Hilton Bomonti otelinde gerçekleştirilen Marka 2018 konferansına katılan Fernando Muslera, kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.
Büyük maçlarda baskıyla nasıl başa çıktığı yönündeki soruya sarı-kırmızılı file bekçisi, "Büyük maçlarda sakin olmalısınız. Kendinize ve amacınıza inanmalısınız. Hatalı bir gol yediğimde 50 kişi eleştirse bile, aklıma ilk gelen ailem ve takım arkadaşlarım oluyor. Onlar bana güç veriyor." yanıtını verdi.
Futbolu her zaman çok sevdiğini dile getiren tecrübeli kaleci, forvet olarak başladığını söyleyerek, "Futbola santrfor olarak başladım ama bir gün kalecimiz antrenman yaparken sakatlandı ve en uzun boylu ben olduğum için zorunlu olarak kaleye geçtim. Kaleciliği sevmedim ve başlarda ağlıyordum. Sonra kalecilik hayatım oldu." ifadelerini kullandı.
Konuşmasında kalecilikle ilgili bilgiler veren Muslera, şunları "Kalecilerin topa elle müdahale etmesi kural gereği olduğu için sahadaki diğer oyunculardan farklıyız. Maçlar sırasında bazı pozisyonlarda yalnız olduğumuz doğru. Ancak bu her zaman için geçerli değil. Diğer futbolculardan ayrı antrenman yaparız. Bazı hareketleri çok sık tekrar ederiz. Topla ilgili her pozisyon bizim için farklıdır. Kaleci antrenörü bizim için çok önemlidir. 20 yaşımdayken çok iyi bir antrenörüm vardı. İyi kurtarışlar yaptıktan sonra bile beni eleştirir ve bağırırdı. Bu nedenle bazen ağlardım. Ama çok iyi bir antrenördü ve 2-3 yıl içinde gelişimimde büyük etkisi oldu." dedi.
Ülkesi Uruguay ve Türkiye'yi kıyaslayan Muslera, "Türkiye, yüz ölçümü olarak büyük bir ülke, Uruguay'da 3 milyon insan yaşıyor." açıklamasında bulundu.