada 2 milyara yakın sporsever tarafından takip edildiğini aktaran Ak, hala Türkiye ve İstanbul ile ilgili milyonlarca fotoğraf paylaşıldığını kaydetti.
Yaz ayına yarış almayı çok istediklerini belirten Ak, "Tam istediğimiz oldu. Yaklaşık 45 günümüz var. Bu çok önemli bir başarı, çok sevinçliyiz. İstanbul ve Türkiye'yi yeniden 2 milyar kişiye anlatmak için bir fırsat." ifadelerini kullandı.
Yarışa seyirci alınıp alınmayacağının mayıs ayı sonunda belli olacağını aktaran Ak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Seyircili yapabileceğimizi düşünüyorum. Böyle olursa yaklaşık 10 bine yakın yabancı misafirin geleceğini söyleyebilirim. Yabancılar 3-4 gün İstanbul'da kalıp yarışı seyredecek, İstanbul'u gezecek. Bu bile kendi başına büyük bir gelir ifade ediyor. Turizm sezonuna İstanbul'da dünyanın en büyük organizasyonunu yaparak başlamak çok prestijli olacak. Turizm sezonuna da büyük bir destek olacaktır."
Pistin Heybeliada kadar büyük bir alana yayıldığını anlatan Ak, "Oturarak 200 bine yakın kişiyi misafir edebiliyoruz. Pandemi koşullarında bunu yarı yarıya, üçte bire düşürsek, Beyoğlu'nda, sahilde yürüyen ya da otobüsteki, metrodaki bir insanın maruz kalacağı riskten çok daha az riskle açık alanda yarış izlenebilir. Kanada yarışının yerine takvime girdik, pandemi şartlarından dolayı yarışı yapamadılar. Yarışı seyircili yapmamız da dünyaya güzel bir mesaj olacaktır." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 4 yıl önce verdiği görevle bu noktaya geldiklerine dikkati çeken Ak, "Yarışımızı Cumhurbaşkanlığımız himaye ediyor, ama biz finansal yük yüklemiyoruz. Bu da ideal bir formüle dönüştü. Bu formülü devam ettirip yarışı en az bir 10 yıl daha İstanbul'da kalıcı kılmaya çalışıyoruz. Bununla da alakalı çok mesafe katettik." şeklinde görüş belirtti.
Intercity İstanbul Park'ın lojistik avantajlarına da değinen Ak, güçlü altyapının ellerini rahatlattığını söyledi.
Ak, Türkiye'nin büyük organizasyonları düzenleme konusunda tecrübeli olduğunu kaydederek, "7 taneden fazla jumbo jet ve kargo uçakları geliyor. 40-45 tane özel jetle özel davetliler geliyor. 500 tane tır Avrupa'dan buraya deniz yoluyla geliyor, Pendik Limanı'na iniyorlar, piste 10 dakika mesafede. Sabiha Gökçen Havalimanı, 5 dakikalık mesafe. Yeni havalimanı yarım saatlik uzaklıkta. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir Formula 1 pisti havalimanlarına, limanlara, şehir merkezine bağlı değil. 2-3 saat ızdıraplı yollarla gidiliyor yarışlara." ifadelerini kullandı.