Yazıyor yazıyor: Müjde!!!

Ve beklenen oldu... Türkiye futbol kamuoyu, bir teknik direktörü daha ‘başarısız’ bularak yerinden etti.

NTV Spor 21 Ağu 2013
Yazıyor yazıyor: Müjde!!!

Ve beklenen oldu...

Türkiye futbol kamuoyu, bir teknik direktörü daha ‘başarısız' bularak yerinden etti. İçeriden, dışarıdan bir türlü durulmasına izin verilmeyen sular, bizi aşan incelikli oyunlar sonuca ulaştı. Süper büyük vizyonlu spor kamuoyumuza hayırlı uğurlu olsun!

Zaten geçen hafta TFF tarafından ‘Abdullah Avcı'nın arkasındayız' mealinden açıklama yapıldığında demiştim arkadaşlara: “2 haftaya kalmadan Abdullah Avcı gider” diye…

Niye?

Bakınız Rıza Çalımbay'ın Beşiktaş'tan ayrılması...

Ve beklenen oldu: Abdullah Avcı gitti...

Her şeyin en iyisini bilenler, mutludur şu an ve ellerini ovuşturuyordur merakla “kim gelse de bir güzel harcasak” diye...

Evet!

Zaman verilseydi birçok şeyi değiştireceğine ve Milli Takımı hasbelkader şampiyonalara giden bir takım yerine, sürekli katılımcı haline getireceğine yürekten inandığım Abdullah Avcı gitti...
Yerine gelene ise, bu çok bilenlere karşı başarılar dilemekten başka bir şey gelmez elimden...

Tanrı, herkesi Türkiye futbol kamuoyundan korusun!

***

Tolga Zengin

Vefa çok önemli elbet. Zaten “insana dair hiçbir şey bize yabancı değildir”. Anlarız da o yüzden eski takımına karşı yaşanan hüznü... Mesela İlhan Mansız, Ankaragücü formasıyla Beşiktaş'a gol attığında boynu bükük çıkmıştı ceza sahasından... Beşiktaşlılar kalbinde onu ayrı yere koymuştu, Ankaragücü taraftarı da ‘eyvallah' demişti durum karşısında...

Tolga Zengin, sancılı ve uzun bir süreç sonucunda anlaşma sağlanıp Beşiktaş'a geldiğinde neredeyse şenlikler düzenleyecekti taraftar, “artık kalemiz sağlam ellerde” diyerek... İşte bu kadar sevinmişti Beşiktaşlılar...

Ancak!

Maç bitiminde...

Taraftar, sevgilisiyle buluştuğu (ve kazanılan) maçın ardından futbolcuları tribüne çağırmışken ve 10 futbolcu taraftarın yanına giderken, soyunma odasına gitmek hiç hoş olmadı... Çünkü o, Trabzonspor taraftarına gösterdiği saygıyı Beşiktaş taraftarına da göstermeliydi... 

Tolga Zengin...

15 senedir Trabzonsporlu olabilir, ama tüm Beşiktaşlı'ların dileği o ki; ömrünü Beşiktaşlı olarak tamamlayacak...

***

Suat Kılıç ve Lig TV'ye sorular:

Bakan Suat Kılıç, tribünlerde siyasi sloganlara izin vermeyeceklerini açıklamıştı lig başlamadan önce... Nasıl engellenebilirdi ki bu? Engellenemedi de… Ancak Lig TV, daha öncesinde de D-Smart, sloganlar esnasında sesi kısarak birilerini kızdırmamak için elinden geleni yaptı, en azından “vallahi bizim suçumuz yok” demek için...

Ancak!
Konyaspor-Fenerbahçe maçı gösterdi ki, yasak olan sadece Gezi'yi çağrıştıran hal ve hareketlermiş... Çünkü maçı izleyen kulüp yöneticileri Mursi atkıları taktı, Emre Belözoğlu da Müslüman Kardeşler'e selam gönderdi(Belirtmeliyim ki; her ne kadar kaygıları demokrasi olmasa da, baskıya ve darbeye karşı tepkilerini ben de selamlıyorum).

Ve gördük ki, Emre Belözoğlu'nun ‘Rabia selamı' göndermesi serbest, çünkü TV'ler verdi; taraftarın “her yer Taksim” demesi yasak, çünkü TV'ler sesi kıstı...

Görünen o ki; yasaklanmak istenen siyaset değil, muhalif olma hali... Ben de böyle bir durumda Suat Kılıç'a ve Lig TV'ye soruyorum:

Mesela taraftar,

- "Bu daha başlangıç, gollere devam" dese,

- "Gol atmak(yemek) yok tek başına, ya hep beraber, ya hiçbiriniz" diye bağırsa ve takım oyununa vurgu yapsa,

- "Nerdesiniz aşkım" diye sorduğunda futbolcular "burdayız aşkım" diye yanıt verse,

- "Gol ata gol ata kazanacağız!" diye bağırsa kendisini ve kulübünü ateşe atmış olur mu? Sesi yine de kısılır mı?