(GÜNTEKİN ONAY - HÜRRİYET) Ligin geride kalan 4 haftası şunu gösterdi ki; Fenerbahçe’nin önceliği savunma güvenliği. Yeni kurulmuş bir takımın ilk haftalarda rakiplere bu kadar az pozisyon vermesi önemli. Dün de top Karagümrük’ün ayağına geçince takım halinde alan savunmasını iyi yapan disiplinli ve organize bir Fenerbahçe izledik. Ancak akan oyunda pozisyon üretmekteki sorunlar devam ediyor. Rakip savunma bloğu ile orta saha arasındaki bölgeye topla veya topsuz giren ve rakip savunmanın dengesini bozacak bir oyuncu profilinin olmaması bu durumun başlıca nedeni. Enner Valencia ve Thiam’ın etkisiz oyunları, Sosa’nın ofansif bölgeden uzak oynaması, Samatta’nın az topla buluşması gibi diğer olumsuzluklardı.Fenerbahçe’de 2 maçtır kaleci Altay maçın adamı oluyorsa bir yerlerde sorun var demektir. Samatta’nın az topla buluşmasına rağmen ilk maçında 2 gol atması sarı lacivertliler açısından sevindirici. Dün kaleci Altay’ın dışında maçın en iyilerinden biri de Luis Gustavo idi. Karagümrük ise özellikle oyuncu değişikliklerinin ardından son 30 dakika oynadığı futbolla izleyenlere keyif verdi.
(ALİ ECE - FANATİK) Fenerbahçe’de derbiden sonra en çok merak edilen, Hatayspor maçındaki ofansif sıkıntıların tekerrür edip etmeyeceğiydi. Sosa sahadayken, Hatayspor maçına oranla Fenerbahçe çok büyük sıkıntı çekmese de yine de ofansif üretim seviyesi tam beklenen seviyede de değildi. Sosa’nın yanı sıra özellikle ilk yarıda Fenerbahçe’nin bir ekstra oyun kurucusu daha vardı: 12. dakikada Erol Bulut’un üst üste Türkçe ve İngilizce olarak haykırdığı “Adam adama basın!” talimatı yani Fenerbahçe öne geçene kadar karşı presi gayet iyi yaptı. Golü ise Caner’in bireysel duran top kullanma becerisi ve Samatta’nın fırsatçılığı sayesinde buldu. Belki de artık transferler tamamlanınca 2. golde olduğu gibi durmayan toplarda da Fenerbahçe’yi daha üretken göreceğiz. Eğer Perotti sakatlık sorunları yaşamazsa Sosa-Samatta gol ortaklığı Fenerbahçe lehine genişler. Lakin Erol hocanın Sosa-Ciğerci değişikliğindeki hatasından ders çıkarıp tekrarlamaması da şart. Balotelli’nin meşhur “Why Always Me?” tişörtü vardı. Ben de Erol hocaya “Why Always Ciğerci?” diye sormak istiyorum. Neden hep Sosa yokken de 11’de Ciğerci’yi ve dünkü gibi Sosa çıkarken de yine Ciğerci’yi düşünüyor?
(DENİZ ÇOBAN - FANATİK) Maçta iki penaltı kararı var. Bence her ikisinde de hakemler yanılmadılar. İlk penaltıda oyuncunun omuz hizasının üzerinde. Yeni kurallara göre eller kollar omuz hizasının üzerine kalkmışsa ve o el topa temas etmişse, penaltı kaçınılmaz. İkinci penaltı da ise rakibinin gerisinde kalan Lemos, sol dizi ile rakibine bir müdahalede bulunuyor. Doğru bir penaltı kararı verildiği fikrindeyim. Ancak oyuncunun ikinci sarı karttan atılmasının yanlış olduğunu düşünüyorum. Direkt kırmızı kartla atılmalıydı çünkü penaltı kararı verildiğinde aynı zamanda bariz gol şansı söz konusu ise sarı kart gösterebilmek için oyuncunun hem topla oynama niyeti olmalı hem de hamlesini topa yapmalı. Burada Lemos’un direkt kırmızı kartla oyundan atılması gerekiyordu.
(ÖMER ÜRÜNDÜL - SABAH) Kadrolarının tamamına yakını değişime uğramış iki takımın maçında kaliteli futbol beklemek mümkün değildi. Sadece Karagümrük'ün birinci penaltıdan attığı golden sonra heyecan ve seyir zevki vardı. F.Bahçe ilk yarıda beklediğim gibi organize bir futbol sergileyemedi. Bir topu direkten döndü, bir de gol attı. Bunların ikisi de duran toplardandı. F.Bahçe'de iki deneyimli ön libero var: Sosa ve Gustavo... Caner ve Gökhan gibi etkili ofansif bekler de var. Buna rağmen niçin Fenerbahçe 90 dakikada sadece bir hazırlanmış pozisyon bulabildi? Onda da 2. gol geldi. Bunun iki nedeni vardı. Birincisi, Ozan Tufan'ın yapısının 10 numara formatına hiç uymayışı. İkincisi de ileri uçtaki üç oyuncunun da birbirlerini ve diğer arkadaşlarını hiç tanımadıkları gibi fizik açıdan da hazır olmayışlarıydı. Erol Bulut'a bir uyarım var. Bu 5 oyuncu değiştirme kuralı dikkatli davranmazsa başına iş açar.
(SERDAR ALİ ÇELİKLER - HABERTÜRK) Fenerbahçe yönetimi iyi bir kadro kurdu. Daha da oyuncu alacaklar. Perotti de katkı verecektir. 2 tane iyi 'atan' buldular ve artık üst düzeye çıkmaya başlayan 'tutan'ı var. Erol Hoca acilen Alanya'dan İstanbul'a gelmeli. Ezber değişiklikleri bırakmalı. Mert Hakan'ı içeri atacaksa Enner'i çıkarıp Ozan'ı sağ öne atabilirdi. Sinan ısrarının manası yok. Sosa'nın yorulduğunu düşünüp çıkarttığında Tolga'yı alması da ezberdi. Mert'i geri çekebilir; Novak'ı sol one atabilirdi.Buraya kadar değişiklikleri anlattık. Gelelim maçın başına. Fenerbahçe akan oyunda bir pozisyon buldu o da gol oldu. Akan oyunda pozisyon bulabilmesi için öndeki oyuncuların çok daha hareketli olması gerek. Ayrıca muhakkak ve muhakkak çizilmiş hücum planları hazırlaması lazım. Duran topta ekstra çalışmalar yaptırması lazım. İşin özü Erol Hoca'nın çok çalışması lazım.
(İLKER YAĞCIOĞLU - TAKVİM) Fenerbahçe dün kazansa da oyun olarak daha zamana ihtiyacı olduğunu gösterdi. Samatta, Valencia, Thiam, Sosa gibi oyuncular sahadayken Caner ve Gökhan gibi iki hücumcu bek varken hala pozisyon üretmekte zorlandıklarını gördük. Bunun sebeplerinden biri kanatlarda önde oynayan oyuncuların topla çok fazla buluşamamasıydı...Erol hocanın yaptığı değişiklilkler de Fener'in temposunu düşürdü. Özellikle Ozan'ın çıkması ve Tolga'nın oyuna girmesi takımı kötü etkiledi. Kaleci Altay'ın ikinci penaltıda Sabo'dan rövanşı almasıyla Fenerbahçe maçı belki kurtardı ama özellikle ikinci yarıda değişiklikler sonrası ortaya koyulan futbol açıkçası bütün F.Bahçe taraftarını endişelendirmiştir..
(ŞANSAL BÜYÜKA - MİLLİYET) Fenerbahçe’nin, Samatta’nın attığı kafa golü dışında akan oyunda pozisyon bulamayışı son derece dikkat çekici... Fenerbahçe eskisi gibi yürüyerek oynamıyor ama hızlı hücum anlamında henüz asla yeterli noktada değil... Hızlanmazsan, akan oyunda pozisyon bulman, gol atman bu kadar sıkıntıya giriyor. Hızlı, hızlı, daha hızlı... Günümüzün futbolunun vazgeçilmezi bu...Henüz tam hazır değilsin. Maçın son bir saatini rakibe teslim ediyorsun.Aleyhine iki penaltı var. Son 10-15 dakikayı bir eksik oynuyorsun. Buna rağmen kazanman, Milli Piyango’da büyük ikramiyeyi bulman gibi... Fenerbahçe için bu galibiyet, bir galibiyetten çok daha fazlası... Gollerle değil, “ellerle” gelen bir galibiyetten çok daha fazlası...
(GÜRCAN BİLGİÇ - SABAH) İlklerin gecesini yaşadılar sanki. Samatta ilk golünü attı, Kadıköy'deki ilk galibiyet geldi, akan oyundan gelen topla ilk defa tabela değişti. Fenerbahçe yeni kadrosu, yapısı, oyuncularıyla geçen hafta verdiği "geliyorum" mesajını pekiştiren bir maç yaşadı.Oyunun iyi tarafı topun rakibe geçtiği andan sonraki konsantrasyon. Tüm takım topun arkasına hemen geçiyor ve baskısını sürdürüyor. Problem rakibin 11 kişi ile kapandığı üçüncü bölge oyununda yaşandı. Erol Bulut, Samatta hamlesi ile "ideal" ön tarafını ilk kez oluşturdu. Görünen; Valencia kenarları pek sevemedi, Thiam defansif görevlerini daha çok önemsedi, hücum kurgusu içinde herkesin birbirine attığı paslar, aslında ne yapacaklarını çok planlayamamaktan kaynaklandı.