SPOR SERVİSİ: BASINDA BUGÜN

Spor basınında günün öne çıkan haberleri ve değerlendirmeleri...

NTV Spor 12.10.2010 - 12:13
SPOR SERVİSİ: BASINDA BUGÜN

RADİKAL: 21'İNCİYİZ AMA BİRİNCİ GİBİ KONUŞUYORUZ
(GUUS HIDDINK'İN BASIN TOPLANTISINDAN BÖLÜMLER)
“Grupta en son maça kadar güzel bir başlangıç yapmıştık. Almanya karşısında 3 puan kaybettik, şimdi Azerbaycan karşısında üç puan almayı hedefliyoruz. Her şeyin ötesinde kendi performansımızı en çok kendimiz eleştiriyoruz. Teknik ekip olarak kendimizi ciddi şekilde eleştirdiğimizin altını çizmek istiyorum. Yakın zamana kadar FIFA sıralamasında 28. sıradaydık ve 21. sıraya çıktık ama sıralamasında üçüncü sırada yer alan Almanya'ya kaybettik. Bu yenilgiden elbette memnun değiliz ama gerçekçi olmamız lazım. Almanya karşısında oyunumuz iyi değildi, direnç gösteremedik. Benim de altını çizmek istediğim konu bu. Oyuncularımız da biliyorlarki bizim oyun tarzımızda böyle oynamak yok. Azerbaycan karşısında  eksikliklerimiz düzeltmek adına mücadeleci bir oyun sergileyip kazanmak istiyoruz” “Almanya yenilgisi ne kaybettirdi?” sorusuna da tecrübeli teknik adam, “Az önce de söyledim, 21. sıradayız ama Dünya birincisi gibi konuşmayı çok seviyoruz. Ağır bir yenilgi aldık ifadesine de katılmıyorum. Örneğin 2-0 yenildiğinizde ağır olmuyor, 3-0 yenilince mi ağır oluyor. Bu tür içinde duygu barından sözcükler konusunda konuşmak istemiyorum” cevabını verdi.

SABAH: BİR GEREKÇE GÖSTER
(GÜRCAN BİLGİÇ)
AMilli Takım Teknik Direktörü Guus Hiddink, tartışmalı bir kararının kendisi de farkına vardı, Tuncay'dan kendisine gelmesini istedi. Takımı Stoke City'de yeterince şans bulamazken milli takıma davet edilen ve Aurelio'nun ani sakatlığı üzerine Almanya maçının 24. dakikasında oyuna giren ancak bekleneni vermekten çok uzak bir görüntü çizen Tuncay ile Hiddink ve yardımcısı Oğuz Çetin dün özel bir görüşme yaptı. Hiddink, takımında yedek kalan ve Tuncay'a, "Bana seni yeniden milli takıma çağırmam için bir gerekçe vermen lazım" diyerek adeta bir daha kadroya almamak gibi bir gözdağı verdi. Azerbaycan karşısında Arda ve Aurelio'nun yokluğunda Tuncay'ı Semih'in arkasında ikinci forvet gibi kullanacak olan Hiddink, "Maçı bize döndürecek olan sensin. Bu patlamaya hepimizin ihtiyacı var. Özellikle senin. Hem moralini yakalaman, hem de takımı taşıman için gole ihtiyacın var. Neyin varsa ortaya koy. Biz de, sen de önemli bir finale çıkıyoruz" diye konuştu. Hollandalı teknik adam bu ifadeleri kullanarak, bir maç daha bekleneni verememesi durumunda Tuncay'a kapıyı kapatabileceğini gösterdi.

STAR: MİLLİ TAKIMDA 5 FORMA DEĞİŞTİ
Almanya karşısında oynanan kötü futbol ve alınan 3-0'lık yenilginin ardından A Milli Takım, Azerbaycan karşısında kabuk değiştirecek. Son çalışmasını dün yapan ekibimizde bugün savunmanın ortasında Ömer'in yerine İbrahim Toraman, solda Sabri'nin yerine de Hakan Balta görev yapacak. Halil ve Özer, Azerbaycan'a karşı yedek kalırken; Selçuk İnan, Nihat, Tuncay Şanlı ve Sercan ilk 11'de yer alacaklar. Ancak

VATAN: ALMANYA'YA FARK ATTIK
Bize 3 gol atıp futbol dersi veren Almanya, galibiyet primini Türkiye maçından sonra açıkladı: 15'er bin. Milliler, kazansa Almanya'nın 5 katı (75'er bin) prim alacaktı. Kazakistan (50 bin TL) ve Belçika (100 bin TL) primleriyle futbolcular Panzer'in 10'da 10 yapıp alacağı rakama 3 maçta ulaşacaktı.

AKŞAM: ÇETİN İTİRAFLAR
Milli Takım Teknik Direktörü Guus Hiddink'in yardımcısı Oğuz Çetin, yoğun eleştiriler alan kadro seçimi ile ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. 'Geçmişi bir anda silemezsiniz' diyen Çetin şunları söyledi:
* Elimizdeki kadro Türk futbolu içinde yer alan en kaliteli oyunculardan oluşuyor. Bu oyuncularımız Avrupa ve dünyada Türk futbolunu çok iyi yerlere taşıdılar. Geçmişi tamamen silemeyiz.  Biraz daha sağ duyulu ve biraz daha gerçekçi olunmalı. En kaliteli oyuncuları milli takıma davet ediyoruz.
* Herkesin sağduyuyla kabul etmesi gerekir ki Belçika ve Almanya maçları öncesinde büyük bir değişikliğe gitmek hiç de mantıklı değil.
* Kadroyu tamamen ben yapmıyorum ama Hiddink'e etkim büyük. Uyumlu bir şekilde çalışıyoruz. Anadolu takımlarında değerli oyuncular var takip ediyoruz. Almanya'daki gençler da takibimizde. Ancak milli takımın içine bir anda bir çok oyuncu sokamazsınız. Azerbaycan maçı sonrasındaki süreçte Hollanda özel maçıyla birlikte değişim olacak.

FANATİK: NURİ'DEN ÖN LİBERO OLUR MU?
Almanya'da bu sezon harikalar yaratan ve Borussia Dortmund'un vazgeçilmez oyuncuları arasında yer alan Nuri Şahin'in, Panzerler'e karşı Berlin'deki görüntüsü herkesi çok şaşırttı. Kendisinden çok şey beklediğimiz Nuri'nin etkisiz futbolu ile ilgili olarak Dortmund'un Genel Menaceri Michael Zorc'dan ilginç bir açıklama geldi. Kariyerinin tamamını da Sarı-Siyahlı forma altında tamamlayan 48 yaşındaki Zorc, “Almanya maçında her şey, Nuri'nin aleyhine gelişti. Kendisi bizde oynadığı futbola göre etkisiz kaldı. Onun taktik anlayışında nasıl bir görevi olduğunu bilmiyorum. Ancak orta sahada Dortmund'daki rolünün aksine, ön libero da maçı tamamlaması performansını etkiledi” ifadelerini kullandı.

RADİKAL: TANIL BORA
Üç yedekli bir kadro yazıyorum. Kale: Aykut Erçetin (Galatasaray). Savunma: Ömer Erdoğan (Bursaspor), Ömer Toprak (Freiburg), Serdar Taşçı (Stuttgart), Hakan Balta (Galatasaray), Serdar Kesimal (Kayserispor). Orta saha: Mesut Özil (Real Madrid), Nuri Şahin (Borussia Dortmund), Hamit Altıntop (Bayern Münih), Özer Hurmacı (Fenerbahçe). Forvet: Halil Altıntop (Eintracht Frankfurt), Tünay Torun (Hamburger SV), Deniz Naki (ST. Pauli), Taner Yalçın (Köln.) Hoca kim olur? Yılmaz Vural'ın hevesleneceği kesin. Daum da ilgilenecektir. Ama bu takım gönlüne göre hoca seçecek kadar cazip zaten. Bayrak? Siyah-kırmızı-sarı Alman bayrağının ortasındaki kırmızı şeride bir ay yıldız kondurmak, artık adetten oldu. Fakat bu, her iki milliyetçilikten kopamamış bir imge olarak görülebilir. Belki daha soyut bir şey tasarlamalı. Seremonide marş hiç şart değil, bir hip-hop parça iş görür.

RADİKAL: BENER ONAR
Almanya'dan dönüş uçağına binerken kapı ağzından bir Radikal aldım... Gurbetçi bir vatandaşımız gazetemizi ilgiyle okudu. İbrahim Altınsay'ın ‘Mesut'u yuhalayanlara yuh' yazısına çok bozuldu. O da ıslıklayanlar arasındaymış. Şöyle dedi: “Bu konuyu burada yaşamayan anlayamaz.”... Cezayirli bir berberinin oğlu olan Zizou, 1998 Dünya Kupası finalinde iki gol atıp ‘Les Bleus'ye kupayı kazandırdığında Fransa'daki politikacılar ona ‘entegrasyonun gerçek bir modeli' yaftasını yapıştırdılar. Bir anda her şey güllük gülistanlık oldu, göçmen sorunu ortadan kalktı! Daha sonra aşırı sağcı politikacı Jean-Marie Le Pen çıktı ve Zidane için ‘Fransız Cezayirlisinin oğlu' damgasını vurdu. 2001 yılında Fransa, Stade de France'da Cezayir'le oynuyordu. Maçtan önce ölüm tehditleri alan Zizou topu her ayağına aldığında ıslıklandı. Skor 4-1'ken ‘Franko-Arap' gençleri sahaya girdi, maç yarıda kaldı. İsmail oğlu Yezid tribündeki bir pankarta çok sinirlendı: Zidane-Harki. Harki, savaşta Fransızlarla işbirliği yapan Cezayirliler için söylenen bir aşağılama biçimiydi. ‘ZZ' patladı: “Cezayirli olmaktan gurur duyuyorum. Babam kendi ülkesine karşı hiçbir zaman savaşmadı.” Mesut, kariyeri boyunca Zidane'ın çektiklerine benzer şeyler yaşayabilir. Her iki tarafın sağduyuluları olarak ona sahip çıkmalı ve her zaman yanında olmalıyız. Mesut bizim köprümüz, yıktırmayız!

RADİKAL: BANU YELKOVAN
Arkadaşlar, Almanya'ya, cuma akşamı oynanan maçı 3-0 kaybettiğimiz için yenilmedik ki biz... Sahaya çıkan 22 kişinin 16'sı futbolu Almanya'da öğrenmişse, biz Almanya'ya zaten yenilmişiz. Almanya'daki lisanslı Türk oyuncu sayısı, Türkiye'deki lisanslı futbolcu sayısından fazlaysa ve onlar 3,5 milyondan bizim 70 milyondan çıkardığımızdan daha fazla futbolcu çıkarıyorsa, biz Almanya'yı yenebileceğimizi bile düşünmemeliyiz. Almanya'daki lisanslı kadın futbolcuların sayısı, Türkiye'deki lisanslı oyuncuların sayısının üzerindeyse, biz sadece yenilmemişiz, hezimete uğramışız.

AKŞAM: SİHİRLİ NEŞTER

Kariyeri bitti korkusu yaşanan Arda Turan'dan sağlıklı haber. Kasığından çok ciddi bir rahatsızlık geçiren Galatasaray'ın kaptanı, Almanya'da başarılı bir fıtık ameliyatı oldu. Aralarında Michael Owen ve Frank Ribery'nin de bulunduğu üç bin civarında sporcuyu sağlığına kavuşturan Alman doktor Ulrike Muschaweck, sabah 07.30'da Arda'ya özel teknikle operasyon yaptı. Galatasaray Sağlık Ekibi Koordinatörü Burak Kunduracıoğlu, ameliyatla ilgili olarak GSTV'ye yaptığı açıklamada 'Arda fıtık ameliyatı oldu. Fıtık kanalının oradan bir takım sinirler geçer. Bu sinirlere baskı vardı. Bu da ostetis pubise neden olur. Ameliyatla hem fıtık rahatlatıldı hem de pubik bölgedeki baskı yok edildi. Fıtık ameliyatıyla iki sorun da çözüldü' diye bilgi verdi. DR. Ulrike Muschawek de Arda'nın 8 gün sonra koşulara ve topla çalışmalara başlayabileceğini, 14 gün sonra da takımla birlikte çalışmalara katılacağını söyledi. Yarın Türkiye'ye dönecek olan Arda'nın 3 ila 6 gün arasında kontrol altında tedavisine devam edilecek.

FANATİK: GALATASARAY'DA RAHAT OYNARIM
Bank Asya'dan sonra Süper Lig'de de korku saçıyor. Herkes onu konuşuyor, ismi birçok kulüple anılıyor. Ve Emenike gönlünde yatan ‘Aslan'ı FANATİK'e açıklıyor.

-Şu anda çok gündemdesin, özellikle Galatasaray ile ciddi şekilde adın anılıyor. Eğer kulüpler anlaşırsa,  Galatasaray'da oynamak ister misin?
- Galatasaray gibi önemli bir camiada forma giymeyi isterim ve çok mutlu olurum. Ancak şu anda tam olarak Karabük'ün başarısına odaklandım. Transfer zamanı geldiğinde Avrupa'ya mı giderim yoksa üç büyükler mi, bilmiyorum. Ancak Galatasaray'da oynamak güzel olur.
-Galatasaray'da oynayabileceğini düşünüyor musun peki? ‘Emenike Anadolu topçusu, büyük takımlarda böyle oynayamaz' diyenler var.
- Bunları söyleyenler, ben geçen sezon Bank Asya'da 16 gol attığımda da, ‘Burada oynuyor, ama Süper Lig'de oynayamaz diyorlardı. İlk 7 hafta neler yapabileceğimi fazlasıyla gösterdim. Şimdi Galatasaray'da oynayamaz diyenler de, bir gün oralarda da nasıl oynayacağımı görecekler. Kendime güvenim sonsuz. Her takımda rahat rahat golümü atarım.

HÜRRİYET: GALATASARAY'IN YENİ ‘ARDA'SI
G.Saray'da şimdi herkes Serdar Eylik'i konuşuyor. “Yeni Arda” olarak lanse edilen Serdar, kiralık gittiği Bank Asya 1.Ligi'nde Denizlispor forması altında harikalar yaratıyor. 7 maçta topladığı 17 puanla zirvede yer alan ve Spor Toto Süper Lig'e yeniden dönüş hazırlığı yapan Denizlispor'un başarısında Serdar'ın payı büyük. Rijkaard'ın geçen sezon “ Yetenekli ve gelecekte katkı sağlar” raporu verip,  Maccabi Netanya ve Sivasspor karşılaşmalarında ilk 11'de şans tanıdığı Serdar Eylik,  tecrübe kazanması için kiralık gönderildiği Denizlispor'da yıldızını parlattı.  Yeşil siyahlı forma altında 3 gol atıp, 2 asist yapan Serdar'ın önümüzdeki sezon G.Saray'ın A takımında yer alacağı ifade edildi.

FANATİK: ÖYLE BİR GEÇER ZAMAN Kİ..
30.10.2005 Kocaman hocalığı bıraktı
Süper Lig'de 2005-2006 sezonunun 8. haftası... Yer, Konya Atatürk Stadı. Fenerbahçe, Konyaspor deplasmanında adeta yokları oynuyor. Ev sahibi ekip, 18. dakikada Ceyhun Eriş'le gol perdesini açarken, 31.'de Murat Hacıoğlu ile farkı 2'ye çıkarıyor. Herkes maç bu skorla bitecek derken, 72. dakikada sahne alan Nicolas Anelka, yıllarca konuşulacak, skandal bir golle takımını ümitlendiriyor. Fransız yıldız, kaleci Özden'e faul yaparak topu ağlara gönderirken, canlanan Sarı-Lacivertliler, Nobre'nin golleriyle 3-2 öne geçip yine Anelka ile 90+1'de skoru 4-2'ye taşıyor. Maçın ardından o tarihte Konyaspor Teknik Direktörü olan Aykut Kocaman ise şok etkisi yaratan şu açıklamayı yapıyor: “Bıktığım bu düzen ve bu sistem, düzelmek için bir kurban istiyor. Bu maçla futbol yaşantımı noktalıyorum.”

18.10.2010 Fener'in başında Konya'ya karşı
Kader, 5 sene önce Konyaspor teknik direktörü olan ve bir Fenerbahçe maçı sonrası futbol yaşantısını noktaladığını açıklayan Aykut Kocaman'ı, bu kez Fenerbahçe'nin başında, yine Süper Lig'in 8. haftasında Konyaspor deplasmanına götürecek...

HÜRRİYET: KAYINPEDER ALEX'İ ÇAĞIRDI
Alex de Souza, devre arası sarı lacivertli takımdan ayrılabilir. Brezilyalı oyuncu, eşi Daianne'in babasının da ortakları arasında bulunduğu ve doğduğu şehrin kulübü olan Coritiba'ya haber gönderdi. Sambacı, halen 2. Lig'de lider durumda bulunan yeşil beyazlı kulübe, 1. Lig'e çıkmaları halinde devre arasında gelebileceğini söyledi.

AKŞAM: BÖYLE ŞAKA YAPILMAZ
Eski yönetici Erdoğan'ın, 'Pascal'ın sözleşmesini tazminatsız feshetmek için federasyonla görüşüp 7 ay ceza almasını sağladık' demesi ortalığı karıştırdı. DÖNEMİN bir başka yöneticisi de bu konuda, 'Federasyonun Pascal'a 3 ay ceza vereceğini öğrenmiştik. Pascal 6 aydan fazla ceza alırsa sözleşmesini feshetme hakkı vardı. Federasyonla anlaşıp 3 ay yerine 7 ay ceza verilmesi sağlandı. Kulüp Pascal'ın sözleşmesini tek taraflı fesh etti' dedi. Dün bu iddiaların ne kadar gerçek olduğunu sormak için görüştüğümüz Levent Erdoğan, 'Pascal'la şaka yaptık. Ciddi bir açıklama değildi' diye konuştu. Erdoğan'ın 'şaka' yollu iddiasının ardından dönemin Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy'a AKŞAM konuyu sordu. Ulusoy, şu açıklamada bulundu: 'Böyle bir konu bana kesinlikle gelmedi.. Zaten cezayı da Disiplin Kurulu veriyor. Ama böyle bir olayı iddia da ediyorsa isim versin. Kimle konuşmuş, kimle ceza için görüşmüş. Eğer şakaysa bu kötü bir durum. Çünkü böyle bir şaka olmaz.'

MİLLİYET: PASCAL'DA ORGANİZE İŞLER
Beşiktaş eski Asbaşkanı Levent Erdoğan, 70. doğum gününde ilginç bir itirafta bulundu. Geceye katılan ve şarkı söyleyen Nouma'ya haksızlık yapıldığını belirten Erdoğan, "Pascal'ın o hareketi yaptığı günün ertesi günü kulüpte toplantı yapıldı. Kulüpte para olmadığından ve Pascal'da maliyetli bir oyuncu olduğundan, bu fırsatı kullanıp gönderme kararı alındı'' dedi.
Haber1903.com'un; o dönem yöneticilik yapmış bir kişiye dayandırdığı haberde, idarecinin, "Federasyonun Pascal'a 3 ay gibi bir ceza vereceğini öğrenmiştik, Sözleşmesinde de, 6 aydan fazla ceza alırsa sözleşmesi tek taraflı feshedilebilir maddesi vardı. Bunun üzerine Yönetim, federasyonu arayarak 3 ay yerine 7 ay ceza verilmesini istedi. Federasyon da bunu gerçekleştirdi" dediği belirtildi.
Gönderiliş şekliyle ilgili konuşan Pascal Nouma, "2003 yılında, düşünmeden yapmış olduğum hareketten dolayı hep pişmanlık duydum. Eğer bahsedildiği gibi gönderilmişsem, yöneticileri vicdanlarıyla karşı karşıya bırakıyorum. Ben onları affediyorum ama en önemlisi Beşiktaş taraftarının onları affetmesi" diye konuştu.

MİLLİYET: TOPA TUTACAKLAR!
(CENGİZ MALGIR)
Azerbaycan karşısında mutlak galibiyet hedefleyen Hiddink, öğrencilerinden bol bol şut çekmelerini istedi. Hollandalı çalıştırıcı, Tuncay ve Hamit'ten sürpriz goller bekliyor.

SABAH: FENERBAHÇE AÇILIMI
(DENİZ DERİNSU)
Fenerbahçe, milli aradan faydalanarak Batman'a ziyaret gerçekleştiriyor. 16 Mayıs 1990'da il olan ve Üç Büyükler'den birini hiç ağırlamayan şehirde heyecan yüksek! Sarı-lacivertliler, 16 Mayıs Stadı'nda 15:00'te Batman Petrol ve 72Batman takımlarının karmasıyla karşılaşacak. Karşılaşma FB TV'nin yanı sıra, TRT Şeş'ten de Kürtçe olarak canlı yayınlanacak.

SABAH: STOPER İSTİYORUM
(FATİH DOĞAN)
Beşiktaş Teknik Direktörü Bernd Schuster, üst üste gelen sakatlıklar sonrası ara transferde rotasını mecburi olarak değiştirdi. Ferrari'den memnun olmayan, Zapotocny'nin sakatlığı ile sarsılan Schuster, "Ersan çok tecrübesiz. Savunmada sadece İbrahim Toraman yetmez. Zaten onu sağ bekte de kullanıyorum, Ara transferde takıma takviye yapacaksak, önceliği stopere vermeliyiz" görüşünü bildirdi. "Sivok'un ağır bir sakatlık yaşaması, bizim için büyük şanssızlık. Şu an iyileşme sürecinde ama ne zaman hazır ve verimli olacağı belli değil. Savunma hattımızı kesinlikle güçlendirmeliyiz"

SABAH: BİZ BAŞARDIK F.BAHÇE YAPAMADI
World soccer dergisi 50. yılı şerefine hazırladığı özel sayıda yaşayan 50 futbol efsanesi ile yaptığı röportajlar serisinde Türk futbol tarihinin iki efsane ismine yer verdi. Galatasaray'ın unutulmaz golcüsü Hakan Şükür ve efsane 10 numarası Hagi'nin de yer aldığı 50 kişilik listede son yarım asırda futbol tarihine damgasını vurmuş isimler yer alıyor. Hakan Şükür, Londra'da bir ev kiraladığını ve Arsenal'de Arsene Wenger'in yanında staj yapmak istediğini ifade etti. 2002 Dünya Kupası'nda finaller tarihinin en hızlı golünü 11 saniye ile Güney Kore'ye atan Hakan Şükür rekorunu ilginç bir yorum getirdi: "Herkes için hızlı olabilir ama benim için çok geç atılmış bir goldü. Çünkü son maçtı ve bu benim finallerde ilk golümdü."

ZAMAN: KAMYON ŞOFÖRÜYDÜ, ŞU AN MİLLÎ BİR SPORCU

(BÜLENT KARADAŞ)
Fransa kökenli bir spor dalı olan petank, bu ülkenin dışında Fransızca konuşan ülkelerde ve eski Fransız sömürgesi ülkelerde çok yaygın. Doğal olarak Fransa'da yaşayan yabancı uyruklu insanlar da tam bir petank tutkunu. İşte bu isimlerden birisi de 37 yıldır Fransa'da yaşayan milli sporcumuz Ramazan Ardıçlık. 13 yaşında mahallesinde tanıştığı petank'la birçok başarılara imza atan Ardıçlık'ın, kamyon şoförlüğü yapması ise olayın başka bir yönü. Petank sporuna 13 yaşında merhaba diyen Ramazan Ardıçlık, o yıllarda Fransa'da katıldığı tüm turnuvalarda birinciliği elde etmiş. Ardıçlık, bu başarısının ardından lisanslı olarak mücadelesine devam etmiş. 16 yaşına gelmesine rağmen boyunun 1.30 olduğunu hatırlatan milli sporcumuz, "İşim ile sporu asla birbirine karıştırmadım. Önceleri tekstil işi ile uğraşıyordum. Şimdi ise ağır vasıta şoförlüğü yapıyorum. Katıldığım turnuvalarda yılda 20 bin Euro kazanıyorum." diye konuştu. Avrupa Şampiyonası'nda Türk milli takımının kaptanlığını yaptığını hatırlatan Ramazan Ardıçlık, aynı zamanda bir dede.

HABER TÜRK: İNÖNÜ İSİM MUHAREBESİ
...İsmet İnönü'nün adının yaşatıldığı stadın isminin bir anda değiştirilmesi ortalığı karıştırdı. İnönü'nün kızı Özden Toker'in hukukçularla görüşüp, olumlu yanıt aldığı takdirde siyah-beyazlı yönetimi mahkemeye vermeye hazırlandığı belirtildi. Torun Hayri İnönü ise “İzmir'deki Atatürk Stadı'nın isminin önüne bir şey ekleyebiliyorlar mı? Herhalde İnönü'ye laf etmek kolay” dedi.

HABER TÜRK: ÇEKİRDEK ÇITLAMAYIN

Bordo mavili takımın trabzonlu olan oyuncusu engin baytar taraftarlara sitem etti: desteğe ihtiyacımız olduğu anlarda tribünlerden tezahürat yerine çekirdek çıtlama sesi geliyor.

Sayfa Yükleniyor...