Medipol Başakşehir'in sezon başında 3 yıllık sözleşme imzaladığı 32 yaşındaki savunma oyuncusu Gael Clichy, Türkiye Futbol Federasyonunun Tam Saha dergisine açıklamalarda bulundu.
Süper Lig'de güçlü takımların yer aldığını belirten Clichy, "Kendi futbolumuzu ortaya koyduğumuz zaman herkes kadar iyi oynadığımızı hatta daha da iyi olduğumuzu gösterebilecek bir takımız. Medipol Başakşehir bana Manchester City'yi hatırlatıyor. Onlar da bir proje kulübüydü. Proje zamanla gelişti. Bu kulübün arkasında çok değerli iş adamları ve yöneticiler var. Ondan dolayı burada da başarı gelecektir ama 'Şampiyon olacağız' demek bence doğru değil." ifadelerini kullandı.
Medipol Başakşehir'in teknik direktörü Abdullah Avcı'dan övgüyle bahseden deneyimli oyuncu, "Kariyerimde birçok iyi hocayla çalıştım ama Guardiola'yı ayrı bir yere koyarım. Futbol üzerine yaptığı hamlelerle bütün insanların futbola bakış açısını değiştirebilen özel bir hoca. Abdullah Avcı hocamızı, 'Patron' diye çağırıyorum. Bu işi gerçekten iyi biliyor. Diyaloğa çok açık. Onunla her şeyi konuşabilirsiniz. Bazı hocalar vardır, her şeyin en iyisini bildiklerini düşünür ve asla kendilerinden taviz vermez, diğer insanları dinlemez. Ama Abdullah hoca öyle değil. Yeri geldiği zaman herhangi bir konuyla ilgili konuştuğunuzda onu kafasında tartıp, yardımcı antrenörüyle konuşup normal hayatına katabilecek bir insan. Rakamlar ve istatistikler onun başarısını destekliyor." dedi.
Turuncu-lacivertlilerin kaptanı Emre Belözoğlu'nun gösterdiği performansın tüm takımı olumlu yönde etkilediğini aktaran Clichy, "Kaptanı çok beğeniyorum. Yaptıkları çok etkileyici, muhteşem şeyler. Sahip olduğu gücü takımı ve arkadaşları için kullanan mükemmel bir insan. Takım kaptanı 37 yaşında bu tempoyla çalışıyorsa, kimsenin idmanlarda ya da maçlarda kaytarma şansı olmuyor." şeklinde görüş belirtti.
"TÜRKİYE'YE DOĞRU OYUNCULARI GETİRİRSENİZ GENÇLER ÇOK ŞEY ÖĞRENİR"
Kariyerinde Cannes, Arsenal ve Manchester City ekiplerinde forma giyen Clichy, Süper Lig'de yer alan takımların kadrolarında 14 yabancı oyuncu bulundurmasına ilişkin de açıklamalarda bulundu.
Yabancı oyuncu transfer ederken Türk futbolculara da şans verilmesi gerektiğini savunan 32 yaşındaki Clichy, "İngiltere yabancı kuralını serbest bırakmasaydı bugün Premier Lig asla olmazdı. Eğer doğru futbolcuları Türkiye'ye getirirseniz, buradaki genç oyuncular da çok şey öğrenecektir. Adebayor; Arsenal'de, Manchester City'de, Tottenham'da ve Real Madrid'de oynamış bir oyuncu. Buraya geldiği zaman insanlar, 'Bu kadar takımda oynamış Adebayor, 32 yaşında böyle çalışıyor' deyip kendisine dersler çıkartıyor. Aynı şekilde benim ve Emre için de geçerli. Bunu doğru dengede ayarlamak lazım. Yabancıları getirirken hak eden Türk oyunculara da şans vermek lazım. Türkiye Futbol Federasyonu da zamanla bu konuyu dengeye oturtacaktır." yorumunu yaptı.
Türkiye'ye duyduğu saygıdan dolayı ailesiyle Türkçe öğrenmeye başladığını dile getiren Clichy, "Asla mükemmel bir şekilde Türkçe konuşamayacağım. Ama her şeyden önce saygı var. Bana hayatımı kazanmamı sağlayan ülke burası." ifadelerini kullandı.
Çok sıkı bir Türk Milli Futbol Takımı taraftarı olduğunu belirten Fransız futbolcu, 2018 FIFA Dünya Kupası Avrupa Elemeleri'nde İzlanda ve Finlandiya ile karşılaşacak ay-yıldızlıların başarılı olacağına canıgönülden inandığını da sözlerine ekledi.
"WENGER'E İNANDIM VE ARSENAL'E TRANSFER OLDUM"
Gael Clichy, 16 yaşında Cannes'da Fransa 3. Ligi'nde forma giyerken Arsenal'e transfer olmasının kendisini bir anda çok üst seviyeye taşıdığını söyledi.
Hayatta kader ve şansın çok önemli olduğunu dile getiren deneyimli oyuncu, "Cannes'dayken 16 yaşındaydım ve 3. Lig'de oynuyordum. Ben aslında futbol kariyerime hep etap etap baktım. Ama Cannes'dan Arsenal'e gidiyor olmam beni bir anda çok üst düzey bir yere çıkarttı. Ben aslında bunu hayal etmemiştim ama tabii ki benim için çok büyük bir şanstı. Arsene Wenger benimle ilk konuştuğunda, 'Takımda Giovanni van Bronckhorst ve Ashley Cole var. Van Bronckhorst transfer olabilir. Eğer giderse Ashley Cole birinci, sen de ikinci sol bekim olacaksın' demişti. Hayatta doğru insanlarla karşılaşmanız çok önemli. Wenger'e inandım ve Arsenal'e transfer oldum. Transfer olduktan iki hafta sonra van Bronckhorst, Barcelona'ya gitti ve o sezon 20 maça çıktım. Bu da benim için çok büyük bir şanstı." değerlendirmesinde bulundu.
Clichy, 15 yaşında yaşadığı ölümcül kazayla ilgili, "Cannes'da oynuyordum ve stadımız yenileniyordu. Etrafında bir sürü metal plakalar vardı. Okulumuzdan oraya yürüyerek, stadın etrafından dolaşarak gidiyorduk. Plakaların üstünden atlıyordum. Bir gün atlarken yüzüğüm takıldı ve parmağım koptu. Oluk oluk kan akmaya başladı. Hemen hastaneye gittik. 15 saniye kalbim durdu. Açıkçası şunu söyleyebilirim. Hayat çok kısa. Ben bunu orada çok iyi anladım. Hayattan zevk almalıyız." diyerek sözlerini tamamladı.