Altınordu Başkanı Seyit Mehmet Özkan, "Hem onu yetiştiren Altınordu arması adına hem de evladımız Enis adına Türk Futbolu Ailesi'nden özür diliyoruz. Biz inanıyoruz ki Enis onurlu bir kaybı haksız bir kazanca yeğleyecek kadar delikanlı bir gençtir. Biz Enis'i iyi tanıyoruz, bir daha böyle bir hareket yapmayacak" diye konuştu. Özkan, kulüpte profesyonel olan gençlere törenle okuttukları, "Mesleğe Geçiş Yemini" metnine "Emeğe Saygı konusunda en ufak bir yanlış içinde olmayacağıma" sözlerini ekleyerek revize ettiklerini de belirtti.
Polemik yaratma amacında olmadıklarını kaydeden Seyit Mehmet Özkan, "Konunun bizi ilgilendiren kısmı, bizim yetiştirdiğimiz bir oyuncunun neden olduğu hakemi aldatmaya yönelik, fair play dışı bir hareket olması. Enis Destan evladımız 2002 doğumludur. Altınordu'ya geldiğinde henüz 11 yaşında bir çocuktu. Bizimle tam 8 yıl 3 ay birlikteliği var. Bu 8 yılın 6 yılı ana kucağından, baba ocağından uzak, tam yatılı bir hayat. Üç sene önce Trabzonspor'a transfer olduğunda ise 19 yaşında sırım gibi bir delikanlı olmuştu. Enis hem okulu hem de profesyonel futbolculuk mesleği eğitimini birlikte götüren ender özkaynak sporcularımızdan biriydi. Dışarıda müthiş pozitif, hal hatır soran ve yardımsever bir delikanlıdır. Saha içinde ise tam bir savaşçı boğa. Sokak futbolundan geliyor" şeklinde konuştu.
"İKİ KEZ FAİR-PLAY ÖDÜLÜ ALDI"
Enis Destan'ın öfke kontrolü ve stresle baş etme eğitimleri aldığını söyleyen Altınordu Başkanı Özkan şöyle devam etti: "Ama 22 yaşında bir gencin bütün bunlarla baş edebilmesi için Tibet rahibi olması lazım. Enis gerçekten çok iyi bir gençtir. Önce, 'İyi insan' olmak zaten Altınordu'nun manifestosudur. Enis Destan evladımız 2019 yılında U17 genç takımımızda oynarken, hakemin hatalı bir kararı sonucu kazandığımız penaltıyı bilerek auta atmış ve böylece haksız bir kazancı elinin tersiyle iterek, hepimizi mutlu etmişti. Bu alkışlanan davranışı sonrasında 2 tane Fair-Play ödülü almıştı. Hepimiz kusurluyuz. Böylesi olumsuz bir Futbol ekosisteminden 22 yaşındaki bir gencin olumsuz etkilenmesi gayet doğal.
Beş yıl önce hakemin yanlış kararı sonrası bilerek penaltıyı dışarı atan da Enis, şimdi rakibin hareketine karşı kendisini abartılı bir şekilde yere atan ve hakemi yanıltan da Enis. Keşke rakip defans oyuncusu ile itişmeseydi, keşke ellerini havaya kaldırıp ceza sahası içinde kendi pozisyonunu alsaydı. Keşke rakip defans oyuncusunun göğsüne doğru yaptığı kol hareketi sonrası abartılı bir şekilde yere düşme hareketi yapmasaydı. Keşke hakem yemeseydi, ikisine birden sarı kart gösterseydi. Biz inanıyoruz ki Enis onurlu bir kaybı haksız bir kazanca yeğleyecek kadar delikanlı bir gençtir. Biz Enis'i iyi tanıyoruz, bir daha böyle bir hareket yapmayacak. En önemlisi altyapımızda kendisini örnek alan 123 kardeşine örnek davranışlar içinde profesyonel futbol yaşamını sürdürecektir."