FANATİK: GALATASARAY'DA ÜÇ BOMBA
Atletico Madrid'li Diego Forlan, Jose Antonio Reyes ve Tomas Ujfalusi için girişimlerde bulunan Sarı-Kırmızılılar, İspanyol ekibiyle her konuda anlaşmaya varmıştı. Ardından futbolcularla görüşmelere başlayan yönetim, ilk bombayı dün Ujfalusi'yle patlattı. İtalya'daki tatilini yarıda kesen tecrübeli savunma oyuncusu, önce ülkesi Çek Cumhuriyeti'ne gitti. Ardından Prag'dan 15.20 uçağıyla İstanbul'a gelen yıldız futbolcu, ayağının tozuyla Florya Metin Oktay Tesisleri'ne geçti. Burada yapılan görüşmelerin ardından 33 yaşındaki oyuncu, Polat Otel'e yerleşti. Ujfalusi'yle bugün, yıllık 1 milyon 750 bin Euro'dan 2+1 senelik mukavele imzalanacak.
Ujfalusi'yi dün İstanbul'a getiren Galatasaray Yönetimi'nin şimdiki hedefi Jose Antonio Reyes... Bu oyuncu için Atletico Madrid'i zar zor ikna eden Sarı- Kırmızılılar, İspanyol yıldızı yarın ya da öbür gün Türkiye'ye getirmeyi planlıyor. Şu anda ABD'de bulunan 27 yaşındaki futbolcunun, Cim Bom'la sözleşme imzalamak için tatilini yarıda keseceği öğrenildi. Taraflar arasında yapılan pazarlıklarda sona gelindiği ve Galatasaray'ın, Reyes'e 4 sene için toplam 16 milyon Euro vereceği vurgulandı.
Cim Bom, Sulley Muntari'yle her konuda anlaşmaya vardı. Geçtiğimiz hafta kendisine gelen teklif karşısında, “Galatasaray, çok cazip bir öneri sundu. Önümüzdeki sezon Türkiye'de forma giyebilirim” diyen Ganalıyıldız, önceki gün Sarı-Kırmızılılar'la el sıkıştı. Yönetimin, kariyerine Premier Lig'de devam etme planları yapan Muntari'yi, yıllık 2.5 milyon Euro garanti parayla ikna ettiği öğrenildi. Oyuncuyla anlaşma sağladıktan sonra İnter kulübüyle masaya oturan Sarı-Kırmızılılar, pazarlıklar sonucunda İtalyan ekibiyle de 7 milyon Euro bonservis bedeli karşılığında el sıkıştı. Yönetimin, Muntari'yi de en kısa zamanda İstanbul'a getirerek Sarı-Kırmızı renklere bağlaması bekleniyor.
HÜRRİYET: FORLAN YILLIK 6 MİLYON İSTİYOR
Forlan için görüşmelere devam eden sarı kırmızılıların Uruguaylı golcüyü ikna etmesi durumunda yarın gelebileceği öğrenildi. Forlan'ın Galatasaray'dan yıllık 6 milyon Euro istediği, sarı kırmızılıların bu rakamı aşağıya indirmeye çalıştığı belirtildi. Öte yandan G.Saray İkinci Başkanı Ali Dürüst yaptığı açıklamada, “Forlan'a çok yakınız” dedi.
MİLLİYET: KALLSTRÖM'DEN HAYIR
(İRFAN KURTULMUŞ)
Galatasaray'ın alternatif listesinde bulunan Kim Kallström kariyerine Lyon'da devam etme kararı aldı. İsveç'in önde gelen gazetelerinden Expressen'e konuşan sportif koordinatör Bülent Tulun, Lyon ile anlaşmalarına rağmen Kallström'ün İstanbul'a gelme şansının zayıf olduğunu açıkladı. Tulun, “Kallström'ün gelme şansının düşük olduğunu maalesef söyleyebilirim. Bildiğim kadarıyla menajeri Roger Ljung, Kallström'ün, Lyon'da kalması için çalışma içine girmiş. Transfer şu aşamada zor görünüyor” ifadelerini kullandı. Bülent Tulun, ön libero bölgesi için alternatifler üzerinde çalıştıklarını sözlerine ekledi.
SABAH: DEVR-İ SABIK KURULU
Galatasaray'da Temmuz başındaki olağanüstü genel kurulda "Devr-i sabık" (Bir iktidarın önceki dönemlerde yapılanları sorgulaması) yaratılacak mı? Kulübün sitesinde 2-9 Temmuz'daki olağanüstü genel kurul ve 2011 revize bütçesiyle ilgili Başkan Ünal Aysal imzalı giriş yazısında şu ifadeler var: "18 Mayıs (Görevi devraldıkları tarih) itibariyle konsolide vaadesi gelip ödenmemiş borç 73.6 milyon Dolar. Konsolide toplam borç 328 milyon Dolar; Mayıs 2011 itibarıyla faizler dahil 149.6 milyon Dolar. Bunun için verilen teminat 850 milyon 500 bin Dolar bankacılık teammüllerinin çok üzerindedir. (Polat yönetiminin 2010 yılı faaliyet raporunda 31 Aralık 2010 itibarıyla toplam kredi borcu faiz dahil 51 milyon 600 bin Dolar idi. Aysal ekibinin görevi devraldığı 18 Mayıs'a kadar 13 milyon Dolar'ının ödenmesi gerekiyordu.) Süper Lig yayın geliri, TT Arena isim hakkı, forma sponsorluğu, forma reklam hakları ve yaklaşık üç sezonluk bilet gelirlerimiz dahil hemen hemen tüm gelirlerimiz bankalara temlik edilmiştir." Aysal, 1997 yılında GSGM ile protokolde stadın irtifak hakkının alındığını belirterek, Polat yönetiminin görevi devretmeden 15 gün önce 3 Mayıs'ta imzaladığı sözleşmenin intifa hakkı olmasını ve bir önceki protokolden daha fazla yükümlülük içermesini de eleştirdi. Aysal, "İl Müdürlüğü'nün kullanımına verilen 300 koltuktan 3 milyon Dolar" ve "Stat reklam gelirlerinin % 10'unun İl Müdürlüğü'ne verilmesinden 4 milyon Dolar" her sezon kaybettiklerini bildirdi.
AKŞAM: ASLAN'A REKOR HACİZ
G.Saray 850 milyon doları bulan teminatlar yüzünden iyice köşeye sıkıştı. Hacizlerin 72 milyon TL'yi bulduğu bütçede teminat verecek varlık yok.
MİLLİYET: TUNCAY SÜRPRİZİ
Almanya 1. Ligi Bundesliga'da Wolfsburg forması giyen Tuncay Şanlı, dün kulübe gelerek Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman'ı ziyaret etti. Tecrübeli futbolcunun, Kocaman'a takıma dönmek istediğini söylediği belirtilirken, sarı-lacivertli takımın teknik patronunun, “Bu konuyu değerlendireceğim” diyerek açık kapı bıraktığı öğrenildi.
STAR: DIARRA OLMAZSA ZEEUW
Fenerbahçe ön libero arayışlarında listesine iki yeni isim ekledi. Sarı-Lacivertliler Bordeaux'da oynayan Alou Diarra'ın 12 milyon euroluk bonservis bedelinde indirim yaptırmaya çalışıyor. Fransız futbolcu alınamazsa alternatifi Ajaxlı Demy de Zeeuw.
HÜRRİYET: FENER'DEN DIARRA'YA 15 MİLYON EURO
Uzun süredir orta sahaya yabancı futbolcu arayan Fenerbahçe, Lassana Diarra'da karar kıldı ve Fransız yıldız için rekor miktarda bir rakamı gözden çıkardı. Sarı lacivertliler, 26 yaşındaki oyuncunun bonservisi için Real Madrid'e tam 15 milyon Euro önerdi. İspanyol ekibi, 2008'de 20 milyon sterline transfer ettiği Lassana Diarra için 20 milyon Euro istiyor. Fenerbahçe ise 15 milyon Euro'dan yukarıya çıkmayacağını bildirdi. Kadro şişkinliği nedeniyle Lassana Diarra'yı elden çıkarmak isteyen Real Madrid'in, sarı lacivertlilerin önerdiği rakamı kabul etmesi bekleniyor.
FANATİK: NIANG DOSYASI
Mamadou Niang'ın Al-Ahly'ye gideceği yönündeki haberler Fransız basınında da büyük yankı uyandırdı. Gazeteler ve siteler Senegallinin Mısır kulübüyle anlaştığını yazdı. Fransa'da çıkan haberler Mısır'da da heyecan yarattı. Al Ahly taraftarları, kulübün sitesini mesaj yağmuruna tutarken, "Hoşgeldin Niang" yorumlarında bulundu. Transfer olacağı yönündeki haberler üzerine Fenerbahçeli yöneticileri arayan Mamadou Niang ise şunları söyledi: "Türkiye'de mutluyum. Başka bir takıma gitmek istemiyorum"..
FANATİK: İKİ SICAK GELİŞME
Sarı-Lacivertliler, Juventus'un orta sahadaki savaşçısı Mohamed Sissoko için de her gün yeni bir adım atıyor. 9 milyon Euro'luk bir bonservis bedeliyle İtalyanlar'ın başını döndüren Fener, Malili orta saha oyuncusundan da ilk etapta olumlu yanıt aldı. Sürekli oynayabileceği bir takıma transfer olmak isteyen Sissoko'nun, iki kulübün anlaşması halinde zorluk çıkarmaması bekleniyor. Fransız kulübü Toulouse'ta forma giyen Muosa Sissoko da halen Fener'in gündeminde... 15 milyon Euro bonservis isteyen Fransız ekibine 12 milyon önerildiği iddia ediliyor. Günün flaş gelişmesi ise Samandıra'da yaşandı. Wolfsburg'da gözden çıkarılan Tuncay Şanlı, tesislerde Aykut Kocaman'la bir araya gelerek, geri dönmek istediğini ifade etti. Kocaman'ın bu talebe olumlu yanıt verdiği öğrenildi. Bu transferde yönetimi düşündüren konu ise olayın maddi boyutu. 2007'de Fenerbahçe'den bonservissiz ayrılan Tuncay için kulübü Wolfsburg'un 5 milyon Euro'luk bonserviste indirime gitmesi beklenecek. Makul bir talep karşısında Şanlı tekrar Fener forması giyecek.
SABAH: BODRUM DA BÖYLE Mİ?
(FATİH DOĞAN)
Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören'in davetlisi olarak kız arkadaşı Irina Shayk ile birlikte önceki gün İstanbul'a gelen Real Madrid'in yıldız futbolcusu Cristiano Ronaldo, dün Bodrum'a gitti. Demirören'in teknesiyle üç günlük mavi tur yapacak olan Portekizli yıldızın, İstanbul'da karşılaştığı ilgi karşısında hem sevinç hem de panik yaşadığı öğrenildi. Özellikle İstiklal Caddesi'nde kendisini bekleyen kalabalığı görünce şok yaşayan Ronaldo'nun, "İlgi hem muhteşem hem de korkutucu. Acaba Bodrum'da da böyle mi olacak?" diye sorduğu, Demirören'in ise, "Bodrum'da sizi sakin ve güzel bir tatil bekliyor. Sakın merak etmeyin" dediği belirtildi.
VATAN: TÜRKİYE DENİNCE ÖNCE BEŞİKTAŞ SONRA ÇARŞI
(GÜNEY ÖZTÜRK)
Ronaldo, Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören'in davetlisi olarak Türkiye'de...
“Türkiye denilince aklınıza gelen bir takım ya da futbolcu ismi var mı? Türk futbolunu izliyor musunuz?” sorumu “Hayır Türk futbolunu takip etmiyorum. Bilgim sadece Beşiktaş'la sınırlı. Onu da Beşiktaş'ta oynayan arkadaşlarımdan dolayı biliyorum. Almeida yakın dostumdur. O anlatır. Beşiktaş taraftarını, Çarşı'yı, tribün şovlarını onun sayesinde öğrendim. Ama tüm bunların ötesinde Başkan Demirören ile yakın bir dostluğumuz var. Kendisi gerçekten iyi bir insan, samimi bir dost” diye cevaplıyor.
Sonra “Mourinho bu yıl 3 Türk'le oynamayı seçti. Mesut, Hamit, Nuri takıma ne katar?” diyorum. Beklediği bir soru, cevabı hazır: Önce Mesut'la başlayayım. Mesut takıma harika uyum sağladı, iyi oynuyor ve çok iyi anlaşıyoruz. Hamit ve Nuri'yi ise sadece Almanya'da oynadıkları futbollarından tanıyorum, o kadar. Ancak kendilerine gerek dil, gerekse takımla kaynaşmaları açısından hiçbir yardımı esirgemeyeceğim. İstedikleri her şeyi sorabilirler. Burada önemli olan Real Madrid'i yeni zaferlere taşıyacak taze, heyecanlı bir ekibin gelmiş olması, yeni bir mantalite ile başlamak. Birlikte başarı kazanacağımıza eminim.”
Beşiktaş'taki Portekizli arkadaşlarınız Türkiye hakkında neler anlatıyor?” diye soruyorum. “Quaresma'dan biliyorum. Türkiye'ye ilk geldiğinde taraftar atmosferinden biraz korkmuştu. Sonra bir şey kalmadı. Ama ben insanları anlıyorum. Çünkü futbolu seviyorlar. Bunlar bizim işimiz için normal. Futbol tüm dünyada seviliyor, ilk etapta taraftarlar da futbolcular da nasıl davranmaları gerektiğini bilemeyebiliyor. Aslında çekinecek bir şey yok.”
ZAMAN: Q7 VE GUTI BİZE YETER, 3. YILDIZ DENGE BOZAR
(TEMEL YİRMİBEŞOĞLU)
Transferi büyük ölçüde bitiren Beşiktaş'ta Futbol Komitesi üyesi Cengiz Zülfikaroğlu, dengeli bir kadro kurduklarını söyledi. Tecrübeli yönetici, Quaresma (Q7) ve Guti'nin bulunduğu bir takıma 3. bir yıldızın gelmesinin sıkıntı oluşturabileceğini dile getirdi.
HÜRRİYET: FERRARI VE SIVOK'U İSTEMİYORUM
Tayfur Havutçu, yeni takviyelerle birlikte kadroda 6'sı stoper olmak üzere 9 defans oyuncusunun bulunduğunu belirterek Matteo Ferrari ile Tomas Sivok'un satılması için yönetime rapor verdi. Ligin en iyi savunmacıları arasında yer alan Ersan Gülüm'ün bonservisini aldıklarını Egemen Korkmaz'ı kadrolarına kattıklarını ifade eden genç teknik adam, Sidnei ve Tanju Kayhan'ın da gelmesiyle birlikte Ferrari ile Sivok'a ihtiyacının kalmadığını söyledi.
STAR: BURSASPOR'UN KADER GÜNÜ
Bursaspor Kulübü'ndeki yolsuzluk iddiaları nedeniyle geçen cuma günü çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklanan Başkan İbrahim Yazıcı'nın avukatları bugün bu karara ağır ceza mahkemesine başvurarak itiraz edecek. Tahliye talebi kabul edilmezse Bursaspor kulübünün kayyuma devredilmesi gündeme gelecek. Yazıcı'nın avukatı Özgür Alpaslan Sümer, “Müvekkilime yöneltilen, çete, nitelikli dolandırıcılık, zimmet ve bedelsiz bilet dağıtımı suçlarından hiçbirini kabul etmiyoruz. Halka malolmuş, adresi belli, ciddi kalp ve şeker rahatsızlığı olan İbrahim Yazıcı'nın tahliyesini isteyeceğiz” dedi. Bu arada derinleştirilen soruşturmalarla ilgili yeni gözaltılar olacağı bildirilirken, ABD'de bulunan ve hakkında yakalama emri olan eski Futbol Şube Sorumlusu Mesut Mestan'ın bugün Türkiye'ye geleceği öğrenildi.
FANATİK: LINCOLN DÖNÜYOR
Galatasaray formasıyla iki sezon Süper Lig'de boy gösteren Brezilyalı yıldız, ikinci Türkiye serüvenine hazırlanıyor. Mersin İdmanyurdu, Sambacı'nın istediği yıllık 2 milyon euro'yu verirse, imzalar atılacak.
SABAH: SAMBANIN KRALI
(EMİR SOMER)
Evet, son yıllarda Süper Lig'deki futbolcu hakimiyeti, Brezilyalılar'dan Avrupa'nın eline geçti. Çünkü bu düşüşe paralel olarak Avrupalı oyuncu sayısı da son dört sezonda yüzde 21'den, yüzde 47'lik hatırı sayılır bir orana kadar yükseldi. Fakat gol sayılarında Brezilyalılar'ın üstünlüğü yine kırılamadı. Sambacılar 104 golle Süper Lig sıralamasında ilk sırayı kimseye bırakmadı. Süper Lig'de atılan gollerin yüzde 13'lük, yabancı oyuncuların gollerinin ise yüzde 26'lık bölümlerini, 20 Brezilyalı futbolcunun 104 golü kaplıyor. Doğal olarak "Brezilya" dediğimizde, son şampiyon Fenerbahçe'nin kaptanı Alex de Souza'yı biraz daha farklı ele almamız gerekiyor. Brezilyalı futbolcuların attıkları toplam golün yüzde 27'lik bölümünde, kaydettiği 28 golle 2010- 2011'i gol kralı olarak tamamlayan Alex'in imzası var. ...Türkiye' de 42 farklı ilden 112 futbolcu 311 defa gol sevinci yaşadı. 7 farklı ülkede dünyaya gelmiş 32 gurbetçi 97 gol attı. Yerlilerin gollerinde Almanya doğumluların çok büyük hakimiyeti var. Yerlilerin attığı 408 golün 73'ü (yüzde 18'lik bir bölümünü)Almanya doğumlu 22 futbolcudan geldi. Gurbetçiler arasında gol sayılarında Almanya doğumluların oranı yüzde 75'e kadar çıkıyor. İlk sırada yer alan Cenk Tosun'u (10 gol), Ersen Martin ve Sezer Öztürk (8'er gol) izliyor. Türkiye'de; Necati Ateş, Semih Şentürk ve İbrahim Akın'ın arasında bulunduğu 10 farklı oyuncunun attığı 43 golle İzmir'in hakimiyeti söz konusu...
FANATİK: ÇÜNKÜ DAHA İYİ
Real Madrid'de ilk sezonunu tamamlayan Mesut Özil için herkes, ‘Los Galacticos'un yeni Zidane'ı yorumunu yapmıştı. Ancak Mesut, İspanya Ligi'nde istatistikleri altüst eden bir performans göstererek, Madrid'de 6 yıl oynayan Fransız efsane Zinedine Zidane'ı, ‘ilk sezon' karşılaştırması yapıldığında, geride bırakmayı başardı. Zizou, Real formasını giymeye başladığı 2001-02'de ligde 31 maça çıkarken, 7 gol atmış ve 5 asist yapmıştı. Türk asıllı Alman yıldız ise La Liga'da 36 karşılaşmada forma giydi ve 6 gol atmasına rağmen takım arkadaşlarına tamı tamına 17 gol pası vererek, ulaşılması güç bir rakama ulaştı. Zidane tüm Real kariyeri boyunca ligde 32 asist yaparken, Mesut daha ilk yılında La Liga'nın asist kralı oldu. 23 yaşındaki solak yıldız bununla da kalmadı; Şampiyonlar Ligi'nde 7, toplamda ise 26 asist yaparak, hem Devler Ligi'nin hem de Avrupa'nın bu alanda da 1 numarası olmayı başardı.
VATAN: HERKES GİTME DEDİ ONUN İÇİN GELDİM
(SUAT UMURHAN, MÜFİT GÜREVİN)
21 yıl sonra potada final oynattığı G.Saray'a çağ atlatan Oktay Mahmuti, VATAN'a konuştu.
“Sezon başında G.Saray'dan teklif aldığımda herkes bana ‘Gitme' dedi.. 10 kişiyle konuştuysam bunların 8'i gitmememi söyledi.. Benim için bu işi çekici kılan da buydu.. Takımın başına geçtiğimde oyuncu getirmek istedik, birçok isim gelmek istemedi. Ancak o dönemde gelmeyenlerin şimdi bin pişman olduklarını da biliyorum.” “Yerde sürünen bir G.Saray basketbol bayrağını biz diktik.. Hafif de dalgalanmaya başladı.. Şimdi bunu daha da dalgalandırmak lazım. Bunun için ne yapılması gerekiyorsa yapacağız. Burada her şey takımla başlıyor, takımla bitiyor. Bireyler sisteme hizmet ettikleri sürece değerliler..” “Gelecek sezon ya Abdi İpekçi ya da Sinan Erdem'de oynayacağız. Bunu yönetim belirleyecek. Ancak geçen sene Cirque du Soleil geldiğinde 1 ay Abdi İpekçi'de oynayamadık. Bunu istemiyorum.” “Final serisinde 6. maçın sonunda sahadaydım ve yakınımda bir yönetici olsaydı ondan izin isteyerek mikrofonu alıp taraftarla konuşacaktım. Beni dinlerlermiydi bilmiyorum. Belki ıslık ve yuhalama olurdu. Ama şunu demek isterdim: ‘Gelin bugün burada F.Bahçe'ye bu kupayı verelim. Türk sporunu 30 sene ileriye taşıyalım.” “Bir daha böyle bir şey olursa izin isteyerek bu kez konuşmak isterim. O gün yuhalansaydım hiçbir şey değişmezdi ama en azından denemiş olurdum. Çünkü bu bir spor.” “Türkiye'den bir Eurolig şampiyonu çıkar. Ama burada organizasyon eksiklikleri var. Bunları oluşturmak da bir süreç tabii ki. Sadece 5 kişinin sahaya çıkıp oynaması demek değil basketbol.”
HÜRRİYET: GALATASARAY'I ALKIŞLAMAK İSTERDİM
Onun adı Ömer Onan. Türk basketbolunun, Fenerbahçe Ülker'in vazgeçilmezi. Milli yıldız, kariyerindeki 8. şampiyonluğunu yaşadı. Evinin kapılarını en özel günde, Babalar Günü'nde Hürriyet'e açtı. Final serisinde 80 dakika bekleyip kupayı kaldırdığı anda ki hislerini, “Arzum Galatasaray plaketini almaya giderken onları alkışlamak, onların da bizi kupaya kaldırdığımızda alkışlamasını çok isterdim. Böyle olunca da Türk halkına bir mesaj verirdik” diyerek açıkladı. Ömer, bu sözlerle fair play çağrısı yaptı. Her sorumuza içtenlikle cevap verdi.
-Seride durum 2-0 olduktan sonra 4-0 kazanırız dedin mi?
-4-1 biter dedim. İpekçi'de 1 maç alır, Sinan Erdem'de bu işi bitiririz demiştim.
-2-1 olunca Efes Pilsen'e kaptırdığınız şampiyonluk aklına geldi mi?
-Hayır. G.Saray iyi mücadele eden bir takım. Efes Pilsen kadar kadrosu derin değildi. Oktay Mahmuti'nin iyi yönetimiyle çok direndiler ama kadrosu seriyi geriden gelip döndürecek kapasitede değildi. 3-2'de bile herkese şampiyon olacağımızı söyledim. Camiada da herkes basketbol şubesinin şampiyonluğunu ‘çantada keklik' görüyor. Bu bize hem moral hem de motivasyon veririyor. Bence bu kadro ligde uzun yıllar final oynayar.
-Galatasaray'a yenilince ne hissediyorsun?
-Yalnız kalıp ciddi bir hesaplaşma yapıyorum. Kabuğuma çekiliyorum, çok sinirli oluyorum. Eşim (Aslı Onan), çocuklarla ve diğer işlerle ilgilenip beni rahatlatıyor.
ZAMAN: 'BEŞİBİRYERDE' BİZİ DAHA DA MUTLU ETTİ
(MESUT YILDIRIM)
Bu sezon üç kulvarda şampiyonluklara ambargo koyup 5 kupa birden kazanan Fenerbahçe'de coşku devam ediyor. Sarı-Lacivertliler, son olarak Fenerbahçe Ülker ile potada zafere ulaşırken milli basketbolcu Oğuz Savaş, camianın 'beşi bir yerde' hedefine katkıda bulundukları için gururlu olduklarını söyledi.
-Bu kadar kaliteli takımınız varken Galatasaray'a ne oldu da iki maç verdiniz?
-Sonuçta rakibimiz Galatasaray'dı. Ayrıca onlar da iyi bir takım. Kendi seyircileri önünde gerçekten çok iyi oynuyorlar. Seyircileri de çok iyi atmosfer oluşturuyor. İki maç almaları da normal. Dediğim gibi sanıldığı kadar kötü takım değillerdi.
-NBA hedefin var mı? Oradaki arkadaşlarının performansını nasıl buluyorsun?
-NBA, benim için hem var hem yok. Artık 24 yaşına geldim. Bu yaştan sonra NBA hayaliyle yaşlanamam. Tabii ki NBA'de oynamak isterim. Ama bu yaştan sonra NBA hayalim var gidip bir şeyler yapacağım gibi düşüncelerim yok. NBA'den beni isteyen takım olursa tabiî ki gitmek isterim. Ama bu saatten sonra NBA'e gitmek için birçok fedakârlık yapacak durumda değilim.
SABAH: PİSTTE İLK KEZ SÜPER LİG GURURU
İzmir'deki Avrupa Takımlar Atletizm Şampiyonası 1. Lig yarışlarında ilk günü ikinci tamalayan Türkiye, dünkü yarışlar sonunda da 329 puanla ilk sırada yer aldı ve tarihte ilk kez Süper Lig'e çıktı.