SPOR SERVİSİ: BASINDA BUGÜN

Spor basınında günün öne çıkan haberleri ve değerlendirmeleri...

NTV Spor 22.10.2010 - 13:22
SPOR SERVİSİ: BASINDA BUGÜN

SABAH: KARTAL ÇAKILDI
(MURAT ÖZBOSTAN)
Beşiktaş ligden sonra Avrupa'da da tepetaklak oldu. Kartal grup liderliği için çıktığı maçta önce 10 sonra 9 kişi kalan Porto'ya (3-1) yıkıldı. Kadroda 15'i zor bulan Beşiktaş'ın sahadaki 11'i uyur gezer gibiydi!.. Tek gol Bobo'dan geldi

ZEKİ ÇOL / ZAMAN
"Hani takke düştü, kel göründü" derler ya... Quaresma ve Guti'siz Beşiktaş'ın on kişi kalan rakibinden iki gol daha yemesi ve sahasında iki farkla yenilmesi, onu çağrıştırdı biraz da. İşin acı tarafı onlar yoksa ne yazık ki Beşiktaş da yok!

SİNAN ENGİN / VATAN
Yine rakibinin üzerine giden, sahada basan, boğan Beşiktaş yoktu. Savunma çok ağır, kanadı yok. Defans oyuncularına hücum gömleği giydirmişsin, onlardan hücumcu yaratmaya çalışıyorsun. Nobre, Bobo, Tabata kafası kopmuş tavuk gibi sahanın içinde dolaşıp durdular. Beşiktaş'ın ne bir sistemi ne bir taktiği var. Tamamiyle doldur-boşalt, hurra hücum. Bireysel yeteneklerle gol olursa olur, olmazsa olmaz. Ne bir pas organizasyonu, ne bir kanat organizasyonu. Kısacası Beşiktaş'ın bir oyun mantalitesi yok. Çünkü hocanın bir mantalitesi yok ki.

GÜNTEKİN ONAY / VATAN
Bireysel hataları ve eksikleri kenara bırakırsak Schuster'in bu takıma bir oyun mantalitesi, temposu ve kültürü verdiğini çok net bir şekilde gözlemeyebiliyoruz. Hakan'ın ve Zapo'nun boşa çıkmalarını, kaçan golleri kenara bırakın. Onlar Schuster'in hatası değil. Sahadaki kadroya oynanan ve ortaya konmak istenen futbola bakın. Ülkemizde hâlâ rağbet gören ancak avrupa'da tamamen terkedilmiş olan yavaş kontrol futbolundan uzak bir takım inşa ediyor Schuster. Yapamadığı ortalar, boşa çıkan kalecinin yedirdiği goller Zapotocny'nin 70 metreden süzülerek gelen topu sektirmesi tüm emekleri ne yazık ki mahvediyor. Futbolda bireysel hata var. Bundan kaçamazsınız. Ancak aynı oyuncular hep aynı hataları yapıyorsa sorgulanması gereken o hataları yapan oyuncuların kalitesidir.

ALİ GÜLTİKEN / HABERTÜRK
Belki dünkü skor önümüzdeki süreçte telafi edilebilir. Ancak genel olarak ligde var olan defans sıkıntılarının tekrarlanması Schuster'in bu bölgeyle çok daha ciddi ilgilenmesini gerektiriyor.

SERGEN YALÇIN / FANATİK
Schuster'in hâlâ anlayamadığı bir konu var: "Üç ofansif oyuncuyla oynamakla, takım çok pozisyona girmez! Daha basit bir ifadeyle; Ofansif oyuncuların fazlalığı hücum etkinliğini artırmaz..." Bu tür maçlarda önemli olan; takım savunmasını çok iyi yapmak, oyunun ilk bölümünde rakibi pozisyona sokmamak ve sonrasında da kendi gireceğin pozisyonlarda golü yapabilmektir. Ancak bu üçlemeyi başarabilirsen kazanırsın... Hâl böyle, fakat benim merak ettiğim; Schuster ne zaman bu şablondan vazgeçecek, Beşiktaş ne zaman her şartta kazanmasını bilen bir takım olacak ve bu tür maçları çok daha farklı kapasitede oynayan bir ekip hüviyetine bürünecek? Schuster hata yapmaya devam ediyor... Bu kötü, ama daha kötü olan; Beşiktaş maç kaybetmeye alışır hale geldi. Bu durum, bir ekip için en büyük tehlike...

FEYYAZ UÇAR / HÜRRİYET
Rijkaard, Galatasaray'a ilk geldiğinde alternatifli kadrosuyla iyi işler başarmıştı. Ancak sakatlıkların çoğalmasıyla yaşanan kadro sıkıntısında gördük ki Rijkaard kriz değil pahalı takım hocası. Aynı senaryoyu Beşiktaş'ta da mı göreceğiz. Maazallah..

BİLAL MEŞE / MİLLİYET
Porto, Schuster'in abarttığı kadar, ya da yenilmeyecek takım asla değil... Bu tür zorluk derecesi yüksek maçlar fırsatları golle sonuçlandırmaktır. Tamam, Kartal'ın eksiği, sakatı çok... Ne var ki, Nihat daha maçın dördüncü dakikasında yakaladığı pozisyonu gole çevirse her şey terse dönecek. Hadi bunu da geçtik. Ya yenilen gole ne demeli? Bunun eksikle-gedikle, sakatlıklarla  uzaktan yakından ilgisi yok! Hakan Arıkan zaten ligde bitmiş, sen kalkıyorsun, moralini sıfırlamış, kaleciyi on birde sahaya sürüyorsun! Neymiş Hakan'ı kazanacakmış? Geçin bunu, efendim geçin! Olan Beşiktaş'a oluyor Schuster efendi!

OKTAY DERELİOĞLU / TAKVİM
Çünkü biz yıllar yılı hep yabancıların peşinde koşuyoruz, hep yabancıları el üstünde tutuyoruz. Buna teknik adam ve futbolcular dahil. Evladımız, cannımız ciğerimiz dediğimiz Türk oyunculara her zaman en az ilgilyi gösterir ve en az puanını veririz. Schuster ve diğerleri ülkemizi, bizim kendi dünyamızı tanıyana kadar bir yıl geçiveriyor. Buna yakın zamanlarda Aragones ve Rijkaard'ı örnek verebiliriz... Schuster hiç bir önlem almadı ve sadece benim gibi maçı izledi. Şunu belirtmek istiyorum ki Beşiktaş'ın gidişatı Galatasaray-Rijkaard arasındaki antrenör sıkıntısını yaşayabilir. Bu moralsizlikle Kayseri de Beşikaş'ı yener.

ALİ ECE / AKŞAM
Guti ve Q7'nin yokluğunda 15 kişilik kadroyla Schuster ustanın eline verilen malzemede hormonlu domates ve kuyu suyu ağır basarsa, hocanın lazanya pişirmesini beklemek, Del Bosque'yi kovup rekor tazminatı ödemek kadar gerçeküstü!

AKŞAM: ARTIK KREDİSİ BİTTİ
Beşiktaş Teknik Direktörü Schuster, kaleci Hakan Arıkan'ın nasıl performansını yükselteceğinin sorulması üzerine, 'Yeterince şans bulduğunu düşünüyorum. Bundan sonra farklı şeyler deneyeceğiz' cevabını verdi. Alman hoca Porto'nun kendilerinden daha iyi oynadığını ve grup liderliğini hak ettiğini de belirterek, 'Oyuncularımın mücadeleci ruhunu beğeniyorum. Ama bizim gol atma sorunumuz var. Gol atamadığımız için kaybediyoruz' dedi. YILDIZ oyuncuların yokluğunu, 'Onlar takımda fark yaratan oyuncular, elbette olmalarını isterim' diye değerlendiren Schuster, 'Rövanşta onlar da olacak, ne kadar farklı olacağını göreceğiz. Belki daha fazla pozisyon üretebiliriz. İçinde olduğumuz durumu biliyoruz' diye konuştu.

HABERTÜRK: GERİ ADIM ATTI
(VOLKAN KÖSE)
Şu ana kadar yenilen gollere rağmen sistem konusunda direten Beşiktaş'ın hocası Schuster, “Önümüzdeki günlerde farklı şeyler deneyeceğim” diyerek sinyali verdi.

SABAH: KADRODA HATA MI VAR?
UEFA temsilcisi, Beşiktaş'ın kadrosunda 15 futbolcu görünce işte bu soruyu sordu. Siyah-beyazlılar, sakatlıklar yüzünden 18 kişilik kadroyu kuramadıklarını söyleyince sorun çözüldü!

MİLLİYET: SCHUSTER OYNARKEN O EMEKLİYORDU
Bir tarafta, 51 yaşındaki Bernd Schuster, diğer tarafta da 33 yaşındaki Andre Villas Boas... Futbol kariyerine, 1978 yılında FC Köln'de başlayan Schuster, o tarihten itibaren hem Barcelona, Real Madrid gibi devlerde yer aldı, hem de Almanya Milli Takımı'ndaki efsaneler arasına girdi. Buna karşılık, Alman hocanın futbola başladığı yıl henüz 1 yaşında olan Boas'ın, hiç futbolculuk kariyeri bulunmuyor.

Porto'da, Mourinho'nun yanında görev yapan ve ondan çok şey öğrenen Boas, 2003-2009 yılları arasında hep ünlü hocayla birlikteydi. 2009-2010 sezonundan itibaren kendine yeni bir yön çizen genç teknik adam, Portekiz Ligi'nde Academica'nın başına geçti. Göreve geldiğinde hiç galibiyeti bulunmayan ve son sırada bulunan takımı şahlandıran Portekizli çalıştırıcı, Academica'nın lige tutunmasını ve sezonu orta sıralarda bitirmesini sağladı. Boas, Jesualdo Ferreira'nın ayrılması sonrasında da 2 Haziran'da Porto'nun başına geçti. Dün de takımıyla birlikte İnönü Stadı'na çıkan genç isim, sezon başında da Benfica'yı 2-0 yenerek Portekiz Süper Kupası'nı aldı.

HABERTÜRK: NURİ COŞTU BİR KERE
Borussia dortmund'da her maçta parlayan nuri şahin dün de hiddink'in tribünde olduğu avrupa ligi sınavında psg karşısında takımının tek golünü attı.

MİLLİYET: HAGİ NEDEN GELDİ
(nevzat dindar)
Sarı-kırmızılılar, Fatih Terim'i ikna edemeyince, B planı olarak belirlenen Hagi'yi oybirliğiyle göreve getirdi. Yönetim, genç çalıştırıcıyı, pazarlık yapmaması, marka değeri, başarıya aç olması, yıldızlarla uyumu, disiplini ve gençlere şans vermesi nedeniyle seçti

MİLLİYET: TERİM NEDEN GELMEDİ?
Taraftarların en çok istediği isim olan Fatih Terim'in, Hagi ile gizlice yapılan görüşmeyi öğrendiği için Başkan Adnan Polat'ın teklifini kabul etmediği öğrenildi. Görüşmede Adnan Sezgin'in ismi gündeme bile gelmedi

HÜRRİYET: ANLAŞMA AŞAMASINA GELMEDİK
 “Başkan Adnan Polat, Adnan Sezgin'in Florya'da kalması konusunda diretiyordu. Terim de bu şartı kabul etmedi. Sonuçta taraflar anlaşamadı.”
Sabahın erken saatlerinde haberin bu içeriğine sarı kırmızılı yöneticilerden itiraz geldi.
- Hayır doğru değil.
* Adnan Polat'ın, Sezgin'in görevde kalmasını istediği doğru değil mi?
- Evet o doğru ama Terim ile toplantıda isim konuşulmadı.
Galatasaray yöneticilerinin bu itirazı üzerine Fatih Terim'i aradık. Terim, sarı kırmızılı yönetim ile yaptığı görüşme konusuna hiç değinmek istemediğini belirtti. Israrlarımız üzerine küçük bir açıklama yaptı.
* Hocam, Adnan Sezgin konusunda bizi aydınlatır mısınız?
- İsimler üzerinden değil, prensipler üzerinden konuştuk. Zaten isim konuşmaya da hiç gerek yoktu.Galatasaray Kulübü Başkanı çağırırsa o davete icabet etmek bizim görevimiz. Ben de sayın başkanın davetine yanıt verdim. Güzel bir görüşme oldu. Ama anlaşma aşamasına hiç geçilmedi. 
* Sizin prensiplerinizi biliyoruz; eğer çalışırsanız futbolun tek söz sahibi siz olursunuz. Yine Adnan Sezgin konusuna dönersek..?
- Bu konuda hiçbir şey sormazsanız çok sevinirim. Yine söylüyorum; prensipler üzerinden konuştuk, isimler değil. Galatasaray Başkanı ve yöneticileri benim ortaya koyduğum sebebe anlayış gösterdiler. Sağolsunlar...
Fatih Terim ile konuşmamız bu kadar. Şimdi karar sizlerin. Terim konusunu hangi madde kilitlemiş?

HABERTÜRK: DOMATES Mİ ALIYORUZ?
(HALİL ÖZER)
G.saray başkanı adnan polat, Ankaragücü maçından sonra yaşanan 3 günlük fırtınanın ayrıntılarını Habertürk'e anlattı. “Hoca konusu hemen gerçekleşecek bir şey değil. Pazardan domates almıyoruz ki! Ne Karaman ne Daum listemizde yoktu. Terim ile anlaşamadık, Hagi takımın başına geçti.” “Herkes Fatih Terim'in Adnan Sezgin yüzünden gelmediğini yazıyor. Terim'le ilk buluşmamızda sezgin de vardı. Aralarında bir sorun olsa bu buluşmaya gelir miydi?”

VATAN: G.SARAY'DA ŞARTLAR NE ZAMAN KOLAYDI Kİ?'
(GÖKMEN ÖZDEMİR)
TAKIMI F.Bahçe maçına hazırlamak için sadece iki günü bulunan efsane oyuncu işinin kolay olmadığının farkında ancak sarı-kırmızılıların içinde bulunduğu durum kesinlikle gözünü korkutmuyor. “G.saray'da şartlar ne zaman kolaydı ki? Her zaman zordu.. Çünkü G.Saray büyük kulüptür.. G.Saray'da işler kolay yürümez.. Ben futbolcuyken de G.Saray'da kolay başarılar elde etmedim, hocayken de.. Başarı için her zaman çalışmak gerekir. Sadece çalışacağız. İşimize bakacağız. Ben o şartları kolaylaştırmaya, iş yapmaya geliyorum. G.Saray beni ne zaman, hangi şartlarda çağırırsa çağırsın ben göreve gelirim. G.Saray'da yarım kalan işler vardı. Onları tamamlayacağız. G.Saray'ın elindeki kadronun iyi olduğunu herkese göstereceğiz.”

MİLLİYET: ESKİLER DESTEK VERDİ
Hakan Şükür: Hagi, Galatasaray'ın çok sevdiği, değer verdiği unutamadığı bir insan. Böyle bir durumda Galatasaray'a gelmesi umarım çok faydalı olur. Şu anda futbol takımının antrenörü olarak geliyor. Kulübün yapısını iyi bilmesi, tanıması en büyük avantajı olacaktır.

Necati Ateş: İnanılmaz hırslıdır. Böyle bir dönemde Galatasaray'ın başına daha önce benim de hocalığımı yapan Hagi'nin getirilmesi isabetli bir karar. Galatasaray'ın içinden olan bir insan ve Galatasaray ruhunu taşıyor. Çalışan, oyuncusuna hakkını veren bir yapıya sahip. Dürüst ve samimi olmasının yanı sıra disiplin konusunda da taviz vermez.

UĞUR MELEKE / MİLLİYET
Ben Houllier'ciyim, teknik adamlığın öğrenilen bir şey olduğunu düşünenlerdenim. Hagi bence Romanya ve Türkiye'deki çeşitli görevler sırasında bolca öğrenmiş, ciddi aşama kat etmiş değerli bir teknik adam. Ama Galatasaray'a geliş zamanlamasını göz önüne alınca, Florya'da bu teknik adamlık becerilerini gösterecek ortam olduğu konusunda şüpheliyim.
Hagi'nin birinci dezavantajı Polat yönetiminin altıncı hocası olması ve bu anlayışın ilk krizde yedinciyi getirmekte de sakınca görmeyecek sakat bir zihniyet oluşu... İkinci dezavantaj da Galatasaray'daki futbolcu odaklı düzeni kırmanın zorluğu...

HASAN ŞAŞ / HABERTÜRK
Hagi hamlesi çok doğru, şu anda Terim'den sonra gelebilecek en iyi isim diyebiliriz. Hagi, Galatasaray'ın yapısını bilen, iç disiplini sağlayabilecek, taraftar tarafından sevilen, futbol anlayışı üst düzey bir teknik adam.

SABAH: HAGİ&TUGAY A.Ş.
(YAŞAR YALÇIN)
6 yılda 2. kez G.Saray'ın başına geçen ve yardımcılığını Tugay Kerimoğlu'nun yapacağı Gheorghe Hagi, selefi Rijkaard'ın yıllık ücretinin yarısına çalışacak. Rijkaard'a yıllık 3.5 milyon Euro ödeyen G.Saray, Hagi ile bu rakamın yarısına anlaştı. Rumen teknik adam yıllık 1 milyon 750 bin Euro alacak. Hagi'ye, şampiyonluk ve Türkiye Kupası için de ayrı prim ödenecek. Bu arada Hagi'nin ilk döneminde de görev yapan kaleci antrenörü Nezih Ali Boloğlu'nun görevine devam edeceği öğrenildi.

SABAH: YÖNETİMDE BANKO KORKUSU
Fenerbahçe yönetimi, derbi öncesi atmosfere el koydu. Galatasaray'a ekstra motivasyon sağlayabileceği düşünülerek yöneticilere 'İddialı açıklamalardan kaçının' uyarısı geldi

AKŞAM: İLK DERBİ FENER'İN
Kadınlar Cumhurbaşkanlığı Kupası F.Bahçe'nin... Erkeklerde 16 farkla önde götürdüğü maçı, son 1.42 dakikada kaybedip, kupayı Efes'e kaptıran F.Bahçe, aynı hatayı, kadınlarda yapmadı ve 7 bin seyircinin izlediği maçta, 75-58'lik skorla, ezeli rakibini devirerek, kupaya uzandı.

SABAH: G.SARAY TRİBÜNLERİ BOŞALTILDI
Maçın 36. dakikasında Galatasaraylılar'ın sahaya attığı yabancı maddeler yüzünden oyun bir süre durduktan sonra Fenerbahçeli basketbolcular tekrar sahaya döndü. Ancak G.Saray tribünlerinden yabancı maddeler atılmaya devam edince hakemler soyunma odasına gitti. Daha sonra Çevik Kuvvet, Galatasaray tribünlerini boşaltırken, 30 dakikayı aşan bir ara sonrası karşılaşma devam edildi.

VATAN: ALEX BİLMECESİ
Kaptanın durumu maç saatinde belli olacak. İyileşirse derbide 11'de başlayacak... Aksi halde formayı Semih terletecek.

AKŞAM: LIVERPOOL'U METALCİ UÇURDU
UEFA Avrupa Ligi'nde dün İtalya'da Napoli ile 0-0 berabere kalan Liverpool'un İtalya'ya uçtuğu uçağın pilotluğunu, ünlü İngiliz heavy metal grubu Iron Maiden'ın vokalisti lisanslı pilot Bruce Dickinson yaptı.

Sayfa Yükleniyor...