Beşiktaş, güzel evine dönünce oyunu da fabrika ayarlarına döndü. Son 2 maçın kontrol saplantılı panik takımı yerine kendisini liderliğe taşıyan karakterini sahaya yansıttı. Akıcı seri pas futbolunu sezonun büyük kısmında olduğu gibi efektif şekilde oynayarak başlayıp erkenden bitirdi. Beşiktaş'ın topa sahip olma oranı Akhisar maçındakiyle aynıydı lakin arada büyük bir fark vardı. Beşiktaş maçın başından itibaren topa ön tarafta etkili olduğu yerlerde sahip oldu.
Atiba-Oğuzhan-Sosa üçgeninin merkezinde olduğu seri paslar sonucu Quaresma ve Gomez önderliğinde hücumda alanı ustalıkla genişletti. Geriden sabırla ama risksiz ayağa paslarla oyun kurarken 2. alanı geçer geçmez tempoyu yükseltti. Şenol Güneş-Yeni Alman Ekolü kokteyli ideal futbolunu oynadı, ilk yarıdan farkı yarattı. Hangi gol daha güzeldi? Hepsinin hazırlanılışı da bitirilişi de ayrı güzeldi. 1. golde Sosa'nın ideal orta pozisyonunu arayıp Gomez'in en etkili vuruş yapabileceği yere gitmesini beklerken ofsayta düşmemeleri, hız çarpı zaman formülünün krampon giymiş haliydi.
2. golden önce Beşiktaş geriden oyun kuramayınca Gomez'in orta sahaya eklemlenip yarattığı boşluğu asiste dönüştürmesi ustacaydı. Oğuzhan'ın Gomez-Quaresma sentezi vuruşu ise çalışarak ne kadar gelişilebildiğinin jenerik örneğiydi. 3. goldeki Quaresma Şov'un en büyük ortağı da tribünlerdi. Cenk ise genç yaşında Türk işi Sheringham misali… 4. golde Sosa'nın topu kapışı, asisti Cenk'in vuruşu kadar zekiceydi. Beşiktaş'ın dünkü tek eksiği taç atışları oldu. Kalan 270 dakikada ucuz top kaybı, ucuz hata yapmamak için taçları daha iyi atması, bunun için ekstra çalışılması gerekiyor.
Yeni Yüzyıl Gazetesi'nden alınmıştır.