MİLLİYET: ÖNCE BELGE SONRA BİLGİ
Federasyon dün sadece 31 Temmuz'daki Süper Kupa maçını erteledi. Yönetim bugünden itibaren Savcılık'tan gelecek belgelere göre hareket edip, ligle ilgili kararını verecek. Avrupa kupalarına bildirilen takımlar katılacak.
FANATİK: BU TAKIMLAR NE İÇİN HAZIRLANIYOR?
Fenerbahçe ile Beşiktaş 31 Temmuz'daki Süper Kupa finaline hazırlanıyordu... O iptal oldu. Savcılıktan bugünden itibaren belgeler yavaş yavaş gelecekmiş... Süper Lig'in de planlandığı gibi 5 Ağustos'ta başlaması zor görünüyor. ‘Avrupa biletleri iptal olacakmış' haberleriyle sürekli gerilim veriliyor. Teknik direktörlerin yerini artık avukatlar aldı. Herkes onların ağzının içine bakıyor. Taraftarlar maç sonuçlarıyla değil mahkeme sonuçlarıyla ilgileniyor. Trabzonspor açıklama yapıyor, diğer yandan Fenerbahçe. Sarı-Lacivertliler bir de tam kadro federasyon binasını ziyaret ediyor! Sponsorlar bunalımda. Yayıncı kuruluş, “Şimdi ben bu 400 milyon dolarlık ihaleyi ne yapacağım” diye kara kara düşünüyor. Hal böyleyken 18 takım, hem yurdumuzun hem de Avrupa'nın dört bir yanında harıl harıl çalışıyor. Ne için mi? İşte onu şu anda kimse bilmiyor...
AKŞAM: MADEM DELİL YOK NİYE ERTELEDİNİZ
Gündüz F.Bahçe resmi sitesinden zehir zemberek bir açıklama yapan F.Bahçe yönetimi akşam da Federasyona baskın bir ziyaret gerçekleştirdi. Futbol Federasyonu'nun 16:00'da başlayıp 18:30'da biten toplantısının ardından açıklanan kararlar F.Bahçe'yi rahatsız etti. Özellikle Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında oynanacak Süper Kupa finalinin süresiz ertelenmesinden rahatsız olan yönetim, bunu verilecek cezanın bir işareti olarak da gördü. Delil olmadığı gerekçesiyle lig tarihinde bir değişiklik yapmayan federasyonun, Süper Kupa'yı neden ertelediği baskın ziyarette konuşuldu. Federasyon ise Süper Kupa finali için bilet ve maç organizasyonu yapmak gerektiğini belirterek, 'Süre darlığı nedeniyle böyle bir karar alındı' açıklamasını yaptı. F.bahçeliler, Federasyondan kamuoyu rüzgarından etkilenerek aceleci ve adil olmayan bir karar vermekten kaçınmasını da istediler. Kararın, 'Acil değil, adil olmasını' istediler. Moralsiz ve gergin geçen toplantıdan sonra Başkan Vekili Nihat Özdemir, 'Prensip olarak açıklama yapmıyoruz' diye konuştu.
CUMHURİYET: ELDE HUKUKİ DELİL YOK
Şike soruşturması kapsamında tutuklu olarak yargılanan F.Bahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın avukatı Faik Işık önemli açıklamalar yaptı.
• F.Bahçe'den her maç bilet isteyen kamu görevlileri var. Bunlar da o zaman bu örgütün içindeki kişiler. Giresun'daki operasyonu F.Bahçe'ye bağlarsanız, bunlarla ilgili başka şeyler de yapabilirsiniz. Bizim de elimizde fotoğraflar var, listeler var. Yıldırım ‘Türk futbolunun 13 yılını anlatayım, herkes neyin, ne olduğunu bilir' dedi.
• Ortada hukuki bir delil olup, olmadığını bilmiyoruz. Delilleri göremiyoruz. Bu deliller nasıl elde edilmiştir, hukuki midir? Bunlar yargılamanın konusu ama ortada yargılama falan kalmadı. Poliste ‘İfade vermeyeceğim' dediği halde biz delillerin ne olduğunu bilmiyoruz. Bunu bilmediğimiz halde hastaneye sevk edilirken üstünde ikametgâh adresi olarak Metris 1-2 Cezaevi yazıyordu.
• Türkiye'de bir savcı çıkıp ‘Babam da olsa aynı şeyi yapardım' diyor. Savcı bey ne demek istiyorsunuz?
• Başkanın böbreğinde kist çıktı, şekeri yükseliyor. Bunları tutuklanması sona ersin diye söylemiyoruz ama cezaevlerinde yüzde 120'lik doluluk oranı var. Tutuklu yargılamak marifet değildir. Ayrıca Aziz Yıldırım'ın 87 yılla yargılanacağı söyleniyor. Kaç kişiyi öldürdü? Ne yaptı bu adam? Türkiye'de katiller bu kadar yılla yargılanıyor mu? Kendisi ‘Tüm mal varlığımı ortaya koyuyorum ve tutuksuz yargılanmak istiyorum' diyor...
ATTİLA GÖKÇE / MİLLİYET
(Hukukçu Kemal) Kapulluoğlu, Türkiye Futbol Federasyonu'nun şiddeti önleme yasası çıkarken, aktif rol aldığını ve şike teşvik suçlarını o yasa kapsamına dahil ettirmekle kendi “erk”inden vazgeçtiğini söylüyor. Sonra bıçak gibi keskin bir hüküm cümlesi ekliyor : “Futbol, genel yargıyı kabul edemez! İhtisas mahkemelerinin yargı sisteminde yerini alması zorunludur!” Genel yargının sorgu, iddianame ve duruşma süreçleri, ağır çalışıyor. Adil bir karar için de sürecin aceleye getirilmemesi gerekiyor. Daha da ilginç olanı, sporda, özelde de futbolda kullanılan terimlerin, yapılan konuşmaların, sosyal ilişkilerin genel yargıda kolay anlaşılamaması gerçeği. Bazı soruların çok komik olduğu dikkat çekiyor. Ama gülemiyorsunuz, çünkü savcılık kendi kuralları ve hukuk sistemiyle o soruyu sormak zorunda. Oysa FIFA, genel yargıyı zorunlu kılacak bir hukuk sistemi yoksa, ulusal federasyonların kendi içlerinde hukuksal kurulları (Tahkim, Hukuk, Disiplin, Etik) oluşturmasını öngörüyor... Kapulluoğlu'na göre Futbol Disiplin Talimatı'nda şike ile ilgili cezaların verilebilmesi için elbette kanaat önemli Ama o kanaatı oluşturacak bilgi ve belge toplama, telefon dinlemesi, banka hesaplarının elde edilmesi gibi yetkiler TFF'de yok... Şiddet yasasına şike ve teşvik için ağır cezaları koyan anlayış, pekala TFF'na da bilgi, belge, kanıt toplama yetkisini verebilirdi. Yaşadığımız süreç, biraz da federasyonun kendi erklerinden biri olan sportif yargılama ve ceza verme yetkisinin önemli bir bölümünü genel yargıya devretmesinden doğuyor.
AHMET ÇAKIR / ZAMAN
Olayın patlak vermesinden bu yana önce sayın M.Ali Aydınlar'ın açıklamaları, son olarak da Arıboğan'ın söyledikleri TFF'nin bir türlü toparlanamadığını gösteriyor. Pazartesi gününe kadar Savcılıktaki belgeleri almaktan ya da görmekten pek umutları yoktu. Onun için iddianame beklenecekti. Şimdiyse en geç 1 hafta içinde belgelerin kendilerine gelebileceğini söylüyor Arıboğan... Bütün bunlar insanı ayrıca üzüyor ve yoruyor. İşin sevindirici boyutu, medyanın durumu kavraması oldu. Daha önceleri bu gibi konular federasyondan daha ateşli biçimde 'UEFA bizi destekliyor!' şeklinde verilirdi. Durumun hiç de böyle olmadığı bütün açıklığıyla ortaya konuldu ve TFF'nin artık hızlanması gerektiği belirtildi. Çoğu zaman spor medyasına en sert eleştirileri yapanlardan biriyim ama böyle durumlarda da 'İyi ki medya var' diyorum.
YILMAZ ÖZDİL / FANATİK
Şike mesela. Fransızca kökenli bir kelime. Federasyon, kulüp, santra, masör, krampon, tribün, defans, lig, teknik, taktik, atak, kart, teknik direktör, hep Fransızca'dan geçmiş Türkçe'ye. Futbol, İngilizce. Korner, faul, penaltı, gol, forvet, frikik, maç, pas, skor, İngilizce'den alıntı. Libero İtalyanca'dan. Hakem, Arapça'dan. Bunları babam da söyler. Çünkü, yabancı kökenli ama Türkçeleşmiş. Peki, Afrika dilince 'teşvik primi' nasıl deniyor? Var mı bilen? Gerçekten merak ediyorum. Türk futbolunda şike varsa, sadece yerlilerde mi var? Yabancıları kim, nasıl takip etti? Nerede yabancıların telefon kayıtları?
CUMHURİYET: AKIN: SAVCI BASKI YAPTI
Futbolda şike soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve emniyet ile savcılık sorgusundan sonra tutuklu yargılanmak üzerine Metris Cezaevi'ne gönderilen futbolcu İbrahim Akın avukatı aracılığıyla bir açıklama yaptı. Akın, savcılık sorgusunda suçu itiraf etme sebebinin, bu suçu işlememesine karşın psikolojik bir baskı sonucu bu şekilde davrandığını, kamuoyunda hakkında çıkan tüm iddiaları reddettiğini belirtti. Tecrübeli futbolcu açıklamasında “Savcılık sorgum esnasında soruşturma savcısı Mehmet Berk'in şike olayını itiraf etmem halinde tutuklanmayacağım yönündeki beyanları ve uygulamış olduğu psikolojik baskı nedeniyle gerçek olmamasına rağmen suçu kabul etmiş bulunmaktayım. Emniyette vermiş olduğum ifadede açıkça reddettiğim hususların savcılıkta kabul edilmiş olmasının temel sebebi bahsetmiş olduğum psikolojik baskıdır. Konuyla ilgili itirazlarımı ve savunmamı yargılama aşamasında yapacağımı ve gerçekdışı iddiaların tamamını reddettiğimi saygılarımla kamuoyunun bilgilerine sunarım” ifadelerini kullandı.
HÜRRİYET: FENERBAHÇE'Yİ ÇAKALLARA BIRAKMAM
ŞİKE operasyonu kapsamında tutuklanan Aziz Yıldırım, Fenerbahçe Kulübü Başkanlığı'na devam kararı aldı. Yıldırım, Dünya Fenerbahçeliler Günü'nde cezaevinde bulunmasının verdiği rahatsızlığı dün kendisini ziyarete gelen eşi Gonca Yıldırım, Gaziantepspor Başkanı Celal Doğan, futbol yorumcusu Rıdvan Dilmen ve avukatı Faik Işık'la paylaştı. Aziz Yıldırım, Fenerbahçe taraftarlarına hitaben yazdığı mektubu da avukatlarına verdi. Avukatı Faik Işık ile yaklaşık bir saat görüşen Yıldırım, Fenerbahçe Kulübü Başkanlığı'na devam kararı aldığını söyledi. Aziz Yıldırım, “Hukuki süreçte aklanana kadar ve sağlığım müsaade ettiği sürece Fenerbahçe'nin başında kalacağım. Fenerbahçe'yi çakallara bırakmayacağım” ifadelerini kullandı. Bu arada Aziz Yıldırım'ın kardeşi Acar Yıldırım da dün suskunluğunu bozarak çok sert bir açıklama yaptı ve önemli iddialarda bulundu. “Bu bir şike operasyonu değildir. Bu, Aziz Yıldırım'ı bitirmeye yönelik bir operasyondur” diyen Yıldırım, soruşturmayı yürüten savcıların şüpheliler ile Aziz Yıldırım pazarlığı yaptığını ileri sürdü. Acar Yıldırım, “Savcılıkta başta Şekip Mosturoğlu olmak üzere bazı şüphelilere ‘Aziz Yıldırım'ı ver, serbest kal' diyenler bunun en büyük ispatıdır” ifadelerini kullandı.
VATAN: G.SARAY'I DA ARAŞTIRSINLAR
(İBRAHİM SETEN)
... Aziz Yıldırım, 22 Haziran'da Mehmet Ali Yalçındağ‘ın evinde gerçekleşen “Futbolun Zirvesindekiler” davetinde, Milliyet Gazetesi Yazarı Hasan Cemal'e net bir ifadeyle şunu anlatmıştı: 2005/2006 sezonunda şampiyonluğu kaybettiğimiz Denizli-F.Bahçe maçı şikeydi.. İnanmayan varsa belgesiyle kanıtlarım.. O konuşmanın 2 hafta sonrasında “şike” suçlamasına muhatap olan ve şu an Metris Cezaevi'nde tutuklu bulunan F.Bahçe Başkanı'nın iddiası, G.Saray'ın o maçta Denizlispor'a teşvik primi gönderdiği yolundaydı.. SON günlerde bütün F.Bahçeliler de aynı vurguyu yapıyor: Madem bize şikeci damgası yapıştırılıyor.. G.Saray'ın yaptıklarını da ortaya çıkarsınlar.. BU konu Şike Soruşturması'nın ilk gününden beri “rasyonel” bir duruş sergileyen G.Saray Başkanı Ünal Aysal'ın gündemine de geldi.. Kulüp kaynaklarının resmen teyit ettiği bilgiye göre, 15 Temmuz 2011 Cuma günü Les Ottomans Oteli'nde dostlarıyla kahvaltı eden Aysal, şu soruya muhatap oldu: Başkan, F.Bahçeliler “Denizli-F.Bahçe maçına da bakılsın” diyorlar.. Böyle bir zaruret doğarsa ne yapmayı düşünüyorsunuz? AYSAL net cevap verdi: Bizi kimsenin itham ettiğini duymadım.. Ayrıca 2005-06 sezonunda neler olmuş, tam anlamıyla bilmiyorum açıkçası.. Çünkü o dönemde yönetici değildim.. Bu konulara bulaşmak istemem.. Ancak başından beri aynı şeyi söylüyorum.. Benim için 2 kriter var.. 1. Türk sporu, 2. G.Saray'ın başarısı.. Bundan geri dönüş olmaz.. Eğer bizde de bir ayıplı durum varsa, federasyon onu da araştırsın ve gerçeği ortaya çıkarsın.. Bunu engellemek gibi bir hakkımız ve yetkimiz yok.. Kulüp olarak çıkacak negatif bir sonucun bedelini öderiz.. Bir haksızlık varsa, kupayı da geri veririz.. Çünkü esas olan G.Saray'ın saygınlığını korumaktır..
FANATİK: VE YILDIRIM DEMİRÖREN METRİS'TE
İbrahim Akın'la ve Akın'ın yetkisiz menajeri Yusuf Turanlı'yla görüşmeleri nedeniyle Metris'e gönderilen Tayfur Havutçu'ya önceki gün Beşiktaş'ın efsane başkanı Süleyman Seba ziyarette bulunmuş, moral vermişti. Öz dayısının ziyaretiyle yüzü gülen Tayfur Havutçu moralli ve inançlıydı. “Ne senin, ne ailemin, ne de Beşiktaş camiasının yüzünü kızartacak bir şey yapmadım. Aklanacağım, bu kesin” diyen Tayfur Havutçu, dayısına şu sözlerle derdini açtı: Ancak bir şey beni çok üzdü. Çok zor zamanlar geçiriyoruz. Bu kötü günlerde, başkan Yıldırım Demirören'in gelip, bizi ziyaret etmesini beklerdim... Yıldırım Demirören'in geciken ziyaretinin altında sağlık sorunlarının yattığı ortaya çıktı. Bel fıtığı sorunu olduğu bilinen başkanın son günlerde ağır bir bel ağrısı yaşadığı bildirildi. Ancak iğneyle ayağa kalkabilen Yıldırım Demirören, önce Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu'yla görüşüp, Metris Cezaevi'ndeki Tayfur Havutçu, Serdal Adalı ve Aziz Yıldırım'ı ziyaret için izin aldı. Daha sonra Metris'in yolunu tutan başkan, 2 saat 10 dakikalık bir ziyarette bulundu.
FANATİK: MUSLERA'DA MUTLU SON
Aslan'da işlem tamam... Uzun süredir Lazio'nun file bekçisi Nestor Fernando Muslera ile görüşen Galatasaray, sonunda 25 yaşındaki kaleciye imza attırdı. 5 yıllık sözleşme imzalanan yıldız oyuncuya senelik 2 milyon Euro ödeyecek olan Sarı-Kırmızılılar, bu transferde Lorik Cana'yı takas olarak kullandı. Takastan dolayı İtalyan kulübü Lazio'ya ödeme yapmayan Cim Bom, Muslera'nın federatif haklarında pay sahibi olan Uruguay ekibi Wanderers Montevideo'ya ise 6 milyon 750 bin Euro ödeyecek. Galatasaray'ın resmi internet sitesinden duyurulan transfer haberinde, “Futbolcunun federatif haklarının tamamen kulübümüze devri karşılığında Wanderers Montevideo'ya 3 yıllık vadeye yayılacak şekilde ödeme yapılacaktır” ifadeleri kullanıldı.
VATAN: HER ŞEYİ SIFIRDAN ÖĞRETİYOR
(YALIMCAN SARPYEL)
Öğrencilerine tam saha pres, boşa adam kaçırma ve pozisyon alma gibi ‘futbolun temel ilkeleri' dersi veren tecrübeli teknik adam (Fatih Terim), Aslan'ı sil baştan yapılandırıyor. BUGÜN TSİ 20.00'de Twente'yle oynanacak hazırlık maçına büyük önem veren kurt hoca, kampın başından beri oturtmaya çalıştığı sistemin ilk ciddi provasını yapacak ve tespit edeceği eksiklere göre yeni bir taktik oluşturacak.
MİLLİYET: ASLAN SIR KÜPÜ!
(NEVZAT DİNDAR)
Galatasaray adı saklanan bir dünya yıldızını bitirmeye çok yaklaştı. Drogba, Forlan, Reyes ve Fabiano hayal kırıklığından sonra sessiz gitmeyi tercih eden sarı-kırmızılıların operasyonundan sadece Ünal Aysal, Fatih Terim ile Ali Dürüst'ün haberi var. Galatasaray'ın yeni transfer projesinin, Cambiasso'dan daha fazla ses getirecek bir isim olduğu, oyuncunun popülaritesiyle, kombine ve forma satışlarında patlama yaratacağı belirtildi.
AKŞAM: COME-BIASSO
G.Saray yönetimi, orta sahaya 2 futbolcu alınmasını bekleyen teknik direktör Fatih Terim'in kadrosunda görmeyi çok istediği Esteban Cambiasso konusunda büyük aşama kaydetti. Sarı-Kırmızılılar, transferini bitirmek için uzun süredir yoğun uğraş verdiği Arjantinli orta saha oyuncusuna resmi imzayı attırmak üzere. G.Saray, 31 yaşındaki Esteban Cambiasso ile yıllık 5 milyon euro ödeme karşılığında el sıkıştı. INTER ile de bonservis bedeli için 10 milyon euro karşılığında anlaştı. Esteban Cambiasso'nun transferiyle ilgili olarak İtalyan basınına açıklamalarda bulunan G.Saray Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, Sarı-Kırmızılı taraftarlara 'müjdeyi' verdi... ADNAN Öztürk, 'Esteban Cambiasso'nun transferini bitirmek için uzun süredir uğraşıyoruz. Kendisine istediği parayı verdik. Para konusunda tatmin oldu. Sadece birkaç ayrıntı kaldı. Kısmetse önümüzdeki günlerde resmi imzayı atacak' ifadesini kullandı. ARJANTİN Milli Takımı'nın Copa America'dan elenmesinin ardından rotasını çizen Esteban Cambiasso'nun birkaç gün içinde İstanbul'a gelerek resmi sözleşmeyi imzalaması ve ardından G.Saray'ın Almanya'daki sezon öncesi kampına katılması bekleniyor.
MİLLİYET: ‘OYNA KAZAN' FORMÜLÜ
Polonya'nın saygın gazetelerinden Fakt, Trabzonspor'un yeni transferi Adrian Mierzejewski'nin alacağı yıllık ücretin detaylarına ve planlamasına ulaştı. Haberde, yıldız oyuncunun ödemeleri oyuncunun performansına dayalı bir şekilde yapılacağı belirtildi.
Trabzonspor'la yıllık 800 bin euroya anlaşan Mierzejewski'nin bu ücretinin yüzde 60'ı peşin olarak ödenecek. Kalan yüzde 40 ise oyuncunun kadroya girip girememesine dayalı puanlama sistemine göre ödenecek. Türkiye'de Avrupa kupalarına katılan bir takımın Türkiye Kupası'yla beraber sezonda en az 40 maç oynadığını öngören Trabzonspor yönetimi bu 40 maçta Mierzejewski'nin oynadığı maçlarda toplayacağı puana göre ödeme yapacak. Mierzejewski'nin toplayacağı puanlar ise şu şekilde belirlenecek: İlk 11'de oynamak: 1 puan, Oyuna yedek kulübesinden girmek: 0.6 puan, Maçı yedek kulübesinde tamamlamak: 0.3 puan. Bu sisteme göre Mierzejewski'nin kalan parasının tamamını alabilmesi için 40 maçta ilk 11'de oynaması gerekiyor.
FANATİK: DERON WILLIAMS RESMEN KARTAL
Şike soruşturmasıyla futbolda fırtınalı günler geçiren Beşiktaş, bombayı potada patlattı. Uzun zamandır görüşmelerin sürdüğü NBA'in en önemli isimlerinden Deron Williams'la her konuda anlaşma sağlandığı kulübün internet sitesinden müjdelendi. Siyah-Beyazlılar'ın yazılı açıklamasında, “NBA yıldızlarından Deron Williams, FIBA'nın onay vermesi halinde lokavt süresi boyunca Beşiktaş forması giyecektir. Deron Williams, FIBA'nın onay verdiği belgeyi aldıktan hemen sonra M-Oil ve Milan Petrol sponsorluğunda Erkek Basketbol Takımımız'a transfer olacaktır” denildi. FIBA'nın izin belgesini verme konusunda herhangi bir sorun yaratmayacağı ve imzalanan sözleşmenin geçerlilik kazanacağı belirtildi.
FANATİK: ARJANTİN KARIŞTI
Çeyrek finalde Uruguay'a penaltılarla elenip, ev sahipliğini yaptığı Copa America'ya beklenmedik bir şekilde veda eden Arjantin'de tartışmalar bitmek bilmiyor. Basının eleştiri yağmuruna tuttuğu, fiyaskonun 1 numaralı sorumlusu olarak gösterdiği teknik direktör Sergio Batista'ya, tepki yağıyor. Taraftarlar, 100 bin imza toplayarak, Batista'yı göndermek amacıyla bir internet sitesi kurdu. Ancak Arjantin Futbol Federasyonu Milli Takımlar Sorumlusu Humberto Grondona, Batista'yı göndermeyi bir an bile düşünmediğini belirtip, “Görevine devam edecek ancak daha akıllı olması gerekiyor” dedi. Milli takım teknik heyeti ve oyuncularına en ağır eleştiri efsanevi futbolcu Jose Sanfilippo'dan geldi. 76 yaşındaki futbol adamı, öfkesini “En başta Batista olmak üzere Messi dışında hepsi futboldan elini eteğini çeksin. Burdisso ve Milito futbolu bıraksın, hatta ülkeyi terketsinler” sözleriyle ortaya koydu.