VATAN: SOYUNMA ODASINDAKİ KAVGA
(ERDAL CÖMERT)
Herkes Nihat'ın Konya'da Turgay Demir ile yaşadığı olay nedeniyle ayrılmak istediğini zannederken, olayın perde arkasını, tecrübeli oyuncunun gitme isteğini tüm Türkiye'ye duyuran Vatan açıklıyor: Menajeri Murat Kuş yaklaşık 2 hafta önce Futbol Komitesi Başkanı Serdal Adalı'yla görüşerek Nihat'ın 2 yıldır bekleneni veremediğini belirtirken, ayrılma konusunda kendilerine kolaylık sağlanmasını ve bonservis istenmemesini talep etti. Ancak Adalı iki yıl daha sözleşmesi bulunan Nihat'ın ayrılmasına onay vermedi. NE olduysa da bundan sonra oldu. İzin verilmemesi nedeniyle bir hayli gergin olan Nihat yaklaşık 10 gün önceki idmandaki bir pozisyonun ardından ortaya Türkçe küfür etti. Quaresma da tercümana sinirli bir şekilde Nihat'ın ne dediğini sordu ve küfür ettiğini öğrenince üzerine yürüdü. Araya girenler olayın büyümesini engellediler. Konya maçında ise Nihat Kahveci pas vermeyen Q7'yle tartışırken, gerginlik soyunma odasında devam da etti. Maç sonrası Quaresma ile Nihat arasında gerilim tavan yaparken, birbirlerinin üzerine yürüyen iki futbolcunun arasına Guti, Rüştü ve İbrahim Toraman girdi. Kavga engellenirken ikinci İbrahim Üzülmez vakasının yaşanması önlenmiş oldu. Sakinleşemeyen Nihat soyunma odasından çıkıp Turgay Demir'e yumruk atmaya çalıştı. Dün Serdal Adalı ile bir görüşme yapan Nihat ayrılma isteğini tekrarladı ve idmana da çıkmadı. Şimdi hem Nihat hem de Turgay Demir'le yaşanan olaya karışan Erhan Güven'in sözleşmesi feshedilecek.
HÜRRİYET: Q7'Yİ BANA SORUN DEDİ VE BIRAKTI
Konya maçında hem saha içinde Quaresma hem de saha dışında gazeteci Turgay Demir ile kavga ederek tüm şimşekleri üzerine çeken Nihat Kahveci içini döktü. Takım arkadaşı Quaresma ile ilgili tartışmasına açıklık getiren Nihat, çarpıcı bir yorumda bulunarak, “İddia ediyorum, geçmişteki kadrodan Sergen veya Recep Ağabeyler de olsaydı, bu kadar çalıma dayanamazlardı. Futbol güreş gibi bireysel spor değil, takım oyunu. Herkes yardımlaşmalı. Quaresma çok teknik ve izlerken zevk veren bir oyuncu. Eleştirmiyorum ama takıma daha iyi katkı sağlayabilir” ifadelerini kullandı. Futbol sahası dışındaki olaylarla gündeme gelmekten üzüntülü olduğunu dile getiren Nihat şöyle devam etti... “Toshack döneminde A takıma çıktığımda Beşiktaş'ta bir iki tane yabancı vardı. Şimdi ise bir iki tane yerli oyuncu var. Eskiden 3 yabancı vardı, şimdi biz Türk futbolcular takımda yabancı olduk. Beşiktaş'a gelen yabancı oyuncular konusunda bir şey söyleyemem. Ancak Guti'ye kaptanlık verilirken bana da sorulabilirdi. Beşiktaş bu sezon rakiplerine en az 10 puan fark yaparak şampiyon olmalıydı. Schuster neredeyse kulübedeki oyuncuları da hücum oynatacaktı. Beşiktaş'a geldiğimden beri başkanımızın büyük desteğini aldım. Ailemden sorunlarıma kadar sürekli ilgilendi. Onun daha fazla üzülmesini istemiyorum. Bu nedenle sezon bitiminde ben de gidiyorum.”
HABERTÜRK: PİŞMAN DEĞİLİM
(KARTAL YİĞİT)
(Nihat Kahveci:) ‘Sadece benim aldığım para yazıldı çizildi. Bu paralara oynayan sadece ben mi varım? Yaşananlara üzüldüm ama pişman değilim.”
MİLLİYET: MEGASTAR SENDROMU
(MEHMET ÇİFTÇİ)
La Liga'da üst düzey futbol oynamış isimlerin Türkiye'de de aynı muameleyi görmek istediğini belirten basın mensupları, bu tür futbolculara örnek olarak Nihat'ın arkadaşı Guti ile Fenerbahçeli Güiza'yı gösterdiler.
Oscar Badallo(Marca): Nihat'ın bu hırçın halinin ardında mutlaka gerçek vardır. Nihat buraya geldiğinde bize hemen adapte oldu ve kaldığı dört yıl içinde hiçbir gazeteci ile sürtüşmesi olmadı. Nihat'ın yaşadığı, bir yıldız sönmesi olarak değerlendirilebilir. Nihat hem San Sebastian kentinde, hem de İspanya'da yıldızdı. Sakatlık, Türkiye'ye dönmesi, forma bulamaması onu bunalıma sürüklemiş olabilir. Ancak ne olursa olsun Nihat, İspanyollar arasında her zaman bir yıldız olarak anılacak. Nihat şimdi istesin, Real Sociedad'ın kapısı ona açılır.
Juan Castro (Marca): Nihat burada sakatlandı, defalarca oynamadı ancak kimse eleştirmedi. Bence irdelenmesi gereken, Türk basınının yıldızlara nasıl baktığıdır.
Bruno Llamos (Radyo Sur): Nihat bu derece agresif yapıya büründüyse, sebebi Nihat'ta değil kendinizde arayın derim. 7 yıl La Liga'da oynamış, tek sorun yaşamamış Nihat gazeteciye saldırıyorsa, şaka yapıyorsunuz derim.
TÜRKİYE: AYSAL'DAN ŞAŞIRTAN ÇIKIŞ
(ERCAN YILDIZ)
G.Saray'da 14 Mayıs'da yapılacak olan başkanlık seçimleri için belirsizlik sürerken, adaylardan Ünal Aysal, 3 Mayıs'daki mahkemede olumsuz bir sonuç çıkması halinde yönetime destek vereceğini söyledi. Daha önce katıldığı bir tv kanalında, 14 Mayıs'da seçim olmaz ise bir daha aday olmayacağını belirten Aysal, seçim ileri bir tarihe ertelenirse Polat yönetimine destek vereceklerini açıklayarak herkesi şaşırttı.
HABERTÜRK: HAPİS Mİ YATAYIM
(MERİÇ MÜLDÜR)
Habertürk'e konuşan G.saray başkanı Adnan Polat, “Mahkeme 3 Mayıs'ta tedbiri kaldırmazsa seçimi iptal etmek zorundayım” dedi ve ekledi: Hapis mi yatayım? “Öyle bir çıkmaza girdik ki tüm ihaleyi bana yüklemeye çalışıyorlar” diyen Adnan Polat, 14 Mayıs'taki seçimin kaderiyle ilgili bomba açıklamalar yaptı: Mahkeme idari ibrasızlık nedeniyle tedbir koydu. Hukukçulara sordum, ‘Buna rağmen seçime gidersek ceza mahkemelerinde aleyhinde dava açılır' dediler. Yargıya nasıl karşı gelirim? Seçimi yaparız ama mahkeme 3 Mayıs'ta tedbiri kaldrımazsa seçimi iptal etmek zorundayım. Bir de gidip hapis mi yatayım? İstifa yolunu seçersek kulüp kayyuma gidecek.”
MİLLİYET: POLAT'IN ŞİFRESİ
(NEVZAT DİNDAR)
Adnan Polat, 24 Mart gecesi basınla buluştuğu toplantıdan sonra, ibra edilmemeleri ihtimaline karşı hazırlıklı olduklarına dikkat çekerek, mahkeme sürecinin en az 1 yıl süreceğini dile getirmişti. Polat, Türker Arslan'la konuyu görüştüğünü de bildirmişti. "Türker'le konuştum. (Mali genel kurulu yöneten Divan Başkanı Türker Arslan'ı kast ediyor) İbrasızlık olsa bile, bu durum seçime gideceğimiz anlamına gelmiyor. Türker bana Milli Olimpiyat Komitesi'nde de benzer bir sorunun yaşandığını anlattı. O yüzden hadi diyelim ibra edilmedik o zaman bu bize seçime gitme zorunluluğu tanımıyor ki. Karşı davalar açılır. Süreç uzar, mahkemenin sonuca ulaşması en iyi ihtimalle 1 yılı bulur."
AKŞAM: 4 MAYIS PLANI
G.Saray'da belirsizlik sürerken Başkan Adnan Polat, kendi yol haritasını çizdi. 3 Mayıs'ta yapılacak ara celsede kendi lehine bir karar çıkmasını bekleyen Başkan Polat, bu ihtimal karşısında görevine 1 yıl daha devam edecek. Aksi bir karar çıkması halinde ise Polat'ın hukuk mücadelesine devam etmesi bekleniyor. Başkan Polat, mahkemeden lehine karar çıkması halinde önce muhalefet liderleri Ünal Aysal ve Turgay Kıran'la görüşmeye oturacak. Camianın duayeni İnan Kıraç'tan da randevu alınacak. Bu görüşmelerde Başkan Polat, 'G.Saray'ı çıkmaza sürüklemeyelim. Hepimiz madem bu kulübün iyiliğini istiyoruz. Bana destek olun, görev süremin sonuna kadar kalayım, sonra başarılı da olsam bırakırım' diyecek. Polat mümkün olan en geniş uzlaşmayı sağlayıp, yeni sezon hazırlıkları için de kolları sıvayacak.
FOTOMAÇ: POLAT AVCI'YLA ANLAŞTI
14 Mayıs'taki seçimlerin iptal olacağı ve başkan Adnan Polat'ın 1 yıl daha göreve devam edeceği görüşü ağırlık kazanmaya başladı. Mahkemenin kesin kararı 3 Mayıs'ta belli olacak. Ancak Jerfi Fıratlı'nın cenaze töreninde, "Seçim olmayacak ki!" diyerek sinyali veren Adnan Polat, transfer çalışmalarına başladı. Polat kalırsa yeni sezonda takımın başına Abdullah Avcı'yı getirecek. Avcı'nın Polat'a bu konuda söz verdiği bildirildi. Gaziantep ile oynanan kupa maçından önce görüşüp el sıkışan ikilinin yeniden buluştuğu ve Abdullah Avcı'nın Adnan Polat'a, "Kalırsanız sözüm baki" dediği öğrenildi. Seçim iptal olursa Polat ayrıca takıma çok iyi bir golcü ve kaleci alacak. Forvet için Bolton'un 29 yaşındaki İsveçli golcüsü Johan Elmander ile şimdiden anlaşıldığı belirtiliyor. Kale için de Meksika Milli Takımı'nın 25 yaşındaki kalecisi Guillermo Ochoa ile söz kesildi. Ochoa olmazsa Arsenal'de şans bulamayan Manuel Almunia ve Roma'lı Doni diğer adaylar.
AKŞAM: SENEYE DE KAPTAN ARDA
G.Saray'da Arda Turan konusunda sürpriz gelişmeler oluyor. Sportif Direktör Cüneyt Tanman'ın 'Artık kalmak istiyor' dediği Arda Turan, son olarak Liverpool'un yeni sezondaki transfer listesine girdi. Menajer Kenny Dalglish ve futbol strateji direktörü Damien Comolly tarafından yönetime verilen 11 kişilik transfer listesinde Arda ilk sıralarda. Liverpool izleme komitesi ise Kaptan için şu raporu tuttu: HEM sol hem sağ kanatta oynuyor. Ayrıca içeri kat etmesi bizim sistemimiz için önemli bir artı. Forvet arkası ve orta sahada görev yapıyor. Aşırı hırsı çok önemli. Arda, Kuyt'tan yetenekli.' Liverpool'un 15 milyon euroluk fiyatının uygun olduğu için Arda'yı istediği öğrenildi. Ancak bu gelişmelere karşın Atletico Madrid'den 'peşinat' bile alan G.Saray'da Polat başkan olarak kalırsa yeni sezonda Arda'yı takımda tutacak. Polat'ın hedefi yıldız oyuncuyla bir yıl daha devam etmek.
FANATİK: TRANSFER ÇALIŞMALARI BAŞLADI
Adnan Polat, her ihtimali göz önüne alarak transfer çalışmalarına başladı. Polat'ın ilk hedefi, Eskişehirspor'un yıldız futbolcusu Sezer Öztürk. Manisaspor'da oynarken de Galatasaray'ın gündemine gelen ancak transferi gerçekleşmeyen genç futbolcu için, girişimler başladı. Polat, Eskişehirspor Başkanı Halil Ünal'dan Sezer Öztürk'ü istedi! Ünal ise transfer konusunu sezon sonuna bıraktıklarını, lig bittikten sonra bir daha görüşebileceklerini söyledi. Polat'ın bir diğer hedefi ise Gençlerbirliği'nde forma giyen Mustafa Pektemek. Yaşadığı uzun süreli sakatlığın ardından çabuk toparlanan ve iyi bir performans sergileyen genç golcü için önümüzdeki günlerde İlhan Cavcav'la masaya oturulması bekleniyor.
AKŞAM: AYSAL'IN HOCA ADAYI LUCESCU
Aysal, "Fikri ve maddi sermayemiz mevcut dedi" Rumen teknik adamı işaret etti. Galatasaray'ın başkan adayı Ünal Aysal: “Lucescu'ya vicdanen borçluyuz. Fatih Hoca öz evladımızdır. Arda'yı allayıp pullamadan göndermek gibi bir niyetim yok.”
FANATİK: İŞTE HELVACI'NIN BAHSETTİĞİ RAKAMLAR
Başkan adayı Mehmet Helvacı, diğer aday Ünal Aysal'ın AIG hisselerinden para kazandığını iddia etmiş, Aysal ise bunun doğru olmadığını söylemişti. Fanatik, olayın perde arkasını aralıyor: Kulübün resmi belgelerine göre Aysal, iki yıl saklamak üzere aldığı AIG hisseleri için 23 milyon 500 bin dolar ödedi. Bunun dışında profesyonel futbol için 1 milyon 500 bin dolar, Iliç'in transferi için Partizan'a 1 milyon 487 bin 500 dolar ve altyapı için de 2 milyon 220 bin dolar ödedi. Yani, Aysal'ın Galatasaray için yaptığı toplam harcama 28 milyon 707 bin 500 dolar. Gelelim Aysal'ın aldığı paralara. Aysal, ana para ve getirisi dışında 2004-2005 temettü bedeli olarak 4 milyon 783 bin dolar, 2005-2006 temettü bedeli olarak 3 milyon 813 bin 296 dolar, temettülerin geç ödenmesinden kaynaklanan faiz olarak 262 bin 82 dolar ve Iliç için verdiği paranın parite farkı olarak 27 bin 375 dolar olmak üzere toplam 37 milyon 803 bin 546 dolar tahsil etti. Buna göre Aysal, 9 milyon 96 bin 46 dolar karda gözüküyor. Bu rakamlar sonrasında, "Yasal faizin dışında bir kazancım olmadı" diyen Ünal Aysal'ın "Doğru konuşmuyor" diyen Helvacı'ya nasıl bir cevap vereceği merakla bekleniyor.
KAAN KURAL / VATAN
Dünyanın en iyi hücumunu nasıl yavaşlatırsınız? Topu neredeyse size hiç vermeyen bir pas çılgınlığı nasıl engellenir? Taktik konusunda modern futbolun dehası Jose Mourinho'nun buna yanıtı “Engellemezsiniz olur biter” oldu... 10 günde 3. El Clasico oynandı dün. Bir kez daha Real, Barcelona'nın elinden topu almaya çalışmak yerine ona sahip olmasına izin verdi. Topla oynama yüzdeleri korkunç %72-%28... Ama zaten bu planın parçası. Barcelona'nın pas yapmasını değil, etkin alanda pas yapmasını engellemekti amaç. Bunu ilk iki randevuda denemiş, başarılı olmuşlardı. 210 dakikada tek gol yediler Barça'dan. Dün de ilk 60 dakika 1 ciddi pozisyon verdiler. Barça topa olan hakimiyeti sayesinde rakiplerine zaman içinde adeta diz çöktürüyor. Real topa sahip olan Barcelona'yı kendi ceza saha çizgisi ve orta saha arasında boğarak, topa sahip olduğu halde üretim sağlayamadığı için psikolojik olarak yıpratmayı seçti. ...Her şey planlandığı gibi giderken tüm bu hesapları bir kart ve bir oyuncu bozuverdi. ...Messi'nin tam hakkını veren yeterli bir övgü bulmak kolay değil. Herhalde en uygunu “kendini aştı” demek olsa gerek. Dünyanın en iyi forvetlerini kıskandıracak 2 gol attı. Dünyanın en iyi hücumuna bir kontra formül üretebilirsiniz. Ama dünyanın en iyi hücumcusuna bazen formül de yetmiyor.
UĞUR MELEKE / MİLLİYET
Nisan sonu/mayıs başlarında tüm futbol ülkelerinde bu ve benzeri öyküler yaşanır: İddiasız ekip sayısı artmaya başlar, özellikle takımı küme düşmeye yaklaşan oyuncuların bireysel olarak ligde kalmak için son çırpınışları izlenir. ...Peki Sivas, Buca, Konya ve Kasımpaşa dörtlüsünden hangi genç ya da -nispeten- yeni oyuncular ligde kalmaya daha yakınlar?
...Listenin sürpriz bir numarası Gana'dan (Torriç Jebrin, Bucaspor)... 1991 doğumlu 174 santimlik küçük dev adam, sadece 4 maçlık performansıyla bizi kendine hayran bıraktı. Orta sahadaki çalışkanlığı ve top kazanma arzusu Theo Weeks'i hatırlatıyor, ama yetenekleri onun çok önünde. Uzaktan şutları (Karabük'e attığı gibi) etkili. Aklıyla oynuyor, Fenerbahçe önünde Abdülkadir'e yaptığı asist çok klastı. Bu performansıyla sanki (takımı düşse bile) ligde kalmaya en yakın isim o.
SABAH: MADRİD'DE FLORES PAZARLIĞI
(FATİH DOĞAN)
Beşiktaş Futbol Komitesi Başkanı Serdal Adalı ile yönetici Cengiz Zülfikaroğlu, 'teknik direktör ve futbolcu' turuna çıktı... Lige havlu atan ve gelecek sezonun kadrosunu kurmak için erken start veren Beşiktaşlı yöneticiler, önce Almanya'ya oradan da İspanya'ya geçerek ön görüşmelerde bulundular. Atletico Madrid ile sezon sonunda yollarını ayıracak olan Quique Sanchez Flores ile Madrid'de buluşan Adalı ve Zülfikaroğlu, daha önce menajer Mendes'in aracılığıyla yapılan teklife prensipte "Evet" diyen İspanyol teknik adamla ayrıntıları konuştu. Portekizli futbolcu Simao'nın eski hocası olan ve yıllığı 2.5 milyon Euro'ya anlaşmaya sıcak bakan Flores'in, takımın durumu ve Avrupa şansı hakkında bilgi aldığı öğrenildi. Kadrodaki Quaresma, Almeida, Simao, Guti gibi yıldızların gelecek sezon takımda kalıp kalmayacağını soran 46 yaşındaki çalıştırıcının, futbolcu transferinde yönetimin izleyeceği politika konusunda da bilgi aldığı ifade edildi. Oldukça samimi bir ortamda gerçekleştirilen ziyarette tarafların genel şartlar üzerinde el sıkışıldığı bildirildi. Adı Beşiktaş'la anılan Uruguaylı Forlan hakkında da bir açıklama yapan Serdal Adalı, "Forlan'ın bonservis bedeli 12 milyon Euro. Kendisi yılda 4.5 milyon Euro alıyor. Bu koşullarla, transfer hayal olur. Kendisine uygun bir teklif yaptık. Bunun dışında bir şey yok" dedi.
AKŞAM: GUTI'NİN VELİAHTI AISSATI
Kara Kartal'da Guti'nin takımdaki geleceği henüz belli değil. Bu nedenle Beşiktaş yönetimi, İspanyol yıldızın gitmesi durumunda 'B planını' hazır tutuyor. Siyah-Beyazlı yönetimin, bonservesi Ajax'ta bulunan ancak sezon başında teknik direktör Frank De Boer ile anlaşamadığı için Vitesse'ye kiralanan Fas asıllı Hollanda vatandaşı İsmail Aissati ile anlaştığı ortaya çıktı. Bunu iddia eden de, futbolcunun kendisi... Utrecht doğumlu Aissati, Fas'ta yayın yapan 'Lions De Atlas' isimli sitede yer alan habere göre 'Frank De Boer olduğu sürece Ajax'a dönmeyeceğim. Beşiktaş ile menajerim görüşüyor. İstanbul ilgimi çekiyor' dedi.
SABAH: KÜFÜR DEĞİL BEDDUA
Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Tahkim Kurulu ve Amatör Futbol Disiplin Kurulu üyeleri dün bir araya geldi. Yapılan görüşme sonrasında, daha önce 3 maç ceza verilen beddua etme, sportmenliğe aykırı davranış kapsamına alındı. Kurul üyeleri, beddua etmeyi hakaret kapsamından ayrı tutarak, cezasında da indirime gitti. Buna göre yeşil sahalarda futbolcuların ceza almalarına sebep olan ve hakaret kapsamına giren beddualar, artık sportmenliğe aykırı davranış olarak değerlendirilecek ve cezası 2 maç olacak. "Allah belanı versin, gözün kör olsun, Allah seni kahretsin, Allah seni bildiği gibi yapsın, boyun devrilsin, yüzün gülmesin" gibi beddua içeren sözleri kullanan futbolcular, artık indirimli ceza (2 maç) alacak. Süper Lig'in 19. haftasında oynanan Bursaspor- Galatasaray maçında ikinci sarı karttan kırmızıyla oyun dışı kalan Ayhan, sahayı terk ederken hakeme beddua edince ekstra 3 karşılaşma daha ceza almış ve takımını toplam 4 müsabakada yalnız bırakmıştı.
STAR: BİR GOLE BİR SENE
Buca maçında Fenerbahçe'yi kurtaran Güiza, gelecek sezon da kalacak. Kanarya'nın Hocası Kocaman, Başkan Yıldırım'a, “Güiza oynamadığı dönemde iyi çalıştı, küsmedi, Hep kendini hazır tuttu ve kalitesini Buca maçında ortaya koydu, kalırsa çok iyi olur” deyince gönderilmesinden vazgeçildi. ...Sarı-Lacivertli Yönetim Kurulu Daniel Güiza'nın kalan 1 yıllık sözleşmesinin devamına karar verdi.
MİLLİYET: SÜTTEN AĞZI YANAN!
(YUSUF KOBAL)
Fenerbahçe Yönetim Kurulu geçtiğimiz sezon yaşanan skandalın tekrar edilmemesi için önlemini aldı. Buna göreanons odasında televizyon bulunacak, yönetimin onayı olmadan, rakip takımın maçıyla ilgili anons yapılmayacak
SABAH: BELÇİKALI ROMAN
(GALİP ERCAN ÖZTÜRK)
The Guardian, Türkiye'nin 3 Haziran'da Belçika'daki EURO-2012 eleme maçını kaybetmesi durumunda Hiddink'in Chelsea'ye imza atacağını ve Ancelotti'yi göndermeye kararlı olan Abramovich'ın dört gözle Belçika'nın galibiyetini beklediğini ileri sürdü.
FANATİK: BİZİ SEÇTİ
Türkiye'nin de peşinde olduğu İlkay Gündoğan'la ilgili, Almanya'nın hocası Löw, Fanatik'e konuştu. Panzerler'in teknik direktörü, "Kendisi çok yetenekli ve iyi bir futbolcu. Onunla yakın zamanda bir görüşmemiz oldu. Tercihini Almanya'dan yana kullanacağını şimdiden söyleyebilirim." dedi.
STAR: BORDEAUX'DA BURAK SESLERİ
Jean Tigana, eski öğrencisine talip oldu. Fransız ekibinin hocası, Beşiktaş'a transfer ettirdiği Trabzonlu yıldızı arayarak, “Bize gel” teklifinde bulundu. Burak ise “Şu an şampiyonluğa gidiyoruz, sezon sonu konuşuruz” cevabını verdi.
STAR: HAMİT'TEN KARTAL'A AVRUPA ŞARTI
Beşiktaşlı yöneticiler Adalı ve Zülfikaroğlu'nun Berlin'de görüştüğü Bayern Münih'in yıldızı, “Avrupa Kupaları'na katılırsanız teklifinizi düşünürüm” diyerek sezon sonuna randevu verdi.
SABAH: TRANSFER İÇİN AF
(YAŞAR YALÇIN)
Galatasaray'da teknik direktör Bülent Ünder'in üç hafta önceki Trabzonspor maçından sonra ipini çektiği ve "Bundan sonra Galatasaray forması giyemez" dediği Pino'yu affetmesinin ardında yönetimin baskısının olduğu ortaya çıktı. Galatasaraylı idarecilerin, sezon sonunda takımdan gönderilmesine kesin gözüyle bakılan Kolombiyalı'nın kadro dışı görünmesinin transferine engel olacağını düşündükleri ve Ünder'e "Oynatmasan da takımla birlikte çalışsın" önerisini getirdiği öğrenildi. Sarı-kırmızılı takımın 1-0 kaybettiği Trabzonspor maçının ardından Pino için "Sahada dolaştı" diyen Ünder, dün düzenlediği basın toplantısında Kolombiyalı oyuncunun yaptığı hatanın farkına vardığını ifade etti ve şöyle konuştu:
"Yaptığının doğru olmadığını, kendi kendine özeleştiri yaptı ki geçen gün bana geldi, olaylardan üzgün olduğunu, futbol oynamak istediğini söyledi. Elini uzatan insanı geri çevirmek gibi lüksüm olmadığı için kendisini şu an idmanlara aldım. Halen takipteyim.''
FANATİK: YILMAZ VURAL DUBLE YAPTI
Yılmaz Vural'ın bu sezon çalıştırdığı Kasımpaşa ile Konyaspor'un kümede kalması artık mucizelere kaldı. 26 maçta 15 puan toplayan tecrübeli hoca, kariyerinin en kötü dönemlerinden birine imza attı.
SABAH: ALEX: KUPAYI ALIP LEFTER'E GİDELİM
(OĞUZ YÖRÜK)
Geçtiğimiz hafta Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ile birlikte Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı ziyaret eden kaptan Alex de Souza'nın bu ziyaret öncesinde yaşadığı ilginç bir diyalog ortaya çıktı. Son dönemdeki performansıyla adı Fenerbahçe'nin en büyük efsanesi Lefter Küçükandonyanis ile anılan ve geçtiğimiz sezon Lefter'i Ada'daki evinde ziyaret ederek kendisi ile tanışma fırsatı bulan Alex'in, Başbakan'ı ziyareti öncesi bir sohbet sırasında başkan Aziz Yıldırım'a Lefter'i çok sevdiğini belirttiği ve hastalığına çok üzüldüğünü söylediği öğrenildi. Başkan Yıldırım'a bu yıl için şampiyonluk sözü de veren Alex'in şampiyonluk kupası ile Lefter'i evinde ziyaret etmek istediği ve bu talepten Aziz Yıldırım'ın çok memnun kaldığı da belirtildi.
CUMHURİYET: İŞTE IVERSON GERÇEĞİ
(CAN İŞBAKAN)
Beşiktaş Cola Turka'nın sezon başında kadrosuna kattığı ancak sakatlığı nedeniyle faydalanamadığı Allen Iverson konusunda ‘soru işaretleri' yeniden gündeme geldi. Önceki gün kulüpten yapılan açıklamada, ABD'li yıldızın sözleşmesinin sürdüğü ve mayıs ayı sonunda yapılacak muayenenin önemli olduğunun belirtilmesinin aksine Iverson için ‘pembe bir tablo'dan bahsetmek pek mümkün değil. 3 ay önce kaval kemiğinde büyüme tespit edilen yıldız oyuncu, Türkiye'de tedavi yerine ülkesine gitmiş ve burada ameliyat olmadan yeniden basketbola dönmeyi planlamıştı. ABD'den menajeri aracılığıyla, “play-off'lara yetişirim” açıklamasını yapmasına karşın Iverson, tedavi masrafları ile alacaklarını (300 bin dolar) istese de Beşiktaş yönetimi buna karşı çıktı. Avukatlarla konuyu masaya yatıran yönetim, “Bu sakatlık sporla ilgili olan bir durumdan oluşmadı. Iverson kemiğindeki sorunu bize söylemedi. ABD'deki doktoru bile kemiğin büyümesi konusunda bilgi sahibiyken transfer esnasında bu sorun bizden gizlendi. Hukuksal açıdan da haklı olan taraf biziz. Bu durumda Iverson'a herhangi bir ücret ödememiz söz konusu olamaz” görüşünde birleşti. İki taraf arasında artık görüşmeleri avukatlar sürdürürken Iverson'ın 1 yıl olan kontratı bu sezon sonunda bitecek ve bir rüya daha sona erecek. İki tarafın sözleşmeyi feshetmeme nedeni ise Iverson'ın şöhreti. Ne Beşiktaş, ne de yıldız basketbolcu böyle bir konuyla dünya gündemine gelmek istemiyor.