Kyrie Irving, Cleveland'dan takasını istedi
Gelen haberlere göre Kyrie, yönetimle görüşmeyi önceki hafta yaptı ancak haber yeni su yüzüne çıktı.
Irving'in takas isteği haberini; olaydan bir hayli memnuniyetsiz olan LeBron tarafının basına sızdırığı NBA kulislerinde konuşulan bir durum.
Ligin açık ara en iyi oyuncularından biri Kyrie. Hatta NBA'in kült oyunu 2K'nın yeni versiyonunda bile kapakta o var.
Son 3 sezondur Kral James ile final görüyor Kyrie, birinde şampiyonluk sevinci dahi yaşadı. Ama gelin görün ki Kyrie'nin ayrılık sebebi yine LeBron.
Kyrie, ligin en iyi 10 oyuncusundan biri (Bu satırların yazarına göre en iyi 5 oyuncusundan) Ancak LeBron'un öyle bir gölgesi var ki; bu kadar iyi olmasına rağmen; bir yardımcı oyuncu olarak gözüküyor. Süper kahraman diliyle bir 'sidekick' olarak niteleniyor. Ne kadar iyi olursa olsun hep Batman'in yanındaki Robin olarak tanımlanıyor Kyrie ve bu LeBron ile olduğu sürece değişmeyecek. (Üstelik kendi hikayesini yazarken Nightwing'den daha fazlasına evrilebilecek yetenekte bu adam)
İnsanların anlamadığı bir şey var. Bazı adamlar 2. Adam olmak için mükemmeldirler ve bazı 1. Adamların yakaladığı başarıda o 2. Adamın etkisi bazen 1. Adamın kendisinden bile fazladır. Michael Jordan'ın yanındaki Scottie Pippen mesela, kusursuz bir 2. Adamdı. Ancak asla 1. Adam olacak karakter değildi. Olmadı da, zaten kovalamadı da. Bu 1. Ve 2. Adam olayı sadece basketbol için değil; hayatın her noktası üzerinden yazılabilir. Durum hep böyledir. Bu durumlardaki 2. Adam asla gölgede kalmış değildir, dağıtılan roller gereği 1. Adam daha fazla spot ışındadır sadece. Burada hikaye 1. Adam'dan döner ama 2. Adam'a hakkı her zaman teslim edilir.
Ancak Kyrie - LeBron gibi iki 1. Adam'ın yer aldığı senaryolarda durum farklıdır. Bu sürüdeki iki Alfa meselesidir. Bir yerden sonra artık olgunlaşan Alfa kurdu ya var olduğu sürüyü yönetmek isteyecek ya da kendine ait bir sürü arayacaktır. Bu doğadaki doğal dengenin bir uzantısıdır aslında.
Sezon içi Kyrie'nin demeçlerine, oyun içi rollere baktığınızda bu durum geliyorum demişti.
Kyrie artık Kral'ın masasındaki hazır savaşçı olmak istemiyor; Kyrie artık kendi krallığını istiyor ve bu sonuna kadar hakkı. Batman'in şehri Gotham'da kaldığı sürece 1 numara asla olamaz ve gerçek hakkı verilmez. Şuna bir bakın 2K'ya kapak oldu ve toplamı hala 90, üstelik Paul George 93 iken. Bu örnek bile Kyrie'nin değerinin nerede ölçüldüğünü göstermekte.
Bu adam 2011 Seçmelerine 1. Sırada draft edildi ve hala 25 yaşında. Önceki sene şampiyonluğu getiren şutu attı, geçen sezon 25.4 sayı ortalamasıyla oynadı ve birkaç hafta önce toplu röportajda 'Lebron senin için bir baba figürü diyebilir miyiz?' Diye bir soru ile karşılaştı. (Cevap olarak: -Benim bir tane babam var- dedi)
San Antonio, New York, New Orleans ve Chicago gibi takımların adı geçiyor Kyrie için. Phoenix de şimdiden kapıyı çaldı. New York'un yıllardır aradığı liderin Kyrie olacağına inancım tam. Üstelik Carmelo da Lebron ile buluşup bir yüzük kovalayabilir (tam bir lider olamadığı kesin çünkü) Tabii Pelicans'ta iki süper uzundan (Boogie ve Davis) bir takasta kullanılabilir gibi (ki iki taraf için de mantıklı hamle olur). Kyrie Spurs'e de sıcak ve o okulda ne kadar büyüyebileceğini de konuşabiliriz.
Amerikan medyası bu tip ayrılık haberlerine bayılır. Bir Shaq-Kobe boşanması kadar olmasa da, Kyrie-LeBron ayrılığı gelecek sezonun net manşeti olacak, ikilinin kapışacağı maçlar en sevilen dizinin en önemli bölümü olarak lanse edilecek.
Cleveland sokaklarında arkadaşları ile oynar gibi keyifle her maçına çıkan bu özel yetenek artık kendi sürüsünün lideri olmak için büyük bir gölgeye sahip o 'Cavs 23' yazan yoldan ayrılıyor.
Bambaşka bir serüven bizi bekliyor. Kendimize dikkat edelim zira top sürmenin uzmanı Kyrie daha şimdiden birçok ayak bileğini kırdı bile.
Yine herkes bir tarafa bakarken o çoktan başka yöne hareketlenmiş durumda.
Yolun açık olsun çocuk.