Walter De Gregorio, ülkesi İsviçre'de 20 yıla aşkın gazetecilik geçmişi olan, İsviçre dışında da önemli gazetelerde köşe yazarlığı yapmış bir gazeteci.
Bugün 50 yaşında olan De Gregorio, İsviçre'nin en önemli gazetesi Blick'te üst düzey yöneticilik yapmış, medya dünyasında hayli popüler bir isim. Blick'i bilenler bilir; gazetenin her köşesi provokasyon doldur, tıpkı İngiliz bulvar gazeteleri gibi olayları dallandırıp budaklandırmayı severler. Altyapısı kuvvetli bir habercilik ağına sahip olan Blick ne yazık ki, sadece iyi haber yapmanın tirajı yükseltmeyeceğininyıllardır farkında olduğu için bu tip bir yayıncılık anlayışını benimsemiş durumda.
De Gregorio Blick döneminde gazetecilik üzerine uzun bir mülakat vermişti. Bu tecrübeli ismin ağzından çıkacak her kelime kimileri için altın değerindeydi. De Gregorio, verdiği mülakatın bir bölümünde "Uyarmaya ihtiyaç var, kışkırtmaya, hatta sekse. Drama ihtiyaç var. Çıplak bir kadın göstermem gerekirse, gösteririm. Spor sayfalarında bile..." diye konuşmuştu.
"Eski kurt" gazetecinin ihtiyaç olarak sıraladığı unsurlar bugün hala tiraj yükselten önemli etkenler. De Gregorio'nun2011 yılında FIFA'nın Medya Direktörü olması ise tabii ki çıplaklığa verdiği önemden değil, bu işin erbabı olmasındandı. Haber niteliği taşıyabilecek herhangi bir bilginin nerede, ne zaman ve nasıl yayınlanacağı ya da yayımnanmayacağı ve hatta yayınlandığında oluşturmak istenen algı üzerindeki gücünü FIFA yöneticileri görmüş ve De Gregorio'yu bu kritikgöreve getirmişti.
Walter De Gregorio'nun algı yönetiminde ne denli başarılı olduğunu 27 Mayıs 2015 günü sabahında canlı canlı izleyebildik. Sabah saatlerinde, FIFA'nın önde gelen isimleri, Hollywood filmlerinden fırlamış sahnelerle İsviçreli polisler tarafından tutuklandı. FBI destekli soruşturmayı sürdüren ABD Adalet Bakanlığı, tutuklanan isimlerin teslim edilmesini istiyor. Bu istek, iki ülkenin arasında daha önce yapılmışanlaşmalar gereği yerine getirilecek.
Operasyonun zamanlaması, ne denli büyük bir gizlilikle yürültüğü ve uluslararası iade sürecinde yaşanacaklar elbette ki tartışılıyor ama farkında mısınız, tutuklanan isimlerin tam listesi haberlerde pek önem arz etmiyor. Normal olarak, asıl odak nokta, futbolda uluslararası üst düzey yetkili bir kurumun içinde aslında neler döndüğüne odaklanıyor. Fakat biz futbol dünyası için tarihin en büyük depremlerinden birinin tüm detaylarını kişilere bağlı olmadan sadece zaman-mekan sıkışmasıyla izliyoruz! İşin daha da ilginç yanı, Başkan Sepp Blatter'ın Rusya ve Katar'da gerçekleşecek turnuvalarda ne denli kirli oyunlar içinde olduğunu konuştuğumuz gündemde, dengeler öyle bir değişiyor ki, kaynayan kazan FIFA'da en temiz ve yeri sağlam kişi bir anda Blatter oluveriyor!
Blatter'i temsilen basının karşına geçip kürsüde gazetecilerin sorularını yanıtlayan De Gregorio sanki hiçbir şey olmamış gibiydi. Hatta tüm soruşturmanın FIFA tarafından organize edildiğini ve FIFA'nın polisle ne denli işbirliği içinde çalıştığını söyleyip durdu. Bunun dışında pek tabii ki, Blatter'in bu durumla alakası yoktu ve bu konuda gelen sorular anlamsızdı; seçimin ertelenmesini gerektirecek bir durum yoktu; tutuklanan o "isimsiz" kişilere o da üzülmüştü ama bu uzun zamandır arzulanan bir temizlikti; ve 2018 ya da 2022'deki turnuvaların tehlikede olduğunu düşünmek saçmalıktı!
De Gregorio "geçerken uğramış" tavrıyla o kadar rahattı ki, basın mensuplarının Zürih'te neden toplandığını ve toplantının neden yapıldığını soracak gibiydi. Fakat elbette bu buzdağının görünen yüzüydü; gözaltılar, spor siyasetine yakın uzman isimlere göre büyük bir depremin habercisi artçı sarsıntılardı. Öne çıkarılmaktan kaçınılsa da tutuklanan isimlerin arasında FIFA 2. Başkanı Jeffrey Webb ve FIFA'nın önde gelenyöneticilerinden Jack Warner'in olması da pek hayra alamet değil.
Jeffret Webb kim mi? Blatter'in birçok kez FIFA Başkanlığı konusunda öne ittiği önemli bir iş adamı. Blatter, yapılacak seçimde aday olmasaydı, Webb'i aday gösterip, destek verecekti. Yani aralarında bir halef selef ilişkisi var. Fakat başlamış bu sürece bakıldığında Blatter, Webb'i şimdiden kendi çıkarları uğruna harcamış görünüyor. Bu durum 79 yaşına gelmiş Blatter'in hala o koltuk için neler yapabileceğinin korkutucu bir örneği.
Tutuklanan isimlerin arasında Jack Warner'in de olması ise tüm iddiaların doğru olduğu gerçeğini ispatlar gibi. Aslında son yıllarda FIFA hakkında çıkan her skandalın satır arasındaWarner'ın adı bir şekilde geçiyordu. Warner bu yüzden kurum içinde bazı görevlerinden istifa etmek zorunda kalmıştı ama hala FIFA'da faal yöneticilik görevine devam ediyordu.
FIFA, zorla da olsa bir etik kurulu kurarak, bazı yolsuzlukların üzerine gitmek istemiş ama bir sonuç elde edememişti. Muhtemelen bir sonuç elde etmek de hiç istemedi... Ancak FBI, ABD Adalet Bakanlığı ve İsviçre mahkemeleri FIFA için adeta korku dolu bir bermuda şeytan üçgeni. Objektif olarak ise eğer bu üçlü tüm sertlikleriyle olayın üzerine giderler ise, dünya futbolu için aydınlanma süreci başlayabilir-ki gözaltılardan yaklaşık 10 saat sonra, Blatter kanadının tüm özgüvenine rağmen, çok tartışılan Katar ve Rusya'daki turnuvaların da incelemeye alınacağı açıklandı.
Tüm dünya insanları için futbol sevgisi ne kadar yaygın bir ortak özellikse, kapalı kutu FIFA'nın içinde dönen oyunlardan ve bu oyunların başaktörü Sepp Blatter'den hazzetmeyiş de bir o kadar paylaşılan bir duygu. Elbette uluslararası kamuoyu, Blatter'in hiçbir suçu bulunmasa dahi, FIFA'nın marka imajının aldığı bu darbe için bir şeyler söyleyecek. Hepimiz biliyoruz ki böyle resmi bir soruşturma gerçekleşmeden önce de FIFA hep basının gündemindeydi. 2010 yılında İsviçre'de yayın yapan "Weltwoche" gazetesinde yer alan, FIFA'nın kirli işlerini konu alan bir makalede yazar şöyle diyordu; "eğer sandığımız kadar etik ve tutarlıysak, futboldan ve profesyonel yapılan her spordan elimizi çekmeliyiz. İlk adımı kim atacak?"
Yazarın kim olduğunu merak mı ettiniz? Yazar, Walter De Gregorio...