Galatasaray başkan adaylarından Alp Yalman, 14/16 programında NTV Spor Haber Müdürü Özgür Buzbaş'ın sorularını yanıtladı.
Galatasaray'ın belirsizlik sürecine sürüklendiğini gördüğü için başkanlığa aday olduğunu ifade eden Yalman, göreve gelmeleri halinde teknik ekibe önyargılı davranmayacaklarını söyledi. Passoligin seyirici sayısını azalttığını ifade eden Yalman, bu konuyu çözmek istediklerinin altını çizdi. Yalman ayrıca, seçime katılın fazla olmasını arzu ettiğini sözlerine ekledi.
“BELİRSİZLİK SÜRECİ OLDUĞU İÇİN ADAY OLDUM”
Seçim kararını ve Ünal Aysal'ın görevden ayrılmasını değerlendiren Yalman, “Galatasaraylıların hiç beklemediği bir seçim ortamanın olduğu çok açık. Ünal Aysal'ın hangi nedenle böyle bir karar aldığını bilmiyorum. Bunu en iyi kendisi biliyor. Galatasaray böyle bir kararla ciddi bir boşluk içinde kalma tehlikesi yaşamıştı. Bu kararın ardından Ünal Aysal'ı aradım ve bu kararı doğru bulmadığımı söylemek istedim. Ancak kendisiyle konuşma imkanı bulamadım. Galatasaray mali ve sportif anlamda zor günler geçiriyor. Kulüpte bir belirsizlik sözkonusu... Bu yüzden birkaç hafta bekledim ve kimsenin aday olarak ortaya çıkmadığını gördüm. Birçok kişi de benim bu süreçte Galatasaray'ı yalnız bırakmamam gerektiğini söyledi. Ben de başkanlık adaylığımı koydum” şeklinde konuştu.
“MALİ TABLO PARLAK DEĞİL”
Galatasaray'ın içinde bulunduğu mali tabloyu değerlendiren Yalman, “Şu anda Galatasaray'ın mali tablosunda parlak bir durum yok. İnşallah içinden çıkılmaz boyutta değildir. Şu ana kadar yalptığımız mali analizlerle Galatasaray'ı için çıkış yolunu bulabileceğimizi ve belli bir süre içinde kulübü borçsuz harçsız bir hale getirebileceğimizi düşünüyoruz” dedi.
“ÜNAL AYSAL GEREKSİZ ALINGANLIK GÖSTERDİ”
Galatasaray'daki son dönemi değerlendiren Yalman, “Bu süreçte çok da fazla alışılmış şeyler olmadı. Ünal Aysal yönetim değişikliğini birkez yaptı, ikinci kez de yapmayı denedi. Ünal Aysal'ın bu kararı almasında projelerinin kabul görmediği görüşüne katılmıyorum. Böyle bir şey Galatasaray'da yok. Divan Kurulu sadece projeleri inceleyip nasıl yardımcı olabileceğini sordu. Bunun dışında başka nedenler vardır mıdır? Bunu bilmiyorum. Ama bu konuda bence gereksiz alınganlık gösterdi. Aynı zamanda zamansız teknik direktörlük değişiklikleri özellikle futbol takımını çok etkiledi. 2 sezon şampiyon olmuş teknik direktörünüzü ve ekibinizi değiştirmek takımı futbol olarak da bu seviyelere gelmesinin nedenlerinden biridir. O dönemde ben olsaydım, sanırım böyle bir değişikliği düşünmezdim. Neticeye varabilmek için kaynaşmış bir ekibin olması lazım. Ayrıca Galatasaray'ın başındaki Fatih'i de, Galatasaray'ın yetiştirmiş olduğu bir değeri o şekilde göndermek herhalde bir sarsıntı yaratmıştır” şeklinde konuştu.
“HEDEFİMİZ SADECE TÜRKİYE LİGİ OLAMAZ”
Galatasaray Futbol Takımı'nın futbolcu ve teknik kadrosu hakkındaki düşüncelerini paylaşan Yalman, “Her şeyden önce Galatasaray Futbol Takımı'nın başındaki teknik direktörle beraber Avrupa Kupaları'na nasıl baktığına bakmak lazım. Prandelli'nin ‘Bizim hedefimiz 4. yıldızı takmak. Önemli olan Türkiye Ligi'nde şampiyon olmak gibi' açıklamaları vardı. Böyle bir düşüncenin Galatasaray'da olmaması gerekiyor. Galatasaray bir turnuvaya katılıyorsa orada alabileceği en iyi sonuca odaklanmaktır. ‘Birisinden vazgeçtik' diye bir düşünce olamaz Galatasaray'da... Oyuncularımızın kalitesinden çok şüphem yok. O kalitenin sahaya da doğru şekilde yansıyor olması gerekiyor. Bunu yapma görevi de teknik heyetindir. Bizim bu konuda önyargı ile hareket etmeyeceğimiz kesin, ama oturacağız konuşacağız. Teknik heyetin Galatasaray'ın futboluna nasıl baktığını göreceğiz. Eğer düşünceleri bizi tatmin ediyorsa o zaman yola devam ederiz. Ama eğer ‘Bizim hedefimiz sadece Türkiye Ligi gibi bir düşünceleri varsa ben bunu kabul edemem” dedi.
“HİÇBİR KURUMLA TARTIŞMA İSTEMİYORUZ”
Futbol Federasyonu'na karşı olan tutumunu da açıklayan Yalman, “Hiçbir kurmla itişme didişme halinde olmanın yarar getireceği kanaatinde değilim. Muhakkak ortak anlaşılacak bir yol vardır. Bu hiçbir zaman Galatasaray'ın menfaatlerini bozacak bir durum olamaz. Bütün kulüplerin ve kurumların ortak noktaları var. Bu yüzden didişmek yerine bütün kurumların ortak nokta bulması gerekiyor. Bu futbolumuzu daha ileri götürecektir” şeklinde konuştu.
“BEN OLSAM MAÇA ÇIKARDIM”
Erkek Basketbol Takımı'nın final serisinin son maçına çıkmaması konusuna da değinen Yalman, “Bu kararı ne sebeple aldıklarını bilmiyorum. Ancak ben olsaydım maça çıkardık. Galatasaray'ın maçı tamamlayamacağı şartların oluştuğunu görseydim tepkim de biraz daha farklı olurdu” dedi.
“SABRİ'YE BU ŞEKİLDE DAVRANILMAMALIYDI”
Galatasaray'da kadrodışı bırakılan Sabri Sarıoğlu hakkındaki görüşlerini açıklayan Yalman, “Bir futbolcuyu takımda düşünmeyebilirsiniz. Bu çok normal, ama Galatasaray altyapısından yetişmiş ve kulübü bu kadar hizmeti olan bir futbolcuya en azından bu şekilde davranılmamalıydı” şeklinde konuştu.
“PASSOLİG SORUNUNU ÇÖZMEK İSTİYORUZ”
Passolig konusuna da değinen Yalman, “E-bilet, passolig gibi tedbirler alınmaya mecbur kalındı. Seyirciler çok büyük bir rahatlıkla maça gelemiyorlar.Kavga dövüş ortamında da seyirci giderek düşüyor. Hata o seyirci düştüğü zaman televizyonda bile maçı izlemek keyifli değil. Bu sorunu da bütün kulüplerle bir araya gelip konuşup düzgün bir çözüm noktası üretmek istiyoruz” diye konuştu.
“KATILIMIN YÜKSEK OLMASINI ARZU EDİYORUM”
Seçimle ilgili düşüncelerini de açıklayan Yalman, “Seçime fazla katılımın olmasından yanayım. Bu seçim sonucuyla ilgili bir şey değil. Galatasaray üyelerinin Galatasaray problemlerine ne kadar ilgi gösterdiği anlamına gelecek. O yüzden katılımın yüksek olmasını arzu ediyorum. Galatasaray Kongresi sağduyu sahibidir. Kongre Galatasaray için her zaman en iyisini yapmıştır” şeklinde konuştu.
