İspanya'da 1. (La Liga) ve 2. (La Liga 2) futbol ligi kulüplerinin bağlı olduğu Profesyonel Futbol Ligi'nin (LFP) Başkanı Javier Tebas, La Liga'nın gelir olarak İngiltere Premier Lig'i geçmesini hedeflediklerini söyledi.
LFP'nin 6 yıldır başkanlığını yapan Tebas, La Liga'nın marka değerini artırmaya yönelik çalışmaları hakkında Madrid'de yabancı basın mensuplarına bilgi verdi.
Tebas, La Liga'nın mevcut durumda gelir ve marka değeri açısından en azından Almanya 1. Ligi (Bundesliga) düzeyine geldiğini savundu.
Avrupa ligleri arasında çok büyük farkla en yüksek gelire sahip Premier Lig takımlarının son yıllarda, Şampiyonlar Ligi'nin kazanan Liverpool hariç, Avrupa'da önemli bir başarısı olmadığını savunan Tebas, "Premier Lig ne yaptı da böyle bir marka değeri yarattı? Geçen sezona kadar Avrupa kupalarında önemli başarıları yok, Altın Top kazanan futbolcuları yok, milli takım düzeyinde iyi değil ama endüstri ve markalaşma olarak dünyanın en iyisi. Bizim yapmaya çalıştığımız da bu." ifadelerini kullandı.
La Liga'nın Avrupa'nın üst düzey ligleri (İngiltere, Almanya, İtalya, Fransa) arasında şu anda en rekabetçi organizasyon olduğunu öne süren Tebas, artan rekabetin marka değerini de yükselteceğini kaydetti.
Real Madrid ve Barcelona'nın La Liga'nın en büyük kulüpleri olmaya devam etmelerine rağmen, hegemonyalarının yıkıldığını dile getiren LFP Başkanı, 46 yıl sonra liderliğe kadar yükselen Granada , 1,5 yıldır sahasında yenilmeyen Osasuna ve Barcelona'yı 3-1 yenen Levante örneklerini verdi.
Tebas, "La Liga'da artık 100 puanla şampiyon olan takımlar yok. 85-90 puan aralığında gelen şampiyonluk ya da kümede kalmak için 40 puanın altına düşmemek, ligin ne kadar rekabetçi olduğunu gösteriyor." şeklinde konuştu.
Tebas, "Cristiano Ronaldo gitti. Lionel Messi de giderse La Liga çok değer kaybeder mi?" sorusuna, "La Liga'nın uluslararası yayın hakları her yıl farklı rakamlara satılıyor. Ronaldo gittiği zaman fiyatı düşürecekler diye düşündüm ama kimse bize daha az para teklif etmedi. Ama Messi giderse belki etkileyebilir." cevabını verdi.
Güvenlik gerekçesiyle El Clasico'nun (Barcelona-Real Madrid maçı) 18 Aralık'a ertlenmesine de değinen Tebas, "Katalonya sorunu elbette ki La Liga'nın imajını da etkiliyor. Cumhuriyeti Savunma Komitesinin (Katalonya'daki ayrılıkçı radikal grup) stratejik planında, 26 Ekim'de oynanması gereken El Clasico'da bir kaos yaratmak vardı. Maç bu yüzden ertelendi. Futbol sahaları şiddet olayları için kullanılmak isteniyor. Referandum döneminde Barcelona-Las Palmas (2 Ekim 2017) maçı da güvenlik gerekçesiyle seyircisiz oynanmıştı. Ama bir El Clasico seyircisiz oynanamaz." şeklinde konuştu.
İspanya Süper Kupası'nın 4'lü final organizasyonuyla Suudi Arabistan'da oynanacak olmasını eleştiren Tebas, "İspanyol futbolu ülke sınırları dışına çıkmalıdır ama bu kupanın 4'lü final şekline dönüştürülmesini doğru bulmuyorum. Ayrıca kupa maçının Suudi Arabistan'a götürülmesi için iyi bir zaman olup olmadığını da bilmiyorum. Bu ülkeden gelir elde edilmiş gibi gösteriliyor ama aslında Suudi Arabistan tüm Avrupa futbolunun maçlarını korsan yayınlayan bir ülkedir." açıklamasında bulundu.
LFB Başkanı ayrıca, UEFA'nın Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi turnuvalarına ek olarak üçüncü bir kupa düzenleme kararını da eleştirerek, "Yeni turnuva düşük bütçeli ligler için ise çözüm bu değil. Mesela bu turnuva Bulgaristan'da küçük kulüplere değil, büyük kulüplere yardım eder. Bu da Bulgar liginde kulüpler arasındaki farkın daha da açılmasına neden olur. Sorunun temeli, futbol endüstrisindeki paranın dağılımıyla ilgilidir." yorumunda bulundu.