Beşiktaş Kulübü'nün Youtube kanalına açıklamalarda bulunan Adnan Dalgakıran, "Beşiktaş'ın her alanda çok ciddi değişime ihtiyacı var. Önümüzde sabretmemiz, doğru planlama ve doğru organizasyonları yapmamız gereken zorlu ve uzun süreçler var. Sergen hocamızla, teknik ekiple, yönetimle hep beraber geleceğin Beşiktaş'ını oluşturmaya çalışırken bir yandan da karşımıza çıkan fırsatları değerlendirmeyi arzu ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Problemleri çözmenin zaman alacağını vurgulayan Dalgakıran, "O kadar çok sorunu var ki kulübün, o kadar yönetilmemiş ki bütün bu sorunların üstesinden gelmek zaman alacak. Hepimizin sabır ve cesaret göstermesi gereken bir dönemi yaşayacağız." şeklinde görüş belirtti.
Bırakmam Seni kampanyası ile ilgili de konuşan Adnan Dalgakıran, "Beklentiler farklı farklı. Kampanyanın başındaki isim olarak benim beklentilerim daha realist. Başkanımız inanılmaz bir gayret gösteriyor. Şaşkınlıkla izliyorum onun performansını. Tüm detaylarla yakından ilgileniyor. Başkanın beklentisi daha yüksek. O hesabı şöyle yapıyor, 'bizim 20 milyon taraftarımız varsa 20 milyon taraftarımız da SMS gönderecektir' diye düşünüyor doğal olarak. Gerçekte o biraz farklı işliyor. Şu anda 250 bin üzerinde SMS var. Mükerrerleri çıkarırsanız 200 bin kişi SMS göndermiş. Sosyal medyaya baktığımız zaman Facebook'ta 5 milyonun üzerinde izleyicimiz var. Bizim kampanyamız sadece SMS'ten ibaret değil. Şu anda ikinci kısma geçtik, iş adamlarıyla ilgili kısımdayız. Onlarla toplantılar yapıyoruz, Beşiktaş'a destek vermeleri için destek istiyoruz. Bunun üçüncü ve dördüncü kısımları da gelecek. Taraftarlarımızla bunu paylaşacağız." diye konuştu.
Yeni Beşiktaş'ı oluşturmanın zaman alacağını anlatan Dalgakıran, "Beşiktaş'ın gelir stratejilerinde değişikliklere gideceğiz. Artık taraftarı da sistemin içine alan, dijital altyapıya sahip bir Beşiktaş oluşturma peşindeyiz. Beşiktaş'a yeni gelir kaynağı oluşturacağımızdan, gelir-gider dengelerini kuracağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Elimize aldığımız şey, elimizin kolumuzun bağlı olduğu bir şey. Bu bağları çözmek zaman alıyor. Kendi yönetim biçimimizi uygulamak zaman alacak. Camianın bu sabrı göstereceğine inanıyoruz. Taraftardan hep yıllarca bu destekler istenmiş fakat Beşiktaş daha da kötü hale gelmiş. Kafalarındaki soru işaretlerini çözmemiz hızlıca mümkün olmuyor. Zaman içinde yönetime daha çok güvenecekler." değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa'da yetişen Türk futbolcuların, Türkiye'de yetişenlerden daha nitelikli olduğunu ve bunun da en önemli sebebinin sistem olduğunu dile getiren Adnan Dalgakıran, "Altyapının sabit bir gelir kaynağına ulaşması ve o gelirin direkt hiçbir noktaya ulaşmadan altyapıya gitmesi ile ilgili çabalarımız var. Bu da çok önemli ve stratejik. Biz geldiğimizde tuvaletlerine bile girilemeyen bir tesisti. Korkunç bir kulüp devralındı. Çok ümitliyim. Altyapıya bir akar sağladığımız zaman Beşiktaş'ın darphanesi haline dönüştürebiliriz. Avrupa'da yetişen Türk futbolcularına Avrupa takımlarından çok ciddi bir ilgi var. Çok sayıda futbolcumuz var. Avrupa'da 3-4 milyon gurbetçimiz var ve oradan çıkan futbolcu sayısı 85 milyonluk Türkiye'den çıkan futbolcu sayısının belki 20 katı nitelikte. Yeteneklerimizde sorunumuz yok. Sorunumuz sistemsizlikte. Herkes anında başarı bekliyor. Yöneticiler de bunun hazzına kapılıp popülist hareket edip kaynakları çarçur ediyorlar. Sevimli olmak adına böyle şeyler yapmayacağız. Şu anda eksi 350 gelir-gider farkı var. Böyle, bir kulübün yaşaması mümkün değil. Bu gelir-gider dengesini başabaş getireceğiz. Yeni gelir kaynakları oluşturacağız. Sosyal medyayı gelir getirici hale getireceğiz. Biz ümitsiz olsak burada olmayız, çok ümitliyiz. Geçmişin alışkanlıklarından sıyrılacağız, sistem ve organizasyon üzerine odaklanacağız. Artık yöneticilerin önde olduğu sistemi yok etmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Hayalindeki Beşiktaş'ı da açıklayan Dalgakıran, "5 yıl sonra Beşiktaş'ı Türkiye'de ve Avrupa'da her zaman yüksekte olan, sürdürülebilir başarısı olan, bir sene iyi bir sene kötü olmayan, gelir-gider dengesini kurmuş, bütün sporcularının ve çalışanlarının maaşını zamanında ödeyen organize ve kurumsal olmuş hayal ediyorum." ifadelerini kullandı.
Beşiktaş'ın futbolcu yetiştirip satarak gelir elde etmesi gereken bir kulüp olduğunu söyleyen Adnan Dalgakıran "Beşiktaş geçmişte kendi yetiştirdiği futbolcularla çok ciddi başarılar elde etmişti. Başarı sadece genç futbolcularla elde edilen bir kavram değil. Bunları bir sistem içinde yapmak önemli. Bunlar bir süreçten geçiyor. Yetenekleri ölçülüyor, gelecekte performans nasıl olacağı, yetişebilir mi gibi konular analiz ediliyor. Satabileceğiniz hiçbir futbolcu yok, yaş ortalamanız 34. Sadece şampiyonluk peşinde o yıl için gelecek yılları feda eden bir yaklaşımda bulunmak ne başkanımızın ne yönetimimizin anlayışı. Biz sürdürülebilir bir başarı peşinde koşmak istiyoruz." diye konuştu.
Takım içinde tecrübeli isimlerin yanı sıra genç yeteneklerin olması gerektiğini vurgulayan Dalgakıran, "Genç yetenek ve altyapı deyince sadece kendi altyapımızı kast etmiyoruz. Bütün dünyadaki genç ve yetenekli oyuncular ilgi alanımıza giriyor. Yeni gelir kaynakları oluşturma ve büyüme adına futbolcu da satarak buradan gelir elde edilmesi gerekiyor. Öyle bir borç batağına saplanılmış ki sürdürülebilir bir borç oluşturmak için bu politikaları da oluşturmamız gerekiyor. Bunun için de doğru adamı uygun fiyatla bulup parlatıp satabilmemiz gerekiyor. Biz popülist yaklaşımların içinde olmayacağımızı çok net söylüyoruz. Elimizi kolumuzu bağlayan şeylerden sıyrıldıkça bu yönetim kendi tarzını daha fazla belli edecek. O zaman taraftarımız daha mutlu olacak." ifadelerini kullandı.
Planlarının Türk futbolu için de yol gösterici olacağını söyleyen Adnan Dalgakıran, "Ligde 10 milyon euroya kurulmuş bir takım 100 milyon euroya kurulmuş bir takımı rahatlıkla yenebiliyor. Burada bir problem var, sorun nedir? Sadece Beşiktaş'ta oluşmamış diğer kulüplerimizde de oluşmuş bu sorun. Bizim yapacağımız hamlelerin Türk futbolu için de bir devrim, yol gösterici nitelikte olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu sorumluluğu taşıyoruz üstümüzde. Umarım başarılı oluruz." şeklinde konuştu.