Ergin Ataman, Avrupa Şampiyonası'nda A Grubu maçlarının oynandığı Tiflis Arena'da gerçekleştirdikleri antrenmandan sonra basın mensuplarına açıklamada bulundu.
Gürcistan maçını bireysel hatalarından dolayı kaybettiklerini belirten Ataman, "Keza maç uzatma bölümüne gitmeden önce de birçok pozisyonda boş şutları değerlendiremedik. Onlar da çok inanılmaz dış atışlar attılar. Neredeyse orta sahadan atılan üçlük var. Kaçan faul atışları var. Alperen'in orada 4'te 1 attığı faul atışları var. Ben sonuçta takımımın mücadelesiyle gurur duyuyorum." diye konuştu.
A Milli Takım'ın genç oyunculardan kurulu olduğunu aktaran Ataman, "Bu takımda ilk kez A milli takım forması giyen 4-5 oyuncumuz var. Tabii ki tecrübeli oyuncularımız da var. Ancak dün burada çok ağır bir atmosfer vardı. O ağır atmosferde ikinci uzatmanın son anına kadar kazanmak için çaba sarf ettik ama olmadı. Sonunda saçma sapan 1-2 hakem düdüğü de eklenince maçı kazanan taraf Gürcistan oldu." ifadelerini kullandı.
Tecrübeli başantrenör, karşılaşmadan diskalifiye edilen milli oyuncu Furkan Korkmaz'ın soyunma odasına giderken koridorda saldırıya uğradığını anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Rakip takımın yedek benchinden Shengelia, Bitadze ve atılan oyuncu, soyunma odasının kapısında Furkan'a saldırıda bulunuyorlar. Orada onu korumaya çalışan kondisyonerimiz darbe alıyor ve yere düşüyor. Bizim diğer ekip de içeri girip Furkan'ı koç odasına saklıyorlar. Burası FIBA, uluslararası bir organizasyon. Burada böyle bir şeye izin verilmesi zaten çok büyük bir saçmalık. Olay koridorda cereyan ettiği için bizim haberimiz yok. Biz burada maçın içindeyiz. Bunların hepsi görüntülerle ortaya çıkacak. Son 10 saniyede Cedi Osman'ın yaptığı taktik faul son derece yumuşak. Orada hakemin sportmenlik dışı faul çalıp maçı sonlandırması, yani maçın sonucuna direkt etki etmesi... Ben de hakeme çok yoğun itirazlarda bulundum. Diskalifiye oldum, soyunma odasına gittim. Bizim takım soyunma odasına giderken, Gürcü polisinin takımı tartaklaması, takımı iterek soyunma odasına doğru yönlendirmesi, orada yönetim kurulu üyelerimiz Ömer Onan, Hüseyin Beşok'u ciddi anlamda tartaklamaları... Bunlar FIBA'nın organizasyonuna çok büyük gölge düşürdü."
Ergin Ataman, karşılaşmada 22 saniyenin oynatılmadığını ve bu nedenle kural hatası yapıldığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Maçta 22 saniyenin göz göre göre oynatılmaması da büyük bir skandal. Hele maçın uzatmaya gittiğini ve 2 saniye kala son topun bizde kaldığını düşünürsek, o 22 saniyeyi koyduğumuz zaman 24 saniyelik bir topu kullanma hakkımız olacaktı. Yapılan bu tip yanlışlıklar kural hatasına giriyor. Maç oynanırken, itirazımızı yaptık. Bizi püskürttüler masadan. Maç bittikten sonra ispatıyla maçın sonucuna itiraz ettik. Bu konuda FIBA'dan maçın tekrarını ya da en azından kalan 4,5 dakikanın tekrar oynanmasını beklemekteyiz. Ama geldiğimiz günden itibaren burada öylesine saçma sapan, çağdışı bir organizasyonla karşı karşıyayız ki, sonunda dünkü olaylarla skandal bir görüntü ortaya çıktı."
Ataman, Gürcistan'a geldikleri ilk günden itibaren sorunlarla karşılaştıklarını vurgulayarak, "Zaten dediğim gibi geldiğimiz günden beri 45-50 dakika yol gidiyoruz, geliyoruz. Doğru dürüst bir polis koruması yok. Otelde oyuncularımız aç durumdalar. Bir sporcu beslenmesiyle alakası olmayan bir beslenme. Buna rağmen mücadele etmeye çalışıyoruz. Evet dün iyi oynamadık, maçın sonunda çok büyük hatalar yaptık. Maçı mucizevi bir şekilde kaybettik. Tabi bu olaylar son derece tatsız. Şaşkınlık içerisindeyim. Uzun yıllardır FIBA organizasyonlarında görev almıyordum. Hem hakem kararları hem de organizasyonla ilgili şaşkınlık içerisindeyim." değerlendirmesinde bulundu.
Ergin Ataman, grupta her takımın diğerini yenebilecek güçte olduğunu vurgulayarak, "Turnuvada şu anda kaybedilmiş hiçbir şey yok. Biz takım olarak bu olaylardan kurtulup, önümüzdeki iki maça motive olmamız lazım. Bu son derece önemli. Çıkıp sahada aslanlar gibi mücadele edeceğiz. Burada bir milli takım var. Bir beklentim de buna herkesin destek olması. Turnuva bittikten sonra eleştiriler olabilir. Buyursunlar beni eleştirsinler. Ben Ergin Ataman olarak dimdik herkesin karşısındayım. Bazı arkadaşların, özellikle de Türkiye'de nam salmış olan eski ünlü basketbolcuların sosyete kulüplerinde maçları izleyip, ondan sonra ekranlara çıkıp bu çocuklara 'Siz yüreksizsiniz, utanmıyor musunuz?' diye ithamda bulunmasını ben buradan kınıyorum. Bu oyuncuların hepsi yüreğini koyuyorlar ortaya." diye konuştu.
Bütün oyuncuların ellerinden geleni yaptığını aktaran Ataman, sözlerini şöyle tamamladı:
"Shane Larkin'in elinde ciddi bir sakatlık var, bugün idmana gelemedi. Cedi Osman için de doktorlar 'Devam edemeyebilir dizinde esneme var.' dediler. Ama oynatmak zorunda kaldık. O da hücumda performans gösteremedi. Hiç kimse bu oyunculara 'yüreksiz' diyemez. Bu oyuncular yüreğini koyuyor, ay-yıldızlı bayrağı en iyi şekilde temsil etmeye çalışıyor. Sonuçta spor yapıyoruz. Başarısız olursak bunun sorumlusu benimdir, oyuncular değildir. Onun için buradan da bu mesajı Türkiye'ye vermek istiyorum. Yani geçmişte milli takımlarda kendi aralarında kavga edip, hiçbir sonuç elde edemeyen bazı eski oyuncuların çıkıp da ekranlarda, burada rakiple kavga eden, kazanmak için kavga eden oyunculara 'yüreksiz' denmesi beni çok yaraladı ve oyuncularımı da yaraladı. Bakın Alperen Şengün bugün antrenmana gelemedi. Sabaha kadar uyuyamamış. Baş ağrısı ve bir hastalığı var şu anda. Bu çocukları tedirgin etmeyelim. Biz bu turnuvanın sonuna kadar gitmeye devam edeceğiz. Ama sonuçta da başarısız olursak ben dimdik ayaktayım. Kimseden çekecek bir şeyim yok. Bu takımın başarılı olmasına dair bir söz verdim ama spor bu. Olmayabilir. Olmazsa da gereğini yaparız."