Bordo-mavili kulübün resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, kulübün şike faaliyetlerine dair FIFA'ya başvuruda bulunduğu anımsatılarak, FIFA Disiplin Komitesi Başkanının, yetkisi olmamasına rağmen "dosyanın kapağını dahi açmadan" başvuruyu reddettiği belirtildi.
Kulübün, bunun üzerine CAS'a yeni bir başvuruda bulunduğu ve karara itiraz edildiği ifade edilerek, "CAS kararında, Fenerbahçe’nin 2010-2011 sezonunda maç satın alma, şike ve teşvik gibi eylemleri gerçekleştirdiğini, şike suçundan kişilere cezaların verildiğini, ancak kurumlarla ilişkilendirilmediği için ilgili kulübe ceza verilmediğini belirtmiştir. CAS, kararının devamında 'komik' bir bahaneye sığınarak, kulübümüzün 2010-2011 sezonu şampiyonu ilan edilebilmesi için FIFA veya TFF'de herhangi bir yasal düzenleme bulunmadığını ifade etmiştir." denildi.
CAS'ın, Trabzonspor Kulübünün şike ve teşvik nedeniyle yaşadığı mağduriyeti kabul ettiği vurgulanan açıklamada, şöyle devam edildi:
"Ancak CAS, FIFA tarafından Fenerbahçe'ye yaptırım uygulanması için talimat verilse veya TFF doğrudan Fenerbahçe'ye yaptırım uygulasa bile 'bu durumun kulübümüzü etkilemeyeceği' gibi hukukla izah edilemeyecek bir kararın altına imza atmıştır. Özetle, Spor Tahkim Mahkemesi CAS, bu kararıyla, şikeden mağdur olan takımların haklarının kendilerine iade edilemeyeceği şeklindeki hiçbir hukuki altyapısı olmayan kararıyla bu tür illegal faaliyetleri legal hale getirmiştir. Bu karardan sonra dünyanın herhangi bir liginde şampiyonluğu şikeyle çalınan takımlar, artık haklarını alamayacaklardır."
Açıklamada, yasal süreçlerin kulüp tarafından takip edileceğine işaret edilerek, şunlar kaydedildi:
"Avrupa futbolunu yönetme iddiasındaki UEFA, dünya futbolunu yönetme iddiasındaki FIFA ve yaşanan adaletsizlikleri ortadan kaldırma iddiasındaki Spor Tahkim Mahkemesi CAS, tarihin en belirgin emek hırsızlığı karşısında tarihi bir sorumluluk üstlenmek yerine asla unutulmayacak bir garabetin öznesi haline gelmişlerdir. Bir kez daha belirtmek isteriz ki bizim için en değerli tescil, gururla giydiğimiz formamıza bulaşmamış leke ve ülkemizin her bir köşesindeki insanların zihnindeki tertemiz Trabzonspor'dur. Resmi veya gayri resmi organlar üzerinden yürütülen manipülasyonların, 'şampiyonluğumuz bir kez daha tescillendi' gibi yalanların ya da algı yönlendirmelerinin 3 Temmuz 2011'de gün yüzüne çıkan şike-teşvik eylemlerini gizlemesi, gölgelemesi veya yenmesi mümkün değildir. Kulübümüz, 2010-2011 sezonunun tertemiz ve yegane şampiyonudur. Sonuç olarak yasal süreçlerin kulübümüz tarafından takip edileceğini, alın terimizin karşılığı olan şampiyonluk unvanımızın tarafımıza verilmesi için hukuki mücadelenin sürdürüleceğini kamuoyuna saygıyla duyururuz."