DENİZ ÇOBAN (FANATİK) - 28. dakikada Kerem, Braschi’nin ayağına kontrolsüz, çok net bir şekilde basıyor. Burada Kerem’in sarı kart görmesi gerekirdi. Sarı kart çıksa Kerem önümüzdeki hafta derbide cezalı duruma düşecekti. 30'da Adnan’ın, Torreira’ya faulünde önce sarı kart çıktı. Sınırları zorlayan bir hareketti. Ben bu tarz pozisyonlara sporcu sağlığı için kırmızı çıkması gerektiğini düşünenlerdenim. 52'de Galatasaray’ın golü VAR müdahalesi sonucu iptal edildi. Galatasaraylı oyuncunun kalecinin eline bir teması var. Bu temasın kaleciyi etkileyip etkilemediği hakem taktiri. Dolayısıyla bu pozisyonu da hakem görüp değerlendirse; hangi kararı verse de desteklerdim.
ŞANSAL BÜYÜKA (MİLLİYET) - Galatasaray ikinci 45 dakikada gerçekten çok pozisyon buldu, bulduklarının en azını attı. Daha doğrusu Karagümrük kalecisi Viviano, yenilgiyi önleyemese bile, takımı adına çok farklı, çok ağır bir yenilgiyi önledi. Maçın 70’li dakikalarının başında ekrana bir istatistik geldi. Karagümrük’ün rakip ceza sahasını giriş sayısının karşında “0” yazıyordu. Hücumdan ve pozisyondan bu kadar uzak kalmak, bir eksik kalmakla anlatılamaz. Aslında Karagümrük 11‘e 11 oynarken de pozisyon bulmakta ciddi sıkıntı çekti. Kaleci Viviano‘dan sonra Karagümrük’te ayakta kalan tek oyuncunun Sukhurov olduğunu söylemeli ve hakkını vermeliyiz. Galatasaray’da Mertens, iyi izler bırakarak oyundan çıktı, Icardi adının ve kariyerinin çok gerisinde... Barış Alper’in hareketli oyunu, kötü oynamakta ısrar eden Kerem Aktürkoğlu’nu tehdit ediyor. Galatasaray’da Mertens ve Rashica dışında çok öne çıkan oyuncu olmadı. Aslında Galatasaray için çok iyi bir oyun değildi ama çok önemli bir galibiyet oldu. Galatasaray’ın üç maç sonra galip gelmesi, Başkan Vekili Ender Timur ile Okan Buruk ‘un sinir uçlarına iyi gelecektir. Galatasaray için bu da; inanın galibiyet kadar önemli olacak. Galatasaray’ın sakinliğe ve futbola dönmeye ihtiyacı var.
BÜLENT TİMURLENK (SABAH) - Kadıköy'de 4 gol atarken merkezde Borini'yi kullanan Pirlo'nun, Diagne ile başlama tercihi Caner'in duran toplarına bağlıydı. Pek iyi bir tercih olduğu söylenemez, elinde Colley gibi hızlı bir adam varken... Adnan'ın kırmızı kartıyla da bir başka maç oldu Karagümrük için... Viviano, Galatasaray'a karşı... İkinci yarıda Rashica'nın sola geçip, iç kulvara basması Emre'yi de rahatlatırken, Dubois da Caner'in çıkışlarını önleyince bir eksik Karagümrük karşısında Buruk'un takımının gol kaçırma yarışı başladı. Futbol az ya da çok topu santrforunla buluşturma sanatıdır. İcardi'nin futbol aklı sahada parlarken ve basit oynarken takım arkadaşları tabelaya adlarını yazdırma peşindeydi. İki golle bir saat bir eksik oynayan rakibini devirmenin derbiye verecek bir mesajı yok. Maç öncesi "Çok çalışıyoruz" diyen Okan Buruk'a iki sorum var: 30 orta yapan, doğaçlama oynayan ve oyuncularının bireysel yetenekleri üzerinden emekleyen bu takımın oyun planı nedir? Ya da ilk 45'te Kerem sahayı gezmeye başladığında kaybettiğiniz Giresunspor maçı aklınıza geldi mi, geldiyse neden uyarmadınız?
ERMAN ÖZGÜR (FANATİK) - Galatasaray, Alanya maçına göre iştahı ve temposu eksik başladı Karagümrük maçına. Özellikle Mertensİcardi ikilisinin bağlantısının kopuk olduğu, Rashica ve Kerem'in bire birde etkisiz kaldığı ilk yarım saat net fırsat bulmakta zorlanan Galatasaray ceza yayından Mertens ve Rashica denemelerinden de sonuç çıkaramadı. Adnan'ın gördüğü kırmızı ile ilk yarının son bölümünde topla oynama oranı artmasına rağmen rakibin dengesini bozmak adına rutin görüntüsünden sıyrılan bir oyuncu çıkmadı. Bu sıkıntıyı aşabilmek adına Okan Buruk 2. yarıya Barış Alper-Kerem değişikliği ile girdi. Mertens'in nihayet rakip savunmasını bozmaya başladığı ilk bölüm İcardi-Mertens bağlantısı Galatasaray için pozisyonlar getirdi. Mertens etkisi ile Rashica, Mata ve yine Mertens ile maçı koparma şansları biraz beceriksizlik biraz da Viviano başarısı ile değerlendirilemedi. Viviano, Karagümrük için beraberlik şansını hep taze tutmasına rağmen hücum konusunda Karagümrük'lü oyuncular çok kötü bir akşam geçirip, Muslera'yı neredeyse hiç rahatsız edemediler. İşin sonunda Viviano da pes etti ve Mata fişi çeken golü attı. Sonuçta Galatasaray, Karagümrük'ün eksik kalışını maçın 2. yarısında Mertens ve Rashica'nın öne çıktığı, Emre Taşdemir'in 1 gol 1 asistle yıldızlaştığı baskın bir oyunla çok iyi değerlendirdi. Okan Buruk için derbi öncesi bu galibiyet ile büyük moral bulup özgüven tazeledi.
CEM DİZDAR (FANATİK) - İkinci devre de Galatasaray yoğunluğuyla geçti. Ancak ilk gol bazı şeyler anlatıyor olmalı! 'Yerli kuralı'ndan bu kadar şikayet edilirken golü atan Emre Taşdemir’in sezonun ilk maçına çıkmış olması 'kaderin cilvesi' olarak mı tanımlanmalı? Yoksa, bu kombinasyonları görmeyenler için, 'Daha önceleri nerelerdeydiniz?' diye mi sorulmalı? Yine de rakibine hücum ettirmediği gibi neredeyse tüm ikinci yarıyı Karagümrük ceza sahasına önü ya da içinde geçiren Galatasaray skor değilse de pozisyon üstünlüğüyle maçı almayı bildi. "Galatasaray oyunu güçlü müydü?" derseniz yanıtım "Ehh" olur!.. Bu maç için belki, ‘’üstün’’ ya da ‘’baskın’’ demek daha doğru olur ama rakibin neredeyse ‘’sıfır tehdit’’ini de unutmamak gerek. Maç böyle bitince kuşkusuz dillere dolanacak olan ilk kırmızı kart olacaktır! Yani ‘’hakem kararı’’! ‘’Karagümrük’e verilmedi de neden Galatasaray verildi?’’ gibisine… Manasız… Çünkü VAR böyle buyurdu! Tartışmaları izlemek için buyurun ekran başına...
UĞUR MELEKE (HÜRRİYET) - Rotanız ister “karma” olsun, ister ying-yang; ister “ne ekersen onu biçersin” deyin, ister “what goes around comes around”... Farklı dillerde, farklı sözcüklerde aynı anlamı gizliyor evren: Etrafınıza nasıl bir enerji verirseniz, size benzer bir yanıt veriyor. Dün de bunun bir milyonuncu örneğini gördük Olimpiyat Stadı’nda. Emre Taşdemir, Galatasaray’ın bu sezon planlamasında ana tabloda düşünülmeyen, sol bekte Van Aanholt ve Kazımcan’ın ardında konumlandırılmış, sistem dışı kalmış bir futbolcuydu. Ama yaptığı işe, takımına, hocasına, hayata küsmemiş belli ki. Rezerv Lig’de 17-18 yaşında çocuklarla sahaya çıkmış, 4 maçta orada kaptanlık bandını takmış. Tüm maçlarda yüzde yüzünü vermiş, Giresun ve Ümraniye’ye karşı da goller-asistler yazdırmış haneye. Namuslu bir şekilde işini yapmaya devam ederek sırasını beklemiş yani. İşini sevmesinin, dürüstçe yapmasının ödülünü de dün aldı Emre. Kartlar ve sakatlıklar sonrası sıra nihayet ona geldi. O da yine elinden gelen her şeyi yaptığı bir maçta gol atarak ödülünü aldı adeta hayattan. 60’ta Rashica’nın çevirdiği o top Emre’nin önüne düştü, zira o top için çok çalışmış ve çok beklemişti genç adam. Galatasaray’ın aslında vitesi üçe-dörde çıkarmaya ihtiyaç duymadan kazandığı dünkü maçta olumlu haneye yazabileceğimiz bir başka konu da kornerlerde Nelsson ve Emin’in iyi fırsatlar bulmaları. Malumunuz, sarı kırmızılılar bu sezon duran toptan gol bulamayan tek takım. Dün Oliveira’nın genelde penaltı noktası üzerine kullandığı kornerlerde Nelsson ve Emin’in vurdukları kafalar, Galatasaray için olumlu bir gelişme.