BBC'deki haber yoruma konu olan Drenthe, vurdumduymazlığından bir şey kaybetmemiş görünüyor. Bir iç giyim firması için giderken soruları yanıtlayan Drenthe, "Karnımda baklavalarım yok; ancak hala beni istiyorlar" diyerek gülüyor.
Her zaman yeni şeyleri denemeyi seven Feyenoord, Real Madrid ve Everton'ın eski kanat oyuncusu, şu günlerde Hollanda 3. Ligi ekiplerinden Kozakken Boys'ta oynuyor. İlginç müizkleri, modayı, parfümleri seçen ve poker de oynayan Drenthe'nin yaptığı hiçbir şey artık sürpriz olmuyor. Aslında 29 yaşında futbola veda eden Drenthe kararıyla ilgili olarak ise, "İki yıl önce oynamayı bıraktım ve yeni bazı şeyleri deneme ihtiyacı hissettim" diyor.
2007'de Hollanda Milli Takımı ile Avrupa 21 Yaşaltı Turnuvası'ndaki performansıyla, dikkatleri üzerine çeken Drenthe, turnuvanın en iyi oyuncusu seçildi. Drenthe'den önce bu ödülü, Luis Figo, Andrea Pirlo ve Fabio Cannavaro gibi oyuncular kazanmıştı. Takımını şampiyonluğa taşıyan Drenthe, ülkesinin yeni süper starı olarak gösterildi.
2007'deki şampiyonluğu yorumlayan Drenthe, "Avrupa Şampiyonası'nda her şey giyi gidiyordu. İnanılmaz bir duyguydu. Artık kulüpler seni sormaya başlamıştı ve bir rüyanın gerçek olması gibiydi. Ne istediğime dair bir karar vermeliydim. Chelsea, Manchester United ve Barcelona gibi ekipler istedi. Kolay bir karar değildi ve Real Madrid'i seçtim; çünkü üvey babam onların büyük hayranıydı" açıklamalarını yapıyor.
Real Madrid'e giderken sadece 20 yaşında olan Drenthe, profesyonel kariyerinindeki 1 yılın ardından 14 milyon Euro'ya İspanya yolunu tutmuştu. Dünyanın en görkemli ve başarılı ekiplerinden birine giden Drenthe, "Bazı insanlar neden Feyenoord'u bıraktı? Çok erken" gibi yorumlar yaptı. Ancak bu Futbol ve yeni kararlar vermeniz gerekiyor. Bazı şeyler de sizin istediğiniz gibi gitmiyor. Real'e gittiğimde kendimi evimde gibi hissettim; çüncü oyuncular çok iyiydi ve bana çok yardım ettiler. Takımda büyük yıldızlar vardı. Bana normal biri gibi davrandılar" sözleriyle o günleri anlatıyor.
İlk yılında kendini göstermeyi başaran Drenthe, Marcelo'yu yedek bırakıp; Bernd Schuster ile şampiyonluk yaşadı. Ancak daha sonra Jose Mourinho da olmak üzere diğer menajerlerin gözüne giremedi. Ondan çok şey bekleyen taraftarların beklentisi karşısındaki baskı, Hollandalı için sonun başlangıcı oldu. Real Madrid'deki 3 zor yılın ardından Hercules'e kiralık gönderildi.
Hercules'te zaman zaman zorluklar yaşadığını dile getiren Drenthe, "Bazen çok iyiydi, bazen de çok kötüydü. Orada harika zaman geçirdim. Ancak çok kötü de olabiliyordu. Maaşları ödemediklerinde antrenmana gitmiyordum." sözleriyle vurdumduymazlığını dile getiriyor. Sonunda greve giden Drenthe, taraftarların da hedefi oldu. Sonra da Everton'a kiralık gönderildi. Disiplinsiz davranışları nedeniyle menajer David Moyes'in gözünden düştü.
Drenthe kariyeri boyunca playboy olarak ünlendi ve sık sık partilerde boy gösterdi. İnişli çıkışlı yaşantısına karşın öncelikleri değişen Drenthe, "İnsanlara yardım etmeyi seviyorum. Açık bir insanım. Bir aile babasıyım. Sadece Royston'um." demekle yetiniyor.
Real Madrid'le sözleşmesi sona erdiktden sonra Rusya'nın Alania Vladikavkaz takımına giden Drenthe, İngiltere'ye tekrar döndü ve Reading ile Sheffield Wednesday takımlarının formasını giydi. Sonraki durakları ise Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri oldu. Menajerleriyle sorunları ve ödenmeyen maaşlarının ardından da 2016'da, Avrupa'nın dev ekiplerinin peşinden koşmasından sadece 9 yıl sonra futbola veda etti.
Şu sıralar müzik yapan ve çeşitli işlerle uğraşan Drenthe, 6 çocuğu için aynı zamanda mağaza ve parfum dükkanı işletiyor. Geçen sezon ise Sparta Rotterdam teknik direktörü ve eski mentörü Henk Fraser'den bir teklif aldı. Kozakken Boys'ta kuzeni ile futbol oynamaya başlayan Drenthe, Barnabeu'da olmasa bile bir kaç bin kişi önünde top peşinde koşmaktan mutlu.
Gençken gözlemcileri büyüleyen Drenthe, ilerleyen dönemlerde neler olabileceğine dair kalıcı bir örnek olacak. Tüm bunlara karşın Drenthe, "Hiçbir şeyden pişmanlık duymuyorum. Her şeyin bir nedeni var. Olduğum yerde mutluyum. Şu anda hayatımı yaşıyorum" diyerek zirveden de inse, pişmanlıklarla yaşanmayacağının bir kanıtı gibi...