Galatasaray'ın Alman golcüsü Lukas Podolski, GSTV’nin Florya’daki stüdyolarında özel olarak gerçekleşen röportajda geride kalan sakatlık durumundan, takım arkadaşlarına, milli takımı bırakma kararına kadar samimi açıklamalarda bulundu.
İşte Podolski’nin kendisine yöneltilen sorulara verdiği yanıtlar şu şekilde:
"ÇOK İYİ BİR FİNAL OLDU"
Geçen sene Fenerbahçe’ye karşı aldığımız Türkiye Kupası çok iyi bir sezon finaliydi. Lig, bizim için iyi geçmemişti. Herhangi bir şey kazanmanın tek ihtimali, Fenerbahçe’ye karşı oynadığımız final maçıydı. Benim için özel olan ise attığım gol sayesinde kupayı kazanmamızdı. Kupayı alınca Avrupa’ya katılma hakkı kazandık, bu sayede cezamız bir seneye indi.
"HEP SAHADA OLMAK İSTİYORUM"
Sakatlık yaşamak üzücü… Sezonun hazırlık sürecinde bu tip sakatlıkla yüzleşmek her zaman moral bozar. Ama şu an takımla birlikte çalışıyorum. Antrenmanlara çıktım. Umarım Pazar günü süre almam için yeterli olur. Sakatlık sürecinde fiziksel ve mental olarak hiçbir sıkıntı yaşamadım. İlk iki hafta bir şey yapabilmem mümkün değildi; çünkü koltuk değneklerim vardı. Önce suda antrenman, sonra koşular, ardından fiziksel ve topla çalışmalar… Koltuk değneklerinden sonra bu süreç başladı. Takım antrenmanına döndüğüm için mutluyum. Her zaman takımla birlikte sahada olmak istiyorum. Futbol oynamak, tekrar lig maçlarına çıkmayı hedefliyorum.
"BEŞİKTAŞ DEPLASMANINDA İYİ OYNADIK"
Süper Kupa maçından bu yana takım ileriye doğru çok büyük bir adım atmış durumda. Hem futbol açısından, hem de fiziksel ve mental açıdan büyük bir ilerleme söz konusu. İlk maçlarda biraz zamana ihtiyacımız vardı; ama şu an gayet iyi durumdayız. Beşiktaş deplasmanında da iyi bir maç oynadık. Aynı şekilde devam ederek kalan ufak eksiklerimizi tamamlamalıyız. Bunları gerçekleştirdiğimizde bizim için iyi bir sezon olacaktır. Hedefimiz ise her halükarda şampiyon olmak, kupa kazanmak ve gelecek sezon yine UEFA Şampiyonlar Ligi’ne katılmak. Benim için de, takım için de hedef bu.
"ÇOK ÖNEMLİ İSİMLER ARAMIZA KATILDI"
Takım, bu sezon büyük kalite kazandı. Hücumda daha fazla opsiyonlarımız var. Kulübede olanlar ve hatta maç kadrosunda olmayanlar, çok kaliteli oyuncular. Ofansif anlamda da çok fazla seçeneğimiz oluştu. Bir antrenör için bu hem iyidir, hem de zordur. Çünkü karar vermek zorundadır. İleri uçta kaliteli isimlere sahibiz. Bunu da kullanıyoruz. Birçok oyuncu da gol attı bu sezon. Bu kalitemizi iyice pekiştirerek ve ofansif gücümüze inanarak daha iyi olmalıyız. Her oyuncu için yanında kaliteli oyuncular olması iyidir. Hücum olarak iyi pas, hızlı olan ve ofansif anlamda güçlü oyuncularla beraber oynamak avantajdır. Biz de bu sezon önemli oyuncular aldık. Eren’i, Tolga’yı ve diğer arkadaşlarımızı aramıza kattık. Geçen sezondan devam eden kaliteli oyuncularımız da bizimle beraber, her şey yolunda.
"SÜPER GOL"
Eren’in Rizespor’a, Bruma’nın ise Beşiktaş’a golleri harikaydı. Almanya’da her zaman ayın ve yılın golü seçilir. Türkiye’de bu var mı, bilmiyorum; ama eğer olacaksa her iki gol de yılın golüne aday olacaktır. Çok güzel goller, süper goller ve önemli gollerdi.
"GÜNDÜZ MAÇLARINI TERCİH EDERİM"
Taraftar beni ilk gün harika bir şekilde karşıladı. Ve o günden bu yana beni hep destekledi. Her zaman bizim için itici bir güç oldular. Muhteşem bir ambiyans oluşturdular. Bu sezon için de Süper Kupa maçındaki ve Beşiktaş deplasmanındaki taraftarımız sansasyoneldi. Ben de tekrar sahada olmaktan dolayı çok mutluyum. Umarım stadyum tamamen dolu olacaktır. Ben her zaman böyle olmasını ümit ediyorum Ben bu atmosferin her zaman keyfini çıkarıyorum. Ve kariyerim boyunca tamamen dolu statlarda oynamaya alışığım. Taraftarların bu gücü Türkiye’de de var. İçerideki maçları bu yüzden çok benimsiyorum; daha özel bir atmosfer oluyor. Maalesef bu sezon UEFA Şampiyonlar Ligi’nde değiliz.Çünkü o maçların kendine has bir atmosferi oluyordu. Ben tekrar aralarında olacağım için çok mutlu hissediyorum. Onlara yeniden, “merhaba” diyecek olmak heyecan verici, bu sezon buna fırsatım olmamıştı. Umarım Antalyaspor maçında bizi destekleyecekler ve hep beraber güzel bir sezon yaşayacağız. Her zaman gündüz maçlarını tercih ederim. Tabii ki gece maçlarının atmosferi de özel. Ama lig maçlarının bence gündüz olması gerekiyor. Aileler ve çocuklar bu şekilde maça gelebiliyor. Benim için bu açıdan gündüz maçı tercih sebebi. UEFA Şampiyonlar Ligi maçlarının TSİ 21.45’te olması da, özel bir durum; ama ligde gündüz maçları bence daha iyi olur.
"LİGE VE KUPAYA KONSTARE OLACAĞIZ"
Almanya Milli Takımı ile 12 yıl boyunca çok maç oynadım, çok gol attım, birçok yolculuğa çıktım. Buna artık bir son verdim. Ve başka şeyler için daha fazla fırsatım var. Galatasaray için, ailem için ve daha önce yapamadığım şeyler için çok zamanım olacak. O yüzden Avrupa Şampiyonası’ndan sonra bitirme kararı aldım. Bu sezon daha az maç oynayacağım. Süper Lig’e ve Türkiye Kupası’na konsantre olacağız. Bunu bir avantaja da çevirebiliriz. Ama bakacağız, önemli olan; sezon boyunca güçlü kalmak ve sezon sonunda birinci olmak, kupayı kazanmak. Kazanınca az veya çok maç oynamanız önemsiz oluyor.