ALİ ECE (FANATİK) - Perdeyi açan golün baş mimarı 2020 model Amokachi aksiyonlarıyla Aboubakar oldu. 2017’den beri ilk kez üst üste 3 lig maçında gol atmayı da başardı yıldız oyuncu... Bu sezon ilk defa 3 maç üst üste kazanılmasında Sergen Yalçın damgalı bu kalite genişlemesinin rolü de ekstra değerli.Beşiktaş, özellikle ilk 10 dakikada çok etkili, organize bir baskı kurdu: İlk 45 bittiğinde her 3 dakikada bir rakip ceza alanında topla buluşmuştu. Larin yokken yerine tercih edilen N’Koudou ile hücumda A planı farklıydı. Çünkü Larin’in topun yöneleceği tarafa doğru koştuğu 3. alan aksiyonlarında N’Koudou topla rakibin üzerine gitti. Takım savunması da modifiye edilmişti: Josef’in yokluğunda Beşiktaş ilk 45’te geriye organize şekilde koştu ve Kasımpaşa’nın kontrataklarını tehlikeli olmadan bertaraf etti. Aboubakar, Atiba, Rosier, Ghezzal gibi ilk 11’in ustalarının yanı sıra Utku, Rıdvan, Montero gibiler de her hafta Beşiktaş lehine kadro kalitesini genişletiyorlar. Bu sezon ilk kez 3 maç üst üste kazanılmasında Sergen Yalçın damgalı bu kalite genişlemesinin rolü de ekstra değerli.
MEHMET DEMİRKOL (FANATİK) - Beşiktaş özellikle rakip yarı alana yerleşip orada pas yaparken son derece iyi durdu. Takımın şekli, pas akışı, alan kullanımı, alan boşaltma, hemen her şeyi doğru yaptılar. Yine Fenerbahçe maçında olduğu gibi rakibin pas kanallarını tamamen tıkadılar. Eksik kalan sistemi daha etkin kılacak, pozisyon yaratacak santrfor arkasındaki performansı. Oradaki oyuncu çabuk ve yaratıcı top kullanmalı. Dün Mensah’ın hareketli olduğu, çabuk düşünüp uyguladığı her atakta Kasımpaşa savunmasını zorladılar. Hem bu hem Koomson’un sakatlığı sonrası Aboubakar’ın sol kanattaki inişlerinde engellenememesi, Beşiktaş’ın tüm hücum unsurlarını rahatlattı. İlk gol sonrası özellikle kendi sağ kanatlarını çok etkin kullandılar. Kırmızı kart sonrasında ise her şey bitti. Beşiktaş rahat kazandı. Aboubakar maçın fark yaratan oyuncusu. Geçen hafta olduğu gibi tüm tıkanıklıkları açıyor. Bunu bazen ince işçilikle yapıyor, bazen de kapıyı kırıyor. Bu kadar az forma giydikten sonra bu dönüşü, takdiri hak ediyor.
SERDAR ALİ ÇELİKLER (HABERTÜRK) - Beşiktaş'ın kadrosu şampiyonluk yarışındaki rakipleri G.Saray, F.Bahçe ve Başakşehir kadar geniş değil. Misal Rosier ve Abou'nun yedekleri yok. Kalecileri de rakiplerinden geride. Buna karşın en istekli ve oynadığı oyundan en keyif alan oyuncu grubu Beşiktaş'ta. Beşiktaşlı oyuncular hem keyif alıyorlar hem de keyif veriyorlar. Bu tamamen hoca başarısıdır. Bu minvalde Sergen Yalçın'ı bir kez daha tebrik ederim. Hocanın Rıdvan'dan vazgeçmemesi gerektiğini bir kez daha hatırlatmak isterim. Beşiktaş, asıl kadrosunda ciddi eksiklikler olmazsa fizik güçleri yettiği müddetçe her maçı kazanmaya yakın takımdır. Hakem Bahattin Şimşek hakemlik yapamaz. Çünkü futbolla uzak yakın alakası yok. Hadergonaj'a çat diye gösterdiği kırmızı kart da skandaldı ardından Beşiktaş aleyhine çaldığı eyyam fauller de.
ALİ GÜLTİKEN (SABAH) - Dün akşam oyunun sıkıştığı anlarda yine Aboubakar'ın liderliğini ve etkinliğini gördük. Atiba'nın sahanın her yerinde takımını yürüten kaptan olarak sonuca imza atma arzusunu gördük. Bunu da skora yansıttı. Dorukhan yine oyunda kaldığı süre içinde eski performansını aratmadı. Rosier diri ve etkiliydi. Asistiyle dün akşamın yıldızlarındandı. Mensah oyunu zorlayan orta saha özelliği ile Beşiktaş'ın ihtiyacı olan hücum silahı olduğunu bir kez daha gösterdi. Utku için de bir maşallah diyelim. Kasımpaşa maçı Beşiktaş'ta taşların yerine oturduğunun teyit edildiği bir resital oldu.
ATTİLA GÖKÇE (MİLLİYET) - Kadıköy’deki Fenerbahçe deplasmanından üç puanın neşesi ve cakasıyla dönen, attığı gollerle gösteri yapan Beşiktaş, kendi sahası Vodafone’da Kasımpaşa’yı beklendiği gibi coşkuyla karşılayamadı. Yine de titiz bir dikkat ve kontrolla sergilenen uyumlu bir oyun söz konusuydu. Devre biterken golü buldular, ikinci yarıda farkı artırdılar. Ve davul çalar gibi gürültüyle cümle aleme ilan ettiler: Artık onlar da şampiyon adayı. Sezon başında kırık transfer arayışları ve gecikmelerle kadro oluşturan siyah-beyazlılar, haftalar ilerledikçe kişiliklerine uygun bir kimlik de kazanmaya başladı. Dünkü maç, seriyi ilk kez üçlerken Beşiktaş’ı zirve takımları arasındaki şampiyon adaylarından biri haline getirdi. Sanırım, artık kimse yadırganmaz bu gerçeği. Beşiktaş gözünü kararttı. Hedef koşusuna geçti, bu takımdan korkulur.
UĞUR MELEKE (HÜRRİYET) - Dün Welinton-Montero iyiydi; Montero’nun 24’te attığı uzun top, özgüven kazandıkça oyun kurulumunda da fark yaratacağını gösteriyor. Rıdvan hak ettiği formayı geri aldı, üzerine koyarak devam ediyor. Atiba, heykeli dikilmeye yakışır performansını sürdürdü. Aboubakar üç maçtır müthiş oynuyor. Mensah bu sezon gol bölgelerine en çok girdiği maçı oynadı. Ancak iki adamı, sağ çizgi ikilisi Rosier-Ghezzal’ı ayrı bir yere koymak gerek. Dün bize düşük bütçeli bir ‘Trent-Salah’ filmi izlettiler adeta. Her bağlantıları anlamlıydı, her çıkışları etkiliydi. Uzun zamandır bir çizgide bu kadar uyumlu, bu kadar birbirini yükselten bir kanat ikilisi izlemiyorduk.
DENİZ ÇOBAN (FANATİK) - Hakem Şimşek, ikili mücadelelerdeki değerlendirmelerinde ve disiplin uygulamalarında hatalar yaptı. Standardı tutturamadı. 49. dakikada Hadergjonaj’ın Mensah’a ceza alanı içinde yaptığı hareket penaltıydı. Kasımpaşalı oyuncunun kırmızı gördüğü pozisyonda ise sarı yeterliydi. 49. dakikada Mensah, kale sahası üzerinde yüksekten gelen topa vurmaya hazırlanırken Kasımpaşalı savunma oyuncusu Florent Hadergjonaj’ın koluyla Mensah’a bir hamlesi var. Havada dengesiz yakalanan Mensah’ın arkasından yapılan bu hamleyle dengesinin bozulması çok doğal. Burada Beşiktaş lehine penaltı kararı verilse daha doğru olurdu. 54. dakikada N’Koudou, Hadergjonaj’ın faulüyle yerde kaldı. Hakem, direkt kırmızı kartını çıkarttı. Bu pozisyona kırmızı kart diyebilmemiz için hareketin; acımasız ve yaralayıcı olması gerekir. Kasımpaşalı oyuncunun rakibine böyle bir hareketi yok. En doğru karar sarı kart olmalıydı. Kırmızı kart hatalıydı.